Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/243 E. 2019/138 K. 28.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/243 Esas
KARAR NO : 2019/138

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 06/03/2015
KARAR TARİHİ : 28/02/2019

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkilleri … ve …’in … Ltd. Şti.’nde sahip oldukları hisselerini 12/11/2014 tarihinde devrettiklerini, bu hususun 20/11/2014 tarihli ve 8698 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nde tescil edildiğini, şirket ile … arasında 02/05/2011 tarihinde 10.000.000,00 Euro tutarında ve 08/02/2012 tarihinde 3.500.000,00 Euro tutarında olmak üzere toplam 13.500.000,00 Euro bedelli ve yedi yıl vadeli yatırım döviz kredisi niteliğinde iki adet genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesi akdedildiğini, şirketin davalı bankadan kullandığı kredilere dair bakiye borcunu 12/11/2014 tarihinde tamamen ödediğini, kredileri vadesinden önce kapatırken davalı bankanın talebi üzerine haksız ve fazla erken ödeme komisyonu bedeli ödediğini, davalı bankanın kredi sözleşmelerine istinaden talep ettiği ve şirketin bu talep üzerine ödediği 396.292,97 Euroluk erken kapama komisyonu bedelinin ne kadarının 02/05/2011 tarihli kredi sözleşmesine ve ne kadarının 08/02/2012 tarihli kredi sözleşmesine istinaden ödendiğinin belirsiz olduğunu, bu nedenle davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığını, kredi sözleşmelerindeki ilgili hükmün BK’nun 20 vd. maddeleri uyarınca genel işlem şartlarına aykırılık teşkil ettiğini, hükümsüz ve geçersiz olduğunu, davalı bankanın şirketten haksız ve fazla komisyon bedeli tahsil ederek sebepsiz zenginleştiğini, bu bağlamda şirketten hukuka ve sözleşme hükümlerine aykırı şekilde tahsil edilmiş erken kapama komisyonu tutarının iadesinin gerektiğini belirterek şirketin kredi borcunu vadesinden önce kapaması nedeni ile davalı banka tarafından şirketten BK md. 20-25 ve MK md. 2’ye aykırı olarak tahsil edilen erken kapama komisyonu bedelinin tamamının, 02/05/2011 ve 08/02/2012 tarihli kredi sözleşmesine dayanılarak tahsil edilen erken kapama komisyonu bedelinin tamamının iade edilmesi yönündeki taleplerinin kabulü ile 08/02/2012 tarihli sözleşme bakımından erken kapama komisyonunun hangi oran üzerinden uygulanması gerektiğinin belirlenmesini, belirlenen bu oran 08/02/2012 tarihli sözleşme ve %2’lik oranın 02/05/2011 tarihli sözleşme bakımından dikkate alınması sureti ile her iki sözleşme nedeni ile fazla ödenen erken kapama komisyonu bedelinin bilirkişi marifeti ile hesaplattırılmasını, bu şekilde tespit edilecek fazla ödenmiş komisyon bedelinin davalı banka tarafından kayıtlara geçirildiği tarih itibari ile işletilecek olan reeskont faizi ile müvekkillerine iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili 28/05/2018 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; davalı banka tarafından 02/05/2011 tarihli 10.000.000,00 € tutarındaki ve 08/02/2012 tarihli 3.500.000,00 € tutarındaki genel kredi sözleşmelerine aykırı şekilde tahsil edilen erken kapama komisyonundan sözleşme ile kararlaştırılan %2 oranın üzerindeki tutara karşılık gelen toplam 143.464,30 €’nun akde aykırılık hükümleri çerçevesinde ıslah tarihinden itibaren yürütülecek faizi ile davalı tarafından müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davaya konu alacak tutarı belli olduğundan belirsiz alacak davası açılamayacağını, bu nedenle açılan davanın hukuki menfaat eksikliği nedeni ile reddinin gerektiğini, davacı tarafın taraf ehliyetinin bulunmadığını, 6098 TBK’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden önce imzalanmış olan sözleşmelere genel işlem koşulu denetimi uygulanmasının hukuken olanağının olmadığını, erken kapama komisyonu tahsil edileceğine ilişki sözleşme hükümlerinin genel işlem koşulu niteliğinde olmayıp bireysel sözleşme niteliğinde olduğunu, kredinin vadesinden önce kapatılması halinde erken kapama komisyonu tahsil edilmesi şeklindeki uygulamanın ticari teammüllere uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, taraflar arasındaki kredi borcunun vadesinden önce kapatılması nedeni ile davalı banka tarafından sözleşmeye aykırı olarak haksız bir şekilde tahsil edildiği bildirilen erken kapama komisyonunun davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve davalı banka kayıtları yerinde incelenmek suretiyle davacı isteminin yerinde olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. 29/08/2016 tarihli bilirkişi raporunda özetle “…Davacı tarafından kullanılan davaya konu kredinin ticari bir kredi olduğunu, taraflar arasında akdedilen 02/05/2011 tarihli 10.000.000,00-€ bedelli sözleşmeye istinaden krediler kullandırıldığını, ödemelerini aksaksız olarak sürdüren davacı firmanın 12/11/2014 tarihi itibari ile kullanmış olduğu bu kredilerden kaynaklanan borcunu erken kapatmak/ödemek istemiş ve bu talep banka tarafından olumlu karşılanmış, 12/11/2014 tariihi itibariyle ödenmesi gereken anapara + faiz ve erken kapama ödeme komisyonu yekün olarak kendilerine bildirilmiştir. Banka tarafından toplam 272.329,46-€ erken kapama komisyonu tahsil edildiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 29/j maddesi kapsamında bu oranın %3 olduğunu ve 175.659,55-€ talep edilebileceği, bu durumda bankanın 10.000.000,00-€’luk sözleşme ile ilgili olarak davacı firmadan 95.669,91-€ fazla komisyon tahsil ettiği, 3.500.000,00-€’luk sözleşmeye istinaden davacıya krediler kullandırıldığını ve 2 dilim kredinin uzun vadeli yatırım kredisi olduğunu, 12/11/2014 erken kapama / ödeme tarihi itibari ile bu kredilerden kaynaklanan ana para alacaklarına yine bu sözleşmenin 29/j maddesi hükmü kapsamında bankalarca belirlenen %3,3 ve %3,4 oranında erken kapama/ ödeme komisyonu uygulandığı, davalı bankanın 3.500.000,00-€ bedelli sözleşmeye istinaden kullandırmış olduğu 2 dilim krediden dolayı toplam 105.092,41-€ fazla komisyon tahsil ettiği, 3.500.000,00-€’luk sözleşmeye istinaden 2 dilim halinde kullandırılan kredilerin ana para borçları üzerinden erken kapama/ödeme tarihinde alınan %3,3 ve %3,4 nispetindeki 105.092,41-€’luk erken kapama/ödeme komisyonunun uygun olduğu, davacının bu konudaki itiraz ve taleplerinin yerinde olmadığı…” yönünde görüş bildirilmiştir. Tarafların kök rapora itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişilerden ek rapor alınmıştır. 22/01/2018 tarihli bilirkişi ek raporunun sonuç kısmında “…Taraflar arasında akdedilen sözleşmeler kapsamında davalı banka tarafından davacıya 13.500.000,00-€’luk krediler kullandırıldığı, kredi kullanan davacının kredilerini erken kapatmak istemesi üzerine erken kapanan 12.039.460,65-€’luk kapama değeri üzerinde %3,3 komisyon uygulanarak davalı banka tarafından davacıdan 396.292,97-€ erken kapama komisyonu alındığı ancak taraflar arasında akit olunan her iki sözleşmede de erken kapama komisyonunun %2 olarak belirlendiği, kredi erken kapama değeri, 12/11/2014 itibari ile 12.039.460,65-€ olmakla sözleşme şartlarında alınabilecek erken kapama komisyon miktarının 240.789,21-€ olması gerektiği, BSMV dahil 252.828,67-€ olduğu, bu durumda davalı bankanın davacı firmadan 143.464,30-€ fazladan erken ödeme komisyonu tahsilatı yaptığı, davacının kendisinden fazladan tahsil edilen 143.464,30-€’luk miktarı davalı bankadan 12/11/2014 tahsil tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte talep edebileceği…” yönünde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; dava dışı ….Ticaret A.Ş. ( eski ünvanı … Şirketi) ile davalı banka arasında 02/05/2010 tarihinde 10.000,00 Euro ve 08/02/2012 tarihinde 3.500,00 Euro bedelli genel kredi sözleşmelerinin akdedildiği, bu sözleşmelere binaen dava dışı şirkete 2011-2012 yıllarında toplam 13.500,00 Euro’luk ve 7 yıl vadeli kredilerin kullandırıldığı, dava dışı şirketin 12/11/2014 tarihinde söz konusu kredilerin kalan tüm taksitlerini ödeyerek tamamını kapattığı, davalı bankanın bu nedenle dava dışı şirketten erken kapama komisyonu aldığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın alınan komisyon bedelinin miktarına ilişkin olduğu, 02/05/2011 tarihli sözleşmenin müşterinin diğer yükümlülükleri başlıklı 29/j maddesinde kredilerin erken kapatılması halinde %2 oranında erken kapama komisyonu alınacağına dair hüküm bulunduğu, 08/02/2012 tarihli sözleşmede ise yine aynı başlık altında kredinin erken kapatılması halinde komisyon bedeli alınacağının düzenlendiği ancak alınacak komisyon oranının açık olarak gösterilmediği, alınan bilirkişi raporunda, davalı banka tarafından 02/05/2010 tarihli sözleşmedeki açık hükme rağmen erken kapama komisyonunun %3 oranında alındığının ve bu nedenle dava dışı şirketten 95.669,92 TL fazla tahsilat yapıldığının, 08/02/2012 tarihli sözleşme uyarınca kullandırılan kredilerden ise %3,3 ve %3,4 oranında komisyon bedeli alındığının tespit edildiği, her ne kadar 08/02/2012 tarihli sözleşmede komisyon oranı açık olarak tespit edilmemiş ve dava dışı şirket tarafından sözleşme imzalanmış ise de davalı bankanın kullandırılan üç krediden %2 oranında erken kapama bedeli almasının dava dışı şirket yönünden ortalama alınacak oranın bu olduğu yönünde bir kabulü gerektirdiği, bu nedenle ek bilirkişi raporunda hesaplama yapıldığı üzere her iki sözleşme nedeniyle kullandırılan kredilerden toplam 143.464,30 Euro fazla erken kapama komisyonu alındığı kanaatine varılmıştır. Davacılar iş bu davayı, dava dışı şirket ile imzaladıkları 12/11/2014 tarihli temlik sözleşmesi ile şirketin davalı banka nezdinde doğmuş ve doğacak alacaklarını temlik almış olmalarına dayanarak açmışlardır. Her ne kadar davalı banka tarafından, davalıların temlik tarihinde dava dışı şirketi temsil yetkileri olmadığından bahisle temlikin geçersiz olduğu iddia edilerek aktif husumet itirazında bulunulmuş ise de davacıların dava dışı şirketteki hisselerini 12/11/2014 tarihinde devrettikleri ve temsilcilerin bu tarihli karar ile değiştirildiği, temlik sözleşmesinin de aynı gün imzalandığı, işlem saatlerinin belli olmadığı, işlemlerin aynı gün yapılmış olması sebebiyle davacıların temsil yetkilerinin bulunduğu anlaşıldığından davalının aktif husumet itirazının haksız olduğu kanaatiyle dava ve ıslah dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne, toplam 143.464,30 Euro fazla alınan komisyonun ıslah tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca işleyecek faizi ile davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulüne, 143.464,30-€’nun 28/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince T.C. Merkez Bankası’nın 1 yıl vadeli Euro mevduata verdiği en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 52.136,24-TL harçtan peşin alınan 13.034,07-TL harcın mahsubu ile bakiye 39.102,17-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 1.400,00-TL bilirkişi ücreti, 227,00-TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 1.627,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden davacı vekili lehine hesaplanan 44.479,20-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 05/03/2019

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza