Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1080 E. 2018/64 K. 24.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1080 Esas
KARAR NO : 2018/64

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/11/2015
KARAR TARİHİ : 24/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 23.062015 tarihinde … sevk ve idaresinde olan davalı şirkete sigortalı … plakalı araç ile kaza yapması sonucu yaralandığını ve sakat kaldığını, kazada müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, yaya konumunda olduğunu, kaza sebebiyle … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası ile ceza takibatı yapıldığını, müvekkilinin kaza sonrası … Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gördüğünü, talep edilen maddi tazminatın müvekkilinin iş göremezlik ve sakatlık ile meslekte kazanma gücünü kaybetmesinden doğan maddi zararlara ilişkin olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 4.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazaya karıştığı iddia edilen … plakalı aracın müvekkili nezdinde … numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi ile 17/09/2014-2015 tarihli arasında sigortalı olduğunu, huzurda görülmekte olan davanın müvekkilinin trafik sigortacısı kooperatiften trafik kazasından kaynaklanan sürekli sakatlık tazminatı istemine ilişkin olduğunu, müvekkilinin tazminat sorumluluğunun sigortalısının sorumlu olduğu tutar kadar olduğunu, o halde sigortalı araç sürücüsünün kusur oranının bilinmesi gerektiğini, ancak taraflarına kaza zaptı gönderilmediğini, kusur hakkında beyanda bulunmalarının mümkün olmadığını ve beyanda bulunma haklarını saklı tuttuklarını, kusur konusunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasını talep ettiklerini, davacı tarafın lehine hükmolunacak tazminata kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesini talep ettiğini, davacının bu talebinin de mesnetsiz olduğunu, faiz talebinin ön koşulunun davacının muaccel bir alacağa sahip olması ve bu alacak nedeniyle müvekkilini temerrüde düşürmesi olduğunu, hükmolunacak tazminat tutarına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinin gerektiğini, işletilecek faizin de yasal faiz olduğunu beyanla davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazası nedeniyle bedensel zararların tazmini talebine ilişkindir.
Mahkememizce deliller celp edilmiş, İstanbul ATK’dan kusur yönünden rapor alınmış, davacı vekilinin 01/12/2017 tarihli dilekçesi ile tarafların sulh olduklarına dair protokol ibraz ettiği ve davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiş olduğu görülmüştür.
6100 sayılı HMKnun 314.maddesinde ” Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.” ve HMKnun 315.maddesinde ” Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir” denilmekte olup, davacı vekilinin sunduğu protokole göre tarafların sulh olmaları nedeniyle HMKnun 314 ve 315.maddeleri uyarınca davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, protokol doğrultusunda davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar ve ilam harcı 35,90 TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile kalan 8,20 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/01/2018

Katip …

Hakim …
E-İmza