Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/738 E. 2019/405 K. 15.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/738 Esas
KARAR NO : 2019/405

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ : 15/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … adresinde faaliyet gösteren …Tic. A.Ş.’nin müvekkil şirket tarafından … nolu poliçe ile sigortalandığını, 08/06/2010 tarihinde meydana gelen aşırı yağışlar nedeni ile … Caddesi yolu üzerinde bulunan logar kapağından suyun taşması sonucu maddi hasar meydana geldiğini, müvekkil şirket tarafından yaptırılan ekspertiz incelemesi neticesinde “bir logardan (bütünsel değil noktasal) su taşmasının oluşması nedeni ile, bu taşmanın atık su gider hattında yeterli çapta yapılmamış yada artan ihtiyacı karşılamayacak kapasitede olmasından kaynaklanmış olabileceği” şeklinde beyanda bulunulduğu, sigortalı işyerinde su basmasından dolayı 117.600,00 TL hasar meydana geldiğini ve müvekkil şirketçe 21/01/2011 tarihinde hasar tazminatının sigortalıya ödenerek haklarına halef olunduğunu, 07/03/2011 tarihinde …’ye rücu yazısı yazılmış olup, davalı …’nin rücu yazısını 16/03/2011 tarihinde tebliğ aldığını, … tarafından müvekkili şirkete gönderilen 12/04/2011 tarihli cevabi yazıda, “… Çalışma 07/09/2007 tarihinde idaremiz tarafından ihalesi yapılmış olan “… Şube Müdürlüğü Mesuliyet Sahası İçerisinde Su ve Kanal Yapım, Bakım ve Rehabilitasyon İşi Kapsamında” 27/12/2007 tarih ve 2007/794 sayılı Yönetim Kurulu Kararı ile … Ltd. Ve …Tic. Şti. İş ortaklığı + RMS Unternahmasgruppe Richard Mayer Konsorsiyumu tarafından yapılmıştır, yüklenici firma ile kurumları arasındaki sözleşmenin 8. maddesi gereği “diğer alt yapı kuruluşlarına ve 3. şahıslara verilen her türlü zarar ve ziyandan yüklenici firma sorumlu olup konu ile ilgili olarak …” cevabının verildiğini, … Belediyesi’nin de “bölgemizdeki kanalizasyon tesisi ve tesisatları … genel müdürlüğü görev alanında kalmaktadır. Dolayısı ile hasar bedelinin ilgili kuruluştan talep edilmesi…” şeklinde cevap vererek müvekkil şirketin talebini redettiğini, TTK’nın 1301. maddesi gereğince, halefiyet yetkisine haiz sigorta bedelini ödeyen müvekkili şirketin dahili su hasarı nedeni ile meydana gelen zarar sebebi ile davalılardan asli kusur nedeni ile tahsili gereken 117.600,00 TL’nin ödenmesi için davalılara müracaat ettiğini ancak bir sonuç alamadığını beyanla tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile fazlaya dair her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile 117.600,00 TL tazminatın 21/01/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … adresinde faaliyet gösteren … Tic. A.Ş.’nin müvekkil şirket tarafından … nolu poliçe ile sigortalandığını, 08/06/2010 tarihinde meydana gelen aşırı yağışlar nedeni ile … Caddesi yolu üzerinde bulunan logar kapağından suyun taşması sonucu maddi hasar meydana geldiğini, müvekkil şirket tarafından yaptırılan ekspertiz incelemesi neticesinde “bir logardan (bütünsel değil noktasal) su taşmasının oluşması nedeni ile, bu taşmanın atık su gider hattında yeterli çapta yapılmamış yada artan ihtiyacı karşılamayacak kapasitede olmasından kaynaklanmış olabileceği” şeklinde beyanda bulunulduğu, sigortalı işyerinde su basmasından dolayı 26.000,00 USD hasar meydana geldiğini ve müvekkil şirketçe 03/02/2011 tarihinde hasar tazminatının sigortalıya ödenerek haklarına halef olunduğunu, 07/03/2011 tarihinde …’ye rücu yazısı yazılmış olup, davalı …’nin rücu yazısını 16/03/2011 tarihinde tebliğ aldığını, … tarafından müvekkili şirkete gönderilen 12/04/2011 tarihli cevabi yazıda, “… Çalışma 07/09/2007 tarihinde idaremiz tarafından ihalesi yapılmış olan “… Şube Müdürlüğü Mesuliyet Sahası İçerisinde Su ve Kanal Yapım, Bakım ve Rehabilitasyon İşi Kapsamında” 27/12/2007 tarih ve 2007/794 sayılı Yönetim Kurulu Kararı ile … Ltd. Ve …Tic. Şti. İş ortaklığı + RMS Unternahmasgruppe Richard Mayer Konsorsiyumu tarafından yapılmıştır, yüklenici firma ile kurumları arasındaki sözleşmenin 8. maddesi gereği “diğer alt yapı kuruluşlarına ve 3. şahıslara verilen her türlü zarar ve ziyandan yüklenici firma sorumlu olup konu ile ilgili olarak …” cevabının verildiğini, … Belediyesi’nin de “bölgemizdeki kanalizasyon tesisi ve tesisatları … genel müdürlüğü görev alanında kalmaktadır. Dolayısı ile hasar bedelinin ilgili kuruluştan talep edilmesi…” şeklinde cevap vererek müvekkil şirketin talebini redettiğini, TTK’nın 1301. maddesi gereğince, halefiyet yetkisine haiz sigorta bedelini ödeyen müvekkili şirketin dahili su hasarı nedeni ile meydana gelen zarar sebebi ile davalılardan asli kusur nedeni ile tahsili gereken bedelin ödenmesi için davalılara müracaat ettiğini ancak bir sonuç alamadığını beyanla tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile fazlaya dair her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile 26.000,00 USD tazminatın ödeme tarihi olan 03/02/2011 tarihinden itibaren T.C. Merkez Bankasının USD bazında döviz tevdiat hesaplarına uygulanan faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Asıl davada davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davada zamanaşımı süresinin dolduğunu, davacının iddialarının yasal dayanaktan yoksun olduğunu, zararın taşınmaz maliklerinin … Şartnamesince öngörülen kurallara uyulmaması nedeniyle meydana geldiğini, müvekkili şirketlerin şebekede yaptığı çalışmalar ile olay arasında illiyet bağı olmadığını, bu nedenle husumetin müvekkili şirketlere değil taşınmaz malikine yöneltilmesi gerektiğini, ayrıca müvekkili şirketlerin yaptığı çalışmaların Ray Sigorta tarafından sigortalı olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davalılar vekili davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl ve birleşen dava Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesi uyarınca sigortalıya ödenen tazminatın rücuan tahsili talebine ilişkindir.
Mahkememizce, dava dışı …’den davalılar ile yapılan sözleşme ve ekleri ile davacı nezdinde ayrı ayrı açılan hasar dosyaları ile poliçeler celp edilmiş, Meteoroloji Genel Müdürlüğünden olay tarihindeki yağış miktarları sorulmuş, asıl ve birleşen davada zararın tespiti ile davalıların sorumlulukları yönünden değerlendirme yapılarak rapor tanzim etmek üzere oluşturulan bilirkişi heyeti ile mahallinde keşif icra edilmiştir. Bilirkişi heyeti keşif sonrası düzenlediği kök raporda özetle; su baskını olayına maruz kalan sigortalı firmanın faaliyet gösterdiği binanın çatı yağmur sularının boru ile kanalizasyon hattına bağlanmış olması sonucu şiddetli yağışlar sırasında yağmur sularının kanalizasyon hattına dolması neticesinde suların rögarlardan geri teperek taşmasına sebebiyet verdiğini, rögardan taşan suların binanın pis su deşarj hatlarından geri teperek binaya dolduğunu, ayrıca binanın temel seviyesindeki yüzeysel yeraltı sularını tahliye etmek amacıyla yapılmış olan kuyu, motor ve deşarj sisteminin de yetersiz kalması neticesinde geri tepen suların bodrum kata yükselerek dava konusu hasara sebebiyet verdiğini, hasarın meydana gelmesinde gerekli önlemleri almayan ve yasalara aykırı şekilde yağmur sularını kanalizasyona bağlayan dava dışı sigortalının %50 ve davalıların da %50 oranında kusurlu olduklarını, davacının asıl davada hasarın %50’si olan 58.800,00 TL’yi talep edebileceğini, birleşen davada ise hasarın poliçe kapsamında olmadığını tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekillerinin rapora itirazları ile davacı tarafından hasara uğradığı iddia edilen mallara ilişkin faturaların dava dışı sigortalının defterlerinde kayıtlı olup olmadığı ve hasara uğrayan malların imha edildikleri beyan edildiğinden talep edilen tazminatın kadri marufunda olup olmadığı hususunda heyetten ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti 19/02/2014 tarihli ek raporda özetle; keşif ve incelemeler sırasında yapılan tespitler sonucunda su baskının meydana geliş şekline göre yapılan kusur değerlendirmesinde itirazlar nedeniyle herhangi bir değişikliğe gerek bulunmadığını, davalıların su ve kanal yapımı, bakım ve rehabilitasyon işi kapsamında mevcut kanalların bakımını üstlendiklerini, davalılar tarafından olayın meydana geldiği sokakta hangi işlerin yapıldığının bilinmediğini ancak keşif sırasında mevcut kanala sıvama yapıldığının beyan edildiğini, bu nedenle kök rapordaki davalıların zarardan sorumluluklarına dair tespitte değişiklik olmadığını ve kök rapordaki beyanlarını tekrar etmiştir. Ek raporda Mahkememizce tespiti istenilen tüm hususlar ve birleşen dosya yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmadığından heyetten ikinci ve üçüncü kez ek rapor alınmıştır. Üçüncü ek raporda; dava dışı sigortalının ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş oldukları ve davaya esas zarara uğradığı iddia edilen mallara ilişkin faturaların defterlerde kayıtlı oldukları tespit edilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporlarında asıl ve birleşen dava yönünden zarara uğradığı iddia edilen malların fatura bazında ayrıştırılması ile poliçe kapsamında olup olmadıkları yönünden yapılan değerlendirmelerin yetersiz olması nedeniyle görevlendirilen sigorta bilirkişisinden yeniden bu hususlarda rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; asıl davada talep edilen 117.600,00 TL tazminatın … numaralı kapsamında emtia zararı olarak 21/01/2011 tarihinde dava dışı sigortalıya ödendiğini, bu poliçede yangın sigortası genel şartları ek kloz olarak seylep/dahili su klozu teminatlarının ayrı ayrı verildiğini, sigorta şirketi tarafından atanan ekspertiz raporunda tespit edilen 43 adet zarar kalemine ilişkin yapılan ödemenin faturaya bağlı olarak yapıldığını, birleşen dava yönünden 26.200,00 USD tazminatın … nolu elektronik cihaz sigorta poliçesi kapsamında elektronik ekipman olarak sigortalıya ödendiğinin beyan edildiğini, dekont olmadığını, eksper raporundaki tespitlerin kabulü halinde yapılan ödemenin poliçe kapsamında olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, Mahkememizce denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülmüş, davacı vekili tarafından birleşen davaya ilişkin ödeme dekontu dosyaya ibraz edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; dava dışı … Tic. A.Ş.’ye ait … adresinde bulanan binada 08/06/2010 tarihinde su baskını meydana geldiği ve dava dışı şirkete ait emtiaların zarara uğradığı, davacı tarafından, dava dışı … Tic. A.Ş. adına, … poliçe numaralı ve 01/03/2010-01/03/2011 tarihleri arasında geçerli ticari risk sigorta poliçesi ile …. poliçe numaralı ve 02/11/2009-02/11/2010 tarihleri arasında geçerli elektronik cihaz sigorta poliçesinin düzenlediği, asıl davada talep edilen tazminatın … numaralı poliçe kapsamında açılan hasar dosyasına ilişkin olduğu, söz konusu poliçede dahili su klozu ve seylap klozunun yer aldığı, söz konusu poliçenin hasarın meydana geldiği İncesu Sokak … adresini ve 08/06/2010 olan hasar tarihini kapsadığı, davacı tarafından atanan ekspertizce düzenlenen raporda zarar gördüğü tespit edilen toplam 43 adet emtia bedeli toplamı, poliçe limitini (120.000,00 TL) aştığından toplam poliçe limitinden, poliçede yer alan %2 tenzili muafiyet hükmünün uygulanması ile 117.600,00 TL zarar bedelinin, dava dışı sigortalıya 03/02/2011 tarihinde ödendiği, eskpertiz raporu ile zarara uğradığı tespit edilen emtialara ilişkin faturaların dosyaya sunulduğu ve dava dışı sigortalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, birleşen davada talep edilen tazminatın, … numaralı poliçeden açılan hasar dosyasına ilişkin olduğu, bu poliçenin de hasar tarihini ve hasarın meydana geldiği adresi kapsadığı, davacı tarafından atanan ekspertiz raporunda bu poliçe kapsamında zarara uğradığı tespit edilen 13 adet emtianın bedeli olarak belirlenen 26.200,00 USD’nin sigortalıya 03/02/2011 tarihinde ödendiği, alınan teknik bilirkişi raporunda hasarın meydana geliş şekli ile ilgili yapılan değerlendirmede, yağış sonrası kanalizasyon sularının bina içerisine taştığı ve zararın meydana geldiğinin tespit edildiği, dava dışı sigortalının, binanın temel seviyesindeki yüzeysel yeraltı sularını tahliye etmek amacıyla yapmış olduğu kuyu, motor ve deşarj sisteminin yetersiz kalması ve binanın çatı yağmur sularının boru ile kanalizasyon hattına bağlanmış olmasının söz konusu zararın meydana gelmesinde etkili olduğu ve dava dışı sigortalının zarardan %50 oranında sorumlu olduğu, davalıların dava dışı … ile yaptıkları ihale ve sözleşme kapsamında, hasarın meydana geldiği adresi kapsar şekilde alt yapı işlerini üstlendikleri, dolayısıyla meydana gelen zarardan bu sözleşme kapsamında, aleyhine … 1. İdare Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında, asıl davada talep edilen tazminat yönünden açılan davanın 550 oranında kusurlu bulunması nedeniyle kabulüne karar verilen … ile birlikte ve yine birleşen davada talep edilen zarardan %50 kusur oranında sorumlu oldukları anlaşılmakla Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesinde düzenlenen halefiyet ilkesi gereğince asıl davanın kısmen kabulü ile 58.800,00 TL tazminatın ödeme tarihi olan 03/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan tahsiline, birleşen davanın kısmen kabulü ile 13.000,00 USD tazminatın ödeme tarihi olan 03/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek devlet bankalarınca dolar bazında açılan mevduat hesabına uygulanan en yüksek faizi ile davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Asıl davada davanın kısmen Kabulü ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 58.800,00 TL nin 03/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Birleşen davada davanın Kısmen Kabulü ile 13.000,00 USD nin 03/02/2011 tarihinden itibaren devlet Bankalarınca dolar bazında açılan mevduat hesabına uygulanan en yüksek faizi ile davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Asıl davada karar ve ilam harcı 4.016,62 TL’den peşin alınan 1.746,40 TL harcın mahsubu ile kalan 2.270,22 TL’nin davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Asıl davada davacı tarafından yapılan 3.400,00 TL bilirkişi ücreti, 418,90 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 3.890,00 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 1.945,00 TL ile ilk harç 1.764,80 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Asıl davada davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 6.818,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Asıl davada davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 6.818,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Birleşen davada karar ve ilam harcı 1.367,56 TL’den peşin alınan 386,10 TL harcın mahsubu ile kalan 981,46 TL’nin davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
8-Birleşen davada davacı tarafından yapılan 20,00 TL tebligat ve posta masrafından davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 10,00 TL ile ilk harç 404,50 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Birleşen davada davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
10-Birleşen davada davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.15/05/2019

Katip
E-imza

Hakim
E-im