Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/369 E. 2022/208 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/369 Esas
KARAR NO : 2022/208

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2021
KARAR TARİHİ : 17/11/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; Müvekkilinin …’den ithal ettiği ve pek çok online platformda satışa sunduğu çeşitli kozmetik ürünler aracılığıyla, Türkiye çapında büyük bir saygınlık ve beğeniye ulaşmış bir tacir olduğunu, müvekkilinin ithalatını ve satışını yaptığı kozmetik ürünler üzerinde ayrıca imalatçı ve üretici firma .. Ltd.’nin sağladığı Türkiye içinde tek distribütörlük hakkının haiz olduğunu, müvekkilinin ilgili imalatçı ve ihracatçı … firmasının toplam ürünlerinin neredeyse %90’ını ithal ettiğini ve sattığını, müvekkilinin ayrıca ithalat ve satışını yaptığı ilgili ürünler üzerinde “…” adı ile marka tescili sağladığını, davalı şirketin …başvuru numarası ve “…” adıyla tescil ettirdiği marka aracılığıyla müvekkilinin markası ve satışa sunduğu ürünlerle neredeyse birebir aynı ambalajı taşıyan sahte ürünler sattığını, bahse konu ürünlerin, “…” ibaresiyle …’den ithal edildiğinin öne sürüldüğünü ve ithalat adresi olarak gerçeğe aykırı biçimde müvekkilinin tek distribütörü olduğu … Ltd. Şirketi’nin barkod kodundan anlaşıldığı üzere anılan ürünlerin Çin malı olduğunu, davalı şirketin tescil ettirmiş bulunduğu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğini, Markaya Tecavüzün Tespiti, Men’i, Sonlandırılması, Durdurulması için … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nde … Esas sayılı dava açıldığını beyan ederek davalı şirket adına tescilli ”…” markasının hükümsüzlüğü ile marka sicilinden silinmesine, tecavüze konu malların üretiminin-ithalatının durdurulması ile ilgili mallara tedbiren el konulmasına, yapılacak yargılama sonucunda ilgili tüm malların imhasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesi ile davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; Müvekkiline ait “…” markasının Marka ve Patent Kurumuna yapılan 10.04.2021 Tarih ve … numaralı başvuru sonucunda, kurum tarafından 23.08.2021 tarihinde tescil edildiğini, müvekkilinin koruma altına alınan markasıyla kozmetik sektöründe çeşitli kozmetik ürünlerinin üretimin, ithalatı ve de satışını yaptığını, dava konusu edilen ürünün ise müvekkili şirketin yurt dışından ithal ettiğini, yurt içinde satışını gerçekleştirdiğini ve müvekkili şirket tarafından koruma altına alındığını, müvekkilinin hiçbir surette davacının markasını kullanmadığını, davacı tarafından beyan edilen ”Sahte ürünleri piyasaya sürdüğü…” iddiasının asılsız olduğunu, davacının “…” markasını tescil etmek için yaptığı başvurunun tarihinin 27.05.2021 olduğunu ve başvuru numarasının … olduğunu, davacının markasının henüz tescil edilmediğini, müvekkiline ait “…” markasının davacıya ait “…” markasından önce tescil edildiğini, davacının davaya konu ettiği ürünlerin sahte olmadığını, müvekkili tarafından ithal edildiğini ve müvekkili şirketin koruma altındaki “…” markasını taşıdığını, davacının ve müvekkilinin ürünlerinin incelendiğinde içerdikleri etken maddelerinin ve oranlarının farklı olduğunu, iki markanın birbirlerine benzemediğini ve karıştırılmaya uygun olmadığını, davacı tarafından Türk Patent ve Marka Kurumuna müvekkilinin markasına yönelik olarak itiraz süresinde herhangi bir itirazda bulunulmadığını beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyaya sunulan taraf delilleri ve TPMK kayıtları dosya içerisine alınmıştır.
Davacı vekili 03/11/2022 tarihli dilekçesi ile HMK 124 kapsamında husumetin davalı şirket yetkilisi olan ve marka tescil sahibi olan …’a yönlendirilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili sözlü yargılamaya geçilmesine yönelik itirazlarını ve davacının HMK 124 kapsamındaki taleplerine yönelik itirazlarını 08/11/2022 tarihli dilekçe ile mahkememize iletmiştir.
İş bu dava marka hükümsüzlüğüne ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın “TARAFTA İRADÎ DEĞİŞİKLİK” başlıklı Madde 124- (1) Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür. (2) Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır. (3) Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. (4) Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.” hükümlerine amirdir.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde dava açılış tarihi itibarı ile hükümsüzlüğe konu markanın dava dışı … adına kayıtlı olduğu, her ne kadar davacı HMK 124 kapsamında taraf değişikliği talebinde bulunmuş ise de sicil kayıtlarının açık olduğu bu noktada HMK 124/3 uygulanma ihtimalinin bulunmadığı, davanın tescil hak sahibine husumet yöneltilmek suretiyle açılması gerekirken davalı şirkete yöneltildiği anlaşılmakla davanın husumetten reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HUSUMETTEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 80,70 TL karar harcından peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye kalan 21,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 7.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/11/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸