Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/46 E. 2019/81 K. 22.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/46
KARAR NO : 2019/81

DAVA : Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/02/2019
KARAR TARİHİ : 22/02/2019

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinin mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydının yapıldığı, davanın 19/02/2019 tarihinde açıldığı, 18/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Kanun’un 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği anlaşılmakla dosya ele alındı, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 12.04.2016 tarihinde tescil edildiğini, kendisi adına tescilli olan … isimli bir yazılım üzerinden ticari faaliyette bulunduğunu, bu yazılımın FSEK mad. 2/1 gereği bir eser olduğunu ve eserin tüm mali ve manevi haklarının münhasıran müvekkili şirkete ait olduğunu, … Genel Müdürlüğü’nün … tarih ve … tescil numarası ile tescil edildiğini, yazılımın ilk ilan edildiği tarihin 10.05.2016 olduğunu, müvekkililnin sahip olduğu bu eseri hem pazarlar ve yatırımcıları lehine kullandığını bir yandan da eserin (yazılımın) geliştirilmesi yönünde çalışlmalarını kendi tüzel kişiliği bünyesinde sürdürdüğünü, Temmuz 2017 tarihinde müvekkilinin e-posta adresine gönderilen bir mail ile davalı tarafından iş başuvurusunda bulunulduğunu, davalının iş başvurusunde müvekkili şirketin … isimli yazılımını geliştirip Almanya’da pazarlayabileceklerini belirttiğini, bunun üzerine Temmuz2017 ve Eylül 2017 tarihleri arasında davalının yazılımın tasarımı ile ilgili değişiklik tekliflerini sunduğunu, ancak müvekkili şirket yetkililerinin kabul etmediğini, davalının emek mesaisi karşılığı olarak ödeme yapıldığını ve iş ilişkisinin başlamadan sona erdiğini, daha sonraki tarihlerde davalının tekrar tekliflerde bulunduğunu, bu tekliflerinin de şirket yetkililerince kabul edilmediğini, davalının sisteme girişlerinin engellenerek müvekkili şirketin eserden kaynaklanan haklarının korunmaya çalışıldığını ancak davalının durumdan habersiz olan şirket çalışanı ile irtabata geçerek … isimli yazılımı haksız ve hukuka aykırı bir şekilde GOOGLE DRİVE’ e yüklettiğini ve yazılımı kendisine ait bir esermiş gibi lanse ederek … ismiyle online mecralarda satışa arz ettiğinden bahisle , davalının müvekkili şirkete ait eserin mali ve manevi haklarına tecavüzünün tespitini ve bu eylemlerin durdurulması yönünden FSEK 664/4 mad. Gereği ihtiyati tedbir kararı verilmesini, eser üzerindeki haklara ilişkin devir veya kullanma yetkisi tanınması halinde elde edilebilecek olan bedelin FSEK 68/1 mad. Gereği üç katının şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat bedeli, FSEK 70/1 mad. Gereği 20.000,00 TL manevi tazminat bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
18/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Kanun “MADDE 20-13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“3.Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 5/A- (1)Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2)Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.”
MADDE 21- 6102 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 12- (1)Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.”
MADDE 26- (1)Bu Kanunun; a) 10, 20 ve 21 inci maddeleri 1/1/2019 tarihinde…yürürlüğe girer” şeklinde düzenlenmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 4. Maddesine göre “(1)Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;…. d)Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,… öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.” hükümlerine amirdir.
Tüm dosya kapsamı yukarıda izahı yapılan mevzuat kapsamında değerlendirildiğinde 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile eklenen 6102 sayılı Kanun’un 5/A maddesi uyarınca “bu Kanunun (TTK) 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı” olarak düzenlendiği, söz konusu düzenlemenin dava şartı olması nedeniyle uygulamasının zorunlu olduğu, aynı yasanın 23. maddesi ile 6325 sayılı kanuna eklenen 18/A maddesi uyarınca dava şartı olan arabuluculukta davacının arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin tutanağın aslını ya da arabulucu tarafından onaylanmış örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olup, bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya son tutanağın bir haftalık kesin süre içerisinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddine karar verileceği ihtarını içeren davetiye gönderileceğinin düzenlendiği, söz konusu kanunun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği, davanın ise 19.02.2019 tarihinde açıldığı, ve arabulucuya başvurulmadan dava açıldığı, (bu hususun hem dava dilekçesinden hem de yasa gereği geçmesi gereken 6 haftalık süre henüz dolmadan açılmış olmasından anlaşıldığı) aynı yasanın 18/A-2 fıkrası son cümlesi uyarınca, arabulucuya başvurulmadan dava açılmadığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verileceğinin düzenlendiği görülmekle, davacı tarafından açılan davanın zorunlu arabuluculuk kapsamında kaldığı anlaşılmakla davanın tensiben usulden reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçeleri ayrıntılı kararda açıklanacağı üzere;
1-Davacının davasının “davadan önce zorunlu arabulucuğa gidilmemiş olması nedeniyle” dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken harçtan, peşin yatırılan 358,63TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 314,23 TL karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren esas kararla birlikte 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi. 22/02/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır