Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/142 E. 2020/457 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/142
KARAR NO : 2020/457

DAVA : Marka Hakkına Tecavüzün Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi, Ortadan Kaldırılması
DAVA TARİHİ : 24/03/2020
KARAR TARİHİ : 10/12/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan marka hakkına tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi, ortadan kaldırıması davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; dünyaca tanınmış ve herkesçe bilinen … markasının TPMK nezdinde müvekkili şirket adına tescil edildiğini ve tanınmış bir marka olduğunu, müvekkilinin kombiden dizel enjektörlere, güneş panellerinden elektrikli el aletlerine uzanın geniş bir ürün yelpazesinde ürünlerinin mevcut olduğunu, … Gümrük Müdürlüğü, Tahsilat Taksitlendirme ve Geri Verme Şefliği’nin faks yolu ile başvurularına istinaden 16/03/2020 tarihinde tebliğ edilen … sayı ve FSMH konu eşyalar başlıklı yazısı ile müvekkili şirketin markalarının yer aldığı 8 adet matkap cinsi eşyanın … 2. Sulh Ceza Hakimliğinin … D.iş numaralı arama kararı ile davalının kullanımında olan … plakalı aracın bagajında yapılan aramada el konulduğunun bildirildiğini ve ürünlerin gümrükte bekleme süresinin dolması sebebiyle 10 gün içinde ihtiyati tedbir kararı getirmeleri gerektiğini, aksi takdirde ürünlerin tasfiye edileceğinin bildirildiğini, gümrük müdürlüğünde kendileri tarafından yapılan incelemede ürünlerin tamamının marka taklidi ürünler olduğunu, söz konusu ürünlerin serbest bırakılması halinde müvekkili şirketin korunan marka hakkının ihlal edileceğini ve piyasaya sahte ürün sürüleceğini, davalının müvekkili şirketin markasının ayırt edilemeyecek şekilde benzerini taklit etmek suretiyle kullanması sebebiyle marka hakkına tecavüz eylemlerinde bulunduğunu iddia ederek, … Gümrük Müdürlüğünün söz konusu yazısına konu eşyalardan müvekkili adına tescilli … markalı ürünlerin taklidi olan markalı tüm eşyaların sahteliğinin şüpheye mahal vermediği ve ihtiyati tedbir kararı verilmek suretiyle Gümrük Müdürlüğünün bünyesinde muhafaza edilmesine, davalılar tarafından müvekkili şirketin marka hakkına vaki tecavüzün durdurulmasına ve giderilmesine, söz konusu eşyaların sahteliğinin tespitine, marka hakkına tecavüz teşkil eden eşyaya el konulması ile dava sonunda imhasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen cevap ve delil sunmamış, duruşmalara da katılmadığı anlaşılmıştır.
Dosyada taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmış, TPMK kayıtları getirtilmiştir.
Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtlarının incelenmesinde, … tescil nolu 01, 06, 07, 08, 09, 10, 11, 12, 17 ve 21.sınıf emtialarında 30/12/1997 tarihinde tescil edildiği ve … adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
… 2. Sulh Ceza Hakimliğinin … D.iş sayılı dosyasının incelenmesinde, “Bakanlığımız Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğünün Müdürlüğümüze muhatap … tarih ve … sayılı yazıları konusu 11/11/2019 tarihli Cimer ihbarında ve Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğünce Alo 136 ihbar sistemi üzerinden Müdürlüğümüze yönlendirilen … tarihli … bildirim numaralı ihbarda özetle ‘… isimli şahsın herhangi bir vergi ve maliye kaydı bulunmadan gümrük kaçağı ürünlerin sanal ortamdan satışını yaptığını ve haksız kazanç elde ettiğini ve şahın … numaralı telofonu kullandığı’ bilgisi verilmiştir. İhbar konusu ile alakalı olarak … tarih ve 17.00 saatli Araştırma Telefon Görüşme ve Adres Tespit Tutanağı ve … tarih ve 16.15 saatli Araştırma Tutanağı düzenlenmiş ancak şahsın ikamet adresi tespit edilememiştir. Yapılan araştırmalara istinaden 04/03/2020 günü saat 10.30 sularında … T.C kimlik numaralı …, … numaralı telefonundan aranarak sosyal medya üzerinden paylaştığı el aletleri (matkap, kırıcı vb) cinsi eşyaları görmek üzere müşteri olarak telefonumuza gönderdiği … önüne geldiğimiz söylenmiş, … isimli şahıs yanımıza gelerek satışını yaptığı eşyaların aracının bagajında bulunduğunu söyleyerek sitenin otoparkında bulunan … plakalı gri renkte … marka aracın bagajını açmış, bagaj içerisinde yabancı marka farklı modellerde matkap ve kırıcı cinsi eşyalar görülmüş, … isimli şahsa bu eşyaları kaç Türk Lirasına sattığı sorulduğunda fiyatların 200 ila 300 Türk Lirası arasında değiştiği, eşyaların garantisinin bulunmadığını ve şahsın eşyalara ait fatura kesemeyeceğini beyan etmesi üzerine eşyaların garantisinin bulunmadığı bahane edilerek satın alınmadan personellerimiz aracın yanından ayrılmıştır. … plakalı aracın yapılan sorgulamasında … T.C kimlik numaralı … isimli şahsın eşi … T.C. kimlik numaralı … isimli şahıs üzerine tescilli olduğu tespit edilmiştir. Konuya ilişkin 04/03/2020 tarih ve 16.00 saatli Araştırma ve Telefon Görüşme Tutanağı tanzim edilmiştir. … isimli şahsın kullandığı … T.C. kimlik numaralı … isimli şahıs üzerine tescilli … plakalı gri renkte … marka aracın 05/03/2020 tarihinde gündüzleyin (1) defaya mahsus arama yapılmasına ve arama sonucunda elde edilen suç delillerine el konulmasına CMK 116-119, 127, maddeleri gereğince karar verilmesi kamu adına talep olunur.” şeklinde arama el koyma kararı verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce düzenlenen 27/03/2020 tarihli tensip tutanağının 14/a maddesi uyarınca el konulan 8 adet ürün bedeli üzerinden %5 olan 407,60 TL teminat karşılığında, davalı …’nin, … Gümrük Müdürlüğünün … sayılı ve FSMH konu eşyalar başlıklı “8 adet … marka matkap cinsi eşyaya el konulduğu” bildirilen, … numaralı Fikri ve Sınai Mülkiyet Haklarına İlişkin Durdurma Kararı’na istinaden el konulan ürünlerine masrafı talep edene ait olmak üzere Gümrük Müdürlüğü nezdinde muhafaza altına alınmasına dair ihtiyati tedbir kararı verildiği anlaşılmıştır.
Dava, 6769 sayılı SMK hükümleri uyarınca açılmış marka hakkına tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve ortadan kaldırılması talebine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın “USUL EKONOMİSİ İLKESİ” başlıklı Madde 30-“(1) Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” hükmüne amirdir.
Dosya kapsamı davacının talepleri dikkate alındığında dava dilekçesi ekinde yer alan “… ŞTİ.” şirketi çalışanı olduğu anlaşılan … tarafından düzenlenen 24/03/2020 tarihli ele geçirilen ürünlere ait görselleri içerir tespitlerde ; Gümrük Müdürlüğünde yapılan inceleme sonucunda 8 adet makinenin hiç birinin orjinal … ürünü olmadığının tespit edildiği, makinelerin belirleyici özelliklerinin gövdede … markasının yapıştırma harflerle yapıştırılmış olduğu, logonun kağıt bir etiket ile gövdeye yapıştırıldığı, model etiketinin kalitesiz ve orjinal renk dışında olduğu, kutular üzerindeki markanın yapıştırma olduğu, kalitesiz tam kapanamayan kutu kullanıldığı, kutu içerisinde yer alan aksesuar ve uçların … ürünü olmadığı, 4 adet …ve 4 adet … modellerin talit edildiğinin değerlendirildiği, davalı tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmadığı gibi ürünlerin taklit olmadığı yönünde bir savunma ileri sürülmediği, kolluk tahkikat tutanaklarında da ürünlere ait fatura sunulmadığının tespit edildiği dikkate alındığında tekrardan inceleme yapılmasını gerektirir bir durumun bulunmadığı anlaşılmakla usul ekonomisi gözetilerek bilirkişi incelemesi yapılmaksızın yargılamaya devam olunmuştur.
6769 sayılı Kanunun 29. maddesinde marka hakkına tecavüz sayılan fiiller sayılmıştır. Bunlar Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7. maddede belirtilen biçimlerde kullanmak, marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak, marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek halleridir.
İlgili Kanunun 7 inci maddesi; “Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır: a)Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması. b)Tescilli marka ite aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle betik tarafından tescilli marka ile iîişkilendiribne ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması. c)Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması.
Aşağıda belirtilen durumlar, işaretin ticaret alanında kullanılması hâlinde, ikinci /ifcra hükmü uyarınca yasaklanabilir: a)İşaretin, mal veya ambalajı üzerine konulması. b)İşareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanmast veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi. c)İşareti taşıyan malın ithal ya da ihraç edilmesi. ç)İşaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması. d)İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya me?ru bagtoaftsı c/maması şartıyla işaretin aynt veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması. ” hükümlerine amirdir.
SMK’nın 149.maddesinde “Sınai mülkiyet hakkı tecavüze uğrayan hak sahibi, mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir: a) Fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti. b) Muhtemel tecavüzün önlenmesi. c) Tecavüz fiillerinin durdurulması. ç) Tecavüzün kaldırılması ile maddi ve manevi zararın tazmini. d)Tecavüz oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde elkonulması. e) (d) bendi uyarınca elkonulan ürün, cihaz ve makineler üzerinde kendisine mülkiyet hakkının tanınması f)Tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin alınması, özellikle masraflar tecavüz edene ait olmak üzere (d) bendine göre elkonulan ürünler ile cihaz ve makine gibi araçların şekillerinin değiştirilmesi, üzerlerindeki markaların silinmesi veya sınai mülkiyet haklarına tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhası. g)Haklı bir sebebin veya menfaatinin bulunması hâlinde, masrafları karşı tarafa ait olmak üzere kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya özet olarak ilan edilmesi veya ilgililere tebliğ edilmesi” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Mutlak hak niteliğini taşıyan markanın, marka sahibinin izni olmaksızın bir başkası tarafından kullanılması yasaklanmış bulunmaktadır. Markanın sahibinden başkası tarafından aynen veya taklit, tağyir, iltibas suretiyle kullanılıp kullanılmadığının saptanmasında her şeyden önce markanın şekil ve anlam itibariyle taşıdığı baskın unsur göz önünde tutulmalıdır. Bu baskın unsurun aynen veya değiştirilerek başkası tarafından kullanılması, haksız olarak kullanımın tespitinde büyük önem taşır. Bir marka ana özellikleri itibariyle başkası tarafından bir hakka dayanmadan kullanıldığında tecavüz unsuru gerçekleşmiş olur (Erdal Noyan, Marka Hukuku, Ankara 2006, s.545). Bir marka hakkına tecavüz teşkil edilebilmesi için, markayla ayniyet taşıyan veya benzer olan işaretin, tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal veya hizmetlerde alıcıların karıştırılmasına sebebiyet verecek şekil ve surette kullanılması gerekir.
Tüm dosya kapsamı, kolluk tahkikat tutanakları, dava dilekçesine ekli sunulan teknik değerlendirme raporu ve izahı yapılan mevzuat kapsamında talep değerlendirildiğinde; davalı tarafından piyasaya sunulan ve … Gümrük Müdürlüğü nezdinde el konulan (… sayı ve FSMH ihlaline konu eşya konulu yazışmasında belirtilen ve tensiben tedbir kararı verilen) ürünlerde davacıya ait tescilli ve tanınmış (tanınmışlık olgusu izahtan vareste olmakla) … markasını herhangi bir hakka dayalı olmaksızın izinsiz olarak kullanılmasından ibaret eyleminin tüketiciler nezdinde iltibasa yol açacağı ve markaya tecavüz teşkil ettiği sonucuna ulaşılmış, usul ekonomisi gözetilerek tekrardan rapor alınmaksızın marka hakkına tecavüze dayalı taleplerin kabulüne ve el konulan ürünlerin imhasına karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, davalı kullanımlarının davacıya ait tanınmış ve tescilli markalara tecavüz teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, ortadan kaldırılmasına,
2-Bu kapsamda … Gümrük Müdürlüğü nezdinde el konulan (… sayı ve FSMH ihlaline konu eşya konulu yazışmasında belirtilen ve tensiben tedbir kararı verilen) konu ürünlerin karar kesinleştiğinde masrafları davalıya ait olmak üzere imhasına,
3-27/03/2020 tarihli tensip tutanağının 14/a maddesi uyarınca verilen tedbir kararının takdiren teminatsız olarak devamına, yatırılan teminatın talep halinde yatırana iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 54,40 TL karar harcı peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan: 84,25 TL posta gideri ve 108,80 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 193,05 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
8-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/12/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır