Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/31 E. 2021/99 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/31
KARAR NO : 2021/99

DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2020
KARAR TARİHİ : 02/03/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yaptığı çalışmalar ve yazdığı kitaplarla ve verdiği eğitimler neticesinde uyguladığı öğreti, metod ve yöntemler ile ulusal ve uluslararası alanda başarı yakaladığını, uzman eğitmen, enerjist ve yazar olduğunu, müvekkilinin oniki yılı aşkın süredir bu alanlarda faaliyette bulunduğunu, yatığı çalışmaları ve kullandığı ismi koruma altına almak amacı ile … başvuru nolu, 25.07.2011 koruma tarihli “… ” ibareli markasını tescil ettirdiğini, buna benzer bir çok markasının tescilli olduğunu, uzun yıllar önce doğaltaşlar ve bioenerji sistemi eğitim ve danışmanlıklar anlamında sektörde var olduğunu, müvekkilinin sektöre ilişkin 28 adet markasının bulunduğunu, müvekkilinin kendisi tarafından şifalı taşlar, sarkaç, bioenerji ve bilinçaltının müvekkile ait özgün bilgi ve yöntemler ile bir araya getirilmesi ve birleştirilmesi ile Türkiye ve Dünya’da ilk kez ortaya çıkartılan … sisteminin kurucusu olduğunu, ayrıca doğal taşların ve doğal taştan mamul takıların satışının yapıldığı ve bir çok hediyelik eşya ve ürünün satışının yapıldığı işyerleri bulunduğunu, davalının ise müvekkilinin eğitim verdiği öğrencisi olduğunu, müvekkilinden aldığı eğitim sonrasında 2018 yılından itibaren eğitimler verdiğini ve aynı sektörde çalışmaya başladığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak müvekkilinin yıllardır markasal olarak kullandığı “…” ibaresini TPMK nezdinde 19,35,41, ve 44.sınıftan yaptığı başvurusu ile … numarası ile tescil ettirdiğini, tescilin hemen akabinde müvekkiline haksız olarak Noter kanalı ile ihtarname gönderdiğini oysa ki “Taşları Konuşturan Kadın” markasının gerçek ve üstün hak sahibinin müvekkili olduğundan bahisle;
Dava süresince davanın etkinliğini temin etmek ve müvekkilinin mağdur olmaması için davalı adına TPMK’da kayıtlı olan … tescil numaralı “…” markasının 3.kişilere devir ve temlikinin, lisans, rehin ve kiraya verilmesi ve sair hukuki işlemlerin önlenmesi için teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının “…” markası ve “…” , “”…” markalarını kullanımının ihtiyati tedbiren önlenmesine ve durdurulmasına, müvekkilinin marka haklarına tecavüz teşkil eden ve haksız rekabet yaratan fiillerinin durdurulması, bu bakımdan “…” markası ve “…”, “…” ibaresini veyahut benzerini içeren her türlü ibarenin davalının işyeri, iş evrakları ve her türlü reklam ve panolarından, davalıya ait katalog, broşür afiş, her türlü yayınlar, hizmetler ve mallar, ürünler, ambalajlar, ilan ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı kağıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evraklarda kullanılmasının önlenmesi ve durdurulması ve el konulmasına ve bunların toplatılmasına dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin markasının veya benzeri bir ibarenin aynı veya benzerinin internet ortamında, sosyal medya hesaplarında ticari etki yaratacak biçimde, alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük veya benzeri biçimlerde Türkiye’de ya da yurt dışında kullanmasının önlenmesine ve durdurulması, davalının bu ibarelerle alan adının kullanılmasının önlenmesine, “…” markası ve “…”, “…” ibareli ürün satışı ve hizmetlerdeki marka kullanımının tedbiren durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının müvekkilinin marka haklarına tecavüz ve haksız rekabete yönelik fiillerinin tespiti ile marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden her türlü fiillerinin durdurulması ve önlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalının işyeri, iş evrakları ve her türlü reklam ve panolarından, davalıya ait katalog, broşür, afiş, her türlü yayınlar , hizmetler ve mallar, ürünler, ambalajlar, ilan ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı kağıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evraklarda, internet sitesinde kullanılmasının önlenmesi ve durdurulması, benzerlik taşıyan diğer kullanımların belirtilen materyallerin kaldırılmasın ve el konulmasına ve toplatılarak , hükmün kesinleşmesini müteakip bu türden her türlü materyalin imha edilmesine, müvekkilinin 5846 Sayılı Kanun’dan doğan haklarının ihlalinin tespiti ve bu konudaki haksız kullanımlarının durdurulması ile davalının devam eden tecavüzün ref’i ve men’ine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının müvekkiline ait eserleri kullanmasının ihtiyati tedbiren durdurulmasına, eseri çoğaltmasının, yaymasının önlenmesine, çoğaltılmış mevcutların satış ve dağıtımının ülke genelinde durdurularak toplatılmasına, davalıca yeni basım veya eseri çoğaltmasının önlenmesine, müvekkilinin FSEK 21,22,23,24,25 maddelerdeki haklarının ihlali dolayısıyla ve FSEK’ten doğan diğer maddi haklarının ihlali sebebi ile FSEK 68/1 madde hükmü gereğince sözleşme yapılması halinde istenecek bedelin 3 katına kadar tazminatın tahsili olmak üzere şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın 28.05.2019 tarihinden itibaren Merkez Bankası’nın ticari işlemlere uygulanan en yüksek avans faizi oranı ile birlikte , müvekkilinin manevi haklarından FSEK 14,15,16.maddelerde sayılan haklarının ihlali, FSEK’ten doğan diğer manevi haklarının ihlali sebebi ile ve müvekkilinin şeref ve itibarının zedelenmesi nedeniyle FSEK 70/1 madde hükmü gereğince 35.000,00 TL manevi tazminatın 28.05.2019 tarihinden itibaren Merkez Bankasının ticari işletmelerde uygulanan en yüksek avans faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, FSEK’ten doğan tazminat taleplerinin kabul edilmemesi durumunda haksız rekabet hükümleri gereğince 10.00.00 TL maddi tazminat, 35.000,00 TL manevi tazminatın 28.05.2019 tarihinden itibaren Merkez Bankasının ticari işlemlerde uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanarak tahsiline karar verilmesini ayrıca iş bu davanın … ASliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının kötü niyetle dava açtığını, müvekkilinin “Taşları Konuşturan Kadın” markası ile Patent Enstitüsüne müracaat ettiğini ve 19,35,41,44 sınıflarda tescil yaptırdığını, bu sınıflarda markasını tanıttığını ve halen faaliyetlerini sürdürdüğünü, davacının bu durumdan faydalanmak suretiyle müvekkilinin “…” markasını 14. Nolu sınıfta tescil ettirdiğini, müvekkili ile davacının tescil ettirdiği sınıflar arasında farklılık bulunduğunu, davacı iddialarının aksine 14.sınıftaki markasını da müvekkilinden sonra tescil ettirdiğini, davacının markayı meşhur etmediğini, tam tersine markayı müvekkilinin meşhur ettiğini, çeşitli gazete, dergi ve televizyonlarda ve sosyal medyada kendi tescil ettirdiği sınıflarla ilgili tanıtımını yaptığını, davacının müvekkilinin markasının tanınmışlığından faydalanarak haksız kazanç elde etmeye çalıştığını, davacının haksız kullanımını önlemek amacıyla … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı davayı açtıklarını bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının Uyap Sistemi üzerinden gönderilen içeriği incelendiğinde, davacısının …, davalısının … olduğu, davanın marka hakkına tecavüzün tespiti, men’i, taleplerine ilişkin olduğu, tarafları ve dava konusu ile dosyalar arasında hukuki ve fiili irtibat mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK.nun 166. maddesi uyarınca “(1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2)Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3)Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir.” denilmektedir.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, mahkememiz dosyası ile … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla) … esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, birisi hakkında verilecek kararın diğerini etkileyeceği, davaların birlikte görülmesinde hukuki yarar ve zorunluluk bulunduğu kanaatine varılarak taraf vekillerinin de talepleri doğrultusunda Mahkememiz dosyasının … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Mahkememizin işbu dava dosyası ile … Asliye Hukuk Mahkemesinin (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla) … Esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu anlaşılmakla dosyaların BİRLEŞTİRİLMESİNE, yargılamaya birleşen dosya üzerinden devam olunmasına, esasın bu şekilde kapatılmasına,
2-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin taleplerin birleşen dosya üzerinden değerlendirilmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/03/2021

Katip …

Hakim …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İmza ile imzalanmıştır.