Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/72 E. 2019/309 K. 09.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/72
KARAR NO : 2019/309

DAVA : Marka Hükümsüzlüğü ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/06/2018
KARAR TARİHİ : 09/07/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan marka hükümsüzlüğü ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Hindistan’da kurulu bulunan ve 40 yılı aşkın bir zamandan bu yana özellikle kına imalat ve satışı alanında faaliyet gösteren müvekkili şirketin distribütörlük veya bayilik yoluyla yine uzunca bir zamandan bu yana diğer bölge ülkelerle birlikte ülkemizde de “… ve şekil” markaları ile de faaliyet gösterdiğini, “…” markasını ilk kullanın ve tescil ve meşhur ettirenin müvekkili şirket olduğunu, tamamlayıcı nitelikte bulunan kadın görseli ile birlikte markalarının tescilinin Hindistan resmi makamlarınca 14/08/1989 yılında müvekkili şirket adına yapıldığını, müvekkili şirketin ürünlerinin dünyanın her tarafına dağıtıldığını ve satıldığını, davalı tarafından ” …” markasının … tescil numarası ile, ” …” markasının … tescil numarası ile, “ŞEKİL” markasının … tescil numarası ile, ” …” markasının … tescil numarası ile 3.sınıf için TPMK nezdinde tescil ettirildiğini, müvekkili tarafından haksız tescilin öğrenilmesinden sonra noter kanalıyla davalıya ihtarname gönderildiğini, sahiplik durumunun bilinerek kötü niyetle davalı tarafından kendi adına tescil edilen bu markaların görsel ve işitsel olarak müvekkili şirkete ait markaların aynısı veya ayırt edilemeycek kadar benzeri olduğunu, davalı şirketin müvekkili şirketin kadın görselinden oluşan şekil markasının aynısını … başvuru numarası ile 3.sınıf için tescili amacıyla TPMK’ya müracaat ettiğini, daha sonrasında bu müracaattan feragat ettiğini, davalı şirketin ” …” ibareli markayı 5 yıl kesintisiz kullanmadığını, davalının eyleminin marka tecavüzü ile TTK 54.vd.maddeleri gereği haksız rekabet teşkil ettiğini iddia ederek, davalı adına TPMK nezdinde tescilli dava konusu markaların hükümsüzlüğüne, 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkilinin adresinin … ilçesinde bulunması nedeniyle yetkili mahkemenin Bakırköy olduğu, bu nedenle öncelikle yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, davanın hiçbir somut delile dayanmayan iddialarla açıldığını, haksız ve mesnetsiz bir dava olup, müvekkili adına tescilli markaların iptalini gerektirir bir durumunda bulunmadığından dolayı reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin 3.sınıfta tanımlanmış emtiaların …, … ve … markaları altında tescili için TPMK’ya müracaat ettiğini ve … no ile ” …, …. no ile ” …” ve … no ile ” …” markalarını adına tescil ettirdiğini, davacının menşe ülkede tescilli olan markasının tanınmış bir marka olduğunu ve Paris Sözleşmesi kapsamında kendisinin izni olmadan müvekkilinin marka tescil talebinin kabul edilemeyeceği iddiasının kabul edilebilir bir iddia olmadığını, davacının müvekkilinin marka tescil talebinde kötü niyetli olduğuna dair yeterli ve kanıtlayıcı hiçbir delil sunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, 6769 sayılı SMK hükümleri uyarınca açılmış marka hükümsüzlüğü ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Mahkememizin 2018/317 esas sayılı dosyasında yapılan 12/03/2019 tarihli oturum 2 nolu ara kararı uyarınca iş bu davanın tefrik edilerek esas defterinin 2019/72 esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
6769 sayılı SMK’nun 156. maddesi bu kanunda öngörülen davalarda görevli ve yetkili mahkemenin tespitine ilişkindir. SMK 156/5 maddesi “üçünçü kişiler tarafından sınai mülkiyet hakkı sahibine aleyhine açılacak olan davalarda yetkili mahkeme davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir.” hükmüne amirdir.
Yine 6100 sayılı HMK’nın 19/2 maddeside “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz..” hükmü düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, davalının adresinin … olduğu, davanın marka hükümsüzlüğü ve manevi tazminata ilişkin olduğu, SMK 156/5 gereği yetkili mahkemenin davalı ikametgahı mahkemesi olduğu davalı tarafça usulünce yetki itirazında bulunduğu, yetkili mahkemenin Bakırköy FSHHM olduğu anlaşılmakla davalının yetkiye yönelik itirazının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davalının yetki itirazının kabulü ile mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Dosyanın talep halinde görevli ve yetkili Bakırköy Nöbetçi FSHHM’ne gönderilmesine,
3-HMK 20.Maddesi gereğince yetkisizlik kararının kesinleşmesini mütaekip iki haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın yetkili Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi taktirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin yetkili mahkemece dikkate alınmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/07/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır