Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/267 E. 2018/648 K. 12.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/267 Esas
KARAR NO : 2018/648

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/08/2014
KARAR TARİHİ : 12/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 14/08/2014 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı, davalı ile aralarındaki ticari ilişki sonucunda meydana gelen toplam 30.634,72 TL ve 443,78 TL işlemiş faiz alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine … 13. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, borçlunun borca haksız ve hukuka aykırı itirazı üzerine icra takibinin durduğunu, bu nedenle iş bu davayı açma zorunluluğunun doğduğunu, … 13. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı 31/03/2014 tarihli takibe itiraz dilekçesi özetle; borcu kabul etmediğini ve itiraz ettiğini, alacaklı görünen şirkete hiçbir borcunun bulunmadığını, alacaklı firma ile şifahi anlaşma yaptığını ancak tarafına mallların gönderilmediğini bu nedenle borç tutarına, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini, bu nedenle aleyhine başlatılan icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER:
1-… 13. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı icra doyası,
2-Borca konu faturalar, ticari defterler üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Alacaklı davacı vekili 13/03/2014 tarihinde … 13. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile; 30.634,72-TL asıl alacak, 443,78-TL işlemiş faiz, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek % 11,75 yıllık faiz, icra giderleri ve Avukatlık ücretinin tahsilini talep etmişlerdir.
Uyuşmazlığın ticari satımdan kaynaklanması nedeniyle, davacının alacağının belirlenebilmesi için dayanak icra dosyası, faturalar, tarafların dosyaya sunduğu bilgi ve belgeler ve tüm dosya kapsamı incelenerek, icra takibine konu alacak nedeni ile davacının davalıdan alacağı bulunup bulunmadığı, talepte bulunup bulunamayacağı, varsa icra takip tarihi ile alacak ve faiz miktarlarının belirlenmesi hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Dosyaya sunulan 19/11/2015 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “İncelenen davacı şirkete ait 2013-2014 yılına ait ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yapıldığı davacı şirkete ait 2013-2014 yılına ait ticari defterlerinin usulüne uygun tasdik edildiği, davalı tarafın 20/10/2015 günü saat 13:30′ da yapılan incelemeye katılmadığı ve ticari defterlerini sunmadığı, davacı tarafın incelenen ticari defterlerinde davalı taraftan son işlem tarihi olan 27/01/2014 tarihi itiberiyle 30.634,72-TL alacaklı olduğu, davalı taraf 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan 13/03/2014 tarihinden itibaren asıl alacağa %9 yasal faiz talep edebileceği sonuç ve kanaatine muhasebesel inceleme ile varıldığı, ancak taraflar arasındaki ilişkinin ticari iş olması hasebiyle TC Merkez Bankası kısa vadeli avans faizinin takip tarihinden itibaren somut olaya tatbikinin sayın yargı makamının tercih ve takdirine bağlı olduğu” belirtilmiş olup dosya kapsamına uyan bilirkişi raporu denetime elverişli, gerekçeli ve hüküm kurmaya yeterli kabul edilmiştir.
Mahkememizce davaya konu faturalar incelenmiş, davacı tarafından düzenlenen sevk irsaliyelerinde teslim alan kısmındaki imzaların kime ait olduğunun tespit edilebilmesi için davalı şirkette dava konusu dönemde çalışanların tanık olarak dinlenilmesine karar verilmiştir. Mahkememizce tespit edilen … ve … tanık olarak dinlenilmesine karar verilmiştir. Tanık … 24/10/2017 tarihli celsede özetle; ” Ben davalı şirket …Tekstil de kesimci olarak 1,5-2 yıl çalıştım. Benim mal teslim alma gibi bir görevim yoktu. Davacı ve davalı arasındaki ticari ilişkiyle ilgili bilgim yoktur.” şeklinde beyanda bulundu. Tanık … 10/04/2018 tarihli celsede özetle ; ” Ben davalı şirket … Tekstil de ön muhasebe ve sekreterlik bölümünde 2013 Kasım – 2014 Ağustos döneminde çalıştım. Davacı … Aydınlatma Firmasından şirkete bir kez mal geldiğini, malları teslim alıp sevk irsaliyelerini imzaladığımı, malların aydınlatma armatürü olduğunu hatırlıyorum. Gösterilen iki adet sevk irsaliyesindeki imza bana ait değildir. Benim işte olmadığım vakitte başkaları tarafından imzalanmış olabilir. Davalı ve davacı şirket arasında ticari ilişki vardır. Davalı şirket tarafından bir inşaat için davacı şirketten aydınlatma armatürleri alımı yapıldığını, ödemelerde aksama olduğunu hatırlıyorum.” şeklinde beyanda bulundu.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; tarafların incelenen ticari kayıtları doğrultusunda takip tarihi itibarıyla, davacı tarafın satmış olduğu mal ve hizmet bedeline ilişkin 08/01/2014 tarihli 116130 sayılı 6.179,70-TL, 27/01/2014 tarihli … sayılı 30.685,91-TL’lik faturaları düzenlediği, faturaların kargo yoluyla 10/01/2014 ve 30/01/2014 tarihinde davalıya gönderildiği,davacının bu faturalara ilişkin 08/01/2014 tarih … seri A sıra nolu ve 27/01/2014 tarih … seri A sıra nolu sevk irsaliyelerini düzenlediği, bu faturalara davalının itirazı veya fatura bedellerinin ödendiğine ilişkin davalı tarafından belge ve davalı ticari defterlerinin dosyaya sunulmadığı görülmüştür. Davacı tarafından sunulan sevk irsaliyelerinde mevcut teslim alan imzalarının kime ait olduğunun belirlenebilmesi için dinlenen tanıklardan …’nın beyanlarında, davacı ile davalı şirket arasında ticari ilişki ve mal alım satım ilişkisi olduğu ve davalının bazı borçlarını ödemediğini bildiğini beyan etmesi değerlendirildiğinde; davacının davalı ile aralarında ki mal alım satım ilişkisi gereği mal satıp fatura düzenleyip davalıya teslim ettiği fakat davalı tarafından teslim alınan mallar için düzenlenen fatura bedellerinin ödenmediği bu nedenle davacı tarafın fatura alacağının bulunduğunun sabit olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca davacının, düzenlemiş olduğu faturaların tarih itibariyle reeskont avans faizi oranları üzerinden faiz talep edebileceğine, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan davalının hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı ödemesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın kabulüne,
… 13. İcra Müdürlüğü’nün … esas sırasında kayıtlı dosyada yapılan icra takibine vaki davalı borçluların itirazının iptali ile takibin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 30.634,72 -TL asıl alacak, ve asıl alacağın takip tarihinden itibaren avans faizi uygulamak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
Alacağın %20’si olan 6.126,94 -TL icra inkar tazminatının davalı borçludan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 2.092,66-TL harçtan peşin alınan 523,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.569,40-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 400,00-TL bilirkişi ücreti, 264,60-TL tebligat posta gideri ile 525,20-TL harç gideri olmak üzere toplam 1.189,80-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince davacı vekili lehine hesaplanan 3.676,16-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/07/2018

Katip
e-imza

Hakim
e-imza