Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1073 E. 2019/42 K. 23.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1073 Esas
KARAR NO : 2019/42

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/11/2015
KARAR TARİHİ : 23/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, 19/07/2014 tarihinde yolcu olarak bulunduğu … plakalı …’nın sevk ve idaresindeki aracın, …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile kaza yapması sonucu ağır yaralandığını ve malul olduğunu, kaza sırasında müvekkili yolcu konumunda bulunduğu için kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığını, bu durumun kaza tespit tutanağı ile sabit olduğunu, kazada …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın asli kusurlu, …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın tali kusurlu bulunduğunu, davalılardan … Sigorta’nın kazaya karışan … plakalı aracın ZMM Sigortacısı olduğunu ve müvekkilinin zararından sorumlu olduğunu, kaza sonrasında müvekkilinin yaralandığını ve bu trafik kazasına bağlı olarak bedeninde ömrünün sonuna kadar taşıyacağı cismani zararlar oluştuğunu, bu kaza neticesinde hem ruhen hem de bedenen yıprandığını, … Eğitim ve Araştırma Hastanesinden alınan raporda %49 oranında vücut fonksiyonlarını kaybettiğinin tespit edildiğini, müvekkilinin bir süre tedavi görmesi, iyileşinceye kadar çalışamaması ve bu yüzden iş ve kazanç kaybına uğramış bulunması nedeniyle geçici iş göremezlik zararının olduğunu, müvekkilinin ve yakınlarının acısının kısmen de olsa giderilmesi gerektiğini, bu kazadan sonra malul olmasının kendisine ve yakınlarına vereceği acının ve ruhsal çöküntünün müvekkilinin kendisinin ve ailesinin geçimini sağlaması ve hayatlarını idame ettirilebilmeleri için maddi tazminatın ödenmesi gerektiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte 5.000,00 TL tutarındaki maddi tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plaka sayılı aracın müvekkili şirkete 08/01/2014-07/10/2014 tarihleri arasında … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı şirketlerine müracaat edilerek ihbarda bulunulduğunu ve müvekkili tarafından 8401595 numaralı hasar dosyasının açıldığını, yaptırılan aktüer hesaplamaları esas alınarak davacıya yaralanması ile ilgili olarak taraflarına ilk ibraz edilen hastane raporlarına göre sigortalı araç sürücüsünün %75 kusuru oranı dikkate alınarak %49 oranında maluliyeti nedeniyle 10/04/2015 tarihinde 52.307,94 TL ödeme yapıldığını, yaptırılan aktüer hesaplamalarının tamamen doğru veriler çerçevesinde hesaplandığını, müvekkilinin üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirdiğini ve başkaca bir sorumluluğunun kalmadığını, müvekkilinin, düzenlenen poliçe sebebi ile sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olacağını, öncelikle sigortalının kusur oranının tespiti için, tüm delillerin toplanmasını takiben dosyanın ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesini talep ettiklerini, davacının maluliyetlerinin olup olmadığının, varsa oranının belirlenebilmesi amacıyla Adli Tıp Kurumuna sevkinin gerektiğini, yapılacak hesaplamada bilinen ücret, belirlenebilir bir ücret yoksa asgari ücretin esas alınması gerektiğini, bilirkişi tarafından davacıya dava açmadan önce yapılan ödeme tazminat hesabından mahsup edilirken ödeme tarihinden bugüne kadar faiz güncellemesi yapılması gerektiğini, davacının zararın oluşumu ve ağırlaşmasında bir ihmalinin bulunup bulunmadığının da incelenmesi gerektiğini, bunun yanında, sigortalı araç sürücüsün ehliyetinin bulunup bulunmadığının, aracı alkollü olarak kullanıp kullandığının da incelenmesi gerektiğini, davada tazminata karar verilmesi halinde ancak dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedileceğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan bedensel zararların tazmini talebine ilişkindir.
Mahkememizce, davacının kaza nedeniyle gördüğü tedavi evrakları, … 16. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, sigortalı aracın poliçesi ve açılan hasar dosyası, davacıya kaza nedeniyle rücuya tabi ödeme yapılmadığına dair cevabi yazı dosya içerisine alınmış, dosya kazadaki kusur durumunun tespiti için İstanbul ATK’ya gönderilmiştir. … tarihli ATK raporunda özetle: kazada, davalı nezdinde sigortalı … plakalı araç sürücüsünün %60, dava dışı sürücü …’ın %40 oranında kusurlu oldukları tespit edilmiştir. Davacı … Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Birimine sevk edilerek maluliyeti hususunda rapor alınmış, alınan raporda davaya konu kaza sonucu yaralanmasının %27 oranında sürekli maluliyetine sebep olduğu tespit ve mütalaa edilmiştir.
Davacı vekiline dava dilekçesinin talep sonucunda hangi tür zarar yönünden ne kadar tazminat talep edildiği açıklanmadığından talebini açıklamak üzere süre verilmiş, davacı vekili 08/05/2018 tarihli dilekçesi ile talebini 1.000,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 3.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 1.000,00 TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri olarak açıklamıştır.
Dosya, talep edilen tazminat kalemleri yönünden hesaplama yapılmak üzere aktüerya bilirkişisine tevdii edilerek rapor alınmıştır. Bilirkişi 20/02/2017 tarihli raporunda özetle; PMF 1931 tablosunu kullanmak suretiyle ve asgari ücret üzerinden yaptığı hesaplama neticesinde; davacının, davalının sorumlu olduğu sürekli iş göremezlik zararının 76.035,29 TL olduğunu, davalı tarafından yapılan ödemenin güncellenerek indirilmesi ile kalan zararın 14.931,02 TL olduğunu, ödeme tarihindeki verilere göre yapılan hesaplama neticesinde ise ödeme tarihi itibariyle davacının zararının %99 oranında karşılandığını ve maddi zararının kalmadığını tespit ve beyan etmiştir, raporda davacının tedavi gideri talebi yönünden değerlendirme yapılmadığından dosya bu kez davacının talep ettiği SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinin tespiti açısından doktor bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi raporunda davacının SGK tarafından karşılanmayan zararının olmadığını tespit etmiştir. Davacı vekili rapora, müvekkilinin belgelendirilmesi mümkün olmayan ulaşım, pansuman gibi giderlerinin olduğunu ve bu giderlerin SGK tarafından karşılanmadığını beyanla itiraz etmiş, itirazlar doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişi ek raporunda; davacının görmüş olduğu tedavilerin yaralanması doğrultusunda olduğunu ve tedavi harcamalarının SGK tarafından karşılandığını ancak bu tedaviler dışında da bir takım teknik ve bu tedavilere bağlı harcamaların oluşabileceğini, davacının pansuman, hastaneye gidiş geliş yol ücretleri, fizik tedavi vs bedeller yönünden 1.000,00 TL harcama yapmış olmasının makul olduğunu beyan etmiştir. Davalı sigorta şirketinden davacıya yapılan ödeme nedeniyle yazılı ibraname alınıp alınmadığı hususu sorulmuş, gelen cevapta ibraname olmadığı bildirilmiştir. Davacı vekili duruşmada, geçici maluliyet süresinin tespiti açısından rapor taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; davacının içerisinde yolcu olarak bulunduğu … plakalı aracın 19/07/2014 tarihinde karıştığı trafik kazasında davacının yaralandığı ve alınan rapor ile tespit edildiği üzere %27 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı, … plakalı aracın davalı nezdinde 08/01/2014-2015 tarihleri arasında geçerli ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğu, kazaya karışan diğer araç sürücüsü … hakkında … 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/1038 Esas sayılı dosyası ile açılan ceza davasında alınan kusur raporunda …’ın kazada tali derecede, sigortalı araç sürücüsünün ise asli derecede kusurlu olduğunun tespit edildiği, Mahkememizce alınan ATK raporunda davalıya sigortalı araç sürücüsünün kazada %60 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, bu nedenle davalının bu kusur oranında ve poliçe limiti dahilinde davacının bedensel zararlarından sorumlu olduğu, her ne kadar davacıya davadan önce ödeme yapılmış ve yapılan ödeme tarihi itibariyle davacının sürekli iş göremezlik zararı karşılanmış ise de; davacının, ödeme nedeniyle davalıyı ibra etmediği, yazılı bir ibraname olmadığından bu ibranamenin Karayolları Trafik Kanunu’nun 111/2 maddesi uyarınca geçersizliğinin dava edildiğinin kabulü ve bu nedenle de ödeme tarihi itibariyle zararın karşılanıp karşılanmadığının tartışılamayacağı, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli aktüerya bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere davacının karşılanmayan sürekli iş göremezlik zararının 14.931,02 TL olduğu ancak davada 3.000,00 TL talep edildiği ve ıslah yapılmadığı anlaşılmakla 3.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin kabulüne, geçici iş göremezlik süresi yönünden alınan maluliyet raporunda bir tespit yapılmamış ve davacı vekili de bu şekilde rapor alınmamasını talep etmiş olduğundan geçici iş göremezlik zararının ispatlanamaması nedeniyle reddine, SGK tarafından karşılanmayan ve SGK’nın sorumluluğu kapsamında olmayan tedavi giderlerinden KTK uyarınca davalının sorumluluğu devam ettiğinden doğrudan zarar kapsamında olan tedavi yol ücretleri, pansuman ücretleri gibi belgelendirilemeyen zararlar yönünden doktor bilirkişi raporunda da makul olduğu tespit edilen 1.000,00 TL yönünden talebin kabulüne, toplam 4.000,00 TL tazminata davalının temerrüt tarihi tespit edilemediğinden ödeme tarihinden itibaren ve sigortalı aracın ticari araç olması sebebiyle avans faizi işletilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 4.000,00 TL tazminatın 10/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar ve ilam harcı 273,24 TL’den peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile kalan 245,54 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 531,50 TL tebligat ve posta masrafı, 212,00 TL ATK rapor ücreti olmak üzere toplam 2.543,50 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 2.034,80 TL ile ilk harç 55,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.23/01/2019

Katip
E-imza

Hakim
E-imza