Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2023/80 E. 2023/116 K. 28.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/80 Esas
KARAR NO : 2023/116

DAVA :Marka (Maddi ve Manevi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 15/03/2023
KARAR TARİHİ : 28/11/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Maddi ve Manevi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin uzun yıllardır sarf ettiği emek, özveri ve sermaye ile …’den ithal ettiği ve pek çok online platformda satışa sunduğu çeşitli kozmetik ürünler aracılığı ile Türkiye çapında büyük bir saygınlık ve beğeniye ulaşmış bir tacir olduğunu, müvekkilinin ithalatını ve satışını yaptığı kozmetik ürünler üzerinde imalatçı ve üretici firma … Ltd.’nin sağladığı Türkiye içinde tek distribütörlük hakkını haiz olduğunu, ilgili imalatçı ve ihracatçı … firmasının toplam ürünlerinin neredeyse %90’ını ithal etmekte ve satmakta olduğunu, müvekkilinin ayrıca ithalat ve satışını yaptığı ilgili ürünler üzerinde “…” adı ile marka tescili sağladığını, davalının müvekkilinin marka ve tek satıcılık hakkını haiz bulunduğu ürünlerini müvekkilden veya sair yurtdışı kaynaklardan temin etmek suretiyle, rekabet ve fikri mülkiyet hukukundan kaynaklı sorumlulukları ihlal ederek sattığını ve ticari kazanç sağladığını, müvekkile ait markanın online satış platformlarında çok ciddi satış rakamlarına ulaştığını, davalıların müvekkilinden temin ederek yasadışı biçimde ve yüksek fiyatla satışını sağladıkları ürünlerle, hem kar-fiyat dengesini bozduklarını, davalıların, müvekkilinin marka hakkını zedeleyici fiilleri nedeniyle her geçen gün büyük bir zarara uğramakta olduklarını, 1.000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 50.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
50.000 TL itibar tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …’a duruşma gün ve saatine ilişkin yapılan tebligatın usulüne uygun olarak tebliğ olduğu, davalı …’e yapılan tebligatın ise iade döndüğü anlaşılmış olup davalı taraflarca cevap dilekçesi sunulmamıştır.
18/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Kanun “MADDE 20-13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“3.Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 5/A- (1)Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2)Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.”
MADDE 21- 6102 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 12- (1)Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.”
MADDE 26- (1)Bu Kanunun; a) 10, 20 ve 21 inci maddeleri 1/1/2019 tarihinde…yürürlüğe girer” şeklinde düzenlenmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 4. Maddesine göre “(1)Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;…. d)Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,… öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.” hükümlerine amirdir.
Tüm dosya kapsamı yukarıda izahı yapılan mevzuat kapsamında değerlendirildiğinde 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile eklenen 6102 sayılı Kanun’un 5/A maddesi uyarınca “bu Kanunun (TTK) 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı” olarak düzenlendiği, söz konusu düzenlemenin dava şartı olması nedeniyle uygulamasının zorunlu olduğu, kanunun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği, davanın ise 15.03.2023 tarihinde açıldığı, davacı vekilinin dava dilekçesinin incelenmesinde talep sonucunda yalnızca maddi ve manevi tazminatla birlikte itibar tazminatının talep olunduğu, mahkememizin münhasıran netice-i taleple bağlı olduğu (Y.9.H.D. 07/06/2018 tarih, 2015/23226 e. 2018/12914 k.), dava yığılması noktasında yapılan değerlendirmede yerleşik İstinaf ve Yargıtay karar içeriklerinde de açıklandığı üzere talep sonucunda kararın ilanının dahi talep olunmadığının tespit olunduğu, yukarıda anılan madde gerekçesinde konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurma zorunluğu getirilerek bu uyuşmazlıkların temelinden, çok daha kısa süre içinde, daha az masrafla ve tarafların iradelerine uygun bir şekilde çözülmesinin amaçlandığının belirtildiği, davacının dava açmadan önce arabuluculuğa başvurduğuna dair beyanının bulunmadığı ve dava açıldıktan sonra yapılan/yapılacak arabuluculuk başvurusu ile dava şartının yerine getirilmiş sayılamayacağı (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2020/1970 Esas 2021/844 Karar sayılı ilamı), bu hali ile yalnızca tazminat talebi içerir davada arabuluculuk dava şartı yerine getirilmeden dava açıldığı anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğundan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri ayrıntılı kararda açıklanacağı üzere;
1-Davacının davasının arabuluculuk dava şartı eksikliğinden USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 89,95 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır