Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/542 E. 2019/502 K. 19.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/542 Esas
KARAR NO : 2019/502

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/05/2015
KARAR TARİHİ : 19/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta şirketine … numaralı zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesiyle sigortalı … plakalı aracın 02/10/2012 tarihinde sürücü…sevk ve idaresinde iken, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde tek taraflı maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kaza nedeniyle… plakalı araç içerisinde yolucu olarak bulunan müvekkili Hanifi Halisçelik’in yaralandığını, kazadan sonra uzun süre tedavi görmek zorunda kalan müvekkilinin günlerce hastanede kaldığını, müvekkilinin dava harç ve giderlerini ödeyecek durumu bulunmadığını, bu nedenle adli yardım talep ettiklerini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00 TL sürekli sakatlık tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; …plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 14/03/2012-2013 tarihleri arasında geçerli olmak üzere KTK ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, şahıs başına daimi sakatlık teminatının 225.000,00 TL limitle sınırlı olduğunu, haksız davanın reddinin gerektiğini, bilindiği üzere trafik sigortası ile sigortalı aracın üçüncü kişilere verdiği zararların poliçe limitleri dahilinde ve kusuru oranında tazmin edilmekte olduğunu, zarar görenin tam kusurlu olması halinde ise tazminat talep hakkı bulunmadığını, kusur durumuna ilişkin herhangi bir rapor olmadığını, kusur ve davacının daimi maluliyet durumunun tespitinin ATK tarafından yapılması gerektiğini, davacının kaza tarihinden itibaren avans faiz talebinin haksız olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazası nedeniyle uğranıldığı iddia olunan bedensel zararlar nedeniyle sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.
Mahkememizce, dava konusu kazaya ilişkin … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası, davacının kaza nedeniyle gördüğü tedaviye ilişkin evraklar, davacıya kaza nedeniyle iş göremezlik ödemesi yapılıp yapılmadığına dair SGK yazı cevabı, davalı sigorta şirketi nezdinde bulunan kazaya karışan …plakalı aracın poliçesi ve hasar dosyası celp edilmiş, … CBS tarafından şüpheli … hakkında başlatılan soruşturmada, şikayet olmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, SGK tarafından davacıya herhangi bir iş göremezlik ödemesi yapılmadığı anlaşılmış, dosya, davacının kaza nedeniyle maluliyete uğrayı uğramadığının tespiti için İstanbul ATK…. İhtisas Dairesine gönderilmiştir. 24/04/2017 tarihli ATK raporunda “…oğlu, … doğumlu, …’in 02.10.2012 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası yaralanması, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 2 (iki) aya kadar uzayabileceği” tespit ve mütalaa edilmiştir.
Dosya, kazanın meydana geliş şekli itibariyle kusur durumunun belirlenmesi ve davacının talep edebileceği tazminatın hesabı yönünden kusur ve aktüerya bilirkişilerinden oluşan heyete tevdii edilmiştir. Heyet 15/02/2018 tarihli raporda; Davalıya sigortalı aracın dava dışı sürücüsünün aracın hakimiyetini kaybederek yoldan çıktığını, takla attığını, aracını seyrettiği yol şartlarına uygun bir hız seviyesinde tutmadığını, tüm dikkatini yola vermediğini, güvenli ve kontrollü bir şekilde aracını sevk ve idare etmediğini, bu nedenle kazada %100 oranında kusurlu olduğunu, davacının iki aylık geçici iş göremezlik süresi için talep edebileceği tazminat miktarının 1.479,60 TL olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili 25/02/2018 tarihli dilekçesi ile davasını, 1.479,60 TL geçici iş göremezlik tazminatı talebi olarak ıslah etmiş ve eksik harcını tamamlamıştır.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; davacının içerisinde yolcu olarak bulunduğu… plakalı aracın 02/10/2012 tarihinde dava dışı… sevk ve idaresinde iken Şanlıurfa … ilçesinde trafik kazasına karıştığı, aracın davalı sigorta şirketi nezdinde 14/03/2012-14/03/2013 tarihleri arasında geçerli ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğu, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün asli ve %100 oranında kusurlu olduğu, davalı sigorta şirketinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru nedeniyle Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi uyarınca, davacının uğradığı doğrudan zararları poliçe limiti dahilinde karşılamakla yükümlü olduğu, alınan ATK maluliyet raporunda davacının sürekli iş göremezliğinin bulunmadığının tespit edildiği, geçici iş göremezlik süresinin ise 2 ay olduğu, aktüerya bilirkişisi tarafından bu süre için talep edilebilecek tazminatın 1.479,60 TL olarak tespit edildiği, hesaplamanın usul ve yasaya uygun olarak yapıldığı, her ne kadar dava dilekçesi ile sürekli iş göremezlik tazminatı talep edilmiş ise de davacı vekili tarafından dava konusu ve miktarının ıslah edildiği anlaşılmakla, davalının davadan önce temerrüde düşürülmediği nazara alınarak ve sigortalı aracın hususi araç olması sebebiyle 1.479,60 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KABULÜ ile 1.479,60 TL tazminatın 27/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 101,07 TL’den peşin alınan 63,70 TL harcın mahsubu ile kalan 37,37 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 218,50 TL posta ve tebligat masrafı ve 511,35 TL ATK rapor ücreti olmak üzere toplam 1.929,85 TL yargılama gideri ile 91,40 TL ilk harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 1.479,60 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kesin olmak üzere karar verildi. 19/06/2019

Katip
E-imza

Hakim
E-imza