Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/58 E. 2022/22 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/58 Esas
KARAR NO : 2022/22

DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 07/11/2014
KARAR TARİHİ : 13/01/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davalılar aleyhine … 2. FSHHM … D.iş dosyası altında gerçekleştirilen delil tespiti sonucunda, davalıya ait www.kalekasalar.net web sitesinde ve alan adında müvekkile ait markanın haksız şekilde kullanıldığı tespit edildiğini, bu siteye erişimin engellenmesi tedbiren teminat karşılığında sağlandığını, … adına tescilli … markası … (3) Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin…E. numaralı kararıyla tanınmış Marka olarak kabul ve tespit edildiğini, … A.Ş. grubun özellikle çelik eşya, çelik kasa ve çelik kapı sektöründe faaliyet gösterdiğini, tespit dosyası kapsamında verilen ihtiyati tedbir kararının devamını, marka KHK md. 9/2-(e) ve 62/a uyarınca davalıların özellikle işyerinde web sitelerinde, alan adlarında ve özellikle … alan adı ve sitesinde, ürünler ve evraklar üzerinde, tabelalarda, broşürlerde ve diğer tüm ortamlarda marka hakkına tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüz konusu teşkil eden tüm işlem ve eylemlerin ortadan kaldırılmasına, engellenmesine, özellikle … alan adının içerisinde müvekkile “…” tanınmış markasını kötü niyetli olarak kullanılması nedeniyle, bu alan adının Marka KHK md. 9/2-(e) uyarınca yasaklanmasına, erişimin engellenmesi kararı verilmesine MarKHK md. 62/b ve TTK haksız rekabet hükümleri uyanca tecavüzün giderilmesi ve maddi ve manevi zararın tazminine ve bu cümleden olmak üzere; fazlaya ilişkin tüm hak ve alacakları saklı kalmak koşuluyla şimdilik 3 davacı için toplam 10.000 TL Maddi ve 10.000 TL Manevi tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsil edilmesine, kararın ilanına karar verilmesini talep ve dava ettiği, 30.05.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile de maddi tazminat taleplerinin 10.950,00 TL olarak ıslah ettiğini bildirdiği anlaşılmıştır.
Davalılar vekilinin cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkillerinden …’ın … adıyla davalı şirketlerden … A.Ş. ile akdedilen yetkili satıcılık sözleşmesi gereği, davacı şirket markalarının “… markaların Yetkili Satıcı tarafından kullanılması hakkını aldığını, sözleşme dönemlerinde …’ın yetkili satıcısı olduğu şirketin en yüksek cirolarla satış yapan bayisi sıfatıyla, davacı şirketin sahibi olduğu markalara konu ürünlerin tanıtımı ve satışını gerçekleştirmekte ve müvekkil …’ın davacı şirketin Yetkili Satıcılık Sözleşmesi kapsamında ticari faaliyetlerini en iyi şekilde yürütmüş olduğunu, yetkili satıcı sıfatıyla yapmak zorunda olduğu tanıtım ve satış faaliyetleri nedeniyle “haksız rekabete sebebiyet varlığı” iddiası ile … 48. Noterliği’ nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ve sonrasında gönderilen … tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmenin tek taraflı olarak feshinin haksız olduğunu, sözleşme haricinde …’nın da bünyesinde bulunduğu, diğer davacı şirket olan …’ nin bir diğer şirketi … A.Ş. ile müvekkil arasında 24.12.2012 tarihinde imzalanan ve 5 yıl süre ile yürürlükte kalacak olan bayilik sözleşmesinin bulunduğunu, bilirkişi raporunun “web Arşiv Kayıtları” başlığı altında yapılan tespitlerin güncel olmadığını, marka hakkına tecavüz ile haksız rekabete aykırılığın bulunmadığını, müvekkili …’ın bir yazılım şirketinin sahibi olduğunu, yazılım alanında hizmet verdiğini, … ile … arasında akdedilen hizmet ilişkisi uyarınca …’ın internet sitelerini açtığını, sitelerin bayilik sözleşmesinin feshinden önce açıldığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 30/11/2015 tarihli ıslah dilekçesiyle yargılama giderlerine dayalı tazminat talebini rapor doğrultusunda 10.950 TL’ye arttırmıştır.
Dava 556 sayılı KHK hükümleri uyarınca açılmış marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin durdurulması, maddi ve manevi tazminat talepli davadır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda 08/12/2015 tarih 2014/234 esas, 2015/283 karar sayılı kararı ile; “Davacılar vekili tarafından davalılar … ve … aleyhine açılan davanın Kabulü ile davalıların www.kalekasalar.net isimli web sitesinde davacı markasını haksız kullanımı nedeniyle davacıların marka hakkına tecavüz fiillerinin ve haksız rekabetin tespiti ve ortadan kaldırılmasına, asıl ve ıslah edilen bilirkişi tarafından hesaplanan 10,950,00 TL nin dava tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, somut olayın özelliğine göre davacıların manevi zararına yönelik olarak takdiren 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, tecavüz eyleminin ortadan kaldırılmasına yönelik olarak … isimli siteye erişimin engellenmesine, davalıların ürünler, evrak ,tabele, broşür ve diğer ortamlarda davacıların tescilli marka hakkına tecavüz eylemlerinin durdurulmasına, KHK 62 ve TTK 52 maddesi uyarınca masrafı davalılardan alınmak üzere kesinleşen hüküm özetinin yurtçapında yayın yapan trajı en yüksek 3 gazeteden birinde bir kez ilanına…” karar verilmiş, iş bu kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 25.09.2017 tarih ve 2016/2222 esas-2017/4694 karar sayılı ilamı ile; “…Mahkemece, davalılar tarafından davacıların tescilli markalarından doğan haklara tecavüz edildiği kabul edilmiş ise de davalıların hangi sayılı markalara tecavüz ettiği tartışılmadığı gibi, davacılardan hangilerinin bu markalara sahip olduğu da karar yerinde tartışılmamış olup hükme elverişsiz bilirkişi raporuna istinaden gerekçeden yoksun şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş …” gerekçesi ile bozulmuştur.
Bozma sonrası dava dosyası mahkememizin 2018/54 esas sırasına kaydolunmuş bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonucunda 31/05/2019 tarih, 2019/239 karar sayılı kararı ile “Davalı … ın davalı şirketlerden … A.Ş. ile akdedilen yetkili satıcılık sözleşmesinin … tarihinde İstanbul … 48. Noterliğinden gönderilen … yevmiye nolu ihtarname ile feshedildiği, her ne kadar davalı bahse konu sitenin sözleşme kapsamında ve tanıtım amaçlı kurulduğunu iddia etmiş ise de esasen taraflar arasındaki sözleşme hükümleri irdelendiğinde sözleşmenin 6.6 maddesinde yetkili satıcıya reklam tanıtım kampanya ve tanıtım faaliyetleri için Kale çelikten yazılı onay alma şartının getirildiği, dolayısıyla davacılara ait markayı içeren web sitesinin davacıların rızası olmaksızın alınması ve kullanılmasının sözleşmeye aykırı olduğu, bir an için sözleşmeye uygun olduğu ya da zımmı rıza gösterildiği kabul olunsa bile sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra dahi davalının davacıya ait markaları web sitesinde kullanmaya devam ettiğinin D.iş dosyası üzerinden tespit olunduğu, bozma ilamı kapsamında değerlendirme yapıldığında davalıların www.kalekasalar.net isimli internet sitesinden link verilerek kullandığı … ve … alan adlarının davacı …adına … ve … numara ile tescilli …markaları ile iltibas yarattığı, söz konusu sayfalarda kullanılan “kale çelik eşya+şekil” ibaresinin; davacı adına 2011/108840 numara ile tescilli “…”, … numara ile tescilli tanınmış “…”, … numara ile tescilli “…” markası ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu ve bu sebeple iltibas yarattığı, 556 sayılı MarkKHK kapsamında düzenlenen marka hakkına tecavüz hükümlerine aykırılık oluşturduğu yine davacılar adına kayıtlı dava dilekçesine ekli tescil belgeleri dikkate alındığında tüm davacıların “Kale” ibaresini içeren marka tescillerinin bulunduğu ve holding bünyesinde kale ibareli seri markaların oluşturulduğu “…” markasının tanınmış marka olduğu da dikkate alındığında davalıların eyleminin her 3 davacının da marka tescilinden (…TANINMIŞ MARKA Davacı … AŞ adına,… … Davacı … Holding AŞ adına, … Davacı … San AŞ adına tescilli…vs gibi) kaynaklı haklarını ihlal ettiği, D.iş dosyasında verilen ihtiyati tedbir sonrasında erişim sağlayıcılar birliğine yazılan yazı sonrası tedbiren kullanımın durdurulduğu, söz konusu sitelerin davalı …’ a ait olduğu ve …’ın talebi ile sitelerin açıldığı, alan adının tesisi yönünde davalının hak sahibi olmaksızın ve markaya tecavüz teşkil eden eyleminden gerek site sahibinin gerekse talepte bulunanın sorumlu olduğu, bu nedenle her iki davalının da ihlalden sorumlu olduğu” gerekçeleriyle “Davanın Kabulü ile davalıların … isimli web sitesinde davacılara ait markanın haksız kullanımının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine ve men’ine, bu kapsamada siteye erişimin engellenmesine, alan adının terkinine,” ve “davacının maddi tazminat talebini yargılama giderlerine dayandırmış ve bu talebini harçlandırdığı, esasen yargılama giderlerinin ayrıca bir harca tabi olmaksızın değerlendirilmesi gerek ise de bu talebin ayrıca harçlandırılarak davaya konu edildiği” gerekçesiyle bilirkişi raporundaki hesaplama baz alınarak (dosyaya sunulan masraf belgelerinden … 2.FSHHM’nin … D.iş tespit ve tedbir istemli dava vekillik ücreti 6.250,00-TL 05.11.2014 tarihli … nolu Avukatlara Mahsus Serbest Meslek Makbuzu, … 2.FSHHM … Esas dava vekillik ücret makbuzu olan 4.062,50-TL Mahkememizin … D.iş dosyasında 70,50 TL ayrıca 575,60 TL toplamı 10.958,60-TL) maddi tazminat talebinin de kabulüne ve “Somut olayın özelliğine göre davacı markalarının niteliği, sayısı, geçerlilik süresi, davalıların eyleminin ağırlığı göz önüne alınarak davacıların haksız rekabet ve markaya tecavüze dayalı manevi tazminat istemlerinin yerinde olduğu talep olunan miktarın makul hak ve nesafet uygun düştüğü” gerekçesiyle” manevi tazminata yönelik davanın da kabulüne karar verilmiş iş bu kararın temyiz olunması üzerine Yargıtay 11. HD’nin 19/10/2020 tarih 2020/36 esas 2020/4236 karar sayılı kararı ile “Dava, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti,meni, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olduğu, mahkemece, davacı tarafın maddi tazminat talebini yargılama giderlerine dayandırdığından bahisle yargılama giderleri üzerinden maddi tazminat miktarı belirlenmiş ve belirlenen miktar üzerinden maddi tazminata hükmedildiği, ancak, tespit ve tedbir giderleri yargılama giderlerinden olup, (HMK m.223) bu kapsamda yapılan giderlerin maddi tazminatın konusunu oluşturmayacağı hususu gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece, yargılama giderlerinden olan masrafların maddi tazminat olarak değerlendirilmek suretiyle maddi tazminata hükmedilmesi doğru olmadığı, mahkemece davacıların manevi tazminat talebinin de kabulüyle 10.000 TL. manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiği, ancak manevi tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı denetime elverişli bir şekilde karar yerinde tartışılmadan, genel ve soyut gerekçelerle manevi tazminata hükmedilmesi de doğru olmadığı” gerekçeleriyle davalılar yararına bozulmuş, bozma üzerine mahkememizin iş bu esas sırasına kaydolunmakla bozma ilamına uyulmak suretiyle yargılamaya devam olunmuştur.
Bozma ilamında manevi tazminat talebi yönünden şartların tartışılmadığı belirtilmiş olmakla taraflar arasındaki uyuşmazlık yönünden uygulanması gereken 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında KHK Madde 62/b – Marka hakkı tecavüze uğrayan marka sahibinin mahkemeden maddi ve manevi zararın tazmini talep edebileceği hüküm altına alınmıştır.
Manevi tazminat talebi için Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde manevi tazminat şartlarının gerçekleşmesi gerekir.
Yargıtay manevi tazminata hükmederken TTK m.18/2’deki “basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğüme aykırı davranılıp davrandmadığı esasını dikkate almaktadır. Davalının basiretli bir tacir gibi davranması zorunluluğunun doğal sonucu, ticari yararın zarara uğratılmaması veya böyle bir tehlikeye maruz kalmayı önleyici davranışları da gerektirir. Yargıtaya göre marka hakkına tecavüz varsa başka bir deyişle haksız rekabet eylemi sabit ise bu halde manevi tazminata da hükmedilmesi gerekir.
Somut olaya dönüldüğünde; Davalı … ın davalı şirketlerden …A.Ş. ile akdedilen yetkili satıcılık sözleşmesine taraf olduğu, sözleşme fesholunmuş olmasına rağmen davalıların (davalı … ın site sahibi olarak gözükmesi hasebiyle) davacılara ait tanınmış markaları izinsiz bir şekilde oluşturdukları sitede kullanmayı sürdürdükleri, bu kullanımların markaya tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği dikkate alındığında davalıların basiretli bir tacir gibi davranması zorunluluğunun doğal sonucu, ticari yararın zarara uğratılmaması veya böyle bir tehlikeye maruz kalmayı önleyici davranışları da gerektirdiği gözetildiğinde davalılara ait kullanımların manevi tazminatı gerektirdiği ve tazminat şartlarının oluştuğu sonucuna ulaşılmış, markaya tecavüze ve haksız rekabete yönelik eylemlerinin ağırlığı,- davacının eski tek satıcısı olduğu, tanınmışlığından haksız faydalandıkları – hak ve nesafet gözetildiğinde talep edilen tazminat miktarının yerinde olduğuna kanaat getirilmiş bu miktar üzerinden talebin tümden kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacının yargılama giderlerine yönelik talepleri yönünden bozma ilamında da belirtildiği üzere tespit ve tedbir giderleri yargılama giderlerinden olup, (HMK m.223) bu kapsamda yapılan giderlerin maddi tazminatın konusunu oluşturmayacağı dikkate alınarak bu talebin yargılama giderleri içerisinde değerlendirilerek (davacılar tarafından dosyaya sunulan serbest meslek makbuzlarının birinin esas dava birinin ise tespit dosyasına ilişkin olduğu bu noktada asıl davaya ilişkin vekalet ücretinin zaten dosyada ele alındığı tespit dosyası yönünden ise tespit tarihindeki AAÜT nin dikkate alınmasının gerektiği, dikkate alınarak serbest makbuzları dikkate alınmaksızın AAÜT ne göre vekalet ücretleri tespit olunmuştur.) talep açısından davacıların maddi tazminat talepleri hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı izahı yapılan ve uyulmasına karar verilen bozma ilamı kapsamında bozma ilamı dışında kalan hususlara dokunulmaksızın manevi tazminat kabul sebep ve gerekçesi tekrardan ele alınarak irdelenmiş, davacıların maddi tazminata dayanak talepleri yargılama giderleri içerisinde değerlendirilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın Kabulü ile davalıların … isimli web sitesinde davacılara ait markanın haksız kullanımının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin TESPİTİNE ve MEN’İNE, bu kapsamada siteye ERİŞİMİN ENGELLENMESİNE, alan adının TERKİNİNE,
2-Davacıların yargılama giderlerine ilişkin açmış oldukları maddi tazminat davası yönünden bozma ilamı da dikkate alınarak bu talebin yargılama giderleri içerisinde değerlendirilebilecek nitelikte olduğu anlaşılmakla BU HUSUSTA HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA,
3-Davacıların haksız rekabet ve markaya tecavüze dayalı manevi tazminat davasının KABULÜ ile 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
4-Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin yurtçapında yayın yapan trajı en yüksek 3 gazeteden birinde bir kez ilanına,
5-Alınması gerekli 683,10 TL karar harcından peşin yatırılan 391,75 TL (ıslah+peşin harç) ‘nin mahsubu ile kalan bakiye 291,35 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
6-Davacılar tarafından yapılan: 2.309,60 TL bilirkişi + posta gideri ile dosyaya sunulan masraf belgelerinden hesaplanan ( … 2.FSHHM’nin … D.iş tespit ve tedbir istemli değişik iş dosyası yönünden altta dökümü verilen) 891,10-TL ve 391,75 TL harç (ıslah+peşin+başvuru) olmak üzere toplam 3.592,45 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
7-Davacılar yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen marka hakkına tecavüz, haksız rekabetin tespiti, men’i talepleri yönünden AAÜT’ne göre tespit olunan 7.375,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine,
8-Davacılar yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen manevi tazminat talepleri yönünden AAÜT’ne göre tespit olunan 7.375,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bıraklımasına,
10-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/01/2022

Katip …
¸

Hakim …

¸… 2. FSHHM’nin … Diş dosyasında yapılan masraflar:
-70,50 TL harç masrafı
-575,60 TL bilirkişi + posta+masraf
-245,00 TL vekalet ücreti (Tespit tarihi itibarı ile uygulanması gereken 29/12/2012 tarihli RG de yayınlanan AAÜT’nin 2 kısım 1 bölüme göre hesaplanan)