Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/114 E. 2021/316 K. 22.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/114 Esas
KARAR NO : 2021/316

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/04/2021
KARAR TARİHİ : 22/10/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerden …, 1940 yılından beri başta süt ve süt ürünleri ile peynircilik olmak üzere gıda sektöründe geniş yelpazede birçok ürünle ilgili üretim ve ticareti ile ilgili faaliyet göstermekte, bu alanda pek çok çalışmalar yapıp üretim ve üretim metalarında birçok yenilik gerçekleştirmiştir. 1962 yılından sonra başlangıçta peynir üretimini bir sanayi haline getirmeyi hedef alan ve önemli yatırımlar yapan müvekkil …, 1967 yılında ilk kez özel ambalajlı peyniri piyasaya sunarak peynir sektöründe yeni bir çağ başlatmıştır. Firma çeşitli ürünler yönünden de tradisyonel üretim tarzını benimseyerek, geleneksel Türk peynirini ve diğer gıda ürünlerini ambalajlı olarak Türk tüketicisine sunmakla, marka bilincini ön plana almıştır. Müvekkil aynı amaç doğrultusunda, tradisyonel ürünlerine, 1978 yılında standart kalite ve fabrikasyon üretim olan …’ı da ilave etmiş ve “…” ve “…” esas unsurlu markaları yaratarak türk patent ve marka kurumu nezdinde adına tescil ettirmiştir. müvekkil … adına “…” esas unsurlu ilk marka tescili, 09.02.1978 yılında … numara ile yapılmıştır. müvekkil ve müvekkilin bağlı olduğu ve yöneticisi olduğu şirketler grubu tarafından “…” ve “…” esas unsurlu markalar 1978 yılından beri nizasız ve fasılasız olarak kullanılmaktadır. Müvekkil …A.Ş. de … önderliğinde kurulduğu yıl olan 1989 yılından beri gıda sektörünün birçok dalında ve fevkalade geniş yelpazede faaliyet göstermiş ve halen göstermeye devam etmektedir. Müvekkil … A.Ş. …gibi şirketler grubu üyesi olup, müvekkil …, bu şirketler grubunun kurucusu ve yöneticisi konumundadır. Müvekkil …’nun yönetiminde olan müvekkil şirketler grubu uzun yıllardır koordineli bir şekilde çalışmakta ve birlikte faaliyet göstermektedirler. Müvekkiller; gıda sektörünün birçok dalında markalarını kuruldukları günden bu yana bilfiil nizasız ve fasılasız olarak kullanmaktadırlar. müvekkil … ve müvekkil şirketlerin türk patent ve marka kurumu nezdinde 1978 yılından beri 03, 16., 29., 30., 32. ve 35. sınıflarda “…” ve “…” esas unsurlu tescilli birçok markası bulunmaktadır. Müvekkiller fikri ve sınai haklarının korunmasına son derece önem vermekte olup, ürünlerinde kullandıkları tüm markaları tescil ettirmişlerdir. Şöyle ki; Müvekkil … adına 09.02.1978 tarih ve …no ile 03., 29., 30. ve 32. sınıflarda “…” ibareli tescilli markası; 19.04.2019 tarih ve …numaralı olarak yine 03., 16., 29., 30., 32. ve 35. Sınıflarda “… ” ibareli tescilli markası bulunmaktadır. Müvekkil …A.Ş. adına 13.10.2015 tarih ve 2…numaralı “… ” ibareli marka, 12.05.2017 tarih ve …numaralı “… ” ibareli marka, 12.05.2017 tarih ve … numaralı “… ” ibareli marka ve 18.05.2018 tarih ve… numaralı “… ” ibareli marka 29. Sınıfta; 19.01.2017 tarih ve …numaralı “… ” ibareli marka 30. Sınıfta tescillidir. Müvekkil …A.Ş. adına ise 13.07.1999 tarih … numaralı “…” ibareli marka, 13.07.1999 tarih … numaralı “… ” ibareli marka ve 13.07.1999 tarih … numaralı “…” ibareli marka 29. Sınıfta tescillidir. Huzurdaki davaya konu markalar, davalı şirket tarafından kullanılmayan ancak adına tescilli …, …,…, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …., …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … …, …, …, …,…, …, …, …, …, …,…, …, …, …, …, …, … nolu markalardır. Davalı …Tic. A.ş. tarafından markaların kullanımına 5 yıldan fazla süredir ara verilmiş olup, ilgili markalar davalı tarafından ciddi ve etkin şekilde kullanılmamaktadır. Davalı şirketin işbu markaların kullanımına 5 yıllık ara vermesinden dolayı, markaların 6769 sayılı SMK’nın 9., 26. Ve Geçici 4. maddeleri gereğince tescil edildikleri tüm sınıflar, emtialar ve hizmetler yönünden iptaline karar verilmesini ve sicilden terkin edilmesini talep etme lüzum ve zarureti hâsıl olmuştur. Şöyle ki; davalı yan dava konusu markaları 5 yılı aşkın süredir 6769 sayılı smk nın 9. maddesi işlevine uygun ve ciddi bir şekilde kullanmamış ve kullanmamaktadır. Davalıya ait …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … nolu markalar 6769 sayılı SMKnın 9. Maddesi işlevine uygun şekilde 5 yılı aşkın süredir kullanmamıştır.” şeklinde beyanda bulunarak işbu markaların davalı … TİC. A.Ş. tarafından kullanılmaması sebebiyle iptaline ve sicilden terkin edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “Davacı tarafça müvekkil şirket markalarının kullanımına 5 yıl süre ile ara verildiği iddiasına dayalı olarak ilgili markaların iptali talebi ile açılan huzurdaki dava; 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu hükümlerinde yer alan yetki kurallarına aykırı olarak … 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde ikame edilmiştir. Kanun’un 156 / 5. maddesinde; “Üçüncü kişiler tarafından sınai mülkiyet hakkı sahibi aleyhine açılacak davalarda yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Sınai mülkiyet hakkı başvurusu veya sınai mülkiyet hak sahibinin Türkiye’de yerleşim yeri bulunmaması hâlinde, dördüncü fıkra hükmü uygulanır.” denilmektedir. İşbu hüküm uyarınca müvekkil şirket marka sahibi, davacılar ise üçüncü kişi konumunda olup, müvekkil şirketin ticari işlerinin yürütüldüğü merkez adresi …’dir. Bu nedenle davanın Eskişehir Mahkemelerinde (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatı ile Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde) görülmesi gerekmektedir. Yetki kuralları 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nda da korunmuş olduğundan, Sayın Mahkemeniz huzurdaki ihtilafın giderilmesi bakımından yetkili olmadığından davanın öncelikle esasa dahi girilmeksizin Yetki itirazımız doğrultusunda reddini ve davanın talep halinde yetkili Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesini talep ederiz. Davacının haksız iddialarını kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydı ile, dava konusu taleplere ilişkin zamanaşımı itirazımız bulunmaktadır. Mahkemenizce yapılacak inceleme ile de açıkça anlaşılacağı üzere, işbu davanın zamanaşımı itirazımız doğrultusunda REDDİNİ talep ederiz.
” şeklinde beyanda bulunarak öncelikle zaman aşımı ve yetki hususunda itirazlarını sunarak, haksız ve hukuki dayanağı olmayan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İşbu dava markanın kullanmamaya dayalı iptal ve sicilden terkini taleplerine ilişkin davadır.
6769 sayılı SMK’nın 156. Maddesi uyarınca bu kanunda öngörülen davalarda görevli ve yetkili mahkemenin tespitine ilişkindir. SMK 156/5 maddesi “üçüncü kişiler tarafından sınai mülkiyet hakkı sahibine aleyhine açılacak olan davalarda yetkili mahkeme davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir” hükmüne amirdir.
Yine 6100 sayılı HMK’nın 19/2 maddesinde “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmü düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davalının adresinin … olduğu, davanın marka iptaline ilişkin olduğu dikkate alındığında SMK 156/5 gereği yetkili mahkemenin davalı ikametgahı mahkemesi olduğu, davalı tarafça usulünce süresi içerisinde yetki itirazında bulunulduğu, yetkili mahkemenin Eskişehir Nöbetçi ASHM (FSHHM sıfatı ile) olduğu anlaşılmakla, davalının yetkiye yönelik itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davalının yetki itirazının kabulü ile mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Dosyanın talep halinde görevli ve yetkili Eskişehir Nöbetçi ASHM (FSHHM sıfatı ile)’ne gönderilmesine,
3-HMK 20.Maddesi gereğince yetkisizlik kararının kesinleşmesini mütaekip iki haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın yetkili Eskişehir Nöbetçi FSHHM’ne gönderilmesine, aksi taktirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARINA,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin yetkili mahkemece dikkate alınmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle , İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.22/10/2021

Katip
¸

Hakim
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.