Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/37 E. 2020/245 K. 14.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/37
KARAR NO:2020/245

DAVA:Endüstriyel Tasarım Hakkına Tecavüzün Tespiti, Durdurulması, Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ:09/02/2019
KARAR TARİHİ:14/07/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan asıl davada Endüstriyel Tasarım Hükümsüzlğü birleşen davada Endüstriyel Tasarım Hakkına Tecavüzün Tespiti, Durdurulması, Maddi ve Manevi Tazminat talepli davanın yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı birleşen dosya davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı adına tescilli … (…) (…) ve (…) sayılı çoklu endüstriyel “…” tasarımının yenilik ve ayırt edicilik kriterinden yoksun olduğunu, davalının uzun yıllardır piyasada birçok firma tarafından üretilen ve harcıalem nitelikteki kare formda oluşturulan … tasarımlarını haksız bir şekilde tescil ettirmiş olduğunu, bir tasarımın hukuki himayeden faydalanabilmesi için ayırt edici niteliğe sahip olması gerektiğini ve bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim ile diğer bir tasarımın böyle bir kullanıcıda bıraktığı genel izlenim arasında, belirgin farklılık oluşuyorsa bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu, davalıya ait … (…) (…) ve (…) numaralı davaya konu tasarımlarının yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına sahip olmadığını kanıtlayan ve dava konusu tasarımların başvuru tarihinden çok önceki tarihlerde kamuya sunulduğunu gösteren tasarımların delil olarak sunulduğunu, davaya konu … (…) numaralı tasarımın dava dışı … tarafından 12.03.2014 tarihinde tescil edilen davaya konu tasarıma birebir benzediği iddia edilen … (…) ve (…) sayılı çoklu tasarımların bulunduğunu, yine … ibareli 10 Ağustos 2016 ve 22 Mayıs 2015 tarihinde internette satışa sunulan tasarımın ve … firmasına ait 25 Aralık 2016, 26 Kasım 2015, 9 Eylül 2015 tarihinde ve … firmasına ait 17 Nisan 2015 tarihinde ve … firmasına ait internette satışa sunulan tasarımların genel izlenimleri arasında belirgin derecede farklılık bulunmadığından benzer olduğunu, davaya konu …(…) numaralı tasarımın dava dışı … tarafından 17.12.2015 tarihinde tescil edilen davaya konu tasarıma birebir benzediği iddia edilen … (…) ve (…) sayılı çoklu tasarımların bulunduğunu, yine … firmasına ait 28 Ocak 2016 tarihinde sosyal medya hesabında paylaşılan, 28 Mart 2015 tarihinde internette satışa sunulan tasarımın genel izlenimleri arasında belirgin derecede farklılık bulunmadığından benzer olduğunu, davaya konu … (…) numaralı tasarımın dava dışı … adına kayıtlı davaya konu tasarıma birebir benzediği iddia edilen …(…) (… ve (…) sayılı çoklu tasarımlann bulunduğu, davaya konu hükümsüzlüğü talep edilen … tasarımlarının davalı taraftan çok önce birçok farklı firma tarafından üretildiğini ve piyasaya sunulduğunu, tasarımların mumluk, gövde ve ayak kısımları dayanak gösterilen tasarımlarla karşılaştırıldığında ürünlerin dış görünüşlerinin birbirleriyle ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, tasarımların bilgilenmiş kullanıcılar üzerinde bıraktığı genel izlenim bakımından da belirgin derecede benzerlik içerdiğini belirterek, davalıya ait … (…), (…), … sayılı Endüstriyel Tasarımların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı birleşen dosya davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının asıl davayı açmaktaki tek menfaatinin, asıl davadan önce aleyhine başlatılan … Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasında tasarım tesciline yönelik tecavüz fiilinin delil tespiti sonucu alınan bilirkişi raporunda davacının tescilli tasarıma tecavüz fiilini gerçekleştirdiğinin sabit olduğunu ve davacının bu nedenle zaman kazanma ve yasal süreci uzatmayı amaçlamak olduğunu, Dava dışı … tarafından 12.03.2014 tarihinde … numaralı tescilli tasarımın davalıya ait davaya konu … (…) sayılı tasarım ile farklı tasarımlara sahip olduğu kafa kısımlarının, gövde ve ayak kısımlarının farklı olduğunu, davalı tarafa ait tescilli tasarımların salt … modellerinin gövde ayak ve baş kısımlarının şeklinden ibaret olmadığını, aynı zamanda üzerindeki süsleme ve desenlerin de tescil ile koruma altına alındığını ve bu nedenle bütünlük teşkil eden tasarım tescilinin bu yönleri ile de kıyaslanması gerektiğini, Davalı tarafa ait tescilli … (…) numaralı tasarım ile karşılaştırılan … (…) numaralı tasarımların hem form hem de üzerlerindeki süsleme ve kompozisyon özellikleri dahil birbirinden çok farklı olduğunu, davalı tarafa ait tescilli … (…) numaralı tasarım ile karşılaştırılan … (…) ve (…) numaralı tasarımların genel görünüm itibariyle benzerlik kavramı ise şamdanların ince detayları ve estetiksel boyutu düşünüldüğünde emsal olduğu iddia edilen şamdanların hem formları hem de üzerlerinde yer alan süslemeler ve kompozisyonu hiçbir surette benzerlik göstermediğini, nitekim söz konusu emsal tasarımın (…) ve (…) şeklinde tescillerin de farklı süsleme ve formdan ileri geldiğini, bütünsel olarak … olsa dahi ayrı parçaların birbirinden çok farklı şekillerde bir araya geldiğinin görüldüğünü, Davalı tarafa ait tescilli … (…) numaralı tasarım ile karşılaştırılan … (…) ve (…) numaralı tasarımların genel görünüm, süsleme ve kompozisyon detayları düşünüldüğünde davacının benzerlik iddiasının kabul edilmemesi gerektiğini, Oyma ve el işçiliğinde ince detayların çok önemli olduğunu ve şamdanlara ayırt edicilik kattığını, Davacı hakkında …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … D.îş dosyasında alınan bilirkişi raporunda bilirkişi tarafından 23.01.2019 tarihinde oluşturulan raporda müvekkiline ait başvuruda bulunulan … numaralı tasarıma birebir benzediği hususunun tespit edildiği, ilgili tasarım hakkında karşı tarafa tasarım ihlaline sebebiyet vermekten tazminat davası sürecinin başlamış olduğunu ve ticari uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculuk kapsamında arabuluculuk aşamasında olduğunu, açılan hükümsüzlük davasında belirtilen davacının belirttiği tasarımların farklı tasarımlar olduğunu, tespit esnasında tespit edilen dava konusu ürünler ile bir ilgisi bulunmadığını, tespite konu … tasarımlarından ilkinin TPMK nezdinde 13/12/2017 tarihli … (…) tescil numarası ile koruma altında olduğunu ve söz konusu … no’lu … tasarımının geliştirilmesi ve yükseltilmiş 4 adet oyma ayak gibi bir takım tasarımsal farklılıklar getirilmek suretiyle … numaralı tasarım tescil başvurusunda bulunulduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin gümüş işletmeciliği alanında faaliyet gösterdiğini, ürün ve tasarımlarının ağırlıklı olarak … ve benzeri üretimler üzerine olduğunu , tasarıma konu ürünlerin üretimi ve piyasaya arz edilmesi konusunda faaliyet gösterdiğini, davalı tarafından müvekkilinin Türk Patent nezdinde tescilli tarasımı ile iltibas yaratacak derecede birebir benzeyen ürünleri müvekkil tarafından kendisine herhangi bir hak tanınmaksızın veya arada herhangi bir lisans sözleşmesi olmaksızın haksız ve hukuka aykırı bir şekilde üretilip satıldığını, söz konusu ürünlerin bilgilendirilmiş bir tüketici nezdinde karışıklığa yol açacak derecede birebir benzediğini, davalının eylemlerinin müvekkilinin tescilli tasarımından doğan sınai hakkına tecavüz ve haksız rekabete yol açtığını, ….Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … d.iş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda … Şirketi’nin de aynı alanda faaliyet gösteren bir firma olduğunun ve müvekkilinin tescilli şamdanlarına benzer, aynı form ve kalıpta üretim yaptığının tespit edildiğinden bahisle 6769 Sayılı SMK’nın 159/2 fıkrası a bendi gereğince müvekkili tarafından açılan tespit davasında alınan bilirkişi rapor dikkate alınarak müvekkilinin sınai mülkiyet hakkına tecavüz teşkil eden fiilerin tedbiren önlenmesi ve durdurulmasına, dava konusu ürünün mağaza ve internet ortamında davalı tarafından satışının, tanıtımının ve üretiminin durdurulması, engellenmesi ve taklit tasarımların el koyulmak suretiyle toplatılması yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesini, fiile tecavüz olup olmadığının tespiti, muhtemel tecavüzün önlenmesi, tecavüz fiillerinin durduruması, tecavüzün kaldırılması ile müvekkili lehine 1.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı birleşen dosya davalı vekili birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle, … numaralı ürünün tescil başvurusunda olduğu ve 6769 sayılı SMK kapsamında tasarımların tescilsiz olarak dahi korumaya sahip olduğunu, davaya konu tasarımların her birinin farklı tasarım ve ayırt edicilik özelliklerine sahip, farklı oymacılık ve işçilik ile tasarlandığını, yenilik ve ayırt edicilik vasıflarını taşıdığını, harcıalem nitelik taşıdığı iddialarının dayanaksız olduğunu, … Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasına konu ürünlerin belirgin farklılıklar bulunmadığı bu sebeple benzer olarak algılandığını belirterek birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YAPILAN YARGILAMA VE GEREKÇE
Asıl dava 6769 sayılı SMK kapsamında açılmış Endüstriyel Tasarım Hükümsüzlüğü talepli, Birleşen dava 6769 sayılı SMK kapsamında açılmış Endüstriyel Tasarım Hakkına Tecavüzün Tespiti, Durdurulması, Maddi ve Manevi Tazminat talepli davadır.
Tarafların bildirdikleri tüm deliller toplanmış özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Mahkememize sunulan bilirkişi raporunda özetle; Asıl Dava Yönünden; … (…), … (… ve … (…) numaralı tasarımların yenilik ve ayırt edicilik kriterlerine sahip olmadığı ve bu nedenle hükümsüzlüğünün talep edilebileceği, birleşen dava yönünden; … no’lu tasarım tescilinin itiraz üzerine hükümsüz kılındığı ve hükümsüzlüğün etkisinin geçmişe yönelik olduğu, … (…) numaralı tasarım ile Davalı (asıl davada davacı) iş yerinde tespit edilen ürünler karşılaştırıldığında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde genel izlenim itibariyle benzer olmadığı ve nitekim asıl dava yönünden yapılan değerlendirmede … (…) numaralı tasarımın hükümsüzlüğünün talep edilebileceği belirtildiğinden birleşen davada davalı(asıl davada davacı) kullanımlarının tasarım hakkına tecavüz oluşturmayacağı ve haksız rekabet fiili teşkil etmeyeceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür.
Bir tasarımın hukuken korunabilmesi için yenilik ve ayırt edicilik özelliklerine sahip olması gerekmektedir. Tescilli bir tasarımın yeni sayılabilmesi için başvuru veya rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerine kamuya sunulmamış olması gerekmektedir. Kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz. Türk Hukukunda yenilik dünya çapında aranmaktadır, yani tescilli tasarımın başvuru veya rüçhan tarihinden daha önce dünyanın herhangi bir yerinde bilinen, yani kamuya sunulan bir tasarımın Türkiye’de yeni kabul edilmesi mümkün değildir. Ayırt edicilikten kasıt ise, tescilli tasarımlarda, tasarımın başvuru veya rüçhan tarihinden önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı olmasını ifade etmektedir. Bilgilenmiş kullanıcının niteliği ise ne dikkatsiz bir kullanıcı ne de bir tasarımcı kadar uzman bir kullanıcıdır. Sıradan bir kullanıcının gözden kaçırabileceği önemli ayrıntıları fark etmekle birlikte, bir tasarımcı kadar ayrıntılarla da ilgilenmez. Kısaca dikkatli ve deneyimli bir kullanıcıdır. Bir ürün tasarımcısına ne kadar seçenek özgürlüğü bırakıyorsa koruma kapsamı da o ölçüde genişleyecektir. Zira belirli bir şekilde tasarlanması zorunlu tasarımlar, yani sonraki tasarımcıya seçenek bırakmayan tasarımlar koruma kapsamına girmemektedir.
Asıl davalı-birleşen davacıya ait … numaralı tasarımın … tasarımı olduğu ve … firmasına ait, internette yayınlandığı tespit edilen 1 numaralı … tasarımı ile genel form, boğum yerleri, ayak şekli ve sahip olduğu geometrik şekiller bakımından bilgilenmiş kullanıcı bakışından benzer olduğu, yine … firmasının 5. tasarımı ile de benzer olduğu anlaşılmıştır. Bu firmaya asıl davalının satış yapmış olması ise durumu değiştirmeyecek tasarımın benzerinin başvuru tarihinden önce kamuya sunulmuş olduğu sonucuna varmak gerekecektir.
Asıl davanın konularından … numaralı tasarımın ise daha önce davadışı üçüncü şahıs adına tescil ettirilen … numaralı tasarıma genel form, boğum yerleri, ayak şekli ve sahip olduğu geometrik şekiller bakımından bilgilenmiş kullanıcı bakışından benzer olduğu sonucununa varılmıştır. Bu durumda dava konusu tasarımın benzerinin başvuru tarihinden önce kamuya sunulmuş olduğu anlaşılmıştır.
Yine asıl davanın bir diğer konusu … numaralı tasarımın ise davadışı üçüncü kişi adına tescil ettirilen … numaralı tasarım ile genel form, boğum yerleri, ayak şekli ve sahip olduğu geometrik şekiller bakımından bilgilenmiş kullanıcı bakışından benzer olduğu sonucuna varılmış, dava konusu tasarımın benzerinin başvuru tarihinden önce kamuya sunulmuş olduğu anlaşılmıştır.
Tüm bu sebeplerle dava konusu dava konusu …, 15, 23 numaralı tasarımların yenilik koşulunu sağlayamadığından hükümsüz oldukları kanaatine ulaşılmıştır.
Birleşen davada ise hükümsüz olduğu kanaatine varılan tasarımlara dayalı olarak tecavüz iddiası yer alması, hükümsüzlüğün geçmişe etkili olarak sonuç doğurması nedeniyle davanın reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Tüm bu sebeplerle asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-a)Asıl davanın KABULÜNE, davalı adına tescilli …, …, … nolu tasarımların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 54,40 TL karar harcından peşin yatırılan 44,40 TL’nin mahsubu ile kalan 10,00 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
c-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına hesap olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
d-Davacı tarafından yapılan: 2.100,00 TL bilirkişi ücreti, 181,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.281,50 TL ve 88,80 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 2.370,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-a)Birleşen davanın REDDİNE,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca, peşin yatırılan 102,47 TL’den hesap olunan 54,40 TL karar harcının düşülerek kalan 48,07 TL bakiye karar harcının talep halinde birleşen dava davacısına iadesine,
c)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen tecavüz talebine ilişkin olarak birleşen dava davalı vekili yararına hesap olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin birleşen dava davacısından alınarak kendisini vekille temsil ettiren birleşen dosya davalısına verilmesine,
d)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen manevi tazminat talebine ilişkin olarak birleşen dava davalı vekili yararına hesap olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin birleşen dava davacısından alınarak kendisini vekille temsil ettiren birleşen dosya davalısına verilmesine,
e)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen maddi tazminat talebine ilişkin olarak birleşen dava davalı vekili yararına hesap olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin birleşen dava davacısından alınarak kendisini vekille temsil ettiren birleşen dosya davalısına verilmesine,
3-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.14/07/2020

Katip …

Hakim …