Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/408
KARAR NO : 2023/100
DAVA : İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2021
KARAR TARİHİ : 21/11/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesi : Davacı vekilinin mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili … tarafından, … 3. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile başlatılan takibe ilişkin 15.10.2020 tarihinde icra dosyasına ödeme yapılmış ise de; davalı tarafından borcun kalanına, faizine ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, bu itirazın hukuki dayanaktan yoksun ve usulsüz olduğunu, davalı şirketin müvekkili ile imzaladığı lisans sözleşmesi dolayısıyla ödemekle yükümlü olduğu mali hak bedellerini belirlenen vadede ödemediğini, davalı ile müvekkili … arasında Müzik Yayını Lisans Sözleşmesi” imzalandığını, sözleşmenin “Mali Şartlar” başlıklı 4.maddesinde; “4.1) 01.01.2018 tarihinden 31.12.2018 kadar olan dönemi kapsayacak şekilde Meslek Birliklerinin Yayın Kuruluşuna vermiş olduğu Yayın İzni karşılığında; yayın kuruluşu sözleşme bedeli olarak 23.826,17+KDV ( minimum bedel) olmak üzere resmi tarifelerinde belirtildiği şekilde sözleşme dönemi içerisinde elde ettiği gelirinin ( Yayın Kuruluşunun KDV ve RTÜK payı düşüldükten sonra reklam, barter, sponsorluk ve diğer yıllardan elde ettiği toplam brüt gelir) %4,5’i …, olmak üzere %13 ünü Meslek Birliklerine ödeyecektir. 4.4) 31.12.2017 tarihine kadar olan dönemi (geçmiş dönem) kapsayacak şekilde Meslek Birliklerinin Yayın Kuruluşuna vermiş olduğu Yayın İzni karşılığında ise; yayın kuruluşu meslek birliklerine toplamda 5.848,24 TL+KDV (bu bedelin her bir … için hesaplaması EK-1’de belirtilmiştir.)” hükümlerinin yer aldığını, aynı sözleşmenin 4.6 maddesinde: “Yayın Kuruluşu ödemesi gereken mali hak bedellerini, sözleşmede belirlenen vadelerde ödemediği takdirde Türk Lirası için aylık %2 temerrüt faizi ödeyecektir” denildiğini, bahsi geçen sözleşme hükümleri uyarınca mali hak bedelleri, vadeleri açıkça belirtilmek suretiyle belirlendiğini, davalının basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü olmasına rağmen sözleşme ile taahhüt ettiği ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davalının faize yaptığı itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, faiz oranının taraflar arasında akdedilen sözleşmenin ilgili maddelerine uygun olarak hesaplandığını, davalı şirket aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, davalı tarafından yapılan hukuki dayanaktan yoksun ve bütünüyle usulsüz itirazın iptalini, şirket aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap dilekçesi: Davalı vekilinin mahkememize ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın açmış olduğu davada haksız olduğunu, davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafın, müvekkili şirketi temerrüde düşürmeden faiz istediğini, fatura alacağına ilişkin müvekkili şirkete gönderilen bir ihtarnamenin mevcut olmadığını, faiz başlangıç tarihinin fatura tarihi olmadığından işlemiş faize ve fer’ilerine, faizin KDV bedeline itiraz edildiğini, davacı ile anlaşmaya varılan asıl alacak bedeli olarak belirtilen 1. Ve 2. Taksit bedellerinin KDV dahil bedeller olup bu nedenle mutabakata varıldıktan sonra tekrar istenen KDV bedeline de itiraz edildiğini, damga vergisi bedelini ödeme yükümlülüğünün müvekkili şirkette değil davacının yükümlülüğünde olduğunu, davacı tarafın alacaklı olduğunu kabul etmemekle birlikte icra takibinden sonra işletilen faiz oranlarının fahiş olduğunu, sadece yasal faiz istenebilmesi gerekirken yasal olmayan oranlardaki faiz talebinin hukuka uygun olmadığını, davacının icra inkar tazminat talebinin yerinde olmadığını, müvekkili şirketin ana borç, vekalet ücreti, harçlar vs. icra giderlerinin tamamını ödediğini, haklı surette kısmi itirazda bulunduğunu belirterek davacının davasının reddine, yargılama masraflarının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller:
İcra dosyası : … 3. İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyası dosyamız arasına alınmış, yapılan incelemede davacı tarafından davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibe itiraz üzerine takibin durduğu, takibin taraflar arasında imzalanan lisans sözleşmesine dayandığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi Raporu: Bilirkişi raporunda ; “Tarafların tutulması zorunlu ticari defterlerinin TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, takdir Mahkemeye ait olmak üzere, defterlerin sahipleri lehine delil niteliğine haiz olduğu, taraflar arasında 06.08.2018 tarihli Sözleşme ve Ek-1 sözleşme akdedildiği, yıllar itibariyle sözleşmenin yenilenerek devam ettiği, düzenlenen fatura ve yapılan ödemelerin tarafların defter kayıtlarında mevcut olduğu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturaların sözleşme hükümlerine uygun olduğu, icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 2019 yılı mali hak bedeli ve damga vergisi açısından 11.208,83-TL ( asıl alacak) KDV dahil alacaklı olduğu, icra takibinde talep edilen %2 temerrüt faizinin sözleşme şartlarına uygun olduğu, icra takip tarihi itibariyle davacının asıl alacak olarak 11.208,83-TL, işlemiş faiz olarak 3.975,29-TL olmak üzere toplamda 15.184,11-TL alacaklı olduğu” kanaatini bildirmiştir.
Dava ve Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki dava lisans bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalinin gerekip gerekmediğine ilişkindir. Davacı taraf davalının yapmış olduğu sözleşme gereğince davalının lisans bedellerini ödemediğini iddia etmiş, davalı ise temerrüde düşürülmediğini belirterek icra takibinde istenen faiz nedeniyle borçlu olmadığını savunmuştur. .
Gerekçe: Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak dikkate alındığında davacı tarafından davalı aleyhine … 3. İcra Dairesinin … Esas sayılı icra takip başlatıldığı, takibe itiraz üzerine takibin durduğu, davacı ile davalı arasında 06/08/2018 tarihinde lisans sözleşmesi imzalandığı, taraflar arasında asıl alacak yönünden bir uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın icra takibinde talep edilen faize ilişkin olduğu, faiz konusunda hesaplama yapılması için alınan bilirkişi raporu incelendiğinde; davacının davalıdan lisans sözleşmesi gereği alacağının bulunduğu ve davalı tarafından sözleşme gereğince her hangi bir ödeme evrakının sunulmadığı, icra takibinde istenen faiz miktarının taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmesi gerekmiştir. Ayrıca her ne kadar davacı icra inkar tazminatı talebinde bulunmuş ise; davalının icra takibine itirazının asıl alacağa yönelik olmadığı, işletilen faize yönelik olduğu anlaşılmakla davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Açıklanan sebeplerle;
1-Davanın KABULÜ ile; davalı tarafından … 3. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Yatırılan peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 146,13 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 1.650 TL bilirkişi masrafı + 242 TL posta gideri + 59,30 TL başvuru harcı + 123,72 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.075,02 TL yargılama gideri masrafının davalıdan alınarak davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T’ne göre hesaplanan 7.244,48 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Arabuluculuk sırasında suç üstü ödeneğinden ödenen 1320,00 TL arabuluculuk ücretinin haksız çıkan davalı taraftan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar yönünden kesin olmak üzere karar verildi. 21/11/2023
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır