Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/157 E. 2018/900 K. 26.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/05/2014
KARAR TARİHİ : 26/09/2018
Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekilleri 12/05/2014 tarihli dava dilekçesinde özetle; Dava dışı araç sürücüsü …’ın sevk ve idaresinde bulunan, davacının yolcu olarak bulunduğu, … plaka sayılı aracı ile Yeniyoldan Adana İstanbul yoluna manevra yaptığı sırada aracının ön taraf sağ kısımlarına plakası tespit edilemeyen ve kırmızı ışıkta geçen bir araç çarptığını, meydana gelen kaza sonucunda davacının yaralandığını, davacının kazanın hemen ardından …Devlet Hastanesine kaldırıldığını, davacıya derhal ilk müdahaleler yapıldığını, Kuşadası Devlet Hastanesi kayıtlarına göre davacının ayak bileği ve bacağında ağrı ve kırıklar olduğunun tespit edildiğini, uzun bacak ateli takılıp tedavilerine devam edildiğini, davacının geçirdiği kaza nedeni ile %15 oranında engelli kaldığını, engel durumunun … Devlet Hastanesinin 07/02/2014 tarihli Engelli Sağlık Kurulu Raporu ile tespit edildiğini, davacının kazanın ardından hayatının doğal akışını devam ettiremediğini, bundan sonraki hayatında düzenli olarak hastaneye gitmek durumunda olduğunu, sürekli tedavi görmeye mahkum edildiğini, bu durumun davacının psikolojisini etkilediğini, davacının manevi açıdan yıpranmasının yanında tedavisini devam ettirmek ve sağlığına kavuşabilmek için bir çok masraf yaptığını, ekonomik anlamda zaten sıkıntı içinde olan davacının yapılan masraflar nedeni ile manevi açıdan yıprandığını, izah edilen nedenlerden ötürü, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak üzere, kaza sonucu yaralanan müvekkili için şimdilik 3.000,00 maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmişlerdir.
Davalı vekillerinin 04/03/2015 tarihli cevap dilekçesi özetle: dava dilekçesinde 13/12/2009 tarihinde yaralamalı trafik kazasına karıştığını belirttiği … plakalı araç, 14/09/2009-14/09/2010 tarihleri arasında geçerli olmak üzere …numaralı Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile … adına kaza tarihi itibariyle maluliyet için şahıs başına 150.000,00-TL sine kadar azami sorumluluk hadleri ile davalı şirkete sigorta ettirildiğini, işbu teminat miktarının kişiye ödenecek miktarı değil, davalı … şirketinin şahıs başına azami teminat miktarını teşkil etmekte olduğunu, dava dilekçesinde söz konusu kaza sebebiyle davacı …’ın yaralandığı belirtilmiş ise de davaya konu kaza ile ilgili tutanaklara bakıldığında … plakalı aracın yeşil ışıkta geçtiği, bu arada plakası alınamayan bir tırın kırmızı ışıkta geçerek sigortalı araca çarptığı ve sigortalı araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı anlaşıldığını, dolayısıyla kazanın meydana gelmesinde kırmızı ışıkta geçen ve plakası alınamayan tırın tam kusurlu olduğu ve bu sebeple davaya konu edilen talebin güvence hesabına yöneltilmesi gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün ise kusursuz olduğunun açık olduğunu, davalı … şirketin hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün de kusurunun olduğu tespit edilirse, kabul anlamına gelmemek kayıt ve şartı ile davalı … şirketinin sorumluluğu Karayolları Trafik Kanununun 85/1 ve Trafik Poliçesi Genel Şartlarının 1. Maddesinden doğan kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumluluk olduğunu, bu nedenle sayın mahkemece sebepsiz zenginleşmeye mahal vermemek amacıyla öncelikle Adli Tıp Kurumundan davacının maluliyet oranı konusunda heyet raporu alınmasını, daha sonra kazaya karışan araç sürücülerinin kusur oranlarının belirlenmesi sonrasında da maddi tazminat miktarının tespiti gerektiğini, maluliyet oranının tespitinde meydana gelen sakatlığın kalıcı hale gelip gelmediğinin tespit edilmesi gerektiğini, davacı vekilinin kaza tarihinden itibaren reeskont faizi talebinde yasal isabet bulunmamakta olduğunu, zira açıklandığı üzere davacının başvurusu sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olması sebebiyle haklı olarak reddedildiğini, dolayısıyla davalı şirketin davacıya karşı temerrüde düştüğünün kabulü mümkün olmadığını, sigortalı araç hususi araç olup olayın da haksız fiilden ibaret olduğunu, davacı şirketin dava konusu talepleri sorumlu olduğu kanaatine varılması halinde davalı şirketin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu tutulabileceği kanaatinde olduklarını, bu sebeplerle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER:
1-13/12/2009 tarihli trafik kazası tespit tutanağı,
2-… Devlet Hastanesi tarafından gönderilen tedavi evrakları,
3-… Devlet Hastanesi tarafından gönderilen tedavi evrakları,
4-Ulukışla Cumhuriyet Başsavcılığının … esas … karar sayılı ceza dosyası,
5-Adli Tıp Kurumu Raporları,
6-Bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sonucu meydana gelen zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dosya içerisine alınan Ulukışla Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/31- 2010/391 karar sayılı dosyası incelendiğinde; Kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği tespit edilmiştir.
Dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup alınan 03/02/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 13/12/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu % 12.1 oranında malul kalan davacı …’ın nihai ve gerçek maddi zararının 55.666,67-TL den ibaret bulunduğu, olayın meydana gelmesinde davalı plakası tesbit edilemeyen ağır taşıt sürücüsünün tamamen ve %100 kusurlu olması ve davalı … A.Ş.ye sigortalı … plakalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmaması hasebiyle davalı …nin sorumluluğunun bulunmadığı belirtilmiştir.
Davacı tarafın itirazları doğrultusunda, dosya kusur durumu tespiti için Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesinin cevabi yazısı doğrultusunda dosya önce trafik bilirkişisi tarafından keşif yapılarak rapor tanzim edilmesi için Ulukışla Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmıştır.
Dosya kapsamında tekrar bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup alınan 07/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 13/12/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazasında plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün kazanın oluşumunda ASLİ tam kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’ın kusurunun bulunmadığı tespit edilmiştir.
Dosya 13/12/2009 tarihli rapor ile birlikte tekrar Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’nin 27/08/2018 tarihli sunulan kusur oranı raporunda; davalı plakası tesbit edilemeyen araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu, sürücü …’ın kusursuz olduğu belirtilmiştir.
2918 sayılı Kanunun 91.maddesine göre; Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Aynı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanun’un 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir. Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirilebilecektir.
Somut olayda dosyaya sunulan kusur raporlarında, plakası tespit edilemeyen karşı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu ve davalı …ye sigortalı olan aracın sürücüsü …’ın kusursuz olduğu tespit edilmiştir. Açıklanan maddi ve hukuksal olaylara göre davalı …ye sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmamasına, kaza ile davalı …Ş.’nin sorumluluğu arasında uygun illiyet bağının ortadan kalkmış olmasına ve KTK 86. maddesi uyarınca işletenin sorumluluğunun ortadan kalktığının anlaşılmasına göre, işletenin sorumluluğunu üstlenen davalı …Ş.’nin kaza nedeniyle doğabilecek tazminattan sorumluluğu bulunmadığı anlaşıldığından davalı …aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar ve ilam harcı 35,90 TL’den peşin alınan 25,20 TL’nin mahsubu ile kalan 10,70 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzlerine karşı davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
e-imza
Hakim …
e-imza