Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/96 E. 2019/382 K. 24.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/96
KARAR NO : 2019/382

DAVA : Alacak (sözleşmeden kaynaklanan ücret alacağı istemine ilişkin)
DAVA TARİHİ : 17/12/2015
KARAR TARİHİ : 24/09/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkillerinin … adlı filmde rol almaları konusunda davalılarla imzalanan sözleşme gereğince aylık 1.000 TL ile 3.000 TL arasında ücret konusunda anlaştıklarını, ancak davalıların bu ücretleri vermediklerini, ayrıca filmin gişe gelirinden müvekkiline vermesi gereken %10’luk pay yerine parça parça ve komik miktarlarda paralar ödenerek müvekkilinin mağdur edildiğini iddia ederek, müvekkili ile iş akdi imzalayan davalılardan her bir müvekkili için 1.000 TL olmak üzere toplam 6.000 TL’nin, iş bitim tarihi olan 26/12/2009 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili ile davacılar arasında kesinlikle bir iş akdinin bulunmadığını, davacıların, müvekkilinin çalışanı ya da işçisi olmadığını, müvekkilinin davacılardan doğrudan bir hizmet almadığını, tüm sözleşmelerde oyuncuların, yönetmenin, senaristin ücretlerinin diğer davalı … şirketi tarafından ödeneceğinin öngörüldüğünü, savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, davacıların taleplerinin ve davanın taraflarının farklı olması nedeniyle davacıların her biri için davanın ayrılması gerektiğini, iddiaların gerçeği yansıtmadığını, davacılar ile müvekkili arasında sözleşme varlığının mevcut olduğunu, %10’luk gişe bedeli paylarının davacıların peyderpey aldıklarını, davacılardan herbirinin 4.499,27 TL prim alacaklarını tahsis ettiklerini, hatta bu konuda 21/04/2000 tarihli ibrarname imzaladıklarını, davacının hiç bir alacağının kalmadığını, sözleşmede kararlaştırılan maktu bedelin ve gişe hasılatı primlerinin dağıtıldığını, davacılardan …’ın dava konusu filmde önce makyöz, sonra kostümcü olarak görev aldığını, bu davacıyla ilgili sözleşme yapılmadığını, adı geçen davacının çalıştığı süreye karşılık kendisine ödeme yapıldığını, savunarak davanın reddini istemiştir.
Dava başlangıçta … 1. İş Mahkemesi’nde … esas numarası ile açılmış, 06/12/2010 tarihli oturumda her bir davacı yönünden yargılamanın ayrı ayrı dosyalar üzerinden sürdürülmek üzere tefrik kararı verilmiş, daha sonra yargılama (mahkemelerin taşınması sebebiyle) … 10. İş Mahkemesi tarafından sürdürülmüş, adı geçen mahkeme tarafından 31/01/2014 tarihinde davanın reddine karar verilmiş, ancak bu karar Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 06/05/2015 tarih, 2014/21291 esas, 2015/16593 karar sayılı bozma ilamı ile görev yönünden bozulmuş, bu bozma sonrasında … 10. İş Mahkemesi tarafından … esas sayılı dosyası üzerinden görevsizlik kararı verilerek dosya 17/12/2015 tarihinde Kapatılan … 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesine tevzi edilerek … esas numarasını almış, yapılan yargılamada davanın reddine dair verilen kararın davacının temyiz etmesi üzerine Yargıtay 11. HD’nin 21/01/2019 tarih, 2017/3290 esas, 2019/496 karar sayılı ilamı ile; davanın sözleşmeden kaynaklanan ücret alacağı istemine ilişkin olduğu, davacı, davalıların yapımcı olduğu … adlı sinema eserinde kostümcü ve makyöz olarak çalıştığı hususunda taraflar arasında bir ihtilafın olmadığını, davacının sözleşmeye dayalı ücret alacağı talebinde bulunduğunu, 5846 sayılı FSEK’e dayalı bir hak ya da alacak talep etmediğini, davanın bu niteliği itibariyle dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 355 vd.maddelerine dayalı istisna aktinden kaynaklanan alacak davası niteliğinde olduğunu, uyuşmazlıkta genel mahkemelerin görevli olmasına rağmen, mehkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek hüküm verilmesinin doğru görülmediği gerekçesiyle, bozulmuş, … 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin mahkememize devredilmiş olması nedeniyle mahkememizin … esasına kayıt edilen davada, bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememiz ihtisas mahkemesi olup, 5846 sayılı Yasa’nın 76.maddesinde açıkça belirtildiği üzere; Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun düzenlediği hukuki ilişkilerden doğan davalara, SMK ile düzenlenmiş olan marka, patent, tasarım gibi uyuşmazlık konusu davalara bakmakla görevlidir. (Bu yönde Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 2014/3102-5641 sayılı 11/04/2014 tarihli kararı “5846 sayılı FSEK’in 1.ve 1/A maddelerinde amaç ve kapsamı düzenlenmiş olup, fikir ve sanat eserlerini meydana getiren eser sahiplerinin ürünleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde yaptırımları tespit etmektir.”)
Tüm dosya kapsamı bozma ilamı ve yasal mevzuat kapsamında değerlendirildiğinde İhtisas mahkemesi niteliğinde olan mahkememizin davada görevli olmadığı, dava konusunun sözleşmeden kaynaklanan ücret alacağı istemine ilişkin olması sebebiyle tarafların sıfatları da dikkate alındığında Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine girdiği (emsal nitelikte Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 07/11/2013 tarih 2013/14474 esas 2013/19953 karar sayılı kararı) anlaşıldığından, davanın görev yönünden reddine, mahkememizin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve süresinde talep halinde dosyanın görevli Nöbetçi İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın görev yönünden reddine, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Dosyanın talep halinde görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK 20.Maddesi gereğince görevsizlik kararının kesinleşmesini mütaekip iki haftalık süre içerisinde dosyanın görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine dair talepte bulunulmadığı taktirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
4-Yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece dikkate alınmasına,
5-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay Temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/09/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸
Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır