Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/118 E. 2022/174 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/90 Esas
KARAR NO : 2022/179

DAVA : Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/02/2020
KARAR TARİHİ : 13/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı karşı davalı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkilinin … isimli işletmesinde, tekneler için özel yatak ölçülerinde çarşaflar, nevresim ve pike takımları, özel nakışlı havlu setleri, bornoz, peştamal, masa üstü ürünleri; masa örtüsü, runner, Amerikan Servis, peçete, polar ve triko battaniyeler, triko şallar, özel minderler başta olmak üzere deniz yaşamına uygun özelliklerde ürünler tasarlayıp sattığını; aynı sektörde faaliyet gösteren davalının … 13. Noterliği vasıtası ile … tarihli … yevmiye sayılı ihtarnameyi tarafına göndererek … ve … tescil sayılı tasarım belgelerinin sahibi olduğu ve anılan belgelerde yer alan bazı tasarımların davacı yanın ihlal ettiğinin ihtar edildiğinden sebep; davalıya cevaben … 20. Noterliği vasıtası ile… tarihli ve… yevmiye sayılı ihtarnamesi ile iddialarını reddettiğini; … sayılı çoklu tasarım belgesinin başvuru tarihinin 17.10.2016 olup 10 adet ve … sayılı çoklu tasarım belgesinin başvuru tarihinin 05.08.2019 olup 10 adet tasarım içerdiğini ve fakat anılan tasarımların yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini haiz olmadığını; bu neviden tasarımların geçmişten bu yana; davacı tasarrufundaki …/ adresli Facebook ve … (04/05/2014, 14/02/2015, 12/06/2016, 13/05/2016) adresli Instagram sayfalarında 2014, 2015 yıllarındaki paylaşımları gerekse, … internet alan adlı web sitesinde “…” (14/10/2015) Google arama robotunda “…” arama sonuçları (2016 öncesi), Google arama robotunda “…” aramasıyla ulaşılan örnekler (2016 öncesi), .. sayfasında “…” başlıklı paylaşım (27/05/2015) örneklerinden kıyasla; davalı tasarımlarının dünyada pek çok kişi tarafından kullanılan harcıâlem tasarımlar olduğunu beyan ve iddia ederek açıklanan nedenlerle dava neticesi verilecek karar kesinleşinceye dek davalı adına tescilli …ve … sayılı tasarımlarının üçüncü klişilere devrinin önlenmesi anlamında sicil kaydına teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasını, davanın kabulü ile davalı adına tescilli … ve …sayılı tasarım belgesinin hükümsüzlüğünü ve sicilden terkini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı karşı davacı vekilince sunulan cevap dilekçesi, karşı dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davalı yanın 18/03/2020 tarihli Cevap dilekçesinde özetle; Türk Patent ve Marka Kurumundan almış olduğu Marka Tescil Belgesi ile, “ …” ibareli markasını mal ve hizmet sınıflandırması bakımından Markaların Korunması Hakkında 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye göre 2016/82111 başvuru numarası ile tescil ettirdiğini; Türk Patent
ve Marka Kurumu Tasarımlar Daire Başkanlığından almış olduğu Tasarım Tescil Belgeleri ile, bir kısım ürünlerini Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında 554 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye göre … ve … başvuru numarası ile tescil ettirdiğini; dava konusu tüm tasarımlarının yeni ve ayırt edici niteliklere sahip bulunduğunu, bir tasarımın yeni kabul edilebilmesi için tasarımın aynısı veya benzerinin başvuru ve rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması gerektiği ve burada yenilikten kastedilenin tamamen yeni, benzersiz bir tasarım yaratılması olmayıp günümüz tasarımlarının birçoğunda olduğu gibi, daha önce yapılmış bir tasarıma yeni unsurlar eklemek suretiyle oluşturulduğundan hareketle, önemli olanın kişisel gayretle diğerlerinden ayırt edilebilen özgün bir tasarım yaratabilmek olduğunu, yenilik değerlendirmesinin, tasarımın bütünü esas alınarak yapılabileceğini, bir tasarımın unsurlarının tek tek ele alındığında bilinen şeyler olabilse de bunların bir araya getiriliş şeklinin yeni bir tasarım oluşturabileceğini,mukayese yapılırken tasarımların hem yan yana hem de ayrı ayrı bakılarak değerlendirilmesi gerektiğini; ayırt edici nitelik kavramının bir şeye özgü nitelikleri belirlemek için kullanıldığını ve ayırt edici nitelik incelemesinde bir tasarımın diğerlerinden görsel olarak farklı olup olmadığına bakılması gerektiğini, davacı tarafça satışı yapılan bir kısım ürün görsellerinin dilekçelerinde sundukları gibi olduğunu, davalı adına tescil edilmiş olan tasarım ürünleri kullanmak suretiyle ticari faaliyette bulunarak davacının haksız kazanç sağladığını beyan ve iddialarıyla davanın reddini talep ettiğini, davalı karşı dava dilekçesinde özetle; davacının Saheemarin markasıyla müvekkilinin dava konusu tescilli tasarımlarından … ve … tescil numaralı tasarımlara davacı tarafça tecavüz fiillerinin durdurulması ve önlenmesine karar verilmesini açıklanan nedenlerle davacı / karşı davalı tarafça hukuka aykırı olarak açılan davanın reddini, karşı davalarının kabulü ile; müvekkilim adına TPE nezdinde …ve … numaralı tescilli tasarımlara davacı/karşı davalı tarafça yapılan her türlü tecavüzün durdurulmasını ve önlenmesini, müvekkili lehine davacı/karşı davalı aleyhine verilecek mahkeme kararının, masrafları davacı/karşı davalıdan alınarak, tüm ilgililere tebliğ edilmesine ve müvekkilimin haklılığı ve menfaatinin bulunduğu gözetilerek, tüm masrafları davacı/karşı davalı tarafa ait olmak üzere, kesinleşmiş mahkeme kararının tamamının türkiye’de tirajı en yüksek beş gazeteden birinde ilan edilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı karşı davalı vekilince sunulan cevaba cevap ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; Davalı/Karşı Davacı cevap ve karşı dava dilekçesinde, her ne kadar ..tescil sayılı … ibareli markanın TÜRKPATENT nezdinde adına tescilli olduğu bildirilmiş ise de müvekkilinin herhangi bir mal veya hizmet için söz konusu ibare ile bir faaliyeti bulunmadığını, huzurdaki dava ile de söz konusu marka tescilinin ilişkisi bulunmadığını, davalı/karşı davacının tasarımlarının harcıalem olmadığını değil, olsa olsa yenilik ve ayırt edicilik vasıflarını taşımayan bir taklit olduğunu ortaya koyduğunu, dava dilekçelerinde de belirttikleri üzere dünyaca ünlü tekne dekorasyon markası Locatelli’nin tasarımcısı …’nin 2015’te … ile yaptığı işbirliği neticesinde sergilediği tasarım ürünlerinin davalı/karşı davacının tescil tarihinden önce huzurdaki davaya konu ürünlerin satışa sunulduğu ispat ettiğini, gerek dava dilekçelerinde gerek işbu dilekçelerinde arz ev izah ettikleri sebeplerle, yapılacak bilirkişi incelemesi neticesi de davalı/karşı davacı tasarımların yenilik ve ayırt edicilik kriterini haiz olmadığının ortaya çıkacağını, anılan tasarımları başvuru tarihlerinden çok önce dünyada pek çok kişi tarafından kullanıldığını, davalının tasarımının bilgilenmiş kullanıcı üzerinde farklılık yaratacak bir tasarım olmadığı, yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini haiz olmadığının görüldüğünü, davalı her ne kadar bir karşı dava ile müvekkilinin … ve … tescil sayılı tasarımlardan doğan hakları ihlal ettiğini, anılan belgelerdeki tasarımların kullanılması sureti ile ihlal yaratıldığı, bu yolla haksız kazanç sağlandığı, bu durumun aynı zamanda Haksız Rekabet yarattığı ileri sürülmüş ise de bu iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, 6769 sayılı SMK md. 56 uyarınca tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla korunacağını, fakat asıl davalarında da ileri sürdükleri üzere davalı/karşı davacının hükümsüzlüğü talep edilen tasarımları yenilik ve ayırt edicilik kriterlerine sahip olmayan tasarım tescillerinde kullanılan incelemesiz sistemden istifade ederek kötüniyetli bir şekilde tescil ettirilen ve sicili hukuka aykırı şekilde lüzumsuz işgal eden tasarımlar olduğunu, yargılamalarına hakim ilkelerden usul ekonomisi ilkesi gereği, öncelikle Hükümsüzlük taleplerinin değerlendirmesinin yapılmasını, açıklanan nedenlerle asıl davanın kabulü ile davalı adına tescilli … ve … sayılı tasarım belgesinin hükümsüzlüğünü ve sicilden terkini, karşı davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı/karşı davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dilekçeler teatisi tamamlanmış olmakla Mahkememiz 24/02/2022 tarihli Tensip Zaptının 14. Maddesi gereği “…Davacı yanın ihtiyati tedbir talebinin takdiren teminatsız olarak kabulü ile; davalı adına kayıtlı … tescil nolu ve … tescil nolu tasarımların dava sonuçlanıncaya kadar 3.kişilere devir ve temlikinin İHTİYATİ TEDBİREN ÖNLENMESİNE, tedbirle ilgili TPMK Tasarım Dairesi Başkanlığına bilgi verilmesine…” karar verilerek tedbir kararı uygulanmıştır. Dosyaya sunulan deliller ve belgeler ile “…” adına …, … numara ile kayıtlı Endüstriyel Tasarım Tescil Belgelerinin aslına uygun suretleri TPMK’dan celp edilmiş ve tescillerin halen geçerliliğini koruduğu anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve belgeler kapsamında Mahkememiz 26/11/2020 tarihli duruşmasında “…dosyanın Mahkememizce resen seçilecek bir endüstriyel tasarım uzmanı endüstri mühendisi, bir moda aksesuar tasarım uzmanı akademisyen, bir marka tasarım vekili ve bir bilişim uzmanı bilirkişiye tevdiine, tarafları arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden özellikle asıl davada SMK hükümleri kapsamında tasarım hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı irdelenerek, hükümsüzlük şartlarının oluşmadığının tespiti halinde karşı dava yönünden davacı-karşı davalı kullanımlarının tasarıma tecavüz ve haksız rekabet teşkil etmediği hususlarında bilirkişi raporu alınmasına…” karar verilmiş olup alınan 04/03/2021 tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; asıl dava yönünden; Davalı …’nın … ve … tescil numaralı çoklu tescil tasarımlarını yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini haiz olmadığı, harcıâlem nitelikte oldukları hükümsüzlük şartlarını taşıdığı,
Karşı Dava Yönünden;
davalı tescilli tasarımları yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini haiz olmadığından davalının tasarımlarına tecavüzün söz konusu olamayacağı görüş ve kanaatlerini belirtmiştir.
Davacı karşı davalı tarafından sunulan 17/03/2021 tarihli Bilirkişi Raporuna karşı beyan dilekçesinde özetle; Hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporu neticesinde, asıl davaları bakımından davalı tasarımlarının yenilik ve ayırt edicilik kriterini haiz olmadığı, davalının karşı davasının haksız ve mesnetsiz olduğu açıklığa ulaştığını, Mahkememizce de resen değerlendirilecek nedenlerle dosya kapsamına sunulu açık, net, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi heyeti raporu doğrultusunda, Asıl Davalarının kabulü ile Davalı adına tescilli …ve … sayılı tasarım belgelerinin hükümsüzlüğü ve sicilden terkini, karşı davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı/karşı davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı karşı davacı tarafından sunulan 23/03/2021 tarihli Bilirkişi Raporuna karşı beyan dilekçesinde özetle; Bilirkişi Heyet Raporunun hatalı ve eksik inceleme içerdiğini, bu raporla hüküm kurulmasının mümkün olmadığını, Müvekkilinin gerek markası ve gerekse tasarımları TTK’nın amir hükümleri ve konu ile ilgili olarak özel hukuki düzenleme getiren 6769 Sayılı Sinai Mülkiyet Kanunu (Mülga Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında 554 sayılı KHK ) hükümlerince koruma altında olduğunu, Müvekkili tarafından tescil ettirilen işbu dava konusu tüm tasarımların yeni ve ayırt edici niteliklere sahip olduğunu, bilirkişi raporunda …tescilli tasarımdan … nolu Dekoratif Ürün (… ) ve … tescilli tasarımlardan … nolu Çerezlik Kase, … nolu Ekmek Sepeti ve … nolu Eşya Sepetini karşılaştırarak incelemiş diğer tescilli ürünleri incelemediğini, Bilirkişinin tüm ürünleri detaylı olarak incelemeksizin müvekkilinin tasarımlarının halat bağlama yöntemlerinden oluştuğundan bahisle ürünlerin yenilik ve ayırt edici kriterlerinin bulunmadığını ileri sürdüğünü, bilirkişilerin raporlarında her bir tasarımı teker teker ele alarak tüm özellikleriyle hükümsüzlüğe konu tasarımla kıyaslamaları gerekmekte iken tasarımları toplu olarak ele almış ve genelleme yaparak görüş bildirdiklerini, bu durumın kanunun yenilik incelemesi kapsamında aradığı şartların yerine getirilmemiş olduğunu ve baştan savma bir bakış açısı ile genelleme yapılarak eksik inceleme ile rapor tesis edildiğini, Müvekkilinin tasarımlarının asıl öznesinin denizcilik sektöründe kullanılan halatlar olduğu ve seçenek serbestisinin sınırlı olduğunu, bu durumun müvekkilinin seçenek özgürlüğünün kısıtlı olduğunu da açıkça ortaya koyduğunu, bu nedenle de incelemenin de bu kriter dikkate alınarak yapılması gerektiğini, tüm bu hususlar dikkate alınmaksızın, Bilirkişinin eksik ve hatalı inceleme içeren raporunu kabul etmediklerini bildirerek, bilirkişilerden itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi Raporuna karşı beyanlar da dikkate alınarak Mahkememiz 08/04/2021 tarihli duruşmasında “…Dosyanın raporu sunan heyete tevdii ile ; davalı/karşı davacının rapora yönelik itirazları ve davaya konu tasarımlarda yer alan her bir tasarım tek tek karşılaştırmalı olarak ele alınarak hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı konusunda ayrıntılı ve gerekçeli rapor tanzimin istenilmesine…” karar verilmiş ve alınan 16/07/2021 tarihli Bilirkişi Heyeti Ek raporunda özetle; Asıl Dava Yönünden; Davalı-karşı davacı taraf adına tescilli çoklu tasarımlardan, … no’lu tasarımlar, ve … no’lu tasarımların yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini haiz olmadığından hükümsüzlük şartlarını taşıdığı, Kök rapordan farklı olarak … ve … no’lu tasarımların benzerlik karşılaştırması yapılacak tasarımlara dosya kapsamı ve yapılan araştırmada rastlanmadığından bahisle, hükümsüzlük incelemesi yapılamadığı, bu nedenle hükümsüzlük şartlarını haiz olmadıkları,
Karşı Dava Yönünden;
Davalı-karşı davacının, davacı-karşı davalı tarafından tecavüz oluşturduğu iddia ettiği ürün görsellerinin hükümsüzlük şartları taşıyan tasarımlara tecavüz edildiği iddia edildiğinden bu yönden tecavüz oluşmadığı görüş ve kanaatlerini belirtmişlerdir.
Davacı karşı davalı tarafından sunulan 06/09/2021 tarihli Bilirkişi Raporuna karşı beyan dilekçesinde özetle; … ve … tescil numaralı tasarımlar bakımından; ayırt edici özelliği bulunduğu yönünde verilen kararın yerinde olmadığını, … davalıya ait halat esaslı tasarımın halat görsel yapısının sarılma şekli bakımından …’nin tasarımına benzer olduğu bilirkişi raporunda da kabul edidiğini, ancak benzerliği kabul edilmeyen kapak ve kulp yapılarındaki farklar, söz konusu soğutma kovasına ayırt edici özellik vermediğini, kapak ve kulp yapılarındaki farklılıklar küçük ayrıntılardaki farklılıklar olduğunu, bu tarz farklılıklar da SMK m. 56/4-b uyarınca karşılaştırılan tasarımların “aynı” olduğunu gösterdiğini, aynı şekilde … tescil numaralı tasarım bakımından da kapak şeklindeki farklılık küçük ayrıntıdaki farklılık niteliğinde olduğu için SMK uyarınca …’ye ait tasarım ile aynı olduğunu açıklanan nedenlerle öncelikle, Ek Raporda hükümsüzlük şartlarını haiz olmadığı belirtilen tasarımlar bakımından da itirazlarımız dikkate alınarak, yeni bir ek bilirkişi raporu alınmasını, her halükarda asıl davanın kabulü ile Davalı adına tescilli …ve … sayılı tasarım belgelerinin hükümsüzlüğünü ve sicilden terkini, karşı davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı/karşı davacı üzerinde bırakılmasına,
karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı karşı davacı tarafından sunulan 02/08/2021 tarihli Bilirkişi Raporuna karşı beyan dilekçesinde özetle; Bilirkişi Heyet Raporunun hatalı ve eksik inceleme içerdiğini, bu raporla hüküm kurulmasının mümkün olmadığını, Bilirkişilerin ek raporlarında müvekkili adına tescilli çoklu tasarımlardan, … no’lu tasarımlar ve… no’lu tasarımların yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini haiz olmadığından hükümsüzlük şartlarını taşıdığı yönünde görüş bildirdiklerini, … tasarımlarının her birinde kendine has farklılıkların bulunduğunu ve davacı karşı davalının tasarımlarından farklılıklar gösterdiğini,6769 Sayılı Sinai Mülkiyet Kanunu’nun 56. Ve devamı maddelerinden anlaşılacağı üzere müvekkilinin tasarımlarının yenilik içerdiğini, yenilik yoksunluğuna ilişkin incelemede, hükümsüzlüğü istenen tasarım ile mevcut külliyatı oluşturan her bir tasarımın doğrudan ayrık olarak ve birebir kıyaslanması gerektiğini, tescilli tasarımım külliyattaki farklı tasarımlarda yer alan özelliklerin birbirinden izole bir biçimde seçilip sonradan birleştirilmeleriyle oluşturulacak soyut bir kombinasyonla mukayese edilmeyeceğini, yenilik incelemesi kapsamında eski ve yeni tasarımların net bir biçimde tespiti ve birebir mukayese edilmesi gerektiğini, incelemede her iki tasarımın karakteristiğini oluşturan özelliklere odaklanılması gerektiğini, bu bağlamda daha önce pazara sunulduğunu, sonraki tescilli tasarımın başvuru tarihinde pazarda bulunmayan tasarımların dahi yenilik incelemesinde kıyaslamaya dahil edilebileceğini, 6769 Sayılı Sinai Mülkiyet Kanunu’nun m.56/f.4’teki yenilik incelemesi, tasarımlar arasındaki farkların küçük ayrıntı seviyesinde kalıp kalmadığının özenli bir biçimde tespitini ve detayda kalan önemsiz farklar karşında, bu mahiyete indirgenemeyecek nüansların ayrıştırılmasını gerektirdiğini, bu gerekçe ile mukayese edilen tasarımların arz ettiği görünüş özelliklerinin net bir biçimde belirlenmesinin büyük önem arz ettiğini, hal böyle iken bilirkişilerin ek raporlarında müvekkilinin tasarımlarının belirgin bir fark yaratacak nitelikte farklılıklarının mevcut olmadığı, ayırt edici özelliklerinin bulunmadığı ifade edildiğini, detaylı olarak açıkladığımız üzere müvekkilinin tasarımlarının belirgin bir fark yaratacak nitelikte farklılıklarının mevcut olduğunu, incelemede ürün türünün de dikkate alınması gerektiğinin düşünüldüğünü, ayrıca kullanıcının, ürünün türüne bağlı olarak tasarımla daha az veya fazla ilgileneceğini, ürün türüne bağlı olarak, bilgilenmiş kullanıcının tasarıma olan ilgisi arttıkça, kıyaslamada detayda kalan benzerlikleri ve farklılıkları algılamasını kolaylaşacağını, sonuç olarak, bilgilenmiş kullanıcının detaylara göstereceği dikkatin tespitinde ürün türüne önem atfedilmesinin kaçınılmaz olduğunu, bu sebeple ürün türünün, ayırt edicilik incelemesine dolaylı da olsa etkide bulunduğunun kabulü gerektiğini, müvekkilinin tasarımlarının asıl öznesinin denizcilik sektöründe kullanılan halatlar olduğu ve seçenek serbestisinin sınırlı olduğunu, bu durumun müvekkilinin seçenek özgürlüğünün kısıtlı olduğunu da açıkça ortaya koyduğunu, bu nedenle de incelemenin de bu kriter dikkate alınarak yapılması gerektiğini, tüm bu hususlar dikkate alınmaksızın, Bilirkişinin eksik ve hatalı inceleme içeren raporunu kabul etmediklerini bildirerek, bilirkişilerden itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi Raporuna karşı beyan ve itirazlar da dikkate alınarak Mahkememiz 16/09/2021 tarihli duruşmasında “…Dosyanın Mahkememizce resen seçilecek bir üç kişilik Endüstriyel Tasarım Uzmanı bilirkişiye tevdiine, tarafları arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden özellikle davaya konu tasarımlar yönünden her bir tasarım tek tek ele alınmak sureti ile mevzuat kapsamında yenilik ve ayırt edicilik yönünün bulunup bulunmadığı, harcı alem nitelikte tasarımlar olarak kabul edilip edilemeyecekleri net bir şekilde değerlendirilerek tecavüze yönelik iddialarda ele alınmak sureti ile ayrıntılı bir gerekçeli bilirkişi raporu alınmasına…” karar verilmiş ve alınan 14/03/2022 tarihli Bilirkişi Raporunda özetle;
Asıl Dava Yönünden ; Davalı/karşı davacı tarafa ait 17.10.2016 başvuru tarihli … numara tescilli tasarımlar ile davacı/karşı davalının hükümsüzlüğe dayanak olarak sunduğu… koleksiyonu ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, bu sebeple; Davalı/karşı davacı adına tescilli … nolu tasarımların tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edicilik niteliğinin olmadığı, Davalı/karşı davacı tarafa ait 17.10.2016 başvuru tarihli … numara tescilli tasarım ile davacı/karşı davalının hükümsüzlüğe dayanak olarak sunduğu … koleksiyonu ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, bu sebeple; Davalı/karşı davacı adına tescilli … nolu tasarımların tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edicilik niteliğinin olduğu Davalı/karşı davacı tarafa ait 05.08.2019 başvuru tarihli … numara tescilli tasarımlar ile davacı/karşı davalının hükümsüzlüğe dayanak olarak sunduğu … koleksiyonu ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, bu sebeple; Davalı/karşı davacı adına tescilli … nolu tasarımların tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edicilik niteliğinin olmadığı, Davalı/karşı davacı tarafa ait 05.08.2019 başvuru tarihli … numara tescilli tasarım ile davacı/karşı davalının hükümsüzlüğe dayanak olarak sunduğu … koleksiyonu ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, bu sebeple; Davalı/karşı davacı adına tescilli … nolu tasarımların tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edicilik niteliğinin olduğu Karşı Dava Yönünden Davalı/karşı davacı tarafa ait 17.10.2016 başvuru tarihli … ve 05.08.2019 başvuru tarihli… numaralı tescilli tasarımlar ile karşı dava dilekçesinde sunulan davacı/karşı davalıya ait ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, ancak yukarıda belirtilen sebeple dava konusu tescillerin hükümsüz olması nedeniyle; Davalı/karşı davacı tarafın, davacı/ karşı davalı taraf adına tescilli tasarım haklarına tecavüz oluşturmadığı görüş ve kanaatlerini belirtmiştir.
İş bu dava asıl davada tasarım hükümsüzlük karşı davada ise tasarıma tecavüzün tespiti durdurulması önlenmesi ortadan kaldırılması maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
Asıl davadaki tasarım hükümsüzlük talebi yönünden değerlendirme;
6769 sayılı SMK’da tescilli tasarımların korunma şartları belirlenmiştir.
Tasarım ve ürün; Madde 55- (1)Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Yenilik ve ayırt edicilik; Madde 56- (1)Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur. (4)Bir tasarımın aynısı; a)Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir. (5)Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; a)Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir. (6)Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır. Madde 57- (1)Kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz. (2)Koruma talep edilen bir tasarım, BAŞVURU TARİHİNDEN VEYA RÜÇHAN TALEBİ VARSA RÜÇHAN TARİHİNDEN ÖNCEKİ ON İKİ AY İÇİNDE tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez. Madde 58- (1)Tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabilir. (2)Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır… Madde 59- (1)Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz. (2)Tescilsiz tasarım, sahibine birinci fıkrada belirtilen fiilleri engelleme hakkını sadece korunan tasarımın aynısının veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kopyalanarak alınması hâlinde verir. Korunan tasarımın kendi tasarımından önce kamuya sunulduğunu makul yollarla bilmesi mümkün olmayan bir tasarımcı tarafından bağımsız olarak yapılan tasarımın koruma kapsamındaki tasarımdan kopyalanmış olduğu kabul edilmez.
Madde 77- (1)Aşağıdaki hâllerde tasarımın hükümsüz sayılmasına mahkeme tarafından karar verilir: a)55 inci maddenin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan tanımlara uygun olmadığı, 56 ncı ve 57 nci maddelerde belirtilen şartları taşımadığı, … başvurunun kötüniyetle yapıldığı ve bir fikri mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımını içerdiği ispat edilmişse. b)Hak sahipliğinin başka kişiye veya kişilere ait olduğu ispat edilmişse. c)Sonradan kamuya açıklanan aynı veya benzer nitelikteki bir tasarımın başvuru tarihi, tescilli bir tasarımın başvuru tarihinden önce ise…. Madde 79- (1)Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin karar geçmişe etkili olup, tasarıma bu Kanunla sağlanan koruma hiç doğmamış sayılır. 2)Tasarım sahibinin ağır ihmali veya kötüniyetli hareket etmesinden zarar görenlerin tazminat talepleri saklı kalmak üzere, hükümsüzlüğün geçmişe dönük etkisi aşağıdaki durumları etkilemez: a)Hükümsüzlüğe karar verilmeden önce tasarımın sağladığı haklara tecavüz nedeniyle verilen kesinleşmiş ve uygulanmış kararlar. b)Hükümsüzlüğe karar verilmeden önce yapılmış ve uygulanmış sözleşmeler. (3)İkinci fıkranın (b) bendinde belirtilen sözleşme uyarınca ödenmiş bedelin hakkaniyet gereğince kısmen veya tamamen iadesi talep edilebilir. (4)Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin kesinleşmiş karar herkese karşı hüküm doğurur.
Somut olaya dönüldüğünde; Davalı/karşı davacı adına tescilli … nolu tasarımların tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edicilik niteliğinin olmadığı, davalı/karşı davacı tarafa ait 17.10.2016 başvuru tarihli … numara tescilli tasarım ile davacı/karşı davalının hükümsüzlüğe dayanak olarak sunduğu… koleksiyonu ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, bu sebeple; davalı/karşı davacı adına tescilli …nolu tasarımların tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edicilik niteliğinin olduğu davalı/karşı davacı tarafa ait 05.08.2019 başvuru tarihli … numara tescilli tasarımlar ile davacı/karşı davalının hükümsüzlüğe dayanak olarak sunduğu … koleksiyonu ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, bu sebeple; davalı/karşı davacı adına tescilli …nolu tasarımların tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edicilik niteliğinin olmadığı, davalı/karşı davacı tarafa ait 05.08.2019 başvuru tarihli … numara tescilli tasarım ile davacı/karşı davalının hükümsüzlüğe dayanak olarak sunduğu … koleksiyonu ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, bu sebeple; davalı/karşı davacı adına tescilli …nolu tasarımların tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edicilik niteliğinin olduğu tespit ve değerlendirmeleri mevzuat kapsamında ele alındığında davacının başvuru tarihi itibarı ile yenilik ve ayırt ediciliği bulunmadığı tespit olunan denetime elverişli bilirkişi raporundaki tespitler doğrultusunda asıl davanın kısmen kabulü ile davalı karşı davacıya ait …nolu çoklu tasarım tescilinde yer alan … nolu tasarımların ve … nolu çoklu tasarım tescilinde yer alan … nolu tasarımlarının hükümsüzlüğüne sicilden terkinine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar vermek gerekmiş Karşı davadaki tasarıma tecavüz iddiası yönünden;
6769 sayılı yasanın “Tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiller” başlıklı 81. Maddesi; “(1)Aşağıda belirtilen fiiller tasarım hakkına tecavüz sayılır: a)Tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak. b)Tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek. c)Tasarım hakkını gasp etmek. (2)Başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir. (3)Koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmaz. (4)Tescilsiz tasarımlar için, tasarım 57 nci maddeye göre kamuya sunulduğu takdirde, hak sahibi, tasarım hakkına yönelik ihlallerden dolayı dava açmaya yetkilidir.” hükümlerine amirdir.
Somut olaya dönüldüğünde; Davalı/karşı davacı tarafa ait 17.10.2016 başvuru tarihli … ve 05.08.2019 başvuru tarihli… numaralı tescilli tasarımlar ile karşı dava dilekçesinde sunulan davacı/karşı davalıya ait ürünler
arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, ancak dava konusu tescillerin hükümsüz olması ve hükümsüzlüğün baştan itibaren sonuç doğurması nedeniyle davalı/karşı davacı tarafın, davacı/ karşı davalı taraf adına tescilli tasarım haklarına tecavüz oluşturmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı sunulan bilirkişi heyet raporları ve izahı yapılan mevzuat kapsamında kapsamında değerlendirildiğinde hükümsüzlüğe yönelik asıl davanın kısmen kabulüne, tecavüze yönelik karşı dava yönünden ise tecavüze konu tasarımlar hükümsüz kılınmış olması sebebiyle yasal şartları oluşmayan karşı davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Asıl davanın KISMEN KABULÜ ile davalı karşı davacıya ait…nolu çoklu tasarım tescilinde yer alan … nolu tasarımların ve … nolu çoklu tasarım tescilinde yer alan … nolu tasarımlarının hükümsüzlüğüne sicilden terkinine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl dava yönünden;
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 80,70 TL karar harcından peşin yatırılan 54,40 TL’nin mahsubu ile kalan 26,30 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
-Davacı tarafından yapılan: 4.588,00 TL bilirkişi + posta giderinin -ret ve kabule göre hesaplanan- 2.294,00 TL’si ve 116,60,00 TL harç (vekalet+peşin+başvuru) olmak üzere toplam 2.410,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen tasarım hükümsüzlüğe yönelik talepler yönünden hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca red edilen tasarım hükümsüzlüğe yönelik talepler yönünden hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
2-Karşı davanın REDDİNE,
Karşı dava yönünden;
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 80,70 TL karar harcından peşin yatırılan 54,40 TL’nin mahsubu ile kalan 26,30 TL bakiye karar harcının karşı davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
-Karşı davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddolunan tasarım tecavüzüne yönelik talepler yönünden hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin karşı davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren karşı davalıya verilmesine,
3-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/10/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸