Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/268 E. 2020/422 K. 27.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/268
KARAR NO : 2020/422

DAVA : Marka Tecavüzün Tespiti ve Önlenmesi
DAVA TARİHİ : 11/08/2020
KARAR TARİHİ : 27/11/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan marka tecavüzünün tespiti ve önlenmesi davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin 1985 yılından bu yana tekstil giyim ürünleri işiyle uğraştığını, 2003 yılından önce şahıs şirketi olarak kurduğu … işletmesi, sonrasında şahıs firmasından limited şirkete dünüştürülerek … adını aldığını, müvekkilinin şirketleri üzerinden … esas unsurlu ve bunun kısaltmasından oluşan … markalarını özellikle kadın giyim ürünlerinde yoğun ve ciddi bir şekilde kullandığını ve kullanmaya devam ettiğini, yaklaşık 30 yıldır kadın giyim sektöründe bu markaların müvekkili ile özdeşleştiğini, yurt içinde ve yurt dışında oldukça tanınan ve bilinen markalar olduğunu, müvekkilinin … markasını taşıyan ürünlerin üretimini yaparak, bayileri vasıtasıyla tüketiciye sunduğunu, davalı tarafın da 2019 yılına kadar müvekkillerinin … markasını taşıyan kadın giyim ürünlerinin …’de satışını yapması için anlaştığı bayisi konumunda olduğunu, yıllarca müvekkilinin ürettiği dava konusu markalı ürünlerin satışını gerçekleştirdiğini, ancak davalı yanın güven zedeleyici ve ticari etik ilkelerine uygun olmayan bir takım fiilleri nedeniyle aralarındaki ticari ilişkinin sona erdiğini ve müvekkilinin ürün satmayı durdurduğunu ve bayilik ilişkisini sona erdirdiğini, müvekkili …’nın gerçek hak sahibi olduğu … esas unsurlu markaların aynı zamanda tescilli hak sahibi olduğunu, TPMK nezdinde tescilli “…”, “…” ve … nolu “…” ibareli birçok markasının bulunduğunu, müvekkillerinin bayilik sözleşmesi sona erdirilmesi sonrasında davalı tarafından Vivento markasının herhangi bir hakka ve izne dayalı olmaksızın haksız kullanılmasının durdurulmasına ilişkin defalarca noter kanalıyla ihtarname gönderdiklerini, buna rağmen kullanımların devam ettiğini, davalının markaya tecavüz teşkil eden ve müvekkilleri marka hakkını ihlal eden eylemlerinin tespiti amacıyla … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası ile delil tespiti talebinde bulunduklarını, alınan raporlarda davalının müvekkilleri marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin tespit edildiğini, davalı adına tescilli olan … nolu … ibareli markanın 24.sınıfta tescilli olduğunu, bu sınıflardaki tescilin davalıya müvekkilinin faaliyet gösterdiği tekstil-giyim ürünleri üzerinde bu markanın kullanım hakkını vermediğini, davalının bayi olduğu dönemde tescilli olan … nolu … ibareli markanın 2016 yılında yenilenmediğinden tescili düşmüş hükümsüz bir marka olduğunu, davalı tarafından TPMK nezdinde … nolu … ibareli ve Vivento şekil markası için 25 ve 35.sınıflarda yapılan başvurunun reddedildiğini, aynı şekilde … nolu … ibareli ve şekil markası için 25 ve 35.sınıflarda yapılan başvurunun da reddedildiğini, davalının halihazırda faaliyet gösterdiği sektörde giyim ürünleri üzerinde ve mağaza tabelasında kullanabilme hakkı sağlayan tescilli Vivento markasının bulunmadığını, müvekkillerinin Vivento esas unsurlu markanın giyim ürünleri ve mağazacılık sınıflarında tescilli kullanım hakkının tek sahibi olduğunu, müvekkilinin aynı zamanda … esas unsurlu markayı ilk defa kullanan ve piyasada bilinir hale getiren kişi olduğunu, davalı yanın … esas unsurlu markayı kullanımının hiçbir yasal hakka dayalı olmadığını, müvekkillerinin marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini iddia ederek, davalının müvekkillerinin tescilli marka hakkına tecavüz teşkil eder şekilde haksız ve tescilsiz olarak gerçekleştirdiği … ibareli kullanımlarının tedbiren durdurulması ve önlenmesine, davalının Vivento ibaresini içeren tabela, katalog, belge, fatura, kartvizit ve sair her türlü tanıtım unsurlarına ve yine markanın kullanıldığı her türlü ürün ve mallara bulundukları mağaza, imalathane, depo, gümrük bölgesi ve sair diğer tüm yerlerde, üretilen, depolanan ve satışı yapılan ürünlere ve bunların üretiminde münhasıran kullanılan makinalara bulundukları her yerde el konulmasına ve muhafaza altına alınmasına, davalı yanca haksız olarak kullanıldığı iddia edilen … alan adlı web sitesi ile “…” adlı instagram hesabı başta olmak üzere tespit edilecek diğer tüm sosyal medya hesapları ve bu nitelikteki internet ortamındaki kullanımların durdurulmasına ve erişimin engellenmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın konusunun marka tecavüzünün tespiti ve önlenmesi olduğunu, hali hazırda devam eden yine … 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasına kayıtlı marka hükümsüzlüğü davasının devam ettiğini, mevcut davanın .. tescil numaralı “…” markasının esaslı unsuru olarak nitelendirilen “…” adlı markanın kullanımlarının engellenmesine ilişkin olduğunu, … 2. Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında hükümsüzlük kararı alınması halinde iş bu davanın konusuz kalacağını, … esas sayılı dosyanın bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, açılan davanın kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin gerçek hak sahibi olduğunun bilindiğini, davacının tedbir taleplerinin müvekkilini mağdur etmek olduğunu, …esas sayılı dosyada da tedbir taleplerinin bulunduğunu belirterek, … 2. Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasına kayıtlı markanın hükümsüzlüğü davasının bekletici mesele yapılmasını, ve davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizde açılan dava 6769 sayılı SMK hükümleri uyarınca açılmış marka tecavüzünün tespiti ve önlenmesi talepli davadır.
Mahkememizin 2020/178 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, taraflarının dosyamız tarafları ile aynı dava konusunun yine aynı markaya ilişkin marka tecavüzünün önlenmesi ve men’ine ilişkin olduğu, aralarında hukuki ve fiili irtibat olduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK.nun 166. maddesi uyarınca “(1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2)Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3)Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir.” denilmektedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkememizin iş bu dava dosyası ile yine Mahkememizin 2020/178 esas sayılı dosyası arasında fiili ve hukuki bağlantısının mevcut olduğu, biri hakkında verilecek hükmün diğerini de etkileyeceği anlaşıldığından usul ve dava ekonomisi de gözönüne alınarak her iki dosyanın birleştirilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Mahkememizin işbu dava dosyası ile yine Mahkememizin 2020/178 esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu anlaşılmakla davaların BİRLEŞTİRİLMESİNE, yargılamaya birleşen dosya üzerinden devam olunmasına, esasın bu şekilde kapatılmasına,
2-Esasımızın bu şekilde kapatılarak yargılamanın birleştirilen 2020/178 esas sayılı dosyamız üzerinden yürütülmesine,
3-İhtiyati tedbir taleplerinin birleşen dosya üzerinden değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda esas hükümle birlikte yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/11/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır