Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/288 E. 2021/413 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/288 Esas
KARAR NO : 2021/413

DAVA : Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/09/2021
KARAR TARİHİ : 25/11/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davacı müvekkillerden … A.Ş., …’nun 1953’te …’de kurduğu dokuma atölyesi ve daha sonra kurulan tekstil fabrikalarının 1990 yılında tek çatı altında birleştirilmesi ile oluşturulan, günümüzde, beyaz eşya, elektronik, enerji, gayrimenkul, madencilik ve tekstil alanlarında faaliyet gösteren, …, …, …, …, … vb. 50’den fazla grup şirketi bünyesinde barındıran, Türkiye’de ve Dünya’da bilinen ve saygı gören Holdinglerden biri olarak yerini aldığını, davacı müvekkillerden …Tic. A.Ş. ise, tekstil, iplik, konfeksiyon ürünlerinin ve bunların aksesuarlarının ve tekstil maddelerinin, dahili ticareti, imalatı, ihracatı, ithalatı, alımı, satımı ve pazarlaması; Dantel, fisto, güpür ve işlemeli tül gibi broderi (nakış) ürünleri ile tül perde döşemelik ile masa ve sehpa örtüleri, yatak takımları gibi ev tekstil ürünlerinin imali, dahili ticareti, ithali ve ihracı; Perdecilikte ve çarşaf, nevresim, yastık kılıfı, masa örtüsü, döşemelik imalatında kullanılan her türlü ham kumaş, terilen, keten, poplin basma ve düz renk kumaşların imali, alımı, satımı, pazarlaması, komisyonculuğu, dahili ticareti, ithali ve ihracı, kumaş üretim ve işlenmesi, bu ürünlerin ithali ve ihracı; ev tekstil ürünlerinin işlenmesi, üretimi, ithali ve ihracı ile Konusu ile ilgili ham, yarı mamul, mamul maddelerinin işlemlerinde kullanılan mekanik ve elektronik makina, alet, yedek aksamları, teferruat ve tesisatın, kimyevi maddeler ve boyalar, madeni plastik ve kağıt ambalaj malzemelerinin alımı, satımı, ihracı ve ithalatı. Bu kapsamda, geniş bir iş alanı ve tüketici ulaşımı el elde etmiş olan köklü ve hem ülkemizde hem uluslararası alanda yüksek tanınırlığa sahip olduğunu, her iki müvekkil şirkete ait kuruluş gazetelerinden görüleceği üzere, müvekkil şirketlerin kurucuları aynı olup (…, …, …), dava konusu … markası her iki müvekkil şirket tarafından, hem ticaret unvanı hem marka hem de internet alan adı olarak kullanıldığını, dolayısıyla aralarında ticari ilişki ve organik bağ olan müvekkil şirketler, ortak kullandıkları marka, unvan hakları ve internet alan adı ile huzurdaki davada bir arada dava arkadaşı olarak gösterildiğini, müvekkili şirketlerden “… A.Ş.”nin, ticaret unvanı, 20.08.1990 tarihinde usulüne uygun olarak Ticaret Siciline kayıt ve tescil edilmiş olup, … tarih ve … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini, bunun yanı sıra, müvekkil şirketin, … alan adını 30.10.1997 tarihinde kendi adına tahsis ettirmiş ve o tarihten bu yana kesintisiz olarak kullandığını, davacı müvekkil şirketin işbu tescilsiz marka kullanımından dolayı öncelik hakkı bulunduğunu, … Başvuru numarası ile Kısmen İlan edilmiş ve tescil aşamasında olan ve tescil başvurusuna ilişkin herhangi yapılmış bir itiraz bulunmayan … “…” markalarının sahibi olduğunu, müvekkil şirketlerden “… AŞ.” nin ticaret unvanı ise, 07.03.1979 tarihinde usulüne uygun olarak Ticaret Siciline kayıt ve tescil edilmiş olup, 15.03.1979 tarih ve 29 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini, bunun yanı sıra, müvekkil şirket, 1979 Tarihinden beri Tescilli Ticaret Unvanının Çekirdeğini-Özünü teşkil eden “…” İbaresini Esas Unsur olarak ihtiva eden Ticaret Markalarını da kendi adına usulünce Tescil Ettirdiğini, müvekkil şirketlerin, ticaret unvanının özü-çekirdeği, markaların ve internet alan adının esaslı unsuru niteliğinde olan “…” ibaresi ile sürdürdükleri faaliyetleri ile toplumda ulaştığı Tanınmışlık düzeyi karşısında ve ilgili sektördeki tüketiciler nezdinde sağladıkları güven esas etken olarak, maalesef piyasada haksız kazanç peşinde koşan bazı kişi ve kuruluşlar, müvekkil şirketlerin tescilli ticaret unvanı, tescilli markaları ve internet alan adı ile çeşitli yol ve şekillerle İltibaslar yaratmaya ve müvekkil Şirketler ile bu yolda Haksız Rekabet yapmaya yöneldiklerini, davalı, “… Tic. Ltd.” Unvanlı Şirket’in de,… sicil numarası ile 19.01.2018 tarihinde … Ticaret Sicili Müdürlüğünde tescil edildiği, şirket kuruluşunun, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin 25.01.2018 tarihli ve 603 sayılı nüshasında ilan edildiği, yapılan araştırmalar sırasında tespit edildiği gibi, davalı şirketin iştigal alanlarının da müvekkil şirketlerin iştigal alanları ve marka emtiaları ile birebir aynı/benzer olduğunun da tespit edildiğini, ayrıca, davalı şirketin, müvekkil şirketlerin ticaret unvanlarının özünü-çekirdeğini, markalarının ve internet alan adının esaslı unsurunu oluşturan, … ibaresini dikkat çekici unsur olarak barındıran, çeşitli online platformlarda tanıtım vasıtası/markasal olarak kullandığı, özellikle … isimli online satış platformunda, davalının çeşitli emtialarını bu platformda satışa sunduğu, ilgili kullanımların ve satış sayfasının içeriğinde, müvekkil şirketlerin iştigal alanları ve marka emtiaları ile birebir aynı alanlarda kullanımın ve satışa çıkarılan ürün görsellerinin bulunulduğu bilgisine ulaşıldığını, bu bilgilere ulaşılmasını müteakip, davacı müvekkili şirketler tarafından basiretli bir tacir olmanın gerekliliği ile davalı şirkete, … 48. Noterliğinin … tarih ve … Yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderildiğini ve bu ihtarnamede “… Tic. Ltd. “Unsurlarından oluşan ticaret unvanın, davacı müvekkil ticaret unvanı ile iltibas yarattığı ve terkin edilmesi, … markalarının kullanılmasının durdurulması, müvekkillerin marka hakkına tecavüz eden fiillerden vazgeçilmesi, … ibaresi ile yürütülen faaliyete son verilmesi, faturalarda, ürünlerde, ticari faaliyetlerde, web sitesinde, reklamlarda … markaları ve logolarının kullanılmaması, açık ve net olarak talep edilmiş ve ihtarname tebliğ edildiğini, iş bu tebliği müteakip, davalı şirket tarafından, … 16. Noterliğinin … tarih ve .. Yevmiye Numaralı ihtara cevabı gönderilmiş ve taleplerimizin kabul edilemeyeceği bildirildiğini, bu nedenlerle de, huzurdaki davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu, belirtmiş … Ticaret Sicili Müdürlüğüne …Sicil Numarası ile kayıtlı “… Ltd.” Unsurlarından oluşan ticaret unvanının, davacı müvekkil şirketlere ait ticaret unvanı, markaları ve internet alan adı ile benzer olduğunun ve iltibas yarattığının tespiti ile davalı ticaret unvanından, … ibaresinin Terkinine, davalı şirketin, müvekkil şirketlerin ticaret unvanın özünü-çekirdeğini, markaların ve internet alan adının esaslı unsurunu oluşturan, … ibaresini dikkat çekici unsur olarak, çeşitli online platformlarda, … isimli online satış https://…. com internet sitesi üzerinden markasal olarak kullanmak suretiyle gösterdiği satış faaliyetlerinin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, bu tür kullanımların men ve ref’ine, ileride telafisi mümkün olmayacak zararların önlenmesi için, teminatsız olarak, gerekli görülürse uygun bir teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesine, ihtilaf yaratan marka kullanımlarının yer aldığı her türlü; tabela, ambalaj, etiket, levha, broşür ve sair belgenin toplanması ve imhasına, davalı şirkete ait, tarafımızdan tespit edilemeyip, bilirkişiler tarafından tespit edilen/edilecek markasal kullanım var ise, bu kullanımların da engellenmesi için karar tesis edilmesine, kararın kesinleşmesini müteakip ilanına, yargılama giderlerimiz ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı dosyaya sunmuş olduğu cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; 30 yılı aşkın süredir ev tekstil ürünlerinin alım-satımı üzerine ticari faaliyetlerini yürüttüklerini, şirket ortağı ve kurucusu … bu isimle yıllardır ticari hayatın içerisinde olduğunu, şahıs şirketi olarak devam eden faaliyetlerine 2018 yılından itibaren … ismi ile şirketi tescil ettirdiğini, şirket Unvanının … olarak belirlenmesinin nedeni şirket ortağının soy isminin … olması nedeniyle olduğunu, davacı ile isim benzerliği oluşturmak gibi bir amaçlarının olmadığını, ayrıca şahıs ve şirket olarak yaklaşık 30 yıldır şirketiniz markalarından … marka ürünlerin satışını da gerçekleştirdiklerini, bilindiği üzere tescil ve ilân edilen ticaret unvanım kullanma hakkı sadece sahibine ait olduğunu, tescilli bir ticaret unvanının yasal mevzuata uygun olarak kullanılması, başkasının marka hakkını ihlâl etmeyeceği gibi haksız rekabet de oluşturmayacağını, mevcut hukuki durumda, marka hakkına dayalı olarak ticaret unvanı terkini talebinin açık bir dayanağı bulunmadığını, zira şirketimizin ticaret unvanındaki ‘Zorluhome’ ibaresinin ticari faaliyetlerde marka olarak kullanımı söz konusu olmayıp bu ibare yasal düzenlemelere uygun olarak, unvanın tescil edildiği biçimde, kullanılması gerekli yerlerde unvan olarak kullanıldığını, nitekim şirketin ticaret unvanında ‘…’ ibaresi, tek başına kullanılmamış ve akıllara … markasını getirecek nitelikte olmayıp ‘…’ olarak tamamen başka bir ifade olduğunu, marka hakkının bu denli geniş yorumlanarak unvandaki ibarenin marka hakkını İhlal ettiği iddiasının doğru olmadığını, ancak davacı tarafın iddiaları doğru olamamakla birlikte yıllardır davacıya alt ürünlerin satışını yapmamız ve aramızda ticari ilişki bulunması nedeniyle davacı tarafla sulh olmayı istediklerini, bu itibarla davayı kabul ettiklerini bildirmiş yargılama giderlerinin davacılar üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
İş bu dava markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti durdurulması önlenmesi ortadan kaldırılmasına ilişkindir.
Davalı sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile açılan davayı kabul ettiklerini mahkememize bildirmiştir.
Davayı kabul 6100 sayılı HMK nın 308 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre Kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir. Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur. Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. (Ek fıkra: 22.07.2020 – 7251 S.K./29. md) Feragat veya kabul, hükmün verilmesinden sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi, dosya kanun yolu incelemesine gönderilmez ve ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesince feragat veya kabul doğrultusunda ek karar verilir… Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.
Feragat ve kabul hâlinde yargılama giderleri Madde 312 de düzenlenmiş olup “Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. Davalı, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmez.” hükümlerine amirdir.
Tüm dosya kapsamı izahı yapılan mevzuat kapsamında değerlendirildiğinde davanın vaki kabul nedeniyle kabulüne karar vermek gerekmiş, dava dilekçesindeki talepler dikkate alınarak ve davalının davanın açılmasına sebebiyet verdiği dikkate alınrak aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın vaki kabul nedeni ile KABULÜNE,
Davalı kullanımlarının markaya tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, ortadan kaldırılmasına, bu kapsamda davalının ticaret ünvanında yer alan “…” ibaresinin terkinine, “…” ibaresinin davalı tarafından her türlü markasal kullanımlarının önlenmesine, e-ticaret sitelerindeki bu marka ve ibare ile yer alan kullanımların önlenmesine, davalı uhdesinde olmak kaydı ile “…” ibaresini içeren her türlü tabela, afiş, etiket, ambalaj, broşür vs’nin toplatılarak yediemine tevdine, karar kesinleştiğinde masrafları davalıya ait olmak üzere imhasına,
Hüküm özetinin masrafları davalıya ait olmak üzere karar kesinleştiğinde Türkiye çapında yayın yapan tirajı en yüksek üç gazeteden birinde bir kez ilanına,
2-Alınması gerekli harç peşin alındığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan 62,10 TL masraf ve 127,10 peşin + başvuru harcı olmak üzere toplam 189,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 6 maddesi uyarınca Uyarınca 3.687,50 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Artan masrafların karar kesinleştikten sonra talep olması halinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.25/11/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸