Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/159 E. 2019/408 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/159 Esas
KARAR NO : 2019/408

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 13/05/2014
KARAR TARİHİ : 16/05/2019

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davacının alışveriş merkezlerinin, kiralanabilir alanlarının kiralanmasına aracılık konusunda ticari faaliyet gösterdiğini, davalıların ise …’de Mart 2013 tarihinde açılışı yapılan, …’nin maliki ve yatırımcısı olduğunu, taraflar arasında 31.03.2011 tarihinde pazarlama yetki sözleşmesi tanzim edildiğini, kiralanabilir alanların kiralanması görevinin tek yetkili olarak davacıya verildiğini, her kiralamada yıllık kira bedelinin %5’inin hizmet bedeli olarak ödenmesinin kararlaştırıldığını, davalıların AVM’nin açılış tarihini 2013 olarak hedeflediğini, davacının sözleşme ile üstlendiği görev nedeniyle uzmanlığı ve tanınırlığını kullanarak tanıtım çalışmalarını yaptığını ve kiracı adayları ile gerekli iletişimi kurduğunu, kiracılar ile kira sözleşmelerinin imzalanması aşamasına geçildiğini, AVM’nin açılmasının kesinleşmesinden sonra davalıların şifahi görüşmelerde ve toplantılarda davacıya teşekkür ettiklerini bir yandan da yazılı metinlerde olumsuz bir tutum sergilemeye ve hizmetin sözleşmeye uygun verilmediğini ifade etmeye devam ettiklerini bu süreçte birçok imza aşamasına gelen kira sözleşmeleri için, kıracı adaylarının soru veya isteklerine cevapsız kalındığını, kira sözleşmelerinin imzalanması için gerekli onayların bekletildiğini, yaşanan aksaklıklara ek olarak davalıların sözleşmede belirlenmiş ve gecikmeli de olsa ödenmekte olan aylık ücret avanslarının ödemesini tamamen durdurduklarını, davacının üstlendiği görevi yerine getirebilmek ve ticari itibarının zarar görmesini engellemek için kiralama hizmeti çalışmalarına devam ettiğini, davalılar yetkilileri ile mutat haftalık görüşme ve toplantılarına devam ederek kıra sözleşmelerinin imzalanmasına yönelik çalışmalarının tamamlanmasını sağlamaya çalıştığını, davalıların bu olumsuz davranışları ve şikayetlerine karşı … 25. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi İle yanıt verildiğini, bu yanıtta davacı tarafların sorumluluğunu ve davalılann şikayetinin sorumlusunun kendisi olamayacağını açrkladığını, davacının süreç içinde tamamlamış olduğu hizmetlerine ait yazılı ve imzalı kira sözleşmelerini davalılara teslim ettiğini, davalılara 14.08.2012 tarihli tutanak ile 43 adet kira sözleşmesi, 18.09.2012 tarihli tutanak ile 18 adet kira sözleşmesi, 25.09.2012 tarihli tutanak iie 5 adet kira sözleşmesi, 04.10.2012 tarihli tutanak ile 4 adet olmak üzere toplam 70 adet kira sözleşmesi teslim edildiğini, davalılara teslim edilen 70 adet kira sözleşmesi ile İlgili olarak kiracıların isimleri ve tahakkuk eden ücretlere ait liste de eklenerek davalılara toplam 747,857 TL+134.614,26 TL KDV olmak özere toplam 882,471,26 TL tutarında iki adet fatura tanzim edildiğini, bu faturaların … 25. Noterliğinin … tarihli bildirimiyle tebliğ edildiğini, davalıların bu faturaları noter kanalıyla iade ettiklerini, davalılara 04.10.2012 tarihli tutanak ile 4 adet kira sözleşmesi teslim edildiğini, toplam 78.198 TL+14.075,64 TL KDV olmak üzere toplam 92,273,64 TL tutarında iki adet fatura tanzim edildiğini, bu faturaların noter kanalıyla davalılara tebliğ edildiğini, davalıların bu faturaları da noter kanalıyla iade ettiklerini, bu şekilde davalıların hizmetlere karşılık sözleşmeden kaynaklanan ücret ödemelerini yapmadıklarını, davalıların ücret oranının düşürülmesinin davacı tarafından kabul edilmemesi üzerine davacının işi bırakmasına yönelik baskılar oluşturmaya başladıklarını, tüm kiracı adaylarına devam edecek görüşmelerin kendileri ile yapılmasını ve davacı üe ilişkilerinin kesilmesini istediklerini, kiracı adaylarından beklenen dönüşlerin yapılmaması ve özellikle davalılardan beklenen yanıtların alınmaması nedeniyle davalılara … 1. Noterliğinin … tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini bu ihtarnamede kiralama hizmetinin sözleşmeye uygun olarak verilmeye devam edildiğini, kiralanan mağazaların aylık kira bedellerinin davalılar tarafından belirlendiğini, farklı tekliflerin davalılara iletildiği ve yanıt beklendiğini, davalılar tarafından olumlu veya olumsuz geri dönüşlerin yapılmadığı veya çok geç yapıldığını, hak edilen ücretlerin davacı şirkete ödenmemesi için 2012 yılı Ağustos ayından itibaren davacı şirkete çok olumsuz bir tutum sergilendiğini, daha Önce teslim alınan haftalık raporların teslim alınmadığını, 03.10.2013 güncelleme tarihli … Kiralama komisyon tablosunun ihtarname ekinde davalılara gönderildiğini, bu ekte 69 kiracı ile kontratların imzalandığı 66 adedinin davalılara teslim edildiğini, bu teslim edilen kira sözleşmeleri ite ilgili dökümün ve bilgilerin 25.09.2012 tarihli bu kiralamalar ile ilgili faturalar içeriğinde ayrıntılı olarak yer aldığını, imzalanmış üç adet kira sözleşmesi ile süreç içinde imzalanacak olanların bilahare teslim edileceğinin belirtildiğini, kiracılığı davalılar tarafından onaylanan ve kira sözleşmeleri tanzim edilen ve ancak bazı kiracı isteklerinin davalılar tarafından yanıtlanmaması nedeniyle bekletilmekte olan 37 adet kiracıya ait liste ve bu kiracılar ile ilgili sen durum ve davalılardan beklenilen bilgiyi içeren Özetlerin bulunduğu listenin İhtarnameye eklendiğini, bu listede belirtilen konularda tüm kiracılar için gerekli olan dönüşlerin 7 gün içerisinde yapılmasını istediklerini, ayrıca standart kira sözleşmelerinde kiracı aleyhine çok ağır ve tek taraflı hükümler bulunduğu ve anlaşma yapılan ve AVM’ye katkı sağlayacak birçok kiracının bu ağır hükümler nedeniyle kiralamada çekimser davrandığı belirtilerek ağır hükümlerin yumuşatılmasını, talep edildiğini, kiracıların AVM açılış tarihinin kesinleştirilmesini istemelerine rağmen bu konuda kesin tarihin bildirilmemesinin hizmeti zora soktuğunu, açılış tarihi kesinleşmiş ise bildirilmesinin talep edildiğini, ekleriyle 1000 sayfadan oluşan güncel kiralama raporunun teslim alınmadığı belirtilerek bu raporun 02.10.2012 tarihinde mail ile gönderildiği alınmadığı iddiasında bulunulacak ise raporun tutanak ile davacıdan teslim alınması gerektiğinin bildirildiğinin davalıların bu detaylı ve açık taleplere rağmen davacıya AVM’yı açmayı planladıkları kesin tarihi bildirmediklerini, ayrıca kiralanabilir alanların oluşumunu tamamlayamadıkiarından kiracılara yer teslimini yapamadıklarını, davalıların davacı şirkete talep edilenler ve açılış tarihi ile ilgili bilgi vermemelerine rağmen kiracı adaylarına muhtemel açılış tarihleri ile ilgili bilgi aktarımı yapıp kiracı adayları ile direkt ilişki kurma ve kira sözleşmelerini davacı şirketi aradan çıkararak tanzim ve imzalama gayreti içine girdiklerini, davalıların … 21, Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameleriyle de soyut ifadelerle haklı olduklarını beyanla, davacının yazılı taleplerine yanıt vermeyi reddettiklerini, davalıların, … 26, Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı fesih bildirimine ilişkin ihtarnameleriyle sözleşmeyi tek taraflı olarak haksız ve soyut gerekçelerle feshettiklerini bildirdiklerini ve tek yetkili kiralamaya aracılık konusundaki hizmet ilişkisini sona erdirdiklerini, fesih bildirimi üzerine davalılara … 1. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı İhtarnamesi keşide edildiğini ve ilgili ihtarname ile sözleşmeye uygun hizmet verildiği ayrıntılarıyla açılanarak haksız fesih nedeniyle tek yetkililik sözleşmesindeki tüm ücretlere hak kazanıldığı belirtilerek fesih tarihi olan 10.10.2012 tarihi itibariyle hak edilen ve ödenmesi gereken 1.296.625-Euro ücretin sözleşmede belirtilen aylık %1 temerrüt faizi ile birlikte ödenmesinin talep edildiğini, hak edilen miktarın ihtarname ekindeki listede açıklandığı üzere 3.301.329 TL+KDV olduğunu sözleşmeye göre ödemelerin Euro bazında yapılması gerektiğinden hak edilen alacağın güncel kur karşılığı 1.431.625 Euro+KDV ye karşılık geldiğini, 90.000 Euro avans ödemesi yapıldığından 45.000 Euro da avans ödemesi olarak ayrıca icra takibi ile talep edildiğinden, bakiye kalan 1.296.625 Euro talep edildiğini, bu haklı talebe rağmen davacıya hiçbir ücret ödemesi yapılmadığını, davalıların müştereken bu talebin kabul edilmeyeceğini … 21, Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacıya bildirdiğini, davaya konu olan AVM’nin planlandığı şekilde 29 Mart 2013 tarihinde halka açıldığını, bu tarih itibariyle davacı şirketin hizmeti sonucunda tanzim edilen kira sözleşmeleri ve hazırlanan kira sözleşmelerine uygun olarak tüm kiracıların mağazalarının açılışını yaparak faaliyete başladıkların, bu şekilde … AVM’de tek yetkili olarak kiralamaya aracılık yapan davacı şirket tüm ücrete hak kazanmıştır. Kiralama hizmeti verilen ve sözleşmeleri yapılan toplam 81 mağaza için kiralamaya aracılık hizmeti komisyon bedeli talep ettiklerini, listelerde belirtilen 151 adet komisyon alacağı toplarımın 2.505.172 TL+KDV tutarının sözleşmenin fesih tarihi olan 10.10.2012 tarihinde hak kazanılmış olduğundan ve taraflar arasındaki sözleşmede alacakların Euro bazında talep edilebileceği belirlendiğinden sözleşmenin fesih tarihindeki kur 1 Euro=2,3279 olduğundan 2.505.172 TL+KDV miktarındaki alacağın Euro bazında 1.076.151 Euro olduğunu, davalıların hizmet ilişkisi devam ederken ücret avansı olarak 90.000 Euro+KDV ödemede bulunduklarından 10.10.2012 tarihî itibariyle Euro bazında talep ettikleri alacaklannın 986.151 Euro olduğunu, yine sözleşmede belirlenen gecikme/temerrüt faizi aylık %1 olduğundan bu alacağın 10.10.2012 tarihinden itibaren işleyen ve işleyecek olan aylık %1 faizi ile birlikte ödenmesini talep ettiklerini, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre alacak ile birlikte KDV talep edilmesi ancak ilgili alacağa ait faturanın tanzimi ile KDV’nin ödenmesi halinde mümkün olduğundan huzurdaki davada davalılara yapılan hizmetin kısmi bir bölümü için 4 adet fatura kesilmiş olduğundan bu faturalarla toplam ödenen KDV 148.689,90-TL olup yine sözleşme hükmüne göre talebin Euro bazında olması gerektiğinden 10.10.2012 tarihli kur üzerinden (1 Euro=2,3279 TL) hesap ile KDV alacaklarının 63.872,98 Euro olduğunu, bu şekilde 151 adet kiralamaya aracılık hizmetinden kaynaklanan Ödenen 90.000 Euro avansın düşülerek bakiye kalan 986,151 Euro alacak İle hizmetlerin bir kısmı için tanzim edifmiş oJan 4 fatura karşılındaki KDV alacağının 63.872,98 Euro’nun toplamı olan 1,050.023,98 Euro’nun davalılardan tahsili için huzurdaki davayı açtıklarını, sonuç olarak kiralama hizmet sözleşmesinden kaynaklanan 1.050.023,98 Euro miktarındaki kiralamaya aracılık hizmetinden kaynaklanan komisyon ücreti ve kısmi KDV alacağının tespiti ile alacağın 10.10.2012 tarihinden işleyecek olan Euro bazında aylık %1 temerrüt/gecikme faizi ile birlikte (ödeme tarihindeki TL karşılığı tutarının) davalılardan müştereken ve müteselsil olarak tahsilini ve davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davacı tarafın 31.03.2011 tarihli Pazarlama Yetki Sözleşmesinden kaynaklandığını beyan ettiği kiralamaya aracılık hizmetinden doğduğunu iddia ettiği haksız ve mesnetsiz alacaklarını talep ederek Sayın Mahkeme’de işbu davayı açtığını, aynı haksız ve mesnetsiz iddia ve taleplerle … 8. Asliye Ticaret Mahkemesinde de dava açmış olup … E sayılı dosyası ile görülen bu dava Sayın Mahkemece 30.10.2013 tarihinde reddedildiğini, ancak karar davacı tarafından temyiz edildiğinden davanın halen derdest olduğunu, aynı konuyla ilgili derdest dava bulunduğundan yeniden dava açılmasının mümkün olmadığını, Sayın Mahkeme huzurunda açılan işbu davanın hukuken dinlenebilmesi için dava şartı oluşmadığından derdesttik itirazlarının kabulü ile dava şartı yokluğundan dolayı açılan bu haksız davanın usul hükümleri çerçevesinde reddine karar verilmesinin gerektiğini Sayın Mahkeme tarafından derdesttik itirazının kabul görmemesi halinde … 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. ve … K, sayılı davasının bu dava yönünden bekletici mesele yapılmasına karar verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafın alacak talebinin zamanaşımına uğradığını, zamanaşımı definin kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, taraflar arasındaki Pazarlama Yetki Sözleşmesi niteliği itibariyle hukuki yönden bir ticari tellallık sözleşmesi olduğunu, ticari tellallık sözleşmesinden kaynaklanan alacakların 1 yıllık zamanaşımı süresinde talep edilmesinin yasa gereği olduğunu, davacı tarafın sözleşmenin fesih edildiği tarihten bu yana geçen 2 yılı aşan süre içinde alacak talebinde bulunmadığını, 1 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açılan bu haksız davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacı … A.Ş.’nin davalılar ile imzaladığı pazarlama yetki sözleşmesi uyarınca üzerine düşen edimleri yerine getirmemesi gerekli özeni göstermemesi sözleşme hükümlerine aykırı davranması nedeniyle sözleşmenin haklı nedenlerden dofayı fesih edildiğini, davacı yanın alacak taleplerinin haksız olup davanın reddinin gerektiğini, proje kapsamında inşa edifen alışveriş merkezinde yer alan mağazaların ve diğer birimlerin kiralanması için davalılar tarafından profesyonel bir şirkete verilmesinin kararlaştırıldığını, davacı tarafın müvekkili davalı ve diğer davalı nezdinde bu konuda profesyonel oldukları izlenimi yaratmaları üzerine davacı ile müvekkili ve diğer davalı arasında 31.03.2011 tarihti pazarlama yetki sözleşmesi imzalandığını, davacı … A.Ş. tarafı olduğu 31.03.2011 tarihlî pazarlama yetki sözleşmesi İle … Alışveriş merkezinin içinde yer alacak mağazaların sektörde haklı bir üne kavuşmuş kiracılar tarafından kiralanmasına ilişkin olarak gerekli tüm tanıtım-çalışma ve faaliyetlerinin yürütülmesi, alışveriş merkezi içinde mağaza karmasının yapılması işini ve kiralama işlemini de üstlendiğini, davacı … yükümlendiği işleri sözleşmenin başlangıcından itibaren gereği gibi yerine getirmemeye başlamış olup müvekkili şirket ve diğer davalı tarafından sürekli olarak uyarıldığını, Alışveriş Merkezinin davalı müvekkili ile diğer davalı tarafından 2012’nin son çeyreğinde açılması öngörülmüşken kiralamaların davacı …’in sözleşme hükümlerine ve iş planlarına uymaması ve iş planının çok gerisinde kalmış olması nedeniyle açılamadığını, nitekim 03.08.2012 tarihi itibari ile davalı müvekkili ve diğer davalı Erko imzalanmasına sunulan tek bir kira sözleşmesi dahi olmadığını, davacı tarafından projenin hak ettiği şekilde tanıtılamadığını, davacının bu sebeple sözlü ve yazılı olarak ihtar ile uyarıldığını, tüm bunlara rağmen davacının yetki sözleşmesi ve iş programı çerçevesinde hareket etmediğini ve işi yürütemediğini, davalı … A.Ş. tarafından davacı … A.Ş.’ye 23.12.2011 tarihli uyarı yazısı gönderildiğini, bu yazıda … Alışveriş merkezi projesine ilişkin olarak yatırımcı olan davalıların menfaatlerini koruyacak hiçbir çaba ve pazarlığın yapılmadığı, sadece alınan fiyatların davalılara ulaştırıldığı, taraflarca belirlenen kira gelirleri bütçesi doğrultusunda firmalara karşı aciz durumda kalındığı davalıların istediği hiçbir konunun kiracı adaylarına kabul ettirilemediği bildirilerek davacı şirketin sözleşme hükümlerinin gereğini yerine getirmesinin istenildiğini, davalılar tarafından davacı şirketin edimlerini yerine getirmemesi ve iş programına uymaması nedeniyle … 16. Noterliğinden … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarname çekildiğini, ihtarnamede davacı … A.Ş.’nin belirlenen programa uymadığı gibi hedeflenen bütçenin çok altında kaldığı, 2011 Aralık ayında mağazaların %50’lik kısmının kiralanması gerekirken hiçbir kiralamanın yapılmadığı sadece %5 oranında firma teklifinin alındığı alışveriş merkezi açılışının bu nedenle 29 Ekim 2012 tarihine yetişmesinin oldukça zor göründüğü şeklinde beyan ve uyarılar ile bir kez daha davacı şirketin iş programına uyması istenilmiştir. Davalılar tarafından yapılan tüm yazılı ve sözlü uyarılara davacı şirketin hiçbir şekilde olumlu yaklaşmadığını, iş programına uymadığını, davacı şirketin defalarca uyarılmasına rağmen edinimlerini yerine getirmeyeceği, müvekkili şirket ile diğer davalı şirketin haklarını koruyamadığı, işin profesyonel bir çalışma ile yürütülmediği anlaşıldığından müvekkili ve diğer davalı şirket tarafından Pazarlama Yetki Sözleşmesinin feshinden başka hukuki yol bulunamadığını, 31.03.2011 tarihli Pazarlama Yetki Sözleşmesinin davalılar tarafından hakir nedene dayalı olarak fesih edildiğini, davacı yanın kiralamasını yüklendiği projede yeterli uzman bir ekiple çalışmayıp eksik ve yetersiz olan kadrosu ile kiralama faaliyetinde bulunduğunu sonuçta ise projeye dolayısıyla müvekkili şirket … A.Ş. ile diğer davalı … A.Ş’nin imaj ve prestij kaybetmesine, zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, davacı şirketin edinimlerini yerine getirmemiş olması nedeniyle müvekkili ve diğer davalı … A.Ş. tarafından … 26, Noterliği aracılığıyla gönderilen … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile 31.03.2011 tarihli Pazarlama Yetki Sözleşmesinin fesih edildiğini, … Alışveriş Merkezinin kiralanmasının davacı … A.Ş, tarafından tamamlanmadığını, tanımlanan ücretlere hak kazanmadığını, tamamladığını iddia ettiği kira sözleşmelerini ve kiralama işlemlerini ise eksik ayıplı kusurlu ifa ettiğini, bu nedenle dava dilekçesindeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını haksız davanın ret edilmesi gerektiğini, Pazarlama yetki sözleşmesinin fesih edilmesi için yeterli hukuki nedenlerin oluştuğunu, davacı tarafından düzenlenen bir kısım kira sözleşmelerinin incelenmesinde kira sözleşmelerinin özensiz ve hatalı düzenlenmiş olduğu kira sözleşmesi eklerinde eksikliklerin bulunduğu, teminat mektuplarının alınmadığı, alınan mektuplarda dahi eksik ve hukuki ayıpların olduğu yer alması gereken listelerin sözleşmeye eklenmediği, şirketlerin yetkilisi olmayan kişilerle kira sözleşmesi yapıldığını, davacı … A.Ş. tarafından eksik ve hatalarla teslim edilen kira sözleşmelerine konu toplam kiralanan alanın Alışveriş merkezinin kiralanabilir alanının %10’unu dahi karşılamadığını, davacı … gayrimenkulun pazarlama işini bir iki personelle yürütmeye çalıştığını ve başarılı olamadığını, nitekim teslim edilen kira sözleşmeleri eksik ve hukuken ihtilaf yaratacak nitelikte olduğu için bazı kiracılar ile yeniden anlaşmalar yapıldığını, müvekkili ve diğer davalı şirketin daha sonra kiralama işlemini bizzat kendileri üstlenerek gerçekleştirdiklerini, bu durumda davacı şirketin hiçbir hak ve alacağının doğmadığını, davacı şirketin dava dilekçesinde beyan ettiği şekilde KDV’den kaynaklanan herhangi bir alacağının olmadığını, davacı şirketin hizmet sözleşmesinden kaynaklanan bir alacağı bulunmadığından KDV alacağını da talep etmesinin hiçbir şekilde mümkün olmadığını, davacı şirketin kendi kusurlu davranışları ile sözleşmenin fesih edilmesine sebebiyet verdiğini bu nedenle davacı tarafından gönderilen faturaların davacı tarafa iade edildiğini, gerçek dışı ve mesnetsiz olarak talep edilen alacağın kötü niyetin göstergesi olduğunu, davacı şirket ile yapılan Pazarlama Yetki Sözleşmesinin paket olarak yapıldığını ve bir alışveriş merkezinin tüm kiralama hizmetinin üstlenildiğini, bu yetki çerçevesinde davacı … A.Ş.’nin sözleşmenin 3 ve 5. Maddesinde yer alan Reval’in yükümlülükleri sözleşme hükümlerini hiçbir şekilde yerine getirmediğini pazarlama ve kiralama faaliyetlerini tamamlamadığını ve sözleşme hükümlerinin gerektirdiği şekilde hizmet vermediğini, sözleşmede tanımlanan ücrete hak kazanmadığını, bu durumda tamamen haksız iddialarla açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirket ve diğer davalı … tarafından 31.03.2011 tarihli Pazarlama Yetki Sözleşmesi haklı nedenle fesih edilmiş ve davacı taraf ücrete hak kazanmamış olmasına rağmen hem sözleşmenin 3.maddesi hem de 6. maddesine aykırı talepler haksız ve mesnetsiz talepler ileri sürdüğünü, davacı tarafın tüm iddia ve taleplerinin müvekkili şirket ve diğer davalı tarafından haklı nedenle fesih edilmiş olan sözleşmeye ve yasalara aykırı olduğundan reddinin gerektiğini, sonuç olarak … 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin… E ve … sayılı dosyası ile aynı iddia ve taleplerle açılmış olan dava derdest olmakla dava şartı bulunmayan davanın derdestlik nedeni ile reddine, Sayın Mahkeme tarafından derdestlik talebinin kabul edilmemesi halinde … 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E ve … sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasına, dava konusu talepler zamanaşımına uğradığından ve her halükarda görülen işbu dava haksız ve mesnetsiz olarak açılmış bulunduğundan, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davacı tarafından daha önce aynı taraflara aynı konuya ilişkin … 8. ATM’nin … esas sırasında dava ikame edildiğinden iş bu davanın derdestlik yönünden reddinin gerektiğini, derdestlik itirazının kabul edilmemesi halinde … 8. ATM’nin … esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, taraflar arasındaki sözleşme ticari işler tellallığı niteliğinde olduğundan davacı tarafın talebinin zamanaşımına uğradığını, taraflar arasındaki sözleşmenin davacı şirkete ciddi görevler ve sorumluluklar yüklediğini, davacı şirketin iddia edilenin aksine sözleşme konusu edimlerini gereği gibi ifa etmediğini, davacı şirketin tüm şifahi ve yazılı ihtarlara rağmen sözleşme konusu edimlerini ifa etmediğinden sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, davacı şirketin sözleşme konusu edimlerini sözleşme ve mevzuata göre ücret elde edebilecek şekilde tamamlamadığını, Borçlar Kanununun emredici hükümlerine göre müvekkili şirketten karşı edimini ifayı talep edebilmesi için önce davacının asıl edimini ifa etmesi gerektiğini, davacı tarafından ispat külfeti yerine getirilmeyen davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek müvekkili şirket iş bu davada taraf olmadığından pasif husumet yokluğu nedeni ile müvekkili şirket yönünden davanın reddine, davaya konu talepler zamanaşımına uğradığından bu yönden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıların, dava şartlarından olan “derdestlik” itirazı nedeni ile mahkememizce … 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….-… E.K. sayılı dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı … A.Ş. tarafından davalı … Ltd. Şti. ve … Tic. A.Ş. aleyhine açılan davanın dava dilekçesinde taraflar arasında akdedilen 31/03/2011 tarihli pazarlama yetki sözleşmesi uyarnca ödenmesi gerektiği halde 2012 yılı Mayıs ayındna itibaren ödenmeyen 6 aylık avans ödemesinin tahsili talebi ile … 28. İcra Müdürlüğü’nün … esas sırasında açılan icra takibine davalıların itirazının iptali talebi ile 27/11/2012 tarihinde dava açılmış olduğu, yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş olduğu, iş bu kararın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 2015/3934-2016/8611 E.K. sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği, kararın 24/03/2016 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. HMK 114-ı maddesi uyarınca her iki davanın aynı kabul edilmesi için tarafların her iki davada da sıfatlarının aynı olması (davacı-davalı), dava konusunun, dava sebebinin aynı olması gerekmekte olup incelenen dava dosyası ile mahkememizde görülen iş bu davanın dava sebebinin ve konusunun aynı olmadığı görülmekle davalı tarafın derdestlik itirazı kabul edilmemiştir.
Dava, taraflar arasında akdedilen 31/03/2011 tarihli pazarlama yetki sözleşmesine dayalı alacak talebine ilişkindir. Anılan sözleşme ile davacı şirket sözleşme konusu AVM’deki mağaza ve işyerlerinin kiralama iş ve işlemlerini yapmayı üstlenmiştir. Davacı anılan sözleşme çerçevesinde yerine getirmiş olduğu edimlerden (yapılmış olan kira sözleşmelerinden) kaynaklı alacağı ile sözleşmenin haksız olarak feshi ve tek yetkili olmasına dayalı olarak ihtilaf konusu AVM’deki kiralanabilir alanlardan kaynaklı komisyon alacağı talep etmektedir. Davalı taraf ise anılan sözleşmenin ticari tellallık sözleşmesi olduğunu, davacının yükümlülüklerine aykırı davranmasından kaynaklı olarak sözleşmeyi feshettiğini, davalının sözleşmeden kaynaklanan borcu olmadığını, kaldı ki ücret alacağının 1 yıllık zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle dava konusu sözleşmenin tellallık (simsarlık) sözleşmesi olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Tellallık (simsarlık) sözleşmesi mülga 818 sayılı BK’nun 404-409 maddeleri, 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 520-525 maddeleri arasında düzenlenmiştir. Mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 100 vd. maddelerinde düzenlenmiş bulunan ticari işler tellallığı 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’da ele alınmamıştır. Dava konusu sözleşmenin düzenlendiği 31/03/2011 tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK 100 maddesinde ticaret işler tellalı ücret karşılığı ticari işlere aracılık yapmayı meslek edinen kimse olarak tanımlanmış olup, davacı şirketin ticari tellallık işi yaptığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin ticari tellallık sözleşmesi olduğu kabul edilmiştir. Mülga TTK 106/2 maddesi uyarınca ticari işler tellallığından doğan alacak hakları aracılıkta bulunulan işlemin gerçekleşmesinden itibaren 1 yıllık zamanaşımına tâbidir. Taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi devam ederken 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK ticari işler tellallığını kaldırmıştır. Somut olayda 6103 sayılı TTK’nun yürürlük kanunu 7. maddesi uyarınca 6098 sayılı BK 147/5 maddesinin uygulanması mümkün değildir çünkü BK 147/5 maddesinde ticari işler tellallığından doğan alacaklar haricindeki alacaklar yönünden zamanaşımı düzenlenmiştir. Bu durumda ortaya çıkan kanun boşluğunun doldurulması yetkisinin Medeni Kanun 1. maddesi uyarınca mahkememizde olduğundan mahkememizce dava konusu sözleşmenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’ya tâbi olup, sonuçlarını doğurduğu ve 6762 sayılı TTK 106/2 maddesinin uygulanmasının gerektiği kabul edilmiştir. Dava konusu 31/03/2011 tarihli sözleşme davalı tarafça keşide edilen 10/10/2012 tarihli ihtarname ile yapılan fesih bildirimi ile sona erdirilmiştir. Fesih, taraflar arasındaki borç ilişkisini sona erdiren işlemlerden olup, karşı tarafa ulaşınca hüküm ve sonuçlarını meydana getirir ve alacaklı da bu irade bildirimini öğrendiğinde fesihten doğan haklarını o andan itibaren kullanabilir. Dolayısı ile zamanaşımı fesih bildiriminin yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar. Somut olayda fesih bildiriminin yapıldığı 02/11/2012 tarihinden 13/05/2014 olan dava tarihine kadar 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu anlaşılmakla davalıların yasal süre içerisinde öne sürmüş oldukları zamanaşımı itirazının kabulü ile davanın zamanaşımı yönünden reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Zamanaşımı yönünden davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 44,40 maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 51.105,60-TL harçtan mahsubu ile bakiye 51.061,20-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … Ltd. Şti. tarafından yapılan 37,50-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı … Ltd. Şti’ye verilmesine,
5-Davalı … A.Ş. tarafından yapılan 300,00-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı … A.Ş.’ye verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 3/2 maddesi uyarınca reddedilen dava değeri üzerinden davalılar vekilleri lehine hesaplanan 95.088,53-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara mütesaviyen ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 16/05/2019

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza