Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1208 E. 2020/64 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1208 Esas
KARAR NO : 2020/64

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/12/2015
KARAR TARİHİ : 05/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile borçlu arasında Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi imzalandığını, söz konusu sözleşme greği elektrik kullanımında bulunan davalı şirkete faturalar gönderildiğini, faturaların zamanında ödenmemesi üzerine müvekkili tarafından davalı borçlu aleyhine 25/11/2014 tarihinde … 13. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosya üzerinden icra takibi başladığını, davalının icra dosyasına sunulan 05/12/2014 tarihli dilekçesi ile borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, davalının itirazının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, takibe konu alacak ve faizin sözleşmeye göre belirlendiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine itiraza konu meblağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından kullanılan elektrik kw karşılığı tutarın üzerinde faturaların düzenlendiğini, elektrik sarfiyat ölçümünün … tarafından yapıldığını, sarfiyat fatruralandırılmasının ise davacı şirket tarafından yapıldığını, iki şirket arasındaki hatalı işlemlerin müşteriye yansıtıldığını, davaya konu faturalara ilişkin müvekkili birlik tarafından düzeltme talep edildiğini ancak davacı şirket tarafından kabul edilmediğini, bu nedenle müvekkili birlik tarafından ödeme yapılmadığını, bilirkişi tarafından yapılacak inceleme ile tespitin yapılabileceğini beyanla davanın reddine, takibin iptaline, davacının %20’den az olmamak üzere tazminat ödemesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, elektrik satış faturasından doğduğu iddia edilen alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce, … 13. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davacı tarafından davalı aleyhine, 11/707,54 TL asıl alacak 22,58 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.730,12 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 28/11/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 05/12/2014 tarihli dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça sunulan faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı hususunda talimat mahkemesince görevlendirilen bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; davalı tarafından muavin kayıtlarının sunulduğunu, ticari defterlerin sunulmadığını, bu kayıtlara göre davacı tarafından davalı adına 64.077,33 TL tutarında fatura tanzim edildiğini, davalı tarafından davacıya 9.641,78 TL tutarında fatura keşide edildiğini ve 37.531,74 TL tutarında ödeme yapıldığını, takip tarihi itibariyle davalının, davacıya 16.903,81 TL borçlu olduğunu, dava konusu edilen faturalardan bir kısmının takip tarihi itibariyle muaccel olmadığını, buna göre takip tarihi itibariyle alacağın 8.689,14 TL olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Takip konusu faturalara esas kullanım ekstreleri celp edilerek dosya fatura içeriklerinin denetlenmesi yönünden rapor tanzim edilmek üzere elektrik bilirkişisine tevdi edilmiştir. Bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasında elektrik toptan satış sözleşmesi olduğunu, sözleşmede açıkça vadesinde ödenmeyen faturalar için 6183 sayılı Kanun kapsamında gecikme faizi alınacağının kabul edildiğini, bu nedenle asıl alacak miktarı 8.621,68 TL için işlemiş faiz tutarının 16,09 TL olduğunu, davacı cari hesaba dayalı olarak talepte bulunduğundan vadesinde ödenmeyen ilk faturadan sonra elektrik kesintisi yapmayan davacının alacağından müterafik kusur indirimi yapılamayacağını tespit ve beyan etmiştir. Raporda fatura içerikleri yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşıldığından bilirkişiden ek rapor alınmıştır. Bilirkişi ek raporunda özetle; cari hesap alacağının 2014 vade tarihli faturalardan ibaret olduğunu, faturaların tek bir abonelik numarasına ait olmadığını, her bir abonelik için farklı güç değerlerinden bahsedilebileceğini, faturaların tesisata takılı bulunan sayaçlar tarafından kayıt altına alınan tüketimler doğrultusunda tahakkuk ettirilmiş olduklarını, her bir faturada dönemsel tüketimin belirtildiğini, fatura tutarlarının birbirleri ile de uyumlu olduğunu, tüketilebilecek değerlere karşılık geldiğini, fatura içeriklerinde yer alan kalemlerin … ulusal tarifelerinde yer alan kalemler ve mevzuata uygun olduklarını tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, Mahkememizce denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; taraflar arasında elektrik toptan satış sözleşmesi akdedildiği, bu sözleşme kapsamında davacı tarafından davalıya elektrik tedarik edildiği ve karşılığında fatura tanzim edildiği, söz konusu faturaların oluşturduğu cari hesap alacağının ödenmediği iddiası ile takip başlatıldığı, talimat ile alınan bilirkişi raporunda davacı tarafından tanzim edilen faturaların davalının kayıtlarına alındığının ve Mahkememizce alınan teknik bilirkişi raporunda fatura içeriklerinin kullanıma ve mevzuata uygun olduğunun tespit edildiği, buna göre davacının yalnızca takip tarihi itibariyle vadesi gelmeyen 3.018,40 TL miktarlı fatura dışında 8.621,68 TL yönünden alacaklı olduğu, her ne kadar bilirkişi raporunda işlemiş faiz yönünden sayılı 6183 sayılı Kanun esas alınmış ise de, sözleşmede bu yönde açık bir hüküm olmadığından takip öncesi işlemiş faizin avans faizi üzerinden hesaplanması gerektiği kanaatine varılarak hesabın kat edildiği tarihten takip tarihine kadar Mahkememizce işlemiş faiz 12,57 TL olarak hesaplanmış ve davanın kısmen kabulü ile takibin asıl alacak 8.621,68 TL ve işlemiş faiz 12,57 TL yönünden devamına, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan davalının hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davalının … 13. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına itirazının asıl alacak 8.621,68 TL ve işlemiş faiz 12,57 TL olmak üzere toplam 8.634,25 TL yönünden İPTALİ ile takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan alacak üzerinden hesaplanan 1.726,85 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar ve ilam harcı 589,80 TL’den peşin alınan 141,88 TL harcın mahsubu ile kalan 447,92 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.050,00 TL bilirkişi ücreti, 189,50 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.239,50 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 917,23 TL ile ilk harç 169,58 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddolunan kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.105,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/02/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza