Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/110 E. 2021/288 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/110 Esas
KARAR NO : 2021/288

DAVA : Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/02/2020
KARAR TARİHİ : 30/09/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesindeki ve aşamalardaki beyanları ile özetle; … holdingin 1971 yılında kurulduğunu, kurulduğu ilk yıllarda inşaat işlerine yöneldiklerini, 1976 yılında … A..Ş. İsimli firmayı kurduklarını, işbu firmanın da 2000 yılında Nestle’ye devredildiğini, birçok ülkede birçok alanda müvekkillerince faaliyetlerin sürdürüldüğünü, … + ŞEKİL markasının tüm bu hususlar neticesinde Türkiye genelinde tanınan bir marka haline geldiğini ve Türk Patent tarafından “markasının … sayı ile tanınmış marka olarak koruma altına alındığını, ayrıca www…..com.tr alan adının da 1997 yılından beridir … adına kayıtlı olduğunu, müvekkillerince 2020 tarihinde davalı şirkete ilişkin duyum aldıklarını, davalının müvekkillerinin uzun yıllar emek harcayarak tanınmışlık ve itibarını yükselttikleri markalarının sağladığı güven ve itibardan haksız olarak faydalandıklarını, … çekirdek unsurlu ticaret ünvanının marka tecavüzü yarattığını, faaliyet gösterdikleri alanların çokluğu sebebi ile davalının müvekkilinin bir yan kuruluşu sanılarak bir yanılmaya sebebiyet vermesinin muhtemel olduğunu, tüm bu hususlar birlikte gözetildiğinde davalının müvekkilinin itibarından faydalanarak haksız kazanç elde etmek peşinde olduğunun açık olduğunu, davalının “… Şirketi” ticaret unvanı ve “…’ ibareli markasal kullanımları neticesinde ortaya çıkan marka tecavüzü ve haksız rekabet durumunun tespitine, tespit edilecek marka tecavüzü ve haksız rekabet durumlarının önlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasını, davalının “… Ticaret Limited Şirketi” ticaret unvanının ve “…” ibaresinin tüketiciyi yanıltacak, sunulan hizmetler arasında ilişki kurulmasına neden olabilecek ve/veya haksız rekabet yaratacak suretteki kullanımının her türlü hizmetler ve mallar, ambalajlar, yayınlar, ilan, reklam, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı kağıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evrak, ile alan adlan da dâhil olmak üzere internet üzerinde, Türkiye’de ve yurtdışında kullanılmasının önlenmesine, davalının … Ticaret Limited Şirketi” ticaret unvanının ve “…” ibaresinin kullanıldığı ilan, reklam, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesinin; basılı kâğıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evrakın ve bu şekilde bastırılmış olan materyalin dahi bulundukları yerlerden toplanarak emin bir yerde muhafaza altına alınmasına, hüküm kesinleştiğinde imhasını, davalının “…Şirketi” şeklindeki ticaret unvanının, müvekkillerin ticaret unvanına ve müvekkilin tescilli ve tanınmış “…” markası aleyhine marka tecavüzü ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, … Ticaret Sicil Müdürlüğü nezdinde tescil edilen ticaret unvanından “…” ibaresinin silinmesine, https://… alan adlı intemet sitesine/içeriğe erişimin engellenmesine, marka hakkına tecavüz eden ve müvekkiller aleyhine haksız rekabete sebebiyet veren davalı aleyhine verilen mahkeme kararının masrafları davalıya ait olmak üzere, Türkiye çapında yayınlanan tirajı en yüksek olan üç gazeteden herhangi birinde yayınlanmasına, dava ile ilgili her türlü masraf ve yargılama giderlerinin ve imha masraflarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı yan davaya cevap sunmamıştır.
Davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, taraf şirketlere ait kayıtlar dosya içerisine alınmıştır.
TPMK’ya müzekkere yazılarak davacıya ait “…” ibareli seri marka tescil belgelerine ilişkin kayıtlar dosya arasına alınmış olup yapılan incelemede; … tescil nolu “… ” ibareli marka dava dışı … Mühendislik tarafından 18.07.2019 tarihinde 06/ 37/ 40/ 42/ 45. Sınıflarda başvurusu gerçekleştirilmiş olup, anılan marka 04.04.2020 tarihinde tescil edildiği, marka güncel koruma kapsamında olduğu, … “… ” ibareli, marka davacı … İnşaat ve Tesisat A.Ş. tarafından 27.07.2018 tarihinde … Sınıflarda başvurusu gerçekleştirilmiş olup, anılan marka 19.11.2018 tarihinde tescil edildiği, marka güncel koruma kapsamında olduğu, …tescil nolu “… ” ibareli, marka davacı … İnşaat ve Tesisat A.Ş. tarafından 27.07.2018 tarihinde … Sınıflarda başvurusu gerçekleştirilmiş olup, anılan marka 12.11.2018 tarihinde tescil edildiği, marka güncel koruma kapsamında olduğu, …tescil nolu “… ” ibareli marka dava dışı, … A.Ş. tarafından 22.02.2018 tarihinde … Sınıflarda başvurusu gerçekleştirildiği, anılan marka 06.06.2018 tarihinde tescil edildiği, marka güncel koruma kapsamında olduğu, …tescil nolu “… ” ibareli, marka dava dışı, … A.Ş. tarafından 22.02.2018 tarihinde … Sınıflarda başvurusu gerçekleştirildiği, anılan marka 01.06.2018 tarihinde tescil edildiği, … tescil nolu “… ” ibareli marka, davacı … İnşaat ve Tesisat A.Ş. tarafından 23.08.2017 tarihinde … Sınıflarda başvurusu gerçekleştirildiği, … tescil nolu “… ” ibareli marka, davacı … İnşaat ve Tesisat A.Ş. tarafından 27.07.2017 tarihinde …Sınıflarda başvurusu gerçekleştirildiği, anılan marka 19.12.2017 tarihinde tescil edildiği, … tescil nolu “… ” ibareli marka, davacı … İnşaat ve Tesisat A.Ş. tarafından 02.02.2011 tarihinde …Sınıflarda başvurusu gerçekleştirildiği, anılan markanın 12.03.2012 tarihinde tescil edildiği, … tescil nolu “…” ibareli marka, davacı … A.Ş. tarafından 21.12.2001 tarihinde 37. sınıfta başvurusu gerçekleştirildiği, anılan marka 23.05.2003 tarihinde tescil edildiği, marka 14.11.2011 tarihinde yenilendiği, … tescil nolu “… ” ibareli marka, dava dışı …A.Ş. Tarafından 21.12.2001 tarihinde 01/07/17/19. sınıfta başvurusu gerçekleştirilmiş olup, anılan marka 29.05.2003 tarihinde tescil edildiği, … tescil nolu “…” ibareli marka, davacı … A.Ş. tarafından 31.03.1997 tarihinde 06/ 07 /09/ 19. Sınıflarda başvurusu gerçekleştirildiği, anılan marka 31.12.1997 tarihinde tescil edildiği, marka 13.10.2006 tarihinde yenilendiği, güncel koruma kapsamında olduğu, …. + T şekil markası 30.12.2016 tarihi itibari ile Türk Patent nezdinde özel olarak Korunan markalar sicilinde yer almakta olup, … + T şekil markası tanınmış marka olarak korunduğu anlaşılmıştır.
Dosyamız bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişiler …ve …tarafından dosyaya sunulan 10/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacıya ait olduğu belirtilen bahsi geçen “www…..com.tr” internet web sitesinin kullanımda ve aktif olduğu, alan adının whois (sahip) bilgileri kontrol edildiğinde bu alan adının 20.03.1997 tarihinin kayıt olunduğu ve alan adı sahibinin “… İnşaat ve Tesisat A.Ş.” davacıya ait olduğu, “Davalıya ait olduğu belirtilen bahsi geçen “…” internet web sitesinin kullanımda ve aktif olmadığı, alan adının whois (site sahip) bilgileri kontrol edildiğinde bu alan adının kullanımda olmadığı ve kayıt edilebilir durumda olduğu, ilgili alan adının ne zamandan itibaren aktif olarak kullanılmaya başlanılıp başlanılmadığını tespit edebilmek adına web arşiv sistemi üzerinden yapılan inceleme sonucunda ilgili internet sitesinin web arşiv sistemi üzerinden hiç arşivlenmediği/yedeklenmediğinin tespit edildiği, bu nedenle ilgili internet sitesinin ne kadar sürece kullanıldığı konusunda sağlıklı bir sonuca varılamadığı, “…” Facebook sosyal medya hesabının “…” linkindeki profil sayfasının güncel olarak yayında olduğu ve incelendiğinde web sitesi adresi olarak “…” yazılı olduğu, ulaşım adresi olarak “… şeklinde açık adresin yazılı olduğu ve iletişim numarası olarak “…” cep numarasının yazılı olduğunun tespit edildiği, … şekil markasının 30.12.2016 tarihi itibari ile Türk Patent nezdinde özel olarak korunan markalar sicilinde yer aldığı, … şekil markası tanınmış marka olarak korunmakta olduğu ve yine, …tescil nolu “…” ibareli markanın … Sınıflarda halihazırda … İnşaat ve Tesisat A.Ş. adına tescilli olduğu, davacı yanlardan … HOLDİNG A.Ş. sicil kaydı incelendiğinde, odaya kayıt tarihinin 1971 olduğu, … İNŞAAT VE TESİSAT ANONİM ŞİRKETİ sicil kaydı incelendiğinde ise, odaya kayıt tarihinin 25/11/1968 olduğu, davalının ticaret unvanı ise 19.07.2018 tarihinde tescil edildiği, davalının ticaret unvanının esaslı unsuru “…’ ibaresi olduğu, davalının ticaret unvanın devamında yer alan “…” yardımcı unsuru inşaat sektörüne ilişkin olduğu, davalı şirketin ticaret sicilde yayınlana ana sözleşmesine konu amaç ve konu kısmının … İnşaat Ve Tesisat Anonim Şirketi iştigal konusu ile oldukça benzer olduğu, davalının ticaret unvanında davacıların ticaret unvanının esas unsuru olan … ibaresini barındırdığı, … ibaresi ile … ibaresinden farklılaşma sağlanamadığı, basiretli tacir olarak hareket etmesi gereken davalı şirketin, tescilli ve tanınmış … tescilli markalarını bilmesi gerektiğinin kabulü ile davalının ticaret unvanın iltibas yaratır nitelikte olduğu, … alan adlı internet sitesi içeriğine ulaşılamamış olması sebebiyle site içeriğindeki kullanımlara ilişkin marka hakkı ihlali değerlendirilmesi yapılması mümkün olmadığı ancak alan adı içeriğinde tanınmış “…” Markasına yer verilmesi, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun “Marka tescilinden doğan hakların kapsamı ve istisnaları” başlıklı 7. Maddesinin 3. Bendi uyarınca ihlal yaratır nitelikte olduğu” görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dava markaya tecavüz ve haksız rakabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi ve ortadan kaldırılması ile ticaret unvanı terkini talebine ilişkindir.
Markaya Tecavüz iddiası yönünden;
6769 sayılı Kanunun 29. maddesinde marka hakkına tecavüz sayılan fiiller sayılmıştır. Bunlar Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7. maddede belirtilen biçimlerde kullanmak, marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak, marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek halleridir.
İlgili Kanunun 7 inci maddesi; “Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır: a)Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması. b)Tescilli marka ite aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle betik tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması. c)Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması.
Aşağıda belirtilen durumlar, işaretin ticaret alanında kullanılması hâlinde, ikinci /fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir: a)İşaretin, mal veya ambalajı üzerine konulması. b)İşareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi. c)İşareti taşıyan malın ithal ya da ihraç edilmesi. ç)İşaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması. d)İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması. e)İşaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması. f)İşaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması. ” hükümlerine amirdir.
Kanunun 149.maddesinde “Sınai mülkiyet hakkı tecavüze uğrayan hak sahibi, mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir: a)Fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti. b)Muhtemel tecavüzün önlenmesi. c)Tecavüz fiillerinin durdurulması. ç)Tecavüzün kaldırılması ile maddi ve manevi zararın tazmini. d)Tecavüz oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde elkonulması. e)(d) bendi uyarınca elkonulan ürün, cihaz ve makineler üzerinde kendisine mülkiyet hakkının tanınması f)Tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin alınması, özellikle masraflar tecavüz edene ait olmak üzere (d)bendine göre elkonulan ürünler ile cihaz ve makine gibi araçların şekillerinin değiştirilmesi, üzerlerindeki markaların silinmesi veya sınai mülkiyet haklarına tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhası. g)Haklı bir sebebin veya menfaatinin bulunması hâlinde, masrafları karşı tarafa ait olmak üzere kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya özet olarak ilan edilmesi veya ilgililere tebliğ edilmesi” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
SMK m. 29/1-a atfıyla uygulanacak olan SMK m, 7/2- b’ye göre tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tesdili markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması, marka hakkına tecavüz niteliği taşıyacaktır.
Mutlak hak niteliğini taşıyan markanın, marka sahibinin izni olmaksızın bir başkası tarafından kullanılması yasaklanmış bulunmaktadır. Markanın sahibinden başkası tarafından aynen veya taklit, tağyir, iltibas suretiyle kullanılıp kullanılmadığının saptanmasında her şeyden önce markanın şekil ve anlam itibariyle taşıdığı baskın unsur göz önünde tutulmalıdır. Bu baskın unsurun aynen veya değiştirilerek başkası tarafından kullanılması, haksız olarak kullanımın tespitinde büyük önem taşır. Bir marka ana özellikleri itibariyle başkası tarafından bir hakka dayanmadan kullanıldığında tecavüz unsuru gerçekleşmiş olur (Erdal Noyan, Marka Hukuku, Ankara 2006, s.545). Bir marka hakkına tecavüz teşkil edilebilmesi için, markayla ayniyet taşıyan veya benzer olan işaretin, tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal veya hizmetlerde alıcıların karıştırılmasına sebebiyet verecek şekil ve surette kullanılması gerekir.
Dosyaya sunulan bilgi ve belgelerden davacının … esas unsurlu ticaret unvanlarından oluşan kardeş şirketlerinin bulunduğu görülmektedir. Anılan ticaret unvanlarının esaslı unsuru … ibaresi olup, bu unsur şemsiye unsur olarak kullanıldığı görülmüştür.
İzah olunduğu üzere SMK’ nın 7. Maddesinin 3. fıkrasının marka sahibi tarafından işaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması yasaklanabilmektedir.
Davacı yanlardan … HOLDİNG A.Ş. sicil kaydı incelendiğinde, odaya kayıt tarihinin 1971 olduğu görülmektedir. Davalının ticaret unvanı ise 19.07.2018 tarihinde tescil edilmiştir. “…Tic. Ltd. Şti” ibaresinden oluşmaktadır. Davalının ticaret unvanının esaslı unsuru “…” ibaresidir.
Raporda belirtildiği üzere davalının ticaret unvanın devamında yer alan “…” yardımcı unsuru inşaat sektörüne ilişkindir. Geoteknik Mühendisliği inşaat mühendisliğinin ana bilim dallarından biri olup, Geoteknik bir inşaat aşamasında zemin davranış özellikleri inceleyen alt uzmanlık alanıdır. Nitekim davalı şirketin ticaret sicilde yayınlana ana sözleşmesine konu amaç ve konu kısmının … İNŞAAT VE TESİSAT ANONİM ŞİRKETİ iştigal konusu ile oldukça benzer olduğu tespit edilmiştir.(Oto yollar, kara yolları, şehir içi yollar ve diğer araç veya yaya yollarının inşaatı, Demir yolları ve metroların inşaatı (bakım ve onarımı dahil), Köprülerin inşaatı (yükseltilmiş kara yolları-viyadükler dahil), Tünel inşaatı, Akışkanlar için uzun mesafe boru hatlarının inşaatı (petrol ürünleri ve gaz taşımacılığı ile su ve diğer ürünlerin taşımacılığına yönelik karada ve deniz altında uzun mesafe boru hattı), Enerji santralleri inşaatı (hidroelektrik santrali, termik santral, nükleer enerji üretim santralleri vb.) )Bu kapsamda rapordaki tespit ve değerlendirmeler ile ticaret sicil kayıtlarına göre, huzurdaki davanın taraflarının iştigal alanlarının aynı olduğu anlaşılmıştır.
Davacıların ticaret unvanının değerlendirmede esas alınacak kılavuz kısmın … ibaresi olduğu, davalının ise … ibaresi olduğu, davalının ticaret unvanında davacıların ticaret unvanının kılavuz unsuru olan … ibaresi birebir yer aldığı … ibaresi ile … ibaresinde farklılaşma sağlanamadığı izahtan varestedir.
Yargıtay’ ın yerleşmiş içtihatlarına göre, ticaret unvanına aynı sicil dairesinde daha evvel tescil edilmiş olan unvanlardan açıkça ayıracak ilavelerin yapılması mecburidir. Ayrıca, birçok unvan seçeneği var iken, hayatın olağan akışı içerisinde haklı bir gerekçe göstermeksizin … ibaresini davacılarla aynı sektörde kullanması, basiretli tacir olarak hareket etmesi gereken davalı şirketin, tescilli ve tanınmış … tescilli markalarını bilmesi gerektiğinin kabulü ile davalı şirketin kötü niyetli olarak işletmesel iltibasa neden olacak şekilde hareket ettiği sonucuna ulaşılmıştır.
Ticaret unvanı bir taciri diğer tacirlerden ayırt etmeyi sağlarken, marka ise bir teşebbüsün mal veya hizmetlerini diğer bir teşebbüsün mal veya hizmetlerinden ayırt etmeyi sağlamaktadır. Ticaret unvanı veya unvanda yer alan bir kelime, ticaret sicilinde yazılı halinden farklı olarak mal veya hizmetle bağlantılı şekilde kullanılır ve bu kullanıma artık markasal değer atfedilirse, izahı yapılan SMK hükümleri kapsamında marka hakkına tecavüz söz konusu olacaktır. Bu durumda ticaret unvanı, taciri değil, teşebbüsün mal veya hizmetini diğer bir teşebbüsün mal veya hizmetinden ayırt etme fonksiyonunu da üstlenmektedir.
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun “Marka tescilinden doğan hakların kapsamı ve istisnaları” başlıklı 7/3- d gereği İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılmasının başlı başına marka hakkı ihlali yarattığı belirtilmektedir, … alan adlı internet sitesi içeriği tespit olunamamış olmakla birlikte alan adı içeriğinde tanınmış “…” markasına yer verilmesi izahı yapılan mevzuat kapsamında markaya tecavüz teşkil etmektedir. Yine sosyal medya hesaplarında da davalının “…” ibareli kullanımalarında“…” ibaresini öne çıkarır şekildeki kullanımı davacının tescilli … markasını ilal eder niteliktedir.
Sonuç olarak; yapılan tespit ve değerlendirmeler dikkate alındığında davalı şirketin davacıya ait tanınmış ve “…” ibareli seri markalarına yönelik alan adı ve ticaret unvanı kullanımlarının izahı yapılan mevzuat kapsamında markaya tecavüz teşkil ettiği sonucuna ulaşılmış olup davacının markaya tecavüze dayalı taleplerin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Haksız rekabet iddiası yönünden;
6102 sayılı TTK’nın 54 vd maddeleri Haksız Rekabete ilişkindir. Madde 54- “(1)Haksız rekabete ilişkin bu Kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. (2)Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.” hükümlerine amridir. Yine TTK Madde 55- (1)Aşağıda sayılan hâller haksız rekabet hâllerinin başlıcalarıdır: a)Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar ve özellikle;…. 4.Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak,… dürüstlüğe aykırı davranmış olur. Şeklinde düzenlenmiş Madde 56 da “Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse; a)Fiilin haksız olup olmadığının tespitini, b)Haksız rekabetin men’ini, c)Haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasını, d)Kusur varsa zarar ve zıyanın tazminini, e)Türk Borçlar Kanununun 58 inci maddesinde öngörülen şartların varlığında manevi tazminat verilmesini isteyebileceği düzenlenmiş kararların ilanının talep edebileceği öngörülmüştür.
Somut olaya dönüldüğünde; davalının raporda tespit edilen alan adı ve ticaret unvanı kullanımlarının davalının tacir niteliği dikkate alındığında izahı yapılan TTK md. 54 ve TTK md. 55/l-a (4) kapsamında haksız rekabete oluşturduğu dikkate alınarak yine davacının haksız rekabete dayalı taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, sunulan deliller getirtilen TPMK kayıtları ve bilirkişi raporu ile birlikte değerlendirildiğinde; davacının markaya tecavüz ve haksız rekabete dayalı taleplerinin kabulü ile davalının “…Limited Şirketi”nin “…” ibareli kullanımlarının marka tecavüzü ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, ortadan kaldırılamasına, bu kapsamda; davalının “…Ticaret Limited Şirketi” ticaret unvanının terkinine, davalının “…” ibaresini tüketiciyi yanıltacak, sunulan hizmetler arasında ilişki kurulmasına neden olabilecek ve/veya haksız rekabet yaratacak suretteki kullanımının her türlü hizmetler ve mallar, ambalajlar, yayınlar, ilan, reklam, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı kağıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evrak ile alan adları da dahil olmak üzere internet üzerinde, Türkiye’de ve yurtdışında kullanılmasının önlenmesine, “…” ibaresinin kullanıldığı ilan, reklam, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesinin basılı kağıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evrakın ve bu şekilde bastırılmış olan materyalin dahi bulundukları yerlerden toplanarak emin bir yerde muhafaza altına alınmasına, hüküm kesinleştiğinde imhasına, https:// …/ alan adlı internet sitesine içeriğe erişimin engellenmesine, hüküm özetinin karar kesinleştiğinde masrafları davalıya ait olmak üzere Türkiye çapında yayınlanan tirajı en yüksek olan üç gazeteden herhangi birinde bir defaya mahsus ilanına karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ İLE; davalının “…Şirketi”nin “…” ibareli kullanımlarının marka tecavüzü ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, ortadan kaldırılamasına,
Bu kapsamda;
a-Davalının “…Şirketi” ticaret unvanının TERKİNİNE,
b-Davalının “…” ibaresini tüketiciyi yanıltacak, sunulan hizmetler arasında ilişki kurulmasına neden olabilecek ve/veya haksız rekabet yaratacak suretteki kullanımının her türlü hizmetler ve mallar, ambalajlar, yayınlar, ilan, reklam, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı kağıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evrak ile alan adları da dahil olmak üzere internet üzerinde, Türkiye’de ve yurtdışında kullanılmasının önlenmesine, “…” ibaresinin kullanıldığı ilan, reklam, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesinin basılı kağıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evrakın ve bu şekilde bastırılmış olan materyalin dahi bulundukları yerlerden toplanarak emin bir yerde muhafaza altına alınmasına, hüküm kesinleştiğinde İMHASINA,
c- https:// …/ alan adlı internet sitesine içeriğe erişimin ENGELLENMESİNE,
2- Hüküm özetinin karar kesinleştiğinde masrafları davalıya ait olmak üzere Türkiye çapında yayınlanan tirajı en yüksek olan üç gazeteden herhangi birinde bir defaya mahsus İLANINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 59,30 TL karar harcından peşin yatırılan 54,40 TL’nin mahsubu ile kalan 4,90 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına hesap olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan: 1.557,25 TL (bilirkişi ücreti, posta gideri) ve 116,60 TL harç (peşin+başvuru+vekalet) olmak üzere toplam 1.673,85 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.30/09/2021

Katip
¸

Hakim
¸