Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1048 E. 2019/56 K. 30.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1048 Esas
KARAR NO : 2019/56

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/11/2015
KARAR TARİHİ : 30/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, dekorasyon ve stand projesi çizimini yapmak ve uygulamak alanında faaliyet gösteren bir limited şirket olduğunu, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında, 19-22 Mart 2015 tarihleri arasında Tüyapta yapılacak olan WİN2 Fuarında kullanılacak olan 36 m2 standın, davalı şirketin ödeyeceği 15.000,00 TL + KDV tutarındaki bedel karşılığında müvekkili şirket tarafından kurulumu hususunda 23/01/2015 tarihli stand kurulum sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin sözleşmenin gereğine uygun şekilde edimini ifa ettiğini, söz konusu standı kurduğunu, problemsiz bir şekilde iş bittikten sonra da söktüğünü, bunun karşılığında davalıdan karşı edim olan 15.000 TL + (KDV) tutarındaki bedelin ödenmesini talep ettiğini ve 18/03/2015 düzenlenme tarihli, 955808 seri nolu, 17.700,00 TL tutarındaki irsaliyeli faturayı düzenlediğini, davalı hiçbir gerekçe bildirmeksizin faturayı ödemeden imtina ettiğini ve hatta yazılı taleplere cevap dahi vermediğini, bunun üzerine, müvekkilinin, muavin defterindeki davalı şirket adına açtığı hesapta davalı şirkete yönelik 12.390,00 TL alacak bakiyesi kaldığını tespit ettiğini ve işbu bakiye alacağa istinaden … 11. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası kapsamında ilamsız icra takibi başlattığını, ancak davalının takibe borcu bulunmadığı gerekçesiyle haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini beyanla davalının haksız ve hukuki mesnetten yoksun itirazının iptali ile takibin devamına, davalı tarafın %20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemesine, ücreti vekalet ve yargılama giderlerinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı, usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiş ve duruşmaya katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce, … 11. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davacı tarafından, davalı aleyhine 12.390,00 TL asıl alacak, 367,12 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 12.757,12 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 15/07/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 08/07/2015 tarihli dilekçesi ile icra dairesinin yetkisine ve tüm ferileri ile birlikte borca itiraz ettiği, takibin durduğu ve iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından sunulan 23/01/2015 tarihli stand kurulum sözleşmesi hususunda davalının isticvap edilmesine karar verilmiş, talimat mahkemesince gönderilen usulüne uygun tebligata rağmen davalı mazeretsiz olarak duruşmaya katılmadığından sözleşmedeki imzanın davalıya ait olduğu kabul edilerek yargılamaya devam edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 5. Maddesi ile çıkabilecek uyuşmazlıklarda İstanbul İcra Daireleri ile Mahkemelerinin yetkilendirildiği, bu nedenle icra dairesinin yetkisine itirazın haksız olduğu anlaşılmış ve borca itiraz yönünden deliller toplanmış ve inceleme yapılmıştır. Dosya bilirkişiye tevdii edilerek ticari defterler ve dosya kapsamına göre takip tarihi itibariyle alacağın olup olmadığı hususunda rapor alınmıştır. Bilirkişi davacının ticari defterlerinin kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde yaptırılmamış olduğunu, defterlere göre davacının, davalı ile olan ticari ilişkisi kapsamında takip tarihi itibariyle cari hesap bakiyesinin 12.390,00 TL olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Bilirkişi raporunun yalnızca davacı tarafın ticari defterleri incelenerek düzenlendiği, davalının ticari defterlerini sunmadığı, davacının defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmamış olmaları sebebiyle lehine delil olarak değerlendirilemeyeceği anlaşıldığından davacıya sözleşme konusu işin yapıldığına dair yemin delili hatırlatılmış, süresi içerisinde sunulan yemin metni talimat mahkemesi aracılığıyla davalıya tebliğ edilmiş, davalı mazeretsiz olarak duruşmaya gelmemiş ve bu şekilde sözleşmeye konu işin davacı tarafından yapıldığının ispat edildiği anlaşılmış ancak davacı tarafından sunulan faturanın incelenmesi ile kapalı fatura niteliğinde olduğu, kapalı faturanın borcun ödendiğine karine teşkil ettiği ve bu şekilde her ne kadar davacı taraf işi yaptığını ve bedeline hak kazandığını ispat etmiş ise de borcun peşin olarak ödendiği ve takip tarihi itibariyle davacının alacaklı olmadığı kanaatiyle davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar ve ilam harcı 44,40 TL’nin peşin alınan 147,81 TL harçtan mahsubu ile kalan 103,41 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.30/01/2019

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza