Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/252 E. 2022/192 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/252 Esas
KARAR NO : 2022/192

DAVA : Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
DAVA TARİHİ : 27/07/2020
KARAR TARİHİ : 27/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; Müvekkil “…” markasının 1966’dan beri Türkiye’de hemen her eve girmiş, teknolojisi, tasarımı ve yenilikçi kişiliği ile tüketicilerin hayatlarına kolaylık sağlayan, sektörde birçok üretiminde ilki başararak yurtiçinde ve yurtdışında büyük bir başarı elde ettiğini, herkesçe bilinir hale geldiğini ve resmi olarak da tanınmış marka unvanına sahip olduğunu, müvekkili şirketin TPMK nezdinde tescilli birçok markanın da sahibi olduğunu, müvekkili “…” markasının resmi web sitesi … olmakla birlikte, buna rağmen … şeklinde bir web sitesinin var olduğu, sitenin alan adı sahibinin sorgulaması yapıldığında (… üzerinden) … olduğu ve söz kanusu sitenin arkadaşlık sitesi ve jigola ajansı” adı altında hizmet verdiği, kişilere bu siteye yönlendiren mesajlar atılarak reklam yapıldığının taraflarınca tespit edildiğini, … sitesine iğinde, verilen hizmetin sözde … Ltd. Şti.’ne ait olduğu, şirketin sözde vergi levhası ve sözde marka yenileme belgesinin aleni olarak yayınlandığı, ancak söz konusu belgelerin TPMK (…) ve … üzerinden sorgulaması yapıldığında böyle bir marka ve şirketin bulunmadığı anlaşıldığını, hal böyle olunca, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu madde 29 ve madde 7/2-c uyarınca … markasının sahibi olan müvekkil şirketini izni olmaksızın yapılan bu kullanım hukuka aykırı olduğu söz konusu sitenin erişiminin engellenmesi adına taraflarınca talepte bulunulduğu ve … 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … D. İş,… Karar sayılı kararı ile erişimin engellenmesine yönelik tedbir taleplerinin kabul edildiğini, sitenin tamamen kötü niyetle, hukuka uygun olmayan bir faaliyet gösterdiğini ve bunu yaparken de müvekkili şirketin tanınmış ve seri diğer markalarının neredeyse aynısı olan bir alan adı kullanarak adeta planlanmış, karıştırılmaya müsait olduğu bilinciyle müvekkil markasına ve ticari itibarına karşı bir saldırı mahiyetinde hareket edildiğini, müvekkiline ait tescilli markaya yönelik markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki “…” alan adının haklı bir sebep olmaksızın kullanılması vb. açıklanan nedenlerle başkaca her türlü dava, talep ve beyanda bulunma hakları saklı kalmak kaydıyla, söz konusu fiillerin müvekkili marka hakkına tecavüz olduğunun tespitini, önlenmesini, durdurulmasını, kaldırılmasını, tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirler alınmasını, ticaret unvanından terkinini, hükmün masrafları karşı taraf ait olmak üzere SMK m. 149/1-g’ye uygun olarak ilanını, … 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … D. İş, …Karar sayılı kararı ile erişimin engellenmesine yönelik tedbirin devamını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz 12/08/2020 tarihli Tensip Zaptında “…Taraf teşkilinin sağlanması açısından; davalının açık kimliği (ad, soyad, TC kimlik numarası yahut tüzel kişilik ise adı ve vergi/mersis numarası) ile adres bilgilerinin tespit edilerek 2 HAFTALIK KESİN SÜRE İÇİNDE mahkememize bildirmeniz, aksi halde HMK’nın 119/2 maddesi uyarınca verilen kesin süre içinde gerekli işlemlerin yapılmaması halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLECEĞİ hususunun davacı yana ihtaratlı davetiye ile tebliğine…” karar verilmiş ve davacı vekilinin 21/10/2020 tarihli talep dilekçesinde “…Bu doğrultuda, … web sayfasına hizmet sağlayıcısı olan …ticaret sicil numaralı …Şirketi’nde …’e ait T.C. kimlik numarası ve doğum tarihi bilgisi mevcut olup, tarafın adres bilgisinin tespit edilebilmesi amacıyla, hak kaybı yaşamamamız adına en kısa sürede … Şirketi’ne (Adresi: …) müzekkere yazılarak … web sitesine ait bilgiler ile …’e ait kendilerinde yer alan bilgilerin istenmesini…” talep etmiş olmakla Mahkememiz 24/11/2020 tarih ve 2020/252 Esas sayılı yazısı ile … Şirketine müzekkere yazılmış “..Mahkememizce yapılan yargılamada verilen tensip kararı uyarınca, dava konusu … alan adının sahibi olduğu tespit edilen …’e ait TC kimlik numarası ve tebligata yarar açık adresinin tespit edilerek, cevabın ACELE olarak Mahkememize gönderilmesi…” istenilmiş olup … Şirketince sunulan cevabi yazıda davalıya ait bilgiler tespit edilmiştir.
Marka tescil belgeleri ve mahkememiz değişik iş dosyası dosya içerisine alınıştır.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı davalının … 1 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünde hükümlü olduğu … 1 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 20/10/2021 tarih ve… sayılı yazılarıyla anlaşıldığı üzere vasi tayin edildiği vasisinin … olduğu tespit edilmiş ve davalının herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan deliller, belgeler ve TPMK kayıtları celp edilmiş olup … ANONİM ŞİRKETİ adına tescilli “…” ibareli markalara ilişkin, kullandığı ürün ve hizmet listesini, tescil tarihini, koruma süresini, renkli ibaresini ve tescil
belgesindeki bilgilerin aynısını içerir onaylı renkli sicil kayıtları celp edilmiş, markaların halen sahibi adına geçerliliğini koruduğu anlaşılmıştır. Ayrıca, Mahkememiz …D.İş sayılı dosyası işbu dosya içerisine alınmış olup işbu dosyada verilen 17/07/2020 tarih … sayılı Değişik İş Kararı ile “…6100 sayılı HMK’nın 389-390 maddeleri ile 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 159.maddesi gereğince İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNİN takdiren 10.000,00 TL (onbintürklirası) nakdi teminat veya aynı miktarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibrazı şartıyla KABULÜ İLE, Talep konusu; “…” adlı internet sitesine ERİŞİMİN ENGELLENMESİNE..” karar tesis olunmuş ve Mahkememiz 12/08/2020 tarihli Tensip Zaptının 16. Maddesi gereğince “…Mahkememizin 2020/112 D.İş sayılı dosyasında verilen İHTİYATİ TEDBİRİN DEVAMINA…” karar verilmiştir.
İş bu dava markaya tecavüzün tespiti durdurulması önlenmesi ortadan kaldırılması taleplerine ilişkindir.
Markaya Tecavüz iddiası yönünden;
6769 sayılı Kanunun 29. maddesinde marka hakkına tecavüz sayılan fiiller sayılmıştır. Bunlar Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7. maddede belirtilen biçimlerde kullanmak, marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak, marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek halleridir.
İlgili Kanunun 7 inci maddesi; “Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır: a)Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması. b)Tescilli marka ite aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle betik tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması. c)Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması.
Aşağıda belirtilen durumlar, işaretin ticaret alanında kullanılması hâlinde, ikinci /fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir: a)İşaretin, mal veya ambalajı üzerine konulması. b)İşareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi. c)İşareti taşıyan malın ithal ya da ihraç edilmesi. ç)İşaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması. d)İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması. e)İşaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması. f)İşaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması. ” hükümlerine amirdir.
Kanunun 149.maddesinde “Sınai mülkiyet hakkı tecavüze uğrayan hak sahibi, mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir: a)Fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti. b)Muhtemel tecavüzün önlenmesi. c)Tecavüz fiillerinin durdurulması. ç)Tecavüzün kaldırılması ile maddi ve manevi zararın tazmini. d)Tecavüz oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde elkonulması. e)(d) bendi uyarınca elkonulan ürün, cihaz ve makineler üzerinde kendisine mülkiyet hakkının tanınması f)Tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin alınması, özellikle masraflar tecavüz edene ait olmak üzere (d)bendine göre elkonulan ürünler ile cihaz ve makine gibi araçların şekillerinin değiştirilmesi, üzerlerindeki markaların silinmesi veya sınai mülkiyet haklarına tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhası. g)Haklı bir sebebin veya menfaatinin bulunması hâlinde, masrafları karşı tarafa ait olmak üzere kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya özet olarak ilan edilmesi veya ilgililere tebliğ edilmesi” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
SMK m. 29/1-a atfıyla uygulanacak olan SMK m, 7/2- b’ye göre tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tesdili markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması, marka hakkına tecavüz niteliği taşıyacaktır.
Mutlak hak niteliğini taşıyan markanın, marka sahibinin izni olmaksızın bir başkası tarafından kullanılması yasaklanmış bulunmaktadır. Markanın sahibinden başkası tarafından aynen veya taklit, tağyir, iltibas suretiyle kullanılıp kullanılmadığının saptanmasında her şeyden önce markanın şekil ve anlam itibariyle taşıdığı baskın unsur göz önünde tutulmalıdır. Bu baskın unsurun aynen veya değiştirilerek başkası tarafından kullanılması, haksız olarak kullanımın tespitinde büyük önem taşır. Bir marka ana özellikleri itibariyle başkası tarafından bir hakka dayanmadan kullanıldığında tecavüz unsuru gerçekleşmiş olur (Erdal Noyan, Marka Hukuku, Ankara 2006, s.545). Bir marka hakkına tecavüz teşkil edilebilmesi için, markayla ayniyet taşıyan veya benzer olan işaretin, tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal veya hizmetlerde alıcıların karıştırılmasına sebebiyet verecek şekil ve surette kullanılması gerekir.
6100 sayılı HMK’nın “USUL EKONOMİSİ İLKESİ” başlıklı Madde 30-“(1)Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” hükmüne amirdir.
Dosya içerisine alınan internet ekran görüntüleri, marka tescil belgeleri ve tüm deliller dikkate alındığında inceleme yapılmasının esasa etkili olmadığı usul ekonomisine uygun düşmeyeceği anlaşılmakla inceleme yapılmaksızın yargılamaya devam olunmuştur.
Tüm dosya kapsamı yukarıda izahı yapılan mevzuat ve açıklamalar kapsamında değerlendirildiğinde; davalının davacıya ait bilinirliği yüksek “…” markasını izinsiz bir şekilde alan adı olarak kullandığı bu kullanımın izahı yapılan mevzuat kapsamında markaya tecavüz teşkil ettiği sonucuna ulaşılmış olup davacının sübut bulan markaya tecavüze yönelik davasının kabulü ile davalının davacıya ait tescilli markayı alan adı olarak kullanmaktan ibaret eyleminin markaya tecavüz teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, ortadan kaldırılmasına, … ibareli alan adının terkinine, tedbir kararının karar kesinleşinceye kadar teminatsız olarak devamına, yatırılan teminatın talep halinde davacıya iadesine aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile davalının davacıya ait tescilli markayı alan adı olarak kullanmaktan ibaret eyleminin markaya tecavüz teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, ortadan kaldırılmasına, … ibareli alan adının terkinine, tedbir kararının karar kesinleşinceye kadar teminatsız olarak devamına, yatırılan teminatın talep halinde davacıya iadesine,
2-Alınması gerekli harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye kalan 26,30 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan: 141,35 TL posta ücreti ve 116,60 TL harç olmak üzere toplam 257,95 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen tecavüz talebine ilişkin hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/10/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸