Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/202 E. 2020/416 K. 26.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/202
KARAR NO : 2020/416

DAVA : Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/12/2018
KARAR TARİHİ : 26/11/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili… 19 ATM ne sunmuş olduğu dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkilinin … Tic. A.Ş olan unvanını 1998 yılından beridir … Ticaret Sicil Müdürlüğüne tescilli ticaret unvanı olarak kullandığını, bu ibarenin aynı zamanda 2013 yılından bu yana marka siciline tescilli olduğunu, davalı … Ltd Şti unvanını müvekkili şirketi adına tescil edilen ticaret unvanında yer alan ek kısımlarının ayırt edilemeyecek kadar benzer olması nedeniyle iltibas meydana getirdiğini, … tarafından düzenlenen 22/02/2018 düzenlenme tarihli faturanın davalıya gönderilmesi gerekirken iş bu benzerlik nedeniyle müvekkil şirkete gönderilmiş olduğunu, benzerliğin bu şekilde öğrenildiğini, davalının müvekkili ile aynı alanda ticari faaliyet yaptığını, davalı şirketin müvekkil şirkete ait ticaret unvanına tecavüzünün tespiti önlenmesi ve menine, davalı şirketin kullanmakta olduğu ticaret unvanında yer alan “…” ibaresinin silinmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkilinin unvanının tescilli olduğunu ve … ve … kelimelerinin ayrı yazıldığını müvekkili şirketin ticaret unvanı ile davacı şirketin ticaret unvanının iltibas yaratacak ve haksız rekabete teşkil edecek şekilde benzer olmadığını, davacı tarafın iddialarını kabul etmemekle birlikte tarafların ticaret unvanlarının iltibas yaratacak şekilde benzer olduklarının kabulünde dahi müvekkili şirketin ticaret siciline tescillinin üzerinden çok uzun süre geçmiş olduğunu ve huzurdaki davanın makul sürede açılmadığından sessiz kalma nedeniyle hak kaybı olduğunu, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarınında bu yönde olduğunu, esasa ve usule ilişkin itirazlarının değerlendirilerek haksız ve hukuki olmayan davanın reddini talep etmiştir.
Dava dilekçesi … 19. ATM’nin… esas sırasına kaydolunmuş olup, ilgili mahkemece … tarih ve … karar sayılı görevsizlik kararıyla, davacı tarafın kullanmış olduğu ticaret unvanın 2013 senesinden beri marka siciline tescilli olduğundan bahisle yargılamanın mahkememiz görev alanında kaldığı gerekçesiyle dava dosyası mahkememize gönderilmiştir.
Davacı vekili 26/11/2020 tarihli celsedeki beyanlarında özetle; taleplerinin davalı tarafça ticaret unvanında kullanılan … ibaresinin terkinine ilişkin olduğu, tescilli markaya dayalı talep ve iddialarının bulunmadığı, markaya tecavüz yönünden de bir iddialarının bulunmadığı görev hususunda takdirin mahkemede olduğunu bildirdiği anlaşılmıştır.
Dava ticaret mahkemesi görevsizlik kararında da belirtildiği ve davacı tarafın yargılama safahatında dava dilekçesi ve duruşmada ısrarla belirttiği üzere TTK 52 kapsamında ticaret unvanına tecavüzün tespiti, men ve terkine ilişkindir.
TTK Madde 39- (1) Her tacir, ticari işletmesine ilişkin işlemleri, ticaret unvanıyla yapmak ve işletmesiyle ilgili senetlerle diğer belgeleri bu unvan altında imzalamak zorundadır. (2) (Değişik fıkra: 26/06/2012-6335 S.K./6.md.) Tescil edilen ticaret unvanı, ticari işletmenin görülebilecek bir yerine okunaklı bir şekilde yazılır. Tacirin işletmesiyle ilgili olarak düzenlediği ticari mektuplarda ve ticari defterlere yapılan kayıtların dayandığı belgelerde tacirin sicil numarası, ticaret unvanı, işletmesinin merkezi ile tacir internet sitesi oluşturma yükümlülüğüne tabi ise tescil edilen internet sitesinin adresi de gösterilir. … Madde 40- (1) Her tacir, ticari işletmenin açıldığı günden itibaren onbeş gün içinde, ticari işletmesini ve seçtiği ticaret unvanını, işletme merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve ilan ettirir. Hükümlerine amirdir.
Yine aynı yasanın “UNVANINA TECAVÜZ EDİLEN KİMSENİN HAKLARI” başlıklı Madde 52- (1) Ticaret unvanının, ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması hâlinde hak sahibi, bunun tespitini, yasaklanmasını; haksız kullanılan ticaret unvanı tescil edilmişse kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesini veya silinmesini, tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, gereğinde araçların ve ilgili malların imhasını ve zarar varsa, kusurun ağırlığına göre maddi ve manevi tazminat isteyebilir. Maddi tazminat olarak mahkeme, tecavüz sonucunda mütecavizin elde etmesi mümkün görülen menfaatinin karşılığına da hükmedebilir. (2) Mahkeme, davayı kazanan tarafın istemi üzerine, giderleri aleyhine hüküm verilen kimseye ait olmak üzere, kararın gazete ile yayımlanmasına da karar verebilir. Hükümlerine amirdir.
Ticaret unvanı tacirlerin ticari işletmeleriyle ilgili işlemleri yaparken kullandıkları isimdir. Bu yönüyle ticaret unvanı bir taciri diğer tacirlerden ayırt etmeye yarayan tanıtma vasıtasıdır. Ticaret unvanını sadece tacirler kullanabilir; tacir olmayan kişi (esnaf) ticaret unvanı kullanamaz. Ayrıca tacir, seçtiği ve usulüne uygun olarak tescil ettirdiği ticaret unvanını ticari işletmesiyle ilgili işlemleri yaparken kullanmak zorundadır. Ticaret unvanı “çekirdek” ve “ek” olmak üzere iki kısımdan oluşur. Ticaret unvanında “çekirdek” kısmı zorunlu olmasına rağmen, “ek” kullanılması kural olarak zorunlu değildir. Bununla birlikte, ticaret unvanı, “çekirdek” yanında “ek” de ihtiva ediyorsa bir bütün hâlinde korunur (Arkan, S.:Ticari İşletme Hukuku, Ankara, 2018, s. 278).
TTK 4. Maddesine göre; her iki tarafında ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın TTK da düzenlenen davalar ticari dava sayılır.
TTK’nın 4. Maddesinde her iki taraf için ticari sayılan hususlardan doğan hukuk davaları ile Türk Ticaret Kanunununda tanzim olunan hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı belirtilmiş, 5. Maddesinde de ticari davaların Ticaret Mahkemeleri tarafından bakılması gerektiği hükmüne yer verilmiştir.
HMK’nın 114. Maddesi hükmünde, dava şartları düzenlenmiş olup 114/1-c maddesinde “mahkemenin görevli olması”ndan açık bir şekilde bahsedilmiştir. HMK’nın 115. Maddesi düzenlemesine göre; “mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır” Yasal düzenleme kapsamında dava şartlarının yargılamanın her aşamasında değerlendirilmesinin gerekli olduğu, boşuna zaman ve masraf kaybına neden olunmaması gözetilerek yargılamanın sürümcemede kalmaması ve hızlandırılması, usul ekonomisi ilkesi gereğince dava şartı olan görev değerlendirilmiştir.
Mahkememiz ihtisas mahkemesi olup, 5846 sayılı Yasa’nın 76. Maddesinde açıkça belirtildiği üzere; Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun düzenlendiği hukuki ilişkilerden doğan davalar ile SMK kapsamında düzenlenmiş olan marka, patent, tasarım gibi uyuşmazlık konusu davalara bakmakla görevlidir. Dosyada buna ilişkin herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; izahı yapıldığı üzere davanın TTK 52 kapsamında ticaret unvanının terkinine ilişkin olup, tarafların marka tescillerinin bulunmasının mahkememizi doğrudan görevli kılmayacağı izahtan vareste olup SMK kapsamında iddiaları olmayan ve sınai haklar kapsamında bulunmayan uyuşmazlık yönünden izahı yapılan mevzuat kapsamında Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu, ihtisas mahkemesi olan mahkememizin görev alanında kalmadığı anlaşılmakla her ne kadar … 19.Asliye Ticaret Mahkemesince görevsizlik kararı verilmiş ise de dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları kapsamında yargılamanın görevsizlik kararı veren Asliye Ticaret Mahkemesince uyuşmazlığın değerlendirilmesi gerektiği kanaatiyle karşı görevsizlik kararı vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın görev yönünden reddine, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Karanın kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde; aynı konuda … 19. Asliye Ticaret Mahkemesinin görevsizlik kararı vermesi sebebiyle 6100 sayılı HMK’nın 21/1-c maddesi uyarınca yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ İLGİLİ HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Karar kanun yolundan geçmek suretiyle kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde başvurulduğunda dosyanın görevli ve yetkili … 19. Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-6100 Sayılı HMK’nın 323 ve 331/2. maddeleri gereğince davaya görevli ve yetkili mahkemede devam edilmesi halinde harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli ve yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına, görevsizlik kararından sonra davaya görevli ve yetkili mahkemede devam edilmez ise talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden bu hususların tespitine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle , İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/11/2020

Kâtip …
¸

Hâkim …
¸