Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/739 E. 2018/386 K. 10.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/739 Esas
KARAR NO : 2018/386

DAVA : Menfi Tespit ve Alacak (Finansal Kiralamadan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/07/2015
KARAR TARİHİ : 10/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Finansal Kiralamadan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : müvekkili ile davalı arasında … 3. Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı ve … sözleşme numaralı finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşme ile davalının davacı müvekkiline 1 ADET 2007 MODEL … plakalı … MARKA … serisi Traktörü, 1 ADET … METRE OT BİÇME MAKİNASI’nı, 1 ADET … OT TOPLAMA MAKİNASI, ADET… OT ÇEVİRME MAKİNASI, 1 ADET … BALMA MAKİNASI’nı kiraladığını, kiralanan ekipmanlara karşılık 17/02/2017 tarihinde 29.796,00-EURO, 08/02/2008 tarihinde 41 EURO, 03/02/2009 tarihinde 23.146-EURO ve 04/02/2008, 03/02/2010, 03/02/2011, 03/02/2012 tarihlerinde 23.146’şar EURO ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ayrıca her taksite karşılık müvekkilinden senet alındığını, tüm taksitler bittikten sonra 13/03/2012 ödeme tarihli 238 EURO’Luk satın alma opsiyonunda ödenmesi durumunda tüm mallarının mülkiyetinin müvekkiline geçeceğini, daha malları teslim almadan davalıya ödemeler yapmaya başladığını, müvekkilinin ekonomik krizden etkilenmesi sonucu davalıya ödemelerini aksatmaya başladığını, bu sebeple davacı yanın sözleşmeyi fesh ettiğini, davalının … 7. İcra Müdürlüğününü … sayılı takibini başlatarak 03/02/2011 vadeli borçlu senedin bir kısmı ile tamamı ödenmeyen 03/02/2012 vadeli 23.106EURO’luk senedi icraya koyduğunu, ayrıca malların iadesi için … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde … esas sayılı davasını ikame ettiğini, dava devam ederken sözleşmeye konu traktörün davalı tarafından teslim alınmasına rağmen bu hususu davalının mahkemeye beyan etmediğini, ayrıca müvekkilinin takip dosyası için elden makbuz mukabili ve banka yoluyla davalı vekillerinin hesabına ödemeler yaptığını bu hususun icra dosyasındaki hesaba yansıtılmamış olduğunu, bunun üzerine müvekkilinin … 20. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi davalıya keşide ettiğini, ayrıca takip dosyasına davalı vekili Av. …’ın ” Derdest icra takibine konu borç icra harçları hariç olmak üzere tarafımızca haricen tahsil edilmiştir” dendiğini, bu yönüyle müvekkilinin malları iade yükümlülüğü olmamasına rağmen davalı vekilinin karara çıkan … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin malların iadesine ilişkin yargılaması sonucunda verilen 2013/93 esas ve 2013/229 karar sayılı ilamının tebliğe çıkardığını, oysaki finansal kiralama konusu malların iade külfetinin kalktığını, bu sebeple iadesine karar verilen malların aynen iade borcunun olmadığının tespiti ile traktör bedelinin şimdilik 10.000,00-TL’lik kısmının 28/05/2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP;
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Müvekkil şirket ile davalı arasında, 3226 sayılı Finansal kiralama kanunu çerçevesinde, … 3. Noterligi’nde düzenlenen … Tarih, … Yevmiye, … Sözleşme numaralı düzenleme şeklinde finansal kiralama sözleşmesi imzalanmıştır. Her ne kadar davacı taraf bir takım ekipmanların kendisine teslim edilmediğini iddia ediyor olsa da dilekçemiz ekinde yer alan Teslim ve Tesellüm Belgesinden ( Ek-1 ) anlaşılabileceği üzere ekipmanların tamamını teslim almıştır. Davacının ekipmanları teslim almadığı yolunda herhangi bir itirazı veya ihtirazi kaydı hiçbir şekilde bulunmamaktadır. Bu sebeple davacının bu iddiası kendisini haklı çıkartmak gayreti dışında bir anlam ifade etmemektedir. Davacı …’nun ödemelerinde temerrüde düşmüş olması sebebiyle davacı tarafa … 3. Noterliğinin … Tarih ve … Yevmiye Nolu İhtarnamesi gönderilerek 18.09.2012 Tarihi itibarı ile toplam 23.356,90 EUR Kira Borcu, 2.956,80 EUR Gecikme Faizi borçlarını ödemesi aksi bir durumda ise sözleşmenin haklı sebeplerle feshedileceği kendisine ihtar edilmiştir. Söz konusu ihtarname davacı …’nun bizzat kendi imzasına 28.09.2012 tarihinde tebliğ edilmiştir. ( Ek-2 İhtarname ) davacı … söz konusu ihtarnameye rağmen borçlarını ödememiştir. Bu sebeple borçlu hakkında 19.03.2013 tarihinde … 7. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile toplam 29.705,00 EUR üzerinden icra takibine geçilmiştir. Davacı taraf aleyhine girişilen icra takibi davalının vadesi geçmiş ödenmeyen kira borçlarına ilişkindir. Ayrıca … 27. Asliye Ticaret Mahkemesi Hakimliği’nin … D.İş sayılı dosyası üzerinden sözleşmeye konu olan ve mülkiyeti müvekkil şirkete ait olan ekipmanların tedbiren müvekkil şirkete teslimi hususunda İhtiyati Tedbir kararı alınmış ve akabinde de … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi Hakimliği’nin … Esas sayılı aynen iade davası açılmıştır. Davacı taraf ihtiyati tedbir kararının infazı ve aynı zamanda icra takibindeki borcun tahsili için İzmir’e hacze gidildiğinde ( tamamen kendi kefillerinin ısrarı ve baskısı sonucunda ) sözleşmeye konu traktörü kendi rızası ile iade etmek zorunda kalmıştır. Bu durum icra ve tedbir dosyaları incelendiğinde de rahatlıkla anlaşılabilecektir .Davacı taraf sözleşmeye konu ekipmanlardan sadece ama sadece 1 ADET 2007 Model, … Plaka Nolu, Metalik Kırmızı Renkli, … Motor Nolu, … Şasi Nolu, … Marka … Serisi TRAKTÖR’ ü teslim etmiştir. Diğer ekipmanlar hali hazırda kayıp durumdadır. Davacı taraftan alınan traktör yaklaşık 1.5 yıl müvekkil şirket deposunda satılmayı beklemiş ve akabinde de 04.11.2014 tarihinde 45.000,00 TL bedel ile 3. Bir şahsa satılmıştır. Söz konusu satış bedeli davacı tarafın borcundan mahsup edilmiştir. Davacı tarafın yapmış olduğu kısmi ödemeler de borcundan mahsup edildiği halde davacı tarafın tüm dosya borcunu bir türlü ödememesi sebebiyle davacının müvekkil şirkete kalan bakiye borcuna istinaden traktör satılmış, satış sonucunda gelen para da davacının bakiye borcundan mahsup edilmiştir. Davacının ödemelerinde ki temerrüt sebebiyle davacıdan sözleşme gereği gecikme faizi ve ayrıca fesihli temerrüt faizi tahsil edilmiştir. Söz konusu tüm borç rakamları ve tahsilat tutarları yapılacak bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacaktır. Taraflar arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesine konu mallar mülkiyeti müvekkil şirkete ait olmak üzere, finansal kiralama yoluyla davacıya kiralanmıştır. Davacı tarafın sözleşmeden kaynaklanan borçlarını ödemede temerrüde düşmesi nedeniyle müvekkil şirketçe sözleşme, kanuna ve usule uygun şekilde feshedilmiştir. Davacı borçlu, sözleşmenin feshi nedeniyle F.K.K.’nun 25, sözleşmelerin 42. ve diğer ilgili maddeleri gereği kiralananları müvekkil şirkete teslim etmesi gerekirken etmemiş, keza muaccel hale gelen borçlarını da tarafımızca hukuki işlemler yapılmadan önce ödememiştir. Finansal kiralama hukukunun ayrı bir kanunla düzenlendiği ve bu kanun kapsamında iş ve işlemlerin yürütüldüğü bu kadar açık iken davacı tarafın dava dilekçesinde sürekli olarak kötü niyet ve zimmet vs benzeri ifadeler kullanmasını kabul edilemez buluyoruz. Söz konusu çirkin ve iddiayı aşar mahiyetteki ifadeler için şikayet haklarımızı saklı tutuyoruz. Zira davacı tarafın gerek vekil olarak bizim hesabımıza gerekse de müvekkil şirketin hesabına yatırdığı her tutar davacının borcundan mahsup edilmiştir. Davacı taraf sözleşmeye konu ekipmanlardan traktörü rızaen geri aldığımız halde 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen davada bu hususu beyan etmediğimizi iddia etmektedir. Ancak 2. Asliye Ticaret Mahkemsinde ki aynen iade davasının dosyası incelendiğinde ise davanın konusunun tek basına … plaka sayılı Traktör olmayıp bu traktörün yanında davacıya kiralanan Ot Biçme Makinası, Ot Toplama Makinası, Ot Çevirme Makinası ve Balya Makinasının ise davacı tarafından sözleşmeye aykırı şekilde saklandığı ve müvekkile teslim ve iade edilmediği görülecektir. Ayrıca söz konusu davada davalı konumunda bulunan dosyamız davacısının da söz konusu rızai teslim hususunda mahkemeyi bilgilendirme şansı var iken bilgilendirmemiş olmaması herhangi bir suç sayılmaz iken bizim bilgi vermemiş olmamış her nasılsa davacı tarafından bir kötü niyet olarak addedilmektedir. Sözleşmenin imza edildiği tarihte yürürlükte olan 3226 sayılı sayılı finansal kiralama kanununun 25. Maddesi uyarınca hem kira bedellerini tahsil edip hemde traktörü satarak kendisine kar olarak yazabilecek olan müvekkil şirket bu hareketi yapmayarak zaten kötü niyetli olmadığını ispatlamıştır. 3226 sayılı finansal kiralama kanunu’nun 25. Maddesinin Birinci fıkrası düzenlemesi şu şekildedir. Sözleşmenin feshinin sonuçları; Madde 25-Sözleşmenin kiralayan tarafından feshi halinde kiracı malı iade ile birlikte vadesi gelmemiş finansal kiralama bedellerini ödemek yükümlülüğü altında olduğu gibi kiralayanın bunu aşan zararından da sorumludur. Görüldüğü üzere müvekkil şirket 3226 sayılı yasanın 25. Maddesini kullanabilecek iken somut olayda bu maddeyi işletmemiş ve davacı tarafından ödenen tüm tutarları ve traktörün satış bedelini davacı tarafın borcundan mahsup etmiştir. Davacı tarafın yaptığı ödemeler icra dosyasına istinaden yapılmamıştır. Yapılan ödemeler davacının müvekkil şirkete olan vadesi geçmiş kira borçlarına istinaden yapılmıştır. Yapılan ödemelerin tamamı davacının müvekkil şirkete olan bakiye borcundan düşülmüştür. Davacının dosyaya sunduğu ödeme makbuzları incelendiğinde sözleşme taksiti ibaresinin yer aldığı açıkça görülecektir. Davacı tarafın yaptığı ödemeler ve traktörün satışı sonucunda davacı tarafın icra takibine konu olan kadar borcunun ödenmesi sebebiyle yine iyi niyet göstergesi olarak icra dosyasına bulunduğumuz beyanı da davacı taraf sırf sayın mahkeme önünde kendisini haklı çıkarmak uğruna kötü niyetli bir hareketmiş gibi addetmiştir. Ayrıca dikkat edileceği üzere 7. İcra Müdürlüğü’ne hitaben verdiğimiz dilekçede davacı tarafın FİNANSAL KİRALAMA SÖZLEŞMESİNE DAYALI OLARAK BORCUNUN KALMADIĞI değil sadece söz konusu icra dosyasına dair bir borcunun kalmadığı beyan edilmiştir. Ancak söz konusu durum davacı tarafın yine haklı çıkmak çabası sonucunda “Yani davacı müvekkilin davalı şirkete … 3. Noterliği’nin … Tarih, … yevmiye ve … sözleşme numaralı düzenleme şeklinde finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklı hiçbir borcunun kalmadığını da bu yolla ikrar etmiştir.” Şeklinde beyan edilmiştir. Ancak sayın mahkemece dikkat edileceği üzere davacının iddia ettiği ikrar somut olayda hiçbir şekilde bulunmamaktadır. İcra dosya borcunun ödendiğini beyan etmek ile sözleşmeye dayalı tüm dosya alacağının tahsil edildiğini söylemek ayrı hususlardır. Zira icra takibine konu edilen dosya borcu dışında sözleşme gereği işleyen temerrüt faizi, sigorta, yargılama giderleri vs gibi giderler sebebiyle icra takibine konu edilen kira alacağı dışında başkaca alacak kalemleri oluşabilmektedir. Hal böyle olunca davacı tarafın bahsi geçen sözleşmeye dayalı bir borcunun olup olmadığı taraflar arasında yapılan sözleşme gereğince münhasıran tek ve geçerli delil sayılan müvekkil şirket defter ve kayıtlarında yapılacak inceleme sonucunda ortaya çıkacaktır. Davacı taraf dilekçesinin muhtelif yerlerinde traktörün 75.000,00 EUR olduğundan bahsetmektedir. Söz konusu traktörün 2. El değerinin bu kadar olmayacağı açıktır. Söz konusu traktör yapılan ekspertiz değerinin ardından satışa çıkartılmış ve piyasa rayicinden satılarak satış bedeli davacının bakiye kira borçlarından düşülmüştür. Söz konusu traktörün müvekkil şirketin deposunda 1.5 yıldan fazla süre beklediği ve 2014 yılında satılan traktörün 2007 model bir traktör olduğu hususunun da sayın mahkemece değerlendirilmesini talep ediyoruz. Yukarıda da belirtildiği üzere iade edilen traktör davaya ve sözleşmeye konu ekipmanlardan sadece 1 tanesidir. Davacı tarafın iddia ettiği “göz korkutma vs “gibi kavramlar müvekkil şirketin veya vekil olarak bizim lugatımızda bulunmamaktadır. Davacı taraf sözleşmeye konu olan diğer 4 ekipmanı sözleşmeye aykırı şekilde kaçırmaktadır. Dolayısıyla yasal haklarımızın aranabilmesi hususunda İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin verdiği gerekçeli karar tebliğe çıkartılmıştır. Ancak yasa gereği yapılan işlemler davacı tarafından sanki suç işlermişiz gibi bir tavırla sayın mahkemedeki derdest davada ifade edilmektedir. Davacı taraf müvekkile verdiği rızai teslim belgesi ile müvekkili söz konusu traktör’e ilişkin zaten ibra etmiştir. Söz konusu teslim belgesinden de anlaşılabileceği üzere teslim sonrasında davacı tarafın traktör üzerinde hiçbir söz ve tasarruf hakkı kalmamıştır. Traktörün tesliminden sonra da davacı taraf hakkında hiçbir haciz vs hukuki işlemin tarafımızca yapılmadığı da sayın mahkemece gözden kaçmamalıdır. Yukarıda da belirtildiği üzere zimmetimizde tutulduğu iddia edilen her bir kuruş davacı tarafın güncel ve bakiye kira borçlarından mahsup edilmiştir. Davacı taraftan tahsil edilen herhangi bir fazla tutar bulunmamaktadır. Bu sebeple davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak açtığı 10.000,00 TL’lik tazminat talebinin reddi gerekmektedir. Davacı taraf borcunun bittiğini düşünüyorsa kendisine teslim edilmediğini iddia ettiği !!!! ekipmanların mülkiyetinin kendisine devri hususunda müvekkil şirkete başvuru yapmalı ve mülkiyet devrinde bir sakınca yoksa ekipmanların mülkiyetini devralmalıdır. Dolayısıyla davacının bu hususta tespit davası açmak hususunda hukuki menfaati bulunmamaktadır. Bu sebeple davacının tespit talebinin reddi gerekmektedir.
DELİLLER:
1-Finansal Kiralama Sözleşmesi, teslim tesellüm belgesi, ödeme planı, proforma fatura, ödeme makbuzları,
2-… 7. İcra Müdürlüğününü … esas sayılı dosyası.
3-… 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde … esas dosyası.
4-Mahkememizce tayin edilen bilirkişiler …, … ve …’ten alınan bilirkişi heyet raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit ve alacak davasıdır.
Taraflar arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesi gereğince davalı tarafından davacıya 1 ADET 2007 MODEL … plakalı … MARKA … serisi Traktörü, 1 ADET … METRE OT BİÇME MAKİNASI’nı, 1 ADET … OT TOPLAMA MAKİNASI, ADET … OT ÇEVİRME MAKİNASI, 1 ADET … MAKİNASI’nın kiralanıp teslim edildiği dosyada bulunan sözleşme ve teslim tesellüm belgesi ile sabittir.
Davacı her ne kadar … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde malların iadesine ilişkin yapılan … esas sayılı yargılamanın sonunda verilen hüküm de malların iadesine karar verilmiş ise de malların iade borcunun olmadığının tespitini istemiştir. Bu husus anılan mahkemenin 23/09/2013 tarih, 2013/93 esas ve 2013/229 karar sayılı ilamı ile hüküm altına alınmış davalı Necdet Selçukoğlu vekili malların iade edilmemesi gerektiği, icra dosyasına ödeme yapıldığı gerekçesiyle hükmü temyiz etmiş, Temyiz harcını ve masraflarını yatırmadığından bahisle davalıya muhtıra çıkartılmış, muhtıraya rağmen temyiz harç ve masraflarını yatırmadığından bahisle ek karar ile mahkeme kararının temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilmiştir. Görüldüğü üzere yargılamanın devamı sırasında meydana geldiği iddia edilen ve eldeki davamızda da davacı tarafın ileri sürdüğü vakıalar… 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı yargılamasında dile getirilmiştir. Bu durumda davacı tarafça davalı göründüğü … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … e sayılı yargılamasındaki temyiz hakkında da sebat edip bu hususların anılan yargılamada temyiz incelemesinin yapılmasını sağlaması gerekirken, adeta bu mahkemenin yargılamasını boşa çıkartacak ve hükmünü nakzedecek şekilde mahkememizden talepte bulunması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 114/1-(i) maddesine aykırı düştüğünden malların iade borcununu olmadığı yönünde tespit talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Ayrıca davacı tarafça dosyaya sunulan makbuzlar ve tarafların ticari defterleri üzerinde etraflı ve detaylı bir şekilde mahkememizce tayin edilen bilirkişilere mali inceleme yaptırılmış olup tarafların birbirinde alacağının olmadığı tespit edildiğinden davacı tarafın maddi tazminat talebin de reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 35,90-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin olarak alınan 170,78-TL harçtan düşümü ile bakiye 134,88-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/04/2018

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza