Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/951 E. 2021/232 K. 14.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/951 Esas
KARAR NO : 2021/232

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ : 14/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı şirket arasındaki hizmet ilişkisi kapsamında yapılan karşılıklı mutabakatla davacı şirketçe 44.291,00-TL’nin davalı şirkete ihtirazı kayıtla ödenmesi ve bu ödemenin akabinde davalı şirketçe söz konusu meblağın ilgili … firmasından tahsili işlemlerine başlanacağı ve ödemenin tahsili halinde de bu meblağın müvekkili şirkete iade edilmesi karar bağlandığını, müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki bu mutabakat uyarınca 20/10/2005 tarihinde müvekkili şirketçe, ihtirazı kayıtla davalıya banka kanalı ile 44.291,00-TL ödeme yapıldığını ve davalı tarafından bu ödemeye karşılık müvekkili adına … tarih ve … sıra numaralı ve 44.291,00-TL genel toplam tutarlı bir adet fatura tanzim edilerek müvekkili şirket gönderildiğini, söz konusu fatura bedeli, müvekkili şirket tarafından ödenmiş bulunmasına ve aradan uzunca bir süre geçmesine rağmen davalı tarafından üzerinde mutabakat sağlanan ödeme, yapılmadığını ve müvekkilinin tüm girişimlerine rağmen davalıdan bu konuda bir bilgi alınmadığını, bu sebeple müvekkili şirket tarafından önce davalıya karşı … 8. Noterliği kanalı ile … yevmiye numaralı ve … tarihli ihtarname keşide edildiğini, davalının bu ihtarnameye de sessiz kalması üzerne davalı ile sağlanan mutabakat uyarınca hak kazanılan 44.291,00-TL’nin tahsili amacıyla davalı aleyhine … 1. İcra Müdürlüğü …esas sayılı dosya ile ilamsız icra takibi başlatıldığnıı, ancak davalı borçlu tarafından haksız ve kötüniyetli olup itirazın iptali gerektiğini, açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak üzere, borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinni karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;… A.Ş açmış olduğu davada, … A.Ş ile yapılan karşılıklı mutabakatla, 44.291-TL’sinin dava dışı …’dan tahsili işlemlerine başlanılacağı, tahsilatın yapılması halinde söz konusu meblağın kendilerine verileceği iddiasında bulunduğunu, davanın her iki tarafının da tacir olduğu hususu tartışma konusu olmadığını, bu durumda davacının iddia ettiği hususun, müvekkili şirketin yetkili temsilcileri tarafından imzalanmış yazılı bir sözleşmeye dayanması gerektiğini, bir başka deyişle mutabakattan bahseden davacının, bu iddiasını yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini, davacı yeni taraflar arasında var olduğunu iddia ettiği mutabakat uyarınca müvekkili şirkete banka dekontu ile ve ihtirazı kayıtla ödeme yapıldı iddiasında bulunduğunu, dava dilekçesine eklenen fatura incelendiğinde 33.301-TL’lik faturanın 01/09/2005 ile 01/10/2005 tarihleri arasındaki 1 aylık hizmete ilişkin olarak düzenlendiği görüldüğünü, ödeme dekontunda ise iddia edilenin aksine ihtirazı kayıtla ödeme yapıldığına ilişkin bir ibare bulunmadığını, fatura içeriğine itiraz etmeyen, aradan geçen sekiz yıl boyunca sessiz kalan davacının, müvekkili şirketten neden 44.291-TL’ si talep ettiğinin hukuken geçerli delil ile ispatlaması gerektiğini, davacının iddiasını HMK 22. Madde gereğince ancak müvekkili şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilerce imzalanmış yazılı belge ile ispatlayabileceği, tanık dinletilmesine muvafakatlerinin bulunmadığını, … 1. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosya ile yapılan takibin iptalini, kötü niyetli ve haksız davacının takip alacağının %20’sinden az olmamak üzere tazminatla yükümlendirilmesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin kendi üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
… 1. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, 02/11/2015 tarihli bilirkişi raporu, 19/07/2016 tarihli bilirkişi ek raporu, 24/12/2020 tarihli bilirkişi 2. Ek raporu, tarafların ticari defterleri, … A.Ş’nin cevabi yazıları, … 8. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi, yemin ile tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; sözleşmeden kaynaklı olarak davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
… 1. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından , davalı aleyhine iade alacağından kaynaklı olarak 44.291,00 TL asıl alacak ve 11.742,58 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam56.033,58 TL nin ödenmesi talebiyle ilamsız icra takibi başlatılmış olduğu; ödeme emrinin davalıya 11/07/2013 tarihinde tebliğ edildiği ve davalının 16/07/2013 tarihinde takibe itirazı üzerine takibin durmuş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi ile inceleme yapılarak rapor tanzimi istenmiş; bilirkişi tarafından düzenlenen kök raporda özetle; incelenen davacı şirket ve davalı şirkete ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdik /beratlarının yasal süresinde yapıldığı, bu anlamda tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu; davacı tarafın ticari defterlerinde , davacının alacaklı olduğuna dair bakiye bulunmadığı, ticari ilişkide karşılıklı fatura ve ödemeler kaydıyla süregelen kayıtlar neticesinde borç alacak bakiyesi en son sunulan 19/02/2015 tarihi itibariyle olmadığı, davalı tarafın 2005 yılına ilişkin defter ve kayıtlarında ise, 44.291,00 TL nin 20/10/2005 tarihiyle davacı alacağı olarak kaydedilmiş olduğu, davalının ise 30/12/2005 tarihinde 44.291 TL tutarındaki davacıya ilişkin faturayı tanzim ettiği, 2005 yılı sonu itibariyle her iki tarafın kayıtlarında 4.015,93 TL bakiye kaydın bulunduğu, davacının bildirdiği ödemedeki kaydın alacak talebine dayanak olup olmayacağı hususundaki takdirin mahkemeye ait olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Tarafların beyan ve itirazları doğrultusunda bilirkişi tarafından tanzim edilen ek raporun sonuç kısmında özetle; davacının ve davalının kayıtları kapsamında iddia edilen alacağın bulunmadığı, davacının iddiasındaki gibi telekomdan davalı bir bedel iade almış ise de; bu defa iadenin davacıya ödenmesinin şartlarının da sunulan belgeler kapsamında mümkün olup olmadığı hususunun takdirinin mahkemeye ait olduğu, davacının ihtiyaç duyduğu data hattının tahsisi için 44.000,00-TL tutarın data hattının tahsisinden sonra iadesinin talep edilebileceğini içeren yazıda data hattı için 44.000,00-TL ödendikten sonra iadesinin isteneceğini, yazılmış ise de; hat için ödenen bedelin iadesinin ne durumlarda mümkün olduğunun tespitinin teknik bir husus olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
12/06/2019 tarihli celsede davacı vekiline yemin deliline başvurup başvurmayacağı hususunda beyanda bulunması için süre verilmiş, davacı vekili tarafından 25/06/2019 tarihinde yemin metni dosyaya sunulmuş, yemine ilişkin davetiye davalı şirket yetkililerine tebliğ edilmiş ancak davalı şirket yetkilileri yemini eda edileceği 04/12/2019 tarihli celseye katılmamış, davalı vekili şirket temsilcilerinin yurtdışında bulunmaları ve iş yoğunluğu nedeniyle duruşmaya katılmadıklarını beyan etmiş ancak mazeret dilekçesi sunmamıştır.
İşlemiş faiz yönünden hesaplama yapılmak üzere dosya bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen 2. ek raporun sonuç kısmında özetle; davacının, ödeme tarihi olan 20/10/2005 tarihinden itibaren talep edeceği faiz miktarının 37.614,59-TL olabileceği, ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 18/10/2011 tarihinden takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının ise 8.395,87-TL olabileceği yönünden kanaat bildirilmiştir.
Medeni usul hukukunda deliller, kesin deliller ve takdiri deliller olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Hukukumuzda kesin deliller, ikrar (HMK) m. 188], senet (HMK m. 199 vd.), yemin (HMK m. 225 vd.) ve kesin hüküm (HMK m. 303) olmak üzere dört tanedir. Takdiri deliller ise tanık (HMK m. 240 vd.), bilirkişi (HMK m. 266 vd.), keşif (HMK m. 288 vd.) ve kanunda düzenlenmemiş diğer deliller (HMK m. 192) olarak sayılmaktadır. Takdiri deliller yönünden delil türlerinin sınırlı olarak sayılmadığı kabul edilmektedir .
Yemin, taraflardan birinin davanın çözümünü ilgilendiren bir olayın doğru olup olmadığı konusunu, kanunda belirtilen usule uyarak, mahkeme önünde, kutsal sayılan değerlerle teyit eden ve kesin delil vasfı yüklenmiş sözlü açıklamalardır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Yemine davet” başlıklı 228. maddesi; “Yemin teklif edilen kimse, duruşmada bizzat hazır bulunmadığı takdirde, kendisine yemin için bir davetiye çıkarılır.
“Yemin etmemenin sonuçları” başlıklı 229. maddesinin 1. fıkrası; “Yemin için davet edilen kimse , tayin edilen gün ve saatte mahkemede geçerli bir özrü olmaksızın bizzat hazır bulunmaz yahut hazır bulunup da yemini iade etmez ya da yemini eda etmekten kaçınırsa yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının işlettiği Aliağa dolum tesisindeki kurumsal internet erişim ihtiyacını karşılamak üzere davacı ile davalı … A.Ş (eski ünvanı … A.Ş ) arasında sözleşme imzalandığı, davalı şirketin internet ağına ilişkin data alt yapısını oluşturması , kurulacak santral ve çekilecek hat için kablo masraflarının dava dışı … şirketine ödenmesinin gerektiği, ancak davacının o tarihte internet ihtiyacının bir an önce karşılanması amacıyla … A.Ş ye ödenmesi gereken 44.291,00 TL yi kendisinin ödediği, davacı tarafça mutabakattan kaynaklı olarak ödenen 44.291,00 TL nin rücunun talep edildiği, taraflar arasında ödenen bu bedelin rücu edileceğine dair yazılı bir mutabakat bulunmadığı, tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda tanzim edilen kök ve ek raporda da , ticari defter ve kayıtlar itibariyle davacının alacağının bulunup bulunmadığı hususunda takdirin mahkemeye ait olduğunun belirtildiği , davacı tarafça yemin deliline başvurularak , davalı tarafa yemin teklifinde bulunulduğu, yemin metninde ” … A.ş ile Davalı … A.ş (eski ünvanı … A.ş ) arasında 11.10.2006 yılında imzalanan … ilişkin hizmet Sözleşmesi kapsamında … A.ş’ye hizmet verebilmesi için hattın … A.ş (eski ünvanı .. A.ş ) üzerinde görünüyor olması nedeniyle … A.Ş tarafından tüm bölgeyi kapsayacak şekilde kurulacak santral ve çekilecek hat için yeni kablo yatırımı bedeli olarak ödenmesi gereken 44.291,00 TL tutarın … A.ş (eski ünvanı … A.ş ) tarafından ödenmek istenmemesi nedeniyle … A.Ş tarafından ödendiği, 44.291,00 TL nin … A.Ş tarafından … A.ş (eski ünvanı … A.ş ) ye iade edilmediği ” hususunda davalı tarafa yemin teklif edilmiş olup, davalı şirket yetkilileri yeminin eda edileceği duruşmaya katılmamış, mazerette bildirmemişlerdir. Her ne kadar davalı tarafça yemin iade edilmek istenmişse de, davalı tarafın cevap dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmamış olması nedeniyle iade talebi kabul edilmemiş, böylece yemin metni doğrultusunda davalı tarafça 44.291,00 TL’nin dava dışı … A.Ş’ye ödenmesi gerekirken ödenmek istenmediği, bu sebeple 44.291,00 TL’nin internet hizmetine daha hızlı ulaşmak amacıyla davacı tarafça ödendiğinin ve davacı tarafa iadesinin gerektiğinin kesin delil olan yemin delili ile ispat edildiği, davacının, ihtarname tarihinden önce davalıyı temerrüte düşürmediği, bu sebeple ihtarname tarihinden itibaren takip tarihine kadar işlemiş faiz talebinde bulunabileceği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ ile Davalının, … 1. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, takibin 44.291,00 TL asıl alacak ve 8.395,87 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz üzerinden ve takip talebindeki diğer hal ve şartlar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine
2- 44.291,00 TL asıl alacağın %20 si oranında ( 8.858,2 TL ) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
3-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 3.599,05 -TL harçtan peşin alınan 756,40 -TL ve 200,53 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 2.642,12 -TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 7.649,18 -TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 3.346,71 -TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 756,40 TL peşin harç, 200,53 TL tamamlama harcı , 800,00 -TL bilirkişi ücreti ile 217,05 -TL tebligat/posta masrafı olmak -üzere toplam 1.973,98 TL’ yargılama giderinden kabul ve red durumuna göre davalı hissesine düşen 1.855,54 -TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 14/04/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza