Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/16 E. 2022/173 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/16 Esas
KARAR NO : 2022/173

DAVA : Alacak (Fikir ve Sanat Eseri İle İlgili Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/11/2020
KARAR TARİHİ : 11/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Fikir ve Sanat Eseri İle İlgili Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; Müvekkilinin …’ın kurucularından olduğunu, Türkiye’nin sayılı bestekarlarından biri olduğunu, bu meslek kuruluşunun gelişmesine büyük katkıları olduğunu, aidatlarını düzenli ödediğini, bütün etkinliklerine katıldığını, son … genel kurul toplantısında aynı zamanda yönetim kurulu üyesi olan ve Divan başkanlığına seçilen … müvekkilinin ısrarlarına rağmen Türk müziği için bir değer olan müvekkilimize konuşma hakkı vermediğini küçük düşürücü tavırlara girdiğini, buna içerleyen müvekkilin Facebook’ta … tenkit bazında bazı beyanlarda bulunduğunu, bilahere de pişman olduğunu, …’dan özür dilediğini, …. kızgınlığın verdiği hınç duygusu ile müvekkili Mesamdan ihraç kararı aldırttığını, bu konu ile alakalı müvekkil de 29.07.2016 tarihinde … 1.Fikri ve Sinai Haklar Mahkemesin’de yönetim kurulunun ihraç ile ilgili verdiği kararın iptaline yönelik dava açtığını, … esas …karar sayılı dava dosyasında 21.01.2020 tarihinde karar verildiğini, verilen karar neticesinde haklı davanın kabul edilerek … meslek birliği tarafından müvekkilin üyelikten çıkarma tasarrufu ile ilgili dava konusu karar da iptal edildiğini, müvekkil … telif hakkı neticesinde …’ın almış olduğu parayı kendisine vermemesi üzerine fikir ve sanat eserleri kanununa dayanarak para alacağı için iş bu davanın açıldığını, …’ın müvekkilin sanat itibarını koruması gerekirken en büyük haksızlığı yaptığını, fazlaya ilişkin talepler baki kalmak şartı ile şimdilik 5.000 TL tutarındaki alacak davasının ihraç tarihi olan 1.07.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile kabulünü muhakeme masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; Davacı tarafça mali hakların takibi için müvekkili Meslek Birliğine yetki belgesi verildiğini, üye olduğu süre boyunca mali haklarının müvekkili tarafından takip edildiğini, davacının Facebook yazılarında … Yönetim Kurulu üyesi …’a yönelik hakaret, tehdit, kişilik haklarına saldırı beyanları paylaşması üzerine Yönetim Kurulu kararıyla Haysiyet Kurulu’na sevk edildiğini, Kurulun … tarih … sayılı kararı ile disiplin yönergesine aykıtı hareket ettiğinin tespit edilerek üyelikten çıkarıldığını, dava ile kararın kaldırıldığını, 2016 yılının sonuna kadar eserlerinin kullanılmasından kaynaklı telif bedelleri ile bu tarihten sonraki dağıtımlarda tahakkuk eden hak edişlerinin davacıya ödendiğini, davacının her hangi bir alacağının kalmadığını, davacının 25.12.2019 tarihi itibariyle …’ye üye olduğunu, bu tarihten sonraki telif takibinin MSG tarafından yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin cevaba cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafın müvekkili … lehine tahakkuk eden telif bedellerini ödemediğini, Fikri Mülkiyet Hakları bakımından olduğu gibi FSEK kapsamında müvekkilinin haklarının koruma altına alındığını, davalı tarafça müvekkilinin hem mali hem de manevi haklarını ihlal ettiğini, müvekkilinin …’ın kurucularından olduğunu, birçok kez … birliğinin gelişmesine ve olumlu anlamda değişmesine katkıda bulunduğunu, …’ın müvekkilinin sanat itibarını korumak yerine kendisini yalnızlaştırma politikasını benimsediğini, müvekkilini haksız nedenlerle ihraç etmek istediğini beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin ikinci cevap dilekçesinde özetle; Cevap dilekçelerinde de belirtmiş oldukları … Haysiyet Kurulu Yönergesi md.7/f.4: ”Haysiyet Kurulu Kararlarına karşı hukuk yollarına başvurulabilir. Haysiyet Kurulu kararının üyeye tebliğinden itibaren bir aylık süre içerisinde, üye tarafından karara karşı yargıya müracaat edildiğinin …’a bildirilmemesi halinde karar, … nezdinde kesinleşmiş kabul edilerek gerekli işlemler yapılır.” hükmünün amir olup, Haysiyet Kurulu tarafından verilen karara istinaden, ilgili madde dikkate alınarak Davacı ile ilgili işlem tesis edildiğini, davacıya yapılan ödemeleri gösterir cari hesap ekstresi ve ödeme belgeleri üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile de sübut bulacağı üzere, 2016 yılının sonuna kadar eserlerinin kullanılmasından kaynaklı telif bedelleri ile (… üyesi olduğu dönemle sınırlı olmak kaydı ile) bu tarihten sonraki dağıtımlarda tahakkuk eden hak edişlerin davacıya ödendiğini, davacının müvekkili …’dan herhangi bir alacağının bulunmadığını, davacının 25.12.2019 yılı itibariyle, …’ne (…) üye olduğunu, bu tarihten sonraki telif takibinin …(…) tarafından yapıldığını beyan ederek haksız ve hukuki davadan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraf delilleri toplanmıştır.
İş bu dava meslek birliğine üyelikten kaynaklı telif alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce “Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden özellikle 12/07/2016 tarih 918/6 nolu ihraç kararının iptali sonrasında davacının davalı meslek birliğine üyelikten kaynaklı (eser sahipliğinden kaynaklı) herhangi bir telif ödemesi alıp almadığı, almış ise birlik üyesi olarak davacıya yapılması gereken bakiye ödemenin bulunup bulunmadığı, ara dönemde talep edilebilecek üyelikten kaynaklı alacağı kalıp kalmadığı hususlarında bilirkişi raporu alınması ” yönünde ara karar tesis olunmuş olup ara karar doğrultusunda dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, sunulan 15/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafın …’a 12.03.2013 tarihi itibariyle mali haklarının takibi için 6 yıllığına yetki verdiğini, bu süreçte 01.07.2016 tarihinde Haysiyet Kurulu kararı ile üyelikten çıkarıldığını, çıkarma kararının Mahkemece 21.01.2020 tarihli karar ile kaldırılarak kesinleştiğini, Mahkeme kararı ile iptal edilen karar geriye yürüyerek ortadan kalktığından, davacının 12.03.2013 ile dava tarihi olan 03.11.2020 arasında üyeliği bulunduğu ve Mahkemenin görevlendirme yazısında 12.07.2016 ihraç sonrası alacağı olup olmadığının anlaşıldığından hesaplamanın bu tarihten sonrası için yapıldığını, davacı tarafın verdiği yetkinin sözleşme ile 6 yıllık süre sonu olan 12.03.2019 tarihinde biteceğinin görüldüğünü, davalı beyanlarında davacının … üyesi olduğu belirtildiğinden, tahakkuk tarihlerinin 12.03.2019 bitimli olarak görüleceğini, davalı tarafından davacıya 12.07.2016 tarih 918/6 numaralı ihraç kararının iptali sonucunda davalı meslek birliği tarafından yapılan telif ödemesi ve ara dönemde üyelikten kaynaklı alacağına yönelik tespitlerin davacının ihraç tarihi 12.07.2016 tarihinden 01.07.2022 tarihine kadar davalıdan 30.946,94 TL telif hakkı bedeli tahakkuk ettiğini ve davalı tarafından davacıya 30.934,97 ödeme yapıldığını, ilgili yıllara ait telif hakkı bedellerini aldığını ve son olarak 01.07.2022 tarihi itibari ile 11,97 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği yönünde görüş bildirilerek; 12.07.2016 tarih 918/6 numaralı ihraç kararından sonra davacının davalıdan 30.934,97 TL telif ödemesi aldığının tespit edildiğini, 01.07.2022 tarihi itibari ile davalıdan 11,97 alacağı kaldığının tespit edildiği yönünde görüş ve kanaate ulaştıklarını belirtmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı sunulan rapor içeriği bir arada değerlendirildiğinde; her ne kadar davacı meslek birliğince tarafına ödenmesi gereken telif gelirlerinin eksik ödendiğinden bahisle iş bu davayı açmış ise de alınan raporda da tespit olunduğu üzere davacının davalı meslek birliğine verdiği dönem itibarı ile bakiye alacağının bulunmadığı meslek birliğince yapılması gereken ödemelerin eksiksiz bir şekilde yapıldığı, 01.07.2022 tarihi itibari ile davalıdan 11,97 alacağının bulunduğu tespit olunmuş ise de bu alacağı dava sonrası döneme ilişkin olduğu anlaşılmakla davacının sübut bulmayan davasının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan harçtan alınması gerekli harcın mahsubu ile fazladan yatırıldığı anlaşılan 4,69 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafça herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yokluğunda davalı vekilinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/10/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸