Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/187 E. 2020/224 K. 26.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/187 Esas
KARAR NO : 2020/224
DAVA : Marka (Tanınmış Marka Olduğunun Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 24/06/2020
KARAR TARİHİ : 26/06/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan marka (Delil tespiti) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin sanal ofis, toplantı odası,hazır ofis ve benzeri hizmetler sunan bir anonim şirket olduğunu, şirketin ticaret unvanının parçası olan “…” ifadesi de 09.01.2016 tarihinden başlamak üzere 04.10.2016 tarihinde marka olarak tescil edilmiş olduğunu, taraflarınca Google arama motoruna “…” ve “…” yazılarak arama yapıldığında, arama sonuçlarında müvekkili şirket ile ilgisi bulunmayan ve müvekkili şirketle faaliyet konusu aynı olan davalı şirketin internet sitesinin Google reklamı olarak çıktığını, davalı şirket ile müvekkili şirketin faaliyet konusunun aynı olduğunu, müvekkili şirketin “…” markasının ve www … com internet adresinin sahibi olduğunu, davalı tarafın müvekkiline ait marka olan “…” anahtar kelimesini kullanarak, en yaygın kullanılan arama motoru Google üzerinden, kendi reklamını yapmakta olduğunu, bir kelime Google’da aratıldığında arama sonuçlarında “reklam” yazıyorsa, o web sitesinde “aratılan kelime” Google Adwords reklam sistemi dahilinde “anahtar kelime” olarak kullanılmış olduğundan Google geliştirdiği “AdWords” reklam sistemiyle, parasını ödeyenlere, reklam verenlerin seçtikleri anahtar kelimeleri kullanarak, kullanıcıların yaptıkları aramalarda reklamlarını yapmalarını sağladığını, davalı şirketin “adwords” reklam sitemi yoluna başvurmuş olduğunu ve müvekkili şirket adına tescilli marka “…” ve “…” ibarelerini de haksız şekilde anahtar kelime olarak belirlemiş olduğunu, açıklanan sebeplerle müvekkili şirketin tescilli markası ve ticaret unvanı olan “…” ibaresinin marka hakkını ihlal eden ve haksız rekabet yaratan şekilde, internet ortamında anahtar kelime, yönlendirici kod ve alan adı olarak kullanılıp kullanılmadığının, www … co/ internet sitesine erişim için anahtar kelime, yönlendirici kod ve alan adı olarak kullanılıp kullanılmadığının, bu internet sitelerinin Google Adwords reklam sistemi dahilinde “…” ve “…” ibarelerini anahtar kelime olarak kullanıp kullanmadığının, Google Adwords reklam sistemi dahilinde kullanılıp kullanılmadığının,“…” ve “…” ibarelerinin anahtar kelime, yönlendirici kod ve alan adı olarak kullanan web sitelerinin içerik ve yer sağlayıcılarının internet reklamcılığı, adwords reklamcılığı, seo ve arama motorları optimizasyonu alanında uzman bir bilirkişi marifetiyle tespit edilmesini, delillerin dijital olması nedeniyle manipüle edilme ve/veya yok edilme olasılığının yüksek olması sebebiyle bu aşamada karşı taraflara tebligat yapılmamasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İş bu talep HMK 400. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gereken delil tespitine ilişkindir.
HMK’nın delil tespitine ilişkin 400. maddesine göre ” (1)Taraflardan her biri, görülmekte olan bir davada henüz inceleme sırası gelmemiş yahut ileride açacağı davada ileri süreceği bir vakıanın tespiti amacıyla keşif yapılması, bilirkişi incelemesi yaptırılması ya da tanık ifadelerinin alınması gibi işlemlerin yapılmasını talep edebilir. (2)Delil tespiti istenebilmesi için hukuki yararın varlığı gerekir. Kanunda açıkça öngörülen hâller dışında, delilin hemen tespit edilmemesi hâlinde kaybolacağı yahut ileri sürülmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ihtimal dâhilinde bulunuyorsa hukuki yarar var sayılır. “
Her ne kadar talep esas kaydı olarak girilmiş ise de talebin HMK 400 kapsamında delil tespitine ilişkin olduğu dava mahiyetinde olmadığı anlaşılmakla talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına esasın bu şekilde kapatılmasına karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Tespit isteyen vekili tarafından her ne kadar esas dava olarak tevziden işbu dava açılmışsa da talebin HMK 400 kapsamında değişik iş üzerinden değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla talep hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Esas defterinin bu şekilde kapatılmasına,
3-Dosyanın değişik iş esasına kayıt edilmek üzere tevzi bürosuna iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca 54,40 TL harç peşin alındığından ayrıca harç alınmamasına,
5-Tespit isteyen tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tarafların yokluğunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.26/06/2020

Katip …

Hakim …