Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/46 E. 2022/2 K. 05.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/46 Esas
KARAR NO : 2022/2

DAVA : Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/02/2021
KARAR TARİHİ : 05/01/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının babası …’nin 24/09/1969 yılında vefat ettiğini, babasının birden fazla eseri bestelenerek ve çeşitli albümlerde , çeşitli yorumcular tarafından seslendirildiğini, bu eserlerden birininde ” … ” adlı eser olduğunu, belirtilen eser zamanında çoğu bilinen sanatçı tarafından seslendirilmiş ve albümlere eklenmiş olduğunu, dava konusu eserin davalı şirket tarafından çıkarılan ve davalı … tarafından yorumlanan “…” adlı albümde 200.000’e yakın bandrol aralıklı olarak kullanılmasına rağmen , eser izinsiz olarak kullanılmış , yayımlanmış ve çoğaltılmış olduğunu, “…” adlı dava konusu eserin hala davalılar tarafından Youtube vb. Sitelerde izinsiz olarak kullanıldığını, dava konusu eserin 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 3. maddesinde belirtilen musiki eser niteliğine sahip olduğunu, bu tür eserlerin kopyalanmasının, çoğaltılmasının ve yayımlanmasının hakkının aynı kanunun 22. ve 23. maddelerinde belirtildiği üzere münhasıran eser sahibine ait olduğunu, beyan etmişi maddi ve manevi hakları davacının tek mirasçısı olduğu babasına ait eseri izinsiz olarak yayınlayan ve çoğaltan davalılar, davacı tarafa ait telif hakkına tecavüzde bulunmuş olduğundan ve yapılan arabuluculuk görüşmesi sonrasında da anlaşma olmadığından , davalarının kabulü ile H.M.K. Madde 107’e göre fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, tüm hakları davacı tarafa ait olan “… ” adlı eserin izinsiz kullanımı, yayımı ve çoğaltılması nedeniyle, FSEK 68. maddesi uyarınca bilirkişi incelemesi sonrası artırmak koşulu ile 1.000 TL tutarındaki maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan 07/05/2009 tarihinden itibaren en yüksek ticari faizi veya avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, eserin izinsiz ve haksız kullanımından dolayı 20.000 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 07/05/2009 tarihinden itibaren en yüksek ticari faizi veya avans faizi davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraflar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 23/12/2021 tarihinde dosyamıza sunduğu dilekçesi ve ekinde yer alan sulh ve ibra protokolü ile, davalılar ile sulh olduklarını ve davalıların ilgili ödemeleri taraflarına yaptıklarını beyan etmiş, taraflar aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmeksizin davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir.
İşbu dava Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan tazminat talepli davadır.
Dosyaya sunulan 01/12/2021 tarihli sulh protokolü incelenmiş, taraf vekillerinin ilgili protokolü elektronik olarak imzaladıkları, 15.000,00 TL ücret ödenmesi mukabilinde anlaşma sağladıkları görülmüştür.
Sulh 6100 sayılı HMK’nın 313 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre “Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir. Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir. Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir.”
Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir. İrade bozukluğu ya da aşırı yararlanma hâllerinde sulhun iptali istenebilir.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde tarafların dava konusu hususunda sulh oldukları, şu hale göre davanın konusuz kaldığı, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığı anlaşılmakla esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Tarafların 01/12/2021 tarihli Sulh Sözleşmesi ile sulh oldukları anlaşılmakla konusuz kalan dava hakkında hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL karar harcının mahsubu ile alınması gereken 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
3-Davacı ve davalı vekili lehine vekalet ücreti takdir edilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.05/01/2022

Katip
¸

Hakim
¸