Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2023/109 E. 2023/58 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/109 Esas
KARAR NO : 2023/58

DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 18/03/2015
KARAR TARİHİ : 12/10/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka-Haksız Rekabet (Maddi ve Manevi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkilinin internet üzerinden başta çiçek olmak üzere aynı zamanda meyve, kek, kurabiye, çikolata türevlerinin ve aranjmanlarının satışını yaptığını, ticari faaliyetinin büyük bir kısmını sahibi olduğu “…” ibareli internet sitesi üzerinden gerçekleştirdiğini, uzun çılaşmalar ve büyük yatırımlar neticesinde müşteri portföyünü teknolojinin sunmuş olduğu olanakları kullanarak yarattığı markasını tüm Türkiye çapında tanınmış marka haline getirdiğini, internet sitesi üzerinden satış yaptığını, tanınmış bir marka olduğunu, mlüvekkilinin ürünlerini “…”, “…”, “…” ve “…” markalı ürünleriyle hizmet verdiğini, markalarının koruma altına alınmış tescilli markalar olduğunu, dünyanın en büyük e-ticaret şirketi olan ….’da istikrarlı bir şekilde büyümesine yatıyrım yaptığını ve bu şekilde “…” markasının dünya çapında da tanınan bir marka olması yolunda büyük adımlar attığını, hal böyle iken müvekkili ile aynı sektörde iştigal eden davalının kendisine ait “…” adlı internet sitesinde … aramalarında müvekkili şirkete ait, “…”, …”, “…” ve “…” markalarını anahtar kelime olarak kullanarak açıkça marka hakkına tecavüz ettiğini bu hususun … 1.FSHHM’nin … D.İş sayılı dosaysında alınan bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, Mahkemece tecavüz teşkil eden fiillerin durdurulması için 27.02.2015 tarihli ihtiyati tedbir kararı verildiğini, müvekkili şirketin markalarının arama motoru Google’da en soralarada çıkması gerekirken, müvekkili şirketin markaların kendi sitelerinde anahtkar sözcük olarak belirlemesi sebebiyle advalı şirketin de üst sıralarda çıktığını, bu şekilde daha fazla ziyaretçi ve doğal olarakdaha fazla ziyayretçi ve doğal olalrak daha fazla satış yapmak adına haksız ve kötüniyetli bi şekilde müvekkili şirketin marka haklarına tecavüz ederek haksız rekabet sağlayıp kazanç sağladığını, ayrıca bu durumun Google tarafından kullandırılan … reklam ödeme payının eşzamanlı olarak müvekkili şirket aleyhine artmasına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin … reklamlarında en üst sırada yer almak için büyük finansal kaynak ayırmasına sebebiyet verdiğini, davalının, müvekkilinin tescilli markalarını organize ve haksız bir şekilde “…” adlı internet sitesinde kullanmasının müvekkili şirketin müşteri kitlesini kendisine çekmeyi hedeflediğinin açık bir göstergesi olduğunu, müvekkilinin kelime ve anlam itibariyle de birbirinden tamamen farklı olan birden çok markasının davalı tarafından … aramalarında anahtar kelime olarak kullanılmasının tesadüf olmadığından bahisle, fazlalya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davalının müvekkiline ait tescilli “…”,”…”,”…” ve “…” ibareli marka haklarına yönelik, öncelikle müvekkili şirket adına davalının tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden fiillerinin engellenmesi amacıyla … 1.FSHHM’nin …D.İş sayılı dosyasında verilen ihtiyati tedbir kararının aynen devamına, internet sitesi üzerinden tecavüz teşkil eden fiil veya kullanımlarının tespitine, tecavüz fillerinin durdurulmasına, giderilmesine, haksız rekakbetin tespiti, men’i, ortadan kaldırılmasına, davalının tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden fiilleri nedeniyle müvekkilinin yoksun kalınan kazancının ödenmesi gereken lisans bedellerine göre uzman bilirkişiler marifetiyle tespitine, davalının tücavüz ve haksız rekabet teşkil eden fiilleri nedeni ile yoksun kalınan kazanç da dahil olmak üzere 1.000,00 TL maddi ve 1.000,00 TL manevi tazminatın … 1.FSHHM’nin …D.İş sayılı dosyasındaki tespit tarihinden itibaren uygulanacak en yüksek ticari faiz oranı da hesaplanarak davalıdan tahsili ile müvekkililne ödenmesine, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava ettiği , 07.09.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile; bilirkişi raporu doğrultusunda taleplerinin ıslahı ile toplam 3.544,17 TL maddi tazminatın, … 1. FSHM’nin … D.İş dosyasındaki tespit tarihinden itibaren uygulanacak en yüksek ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkilinin …adresinde ticari faaliyetlerine devam ettiğini, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, yetkisizlik itirazlarının bulunduğunu, müvekkili tarafından gerçekleştirilen herhangi bir hukuka aykırı bir fiil bulunmadığını, davacının davasını dayandığırdığı … 1.FSHHM’nin … D.İş sayılı dosyasında müvekkili firmanın herhangi bir marka tecavüzü veya haksız rekabet eylemi gerçekleştirmediği için verilen ihtiyati tedbir kararının kaldılrıldığını, bu dosyaya sunulan bilirkişi raporu incelendiğinde müvekkili firmaya ait … adlı internet sitesinde davacıya ait hiçbir markanın … reklamlarında kullanılmadığının anlaşıldığını, müvekkili tarafından advacı aleyhine … 6.Asliye Ticaret Mahkemesinde açılmış ticari tazmin talepli marka ihlali ve haksız rekakbetin men’i talepli dava bulunduğunu , görevsizlikl kararı verilen bu davaya karşı misilleme amaçlı açılan iş bu davaya ilişkin olarak öncelikli yetkisizlik kararı verilmesini dosyanın yetkili Anadolu Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine , haksız ve hukuka aykırı açılan davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce “…Davalı taraf davacının “…” markasına yaklaşarak … ve … ibarelerini araya virgül koyarak anahtar sözcük olarak kullanmıştır. Davalı tarafın araya virgül koyması karıştırılmayı engellememektedir. Bu bakımdan davalı tarafça davacının “…” markasına tecavüz edildiği sonucuna varılmış ve yapılan mali hesaplamaların doğru olduğu kanaatine ulaşılmış ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. Her ne kadar davacı taraf kararda eksiklik bulunduğunu belirterek tavzih talep etmişse de, belirtilen eksikliğin tavzih yoluyla yapılamayacak bir işlem olduğu anlaşıldığından bu talebin de reddine karar verilmiştir. Davanın KABULÜNE, Davalının …, …. ibarelerinin adwords olarak kullanmak suretiyle davacının marka hakkına tecavüz ettiğinin tespitine, aynı zamanda haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, tecavüz ve haksız rekabetin durdurulmasına, giderilmesine ve ortadan kaldırılmasına, Maddi zarar olarak belirlenen 3.544,17 TL maddi tazminatın tespit tarihi olan 16/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiz oranı ile birilkte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Hüküm kesinleştiğinde hüküm özetinin Türkiye çapında tirajı en yüksek üç gazeteden birinde bir kez ilanına…” şeklinde karar verilmiş, karar taraf vekillerince İstinaf olunmuş ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 2021/1070 Esas ile 2023/474 sayılı kararı ile Mahkememizce verilen karar kaldırılmış, dava dosyası yeni esasa kaydedilerek İstinaf kararı doğrultusunda yargılamaya devam olunmuştur.
Dava konusu uyuşmazlık, davalı tarafça… Sisteminde kullanıldığı iddia edilen anahtar sözcükler nedeniyle davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin söz konusu olup olmadığı, varsa davacının buna bağlı tazminat taleplerinin, tespit, durdurma, giderme, men, ortadan kaldırma ve ilan taleplerinin yerinde olup olmadığına ilişkindir.
Uyuşmazlığın teknik yönü gözetilerek İstinaf kaldırma ilamı öncesi dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve rapor ve ek rapor alınmıştır.
Alınan 21.01.2016 Tarihli Bilirkişi Raporunda; “…Davalının davacı tarafın markalı anahtar kelimelerini tam olarak ve birebir aynı kullanmadığı ve fakat benzer bazı kelimeleri kullandığının tespit edildiği, benzer olduğu tespit edilen bu kelimeler ilgili piyasada çok sık kullanılan kelimeler olduğu ve davalının satış yapabilmesi için bu kelimeleri kullanmasının ihtiyaç olduğunun değerlendirildiği, bu kullanımın verilen hizmeti, satılan malı gösterme amacına yönelik bir kullanım olduğu, “…”nin bir … sunum şekli olup, ürünün ayırt edici özelliğini belirlemek için Türkiye’de ve dünyada çiçek sektöründe yaygın olarak kullanılmakta olduğu, bu tarz sektörel ibarelerin internet arama motarlarında e-ticaret sitesi tarafından “anahtar kelime” olarak, müşteri tarafından “ürün arama” olarak kullanıldığı, sektörde … kullanıldığında bu ibarelerin ortalama tüketicilerce bir ürün biçimi olduğu, “ürünün ayırt edici özelliğini” tarif eden bir sektörel ibareden ibaret olduğu, ibaret olduğu, 556 Sayılı KHK 66/2-c uyarınca, davalının davacı markasını haksız kullandığı sonucuna varılması halinde, markayı haksız kullananın bir lisans anlaşması ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedelinin, yukarıda hesaplandığı üzere, 18.03.2014 – 18.03.2015 dönemi için 3.544,17 TL olduğu…” sonuç ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır.
13.04.2016 Tarihli Ek Bilirkişi Raporunda Özetle; “…556 Sayılı KHK 66/2-c uyarınca, davalının davacı markasını haksız kullandığı sonucuna varılması halinde markayı haksız kullananın bir lisans anlaşması ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedelinin, yukarıda hesaplandığı üzere, 18.03.2014 -18.03.2015 dönemi için; davacının lisans örneksemesi yaklaşımına göre davacı markalarını tüm satışlarında kullandığı, tüm satışlarına etki ettiği sonucuna varılması halinde davacının yoksun kalınan kazancının 177.172,13 TL olduğu, davalının 154 farklı ürün satışından davacı markalarının 3 adedinde kullandığı sonucuna varılması halinde ve sadece 3 ürün için tazminat hesaplanması gerektiği sonucuna varıldığında kök raporumuzda da hesapladığımız gibi davacının yoksun kalınan kazancının 3.544,17 TL olduğu, davacı ve davalı itiraz ve beyanlarının kök raporumuzdaki görüşlerimizi değiştirmediği…” sonuç ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı taraf … ibaresinin sektörde yaygın olarak kullanıldığını savunmuş ve bilirkişi raporunda da bu yönde görüş açıklanmış ise de davalı tarafça …Sisteminde davacıya ait …markasının anahtar sözcük olarak kullanıldığı, bunun sonucunda … davacıya ait marka ile yapılan aramalarda, davalının internet sitesine yönlendirilme yapıldığı, böylece davalının, sektörde bir ürün adı olarak bilinen …sözcüklerini, davacı markası ve alan adıyla birlikte, ticari etki yaratacak şekilde kullandığı anlaşılmış, bu şekildeki kullanımın hukuka uygun bir kullanım niteliğinde olmayıp, marka hakkına tecavüz teşkil ettiği kanaatine varılmıştır.
Davalının bu şekildeki eylemi, internet arama motorlarında davacıya ait firmayı arayan kullanıcıları kendi sitesine yönlendirmekle aynı zamanda TTK anlamında haksız rekabet teşkil ettiğinden haksız rekabetin tespiti, durdurulması, giderilmesi, men’i ve sonuçlarının ortadan kaldırılması talepleri de yerinde görülmüştür.
Davalının eylemi marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet olarak görülmekle, dava konusu kullanım nedeniyle davacının davalıdan talep edebileceği lisans bedelinin 3.544,17 TL olduğu belirlenmiş ve bu doğrultuda maddi tazminata hükmolunmuştur.
Davalının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden eyleminden dolayı manevi tazminat talebi de yerinde görülerek, olayın oluş şekli, ihlal süresi, tarafların ekonomik ve sosyal konum ve durumları, kullanımın niteliği, boyutu ve tarafların ticari faaliyetleri gözetilmek suretiyle ve taleple bağlı kalınarak 1.000 TL manevi tazminata hükmolunmuştur.
Davalının eylemi davacının marka hakkına tecavüz ve aynı zamanda haksız rekabet olarak kabul edildiğinden 556 sayılı KHK nın 72. maddesi ile TTK nun 59. maddeleri gereğince karar özetinin hüküm fıkrasında gösterilen şekilde ilanına dahi hükmolunmuştur.
(Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2018/1694 Esas – 2019/6966 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2014/18838 Esas – 2015/3055 Karar sayılı ilamı.)
Tüm bu açıklamalar ışığında; davanın kabulüne karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, davalının internet ortamında davacıya ait markayı ticari etki yaratacak biçimde kullanarak faaliyette bulunması nedeniyle eylemin davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, bu tecavüz ve haksız rekabetin durdurulmasına, giderilmesine, haksız rekabetin men’ine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına,
2-Dava konusu kullanım nedeniyle maddi zarar olarak belirlenen 3.544,17 TL ile 1.000 TL manevi tazminatın tespit tarihi olan 16/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiz oranı ile birilkte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 310,41 TL harçtan daha önceden ödenen toplam 77,61 TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 232,80 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden;
a)Marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet davası yönünden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 25.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b)Maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 3.544,17 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c)Manevi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 1.000 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 27,70 TL Başvuru Harcı, 34,16 TL Peşin/Nisbi Harcı, 43,45 TL Islah Harcı, 1650,00 TL Bilirkişi ücreti, 395,70 TL Tebligat Posta ve diğer masraflar olmak üzere toplam 2.151,01 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası üzerinden yapılan 871,00 TL (Bilirkişi Reddiyatı + Posta-Tebligat Gideri) yargılama gideri ile 77,4 TL harç giderinden oluşan toplam 948,4 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Masrafı davalıdan alınmak üzere kesinleşen hüküm özetinin yurt çapında yayın yapan tirajı en yüksek üç gazeteden birinde bir kez ilanına,
8-Fazla yatan gider avansının talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.12/10/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır