Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/418 E. 2021/181 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/418 Esas
KARAR NO : 2021/181

DAVA : Fikir Ve Sanat Eseri (Tecavazün Meni İstemli)
DAVA TARİHİ : 21/12/2020
KARAR TARİHİ : 13/04/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Fikir Ve Sanat Eseri (Tecavazün Meni İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, … Grubunun birçok ulusal gazete, televizyon, dergi ve radyo kanallarını bünyesinde barındıran, Türkiye’nin önde gelen medya kuruluşlarından biri olduğunu, müvekkillerinin başka “…” ve “…” ibareli markalar olmak üzere, birçoğunun yüksek tanınmışlığa sahip olduğunu, müvekkillerinden …şirketinin “…” esas unsurlu markalar üzerinde 38 ve 41.sınıf başta olmak üzere münhasıran hak sahibi olduğunu, …’nin ise … alan adının da sahibi olduğunu, … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin …D.İş sayılı dosyasında bilirkişi incelemesi yapıldığını ve mezkur internet sitelerinde yer alan tecavüz teşkil eden kullanımların görüntüleri ile birlikte tespit edildiğini, dava konusu internet sitesi sahiplerinin müvekkillerinden …’ye ait internet sitesinde de yayınlanan ve öncelikle “…” kanalında milyonlarca izleyici ile buluşan yayınları olan “…, …, …’da, …, …, …, …, …, … ile …, … ile …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …,…, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …” ‘ın kendi sitelerinden yayınladıklarını, müvekkillerinin marka ve eser haklarını ihlal ettiklerini ve bu surette haksız rekabete neden olduklarını, davalıların müvekkiline ait markayı, logolarını ve yayınlarını kendi internet sitelerinde kullanarak müvekkili şirketin yayın organı gibi davranmasının dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağını, internet ortamındaki ihlallerde zaman zaman somut olaydaki gibi site sahiplerinin sahte isimler ve sahte adreslerle faaliyet gösterdiklerini ve bu durumun taraf teşkili sağlanması açısından ciddi bir sorun olduğunu, sitelerin sahiplerine, yöneticilerine ulaşılamadığını ve yargılamanın sürüncemede kaldığını, değişik iş dosyasında davaya konu internet sitelerinin BTK kayıtlarının yer aldığını, tespit dosyasında alınan raporda sitelerin gerçek sahiplerinin teknik inceleme ile tespit edilemediğini, kayıtlardaki kişilerin ve iletişim bilgilerinin sahte, hayali olduğunun anlaşıldığını, somut olayda taraf teşkili sağlanamadığından tecavüzün tespiti ve erişim engelleme kararı verilemeyeceğinin kabulünün mümkün olmadığını, bu durumun kötüniyetli kişilerce hukukun dolanılmasına neden olacağını, … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası üzerinden verilen ihtiyati tedbir kararının devamına, davanın çekişmesiz yargı hükümlerine göre yapılacağına dair karar oluşturularak davanın kabulüne, davalıların marka ve eserlerden kaynaklanan tecavüzlerinin tespitine, men’ine, ref’ine, dava konusu alan adlarına erişimin engellenmesi yönünde karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Yapılan tüm araştırmalarına rağmen davalıların kimlik ve tebligat adresine ulaşılamamıştır.
Dava, 6769 sayılı SMK ve 5846 sayılı FSEK hükümleri uyarınca açılmış marka ve eser tecavüzü ve haksız rekabetin tespiti, men’i, ref’i talebine ilişkindir.
Dosyada davacı yanın bildirdiği deliller toplanmış, mahkememizce düzenlenen 29/12/2020 tarihli tensip tutanağının 13.maddesi ile …. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİNİN …D.İŞ SAYILI DOSYASINDAN VERİLEN İHTİYATİ TEDBİRİN DEVAMINA, 16.maddesi ile davacı vekiline “HMK 119/2 mad. Kapsamında davalı/davalıların ad-soyad ve tebliğe yarar açık adreslerini bildirmek üzere tebliğden itibaren 1 haftalık kesin süre verilmesine, aksi taktirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği” ihtarını içerir davetiye gönderildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 25/03/2019 havale tarihli dilekçesinde, tecavüz teşkil eden eylemlerin belirtilen alan adlarında gerçekleştirildiğini, fakat kullanıcıların bilgilerinin whois kaydında anonim olarak yer aldığını, değişik iş dosyasında alınan raporda mezkur site sahiplerinin ve dolayısıyla tebliğe yarar adreslerin gizlenmiş/anonim olduğunun belirtildiğini, HMK’daki çekişmesiz yargı işleri arasında bu tür işlerin yer almadığını ancak yasada sayılan hallerin sınırlayıcı olmadığını, taraf teşkili sorununun çözülebilmesi ve olası hak kayıplarının önüne geçilebilmesi bakımından çekişmesiz yargı hükümleri uyarınca yargılama yapılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 119/1 maddesi “(1)Dava dilekçesinde aşağıdaki hususlar bulunur: a)Mahkemenin adı. b)Davacı ile davalının adı, soyadı ve adresleri. c)Davacının Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası. ç)Varsa tarafların kanuni temsilcilerinin ve davacı vekilinin adı, soyadı ve adresleri. d)Davanın konusu ve malvarlığı haklarına ilişkin davalarda, dava konusunun değeri. e)Davacının iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetleri. f)İddia edilen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceği. g)Dayanılan hukuki sebepler. ğ)Açık bir şekilde talep sonucu. h)Davacının, varsa kanuni temsilcisinin veya vekilinin imzası.” ve 119/2.maddesinde “(2)Birinci fıkranın (a), (d), (e), (f) ve (g) bentleri dışında kalan hususların eksik olması hâlinde, hâkim davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre verir. Bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması hâlinde dava açılmamış sayılır.” hükümlerine amirdir.
Somut olayda, davalıların kimlik ve adres bilgilerinin tespit edilemediği, bu nedenle tebligat işlemlerinin yapılamadığı, davacı vekilince de davalı … sitelerine ilişkin adres ve kimlik bilgisinin bildirilmediği, davaya ilişkin eksikliklerin giderilemediğinden HMK 119/2 maddesi gereği davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davacı yanın verilen kesin süreye rağmen eksiklikleri gidermediği anlaşıldığından HMK’nın 119/2 maddesi gereği davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca 59,30 TL karar harcı peşin olarak alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/06//2021

Katip …
¸

Hakim …
¸ ¸