Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1194 E. 2019/317 K. 17.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1194 Esas
KARAR NO : 2019/317

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ : 17/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafın iki firması ile müvekkilinin alışverişte bulunduğunu, icraya verilmiş olan …Tic. Ltd.Şti’ nin açık hesap olarak 2012 tarihinde muhtelif tarihte ekte sundukları faturalı alacakları ile bakiye yekün 443.749,94 TL borcunun doğduğunu, diğer firması … İnş. firmasına müvekkilinin 268.000,00 TL borçlu bulunduğunu, bu ikisi arasında takas mahsup yapıldığında, müvekkilinin 175.476,94 TL alacaklı durumda bulunduğunu ve bu alacakları için … 2. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, davalı borçlu şirketin bu miktara borcum yoktur diyerek itirazda bulunduğunu, davalının ayrıca kendisine … 4. İcra Müdürlüğünden İİK 89/1 maddesine göre gönderilmiş bulunan ihbarnameye davacıya borcunun bulunduğunu ve bunu 89/1 gönderen üçüncü kişiye ödemeye amade olduğunu beyan ettiğini, borcu kabul ettiğine dair dilekçe vererek kısmen bu borcu kabul ettiğini beyanla itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatı ile yargılama giderleri ve vekalet ücreti ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asli müdahil vekili müdahale dilekçesinde özetle; Mahkememiz dosyasının taraflarına karşı asli müdahale davası açtıklarını, iş bu davada, davacı …’in alacaklı olduğu … 2. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı ilamsız takibine davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile icra inkar tazminatı talep edildiğini, dava konusu alacak üzerinde müvekkilinin hak iddiasının olduğunu, müvekkili tarafından başlatılan icra takipleri dolayısıyla müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğunu, söz konusu dosyalarda davacının alacakları üzerine hacizler konulduğunu beyanla asli müdahale talebinin kabulü ile fazlaya dair alacak ve hakları saklı kalmak üzere 175.476,94 TL’nin davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf itirazın kaldırılmasını talep etmiş ise de mahkememiz nezdinde itirazın kaldırılmasını değil iptalini talep etmesi gerektiğini, bilindiği üzere itirazın kaldırılması davasının İİK 68 maddedeki belgelere sahip olmak şartıyla İcra Hukuk Mahkemesi nezdinde açılabilecek dava türlerinden olduğunu, bu sebeple mahkememiz nezdinde itirazın kaldarılması davası açılamayacağından davanın bu nedenle reddini talep ettiklerini, davacı tarafın dava dilekçesinde dava dışı 3. şahıs …-…Tır. İsimli firmaya 268.000,00 TL borçlu olduğunu, bu firma ile müvekkili şirket arasında bağlantı olduğunu ileri sürdüğünü, davacı tarafın daha sonra müvekkili şirketten 443.476,94 TL alacaklı olduğunu iddia ederek işbu 268.000,00 TL yi 443.476,94 TL’ndan takas ve mahsup etmek suretiyle 175.476,94 TL üzerinden … 2. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından müvekkili şirket aleyhine icra takibi yaptığını ve mahkeme nezdindeki davayı da 175.476,94 TL üzerinden açarak dava harcını da bu rakam üzerinden yatırdığını, davacı tarafça … 2. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasından müvekkili şirket aleyhine başlatılan icra takip dosyasından dolayı davacı tarafa hiçbir borçlarının olmadığını, 443.476,94 TL tutarında dahi borçlarının olmadığını, davacı tarafın dava dışı 3. şahıs …-…Tır. İsimli firmaya olan borcunu takas ve mahsup yapmasının hukuken mümkün olmadığını, her iki firmanın farklı tüzel kişiliklere sahip firmalar olduğunu, bu nedenle davacı tarafın dava harcını 443.476,94 TL’sı üzerinden tamamlaması gerektiğini, bu hususta davacı tarafa kesin süre verilmesini, kesin süre içerisinde harcı yatırmaması halinde ise davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirkete … 4. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından 89/1 ihbarnamesi gönderildiği hususununu doğru olduğunu, bu dosyadaki alacaklının dava dışı … Tic. Ltd. Şti., borçlunun ise davacı olduğunu, dosya borçlusu davacının, müvekkili şirketten hak ve alacağı olması halinde üzerine haciz konulmasına karar verildiğini, 89/1 haciz ihbarnamesinin müvekkili şirkete 10/04/2013 tarihinde tebliğ edildiğini, o tarihte davacının müvekkili şirkten olan alacağının 54.388,18 TL olduğundan işbu bedelin kabul edildiğini, bu borcun da dava dışı alacaklı şirkete çek verilmek suretiyle ödendiğini, söz konusu çekin dava dışı şirket vekili Av. …’na taraflarınca teslim edildiğini, bunun haricinde davacının müvekkili şirketten herhangi bir hak ve alacağının olmadığını, çek bedelinin de dava dışı şirket tarafından tahsil edildiğini beyanla davanın reddine, davacı taraf kötü niyetli olduğundan %20 tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava, cari hesaba dayalı takibe vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı talebine, asli müdahale ise alacak talebine ilişkindir.
Mahkememizce … 2. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davacı tarafından davalı aleyhine 175.476,94 TL asıl alacak ve 17.524,06 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 193.000,00 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 13/11/2013 tarihinde tebliğ edildiği, davalının15/11/2013 tarihli dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca sunulan deliller ile ticari defterler üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından inceleme yapılarak rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; davacının 2012 yılı ticari defterlerinin açılış tasdikini süresi içerisinde yaptırmadığını, 2013 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığını, davacının, defterlerinde davalıdan 443.476,94 TL alacaklı olduğunu, dava dışı …-… Şirketine ise 256.324,80 TL borçlu olduğunu, şirketler arasında mahsup işlemi yapmak suretiyle davalıdan 175.152,14 TL alacaklı hale geldiğini, davalı şirkete 2013 yılında 3 adet toplam 180.561,24 TL tutarında fatura tanzim ettiğini, davalının incelemeye sunulan ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olduklarını, davacı tarafça 2012 düzenlenen 583.077,24 TL ve 2013 yılında düzenlenen 180.561,24 TL tutarındaki faturaların davalının defterlerinde kayıtlı olduğunu, davalının 2013 yılı sonu itibariyle davacıya borçlu olmadığını, davalı tarafından davacı adına düzenlenen 90.000,00 TL tutarlı faturaların davacının defterlerinde kayıtlı olduğunu, tarafların kayıtları arasındaki farklılığın davalı tarafından yapılan 356.038,48 TL ödemenin davacı tarafından kayıtlarına alınmamasından kaynaklandığını, davalı tarafından yapıldığı iddia olunan 63.850,48 TL ödemeyi ispat eder belge olmadığını tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, davalı vekili tarafından karşılığı davacıya ödendiği iddia olunan çeklerin ödenip ödenmediği ilgili bankalardan sorularak gelen yazı cevapları ile tarafların itirazlarının değerlendirilmesi hususunda bilirkişiden ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi ek raporunda özetle; davalı tarafça dosyaya sunulan üç adet çekin tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olmadığını, gelen yazı cevaplarına göre yapılan ödemelerin kabulü halinde davacının alacaklı olmadığını tespit ve beyan etmiştir. Asli müdahil tarafından bildirilen icra dosyalarından davaya konu … 2. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında talep edilen alacağa haciz konulup konulmadığı sorulmuş gelen yazı cevapları dosya içerisine alınmıştır.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; davacının, … 2. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile davalıdan hesap sonu alacak iddiası ile takip başlattığı, alınan bilirkişi raporunda tarafların ticari defterleri ve davalı tarafından sunulan tahsilat makbuzları ve çeklerin incelendiği, buna göre davacı tarafından davalı adına ve davalı tarafından davacı adına düzenlenen faturaların, her iki tarafın defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı her ne kadar kendi ticari defterlerinde alacaklı görünse de davalı tarafından yapılan ve tahsilat makbuzu ve suretleri sunulan bir kısım çek ile ödemelerin davacı tarafça defterlerine kaydedilmediği, yine davacı tarafça davalı adına keşide edilerek verilen ve bankadan gelen yazı cevapları doğrultusunda tahsil edildiği anlaşılan çeklerin davacının defterlerinde kayıtlı olmadığı, ek raporda, davalı defterlerinde elden ödeme ve çek ile ödeme olarak kayıtlı olup kök raporda davacıya ödendiği hususunda belge olmadığı belirtilen toplam 63.850,48 TL’lik borçtan bu çekler ile yapılan ödemelerin düşülmesi ile yapılan hesaplama neticesinde hesap sonu bakiyesine göre davalının, davacıdan 2.499,52 TL alacaklı olduğuna dair tespitin Mahkememizce sehven davacının, davalıdan olan alacağı şeklinde anlaşılması neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Asli müdahale yönünden yapılan değerlendirmede ise, asli müdahil tarafından davacı hakkında başlatılan icra takip dosyalarının kesinleştiği ve bu dosyalardan iş bu davaya konu icra dosyasında talep edilen alacağa haciz konulduğu, bu nedenle asli müdahilin alacak talebinde hukuki yararının olmadığı anlaşıldığından davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalının … 2. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına itirazının asıl alacak 2.499,52 TL yönünden İPTALİ ile takibin bu miktar üzerinden işleyecek avans faizi ile DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm altına alacak üzerinden hesaplanan 499,90 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Asli müdahilin talebinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine,
4-Karar ve ilam harcı 170,74 TL’nin peşin alınan 2.031,75 TL harçtan mahsubu ile kalan 1.861,01 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan 938,00 TL bilirkişi ücreti, 182,20 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.120,20 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 16,80 TL ile ilk harç 195,04 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan 646,00 TL bilirkişi ücreti ve 50,00 TL posta masrafından oluşan toplam 696,00 TL yargılama giderinden davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 685,56 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.499,52 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 16.328,64 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Asli müdahele yönünden karar ve ilam harcı 44,40 TL’nin peşin yatırılan 4.390,83 TL harçtan mahsubu ile kalan 4.346,43 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde asli müdahile iadesine,
10-Asli müdahil tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
11-Asli müdahale talebi yönünden davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 16.478,61 TL vekalet ücretinin asli müdahilden alınarak davalılara verilmesine,
12-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacının ve asli müdahilin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.17/04/2019

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza