Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/34 E. 2021/195 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/34 Esas
KARAR NO : 2021/195

DAVA :Tasarım Hükümsüzlüğü, Tasarıma Tecavüz ve Haksız Rekabetten Kaynaklanan asıl dava ile Tasarım Hükümsüzlüğüne ilişkin karşı dava
DAVA TARİHİ : 06/02/2019
KARAR TARİHİ : 29/04/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Tasarım Hükümsüzlüğü, Tasarıma Tecavüz ve ve Haksız Rekabetten Kaynaklanan asıl dava ile Tasarım Hükümsüzlüğüne ilişkin karşı davanın yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; Davacı …, 1876 yılında Almanya’da kurulmuş firmanın Çamaşır ve Ev Bakımı, Kişisel Bakım, Yapıştırıcı Teknolojileri sektörlerinde tanınmış markalara sahip çok uluslu bir şirket olduğunu, Türkiye’de … çatısı altında Ar-Ge, üretim, pazarlama ve satış faaliyetleriyle etkin, saygın ve bilinir bir kuruluş olduğunu, Türkiye Çamaşır ve Ev Bakımı, Kişisel Bakım, Yapıştırıcı Teknolojileri sektörlerinde lider konumda bulunduğunu, … adına tescilli tasarımlarla bütünleşik çok sayıda tanınmış markaları bulunduğunu ve her seviyedeki tüketici yönünden tanındığını, … markasının 2006 yılında Türkiye pazarına sunulduğunu, ilk ürünlerin tuvalet jeli, iki hazneli sıvı tuvalet blokları, rezervuar küpleri olduğunu, “…” katı tuvalet bloğu ürünlerinin 2010’da, “…” topları şeklinde geliştirilmiş ürünlerin ise 2012’de piyasaya sürüldüğünü ve eş zamanlı tanıtımının viral reklamların dijital kanallar aracılığıyla global düzeyde yapıldığını, “…” egzotik kokulu renkli topların 2015’te, yoğun parfümlü-kalıcı koku gideren- hijyen sağlayan tuvalet toplarının 2016’da üretildiğini, … web sitesinde ürünlerle ilgili ayrıntılı bilgilere erişilebileceğini, yoğun reklam kampanyaları ve yatırımlarla, … markalı katı klozet bloklarının Türkiye pazarında açık ara farkla lider konumda olduğunu markanın global pazarda da tanındığı ve sektöründe lider olduğunu, … markasının dava konusu tasarımlarının tüketici nezdindeki bilinirliği nedeniyle … firmasının en değerli aktifleri arasında bulunduğunu, … markalı bahsi geçen tasarımlara sahip ürünlerin 2015-2016 yıllarına tarihli … Market ve … tanıtım broşürlerinde yer aldığını, … markalı ürünlerin: … tarih …sayılı tescilinin TPE nezdinde 01.01.2010 tarih … sayı ile beş adet tasarımın tescili bulunduğunu, … tarih … sayılı tescilinin TPE nezdinde … tarih … sayı ile sekiz adet tasarım tescili bulunduğunu, firmanın bahsi geçen tescilli tasarımlarını yalnızca … markalı tuvalet kokusu giderici klozet bloklarında kullandığını, söz konusu ürünlerin satışının 2010 yılında beri aralıksız sürdüğünü, davalı tarafından, … markalı tescilli tasarımların aynısı ve ayırt edilemeyecek kadar benzerlerinin …, .. ve … Marketler için …, … ve … markaları altında üretilip satıldığını, davacıya ait tasarım hakkına tecavüz teşkil eden faaliyetlerin ispatlanması amacıyla … A.Ş.’nin … adresindeki mağazasında noter kanalıyla mağaza panosunda … markalı ürün tanıtımının tespit edildiğini, tespitteki ürünlerin … biçiminde olduğunu, bu unsurların teknik zorunluluk olmadığını, piyasada bulunan diğer markalı ürünlerin tasarımsal farklılıklarının bulunduğunun gösterildiğini, yüzlerce seçenek mevcutken davalı tarafın davacıya ait tasarımların kopyalarını üretip satarak tasarım hakkına tecavüz oluşturduğunu ve haksız rekabet unsurlarını yarattığını, davacı … markalı ürün ambalajı ile davalı … markalı ürün ambalajının tasarımsal unsurları, görselleri, ibareleri ile birlikte ambalaj kompozisyonu ve renklerin bire bir aynı olduğunu, davalı ambalajının davacı taraf ambalajıyla ayırt edilemeyecek derecede benzerinin üretildiğini, ürünlerin iltibas yaratacak düzeyde benzer olduklarını, bu bağlamda haksız rekabet yaratıldığının açık olduğunu, davalıya ait … tarihli … sayılı tasarımın yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşımadığını, davalının tasarımının ilgili tescili için başvuru tarihinden 12 ay önceki, yani 16.12.2015 tarihinden önce piyasada yer alan benzer tasarımlar karşısında yenilik vasfını kaybedeceğini, davacının 2010 ve 2013 tarihli tescilli tasarımları karşısında yenilik ve ayırt edicilik vasıflarını kaybettiğini, bu nedenle de hükümsüz kılınması gerektiğini, davalı tarafın sektör lideri davacının … markasını ve markanın ürünleri ile tasarımlarını bilmeme ihtimali bulunmadığı, davacının piyasadaki tanınmışlığı ve itibarından haksız ve izinsiz yararlanıldığı, davalının … tescil belgesini alması sonrası davacı tarafın yasaya uygun şekilde ihtarda bulunduğunu, buna rağmen davacı ürünü ve ambalajının bire bir kopyalanarak farklı markalar altında …, … ve … marketlerde piyasaya sürülmesinin kötü niyeti kanıtladığını, SMK kapsamında kötü niyetli tasarım başvurularının hükümsüzlük hallerinden sayıldığını, bu nedenle davalı … tescil belgesinin hükümsüz kılınması gerektiğini, yargılama sürecinde 3.kişiler adına devrinin önlenmesi adına ihtiyati tedbir konulmasını, davalı tarafından üretilen dava konusu …, … ve … markalı “…” ürünlerinin davacı ürünleriyle benzerlikleri nedeniyle davacının tasarım tescil haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespiti, durdurulması ve önlenmesini, Söz konusu ürünlerin davalının ve üçüncü kişilerin adreslerindeki üretim, dağıtım, tanıtım ve satışının durdurulması, bunların üretimini sağlayan makina, araç, kalıp, ambalaj, etiket, kutu, iş evrakı, katalog, tanıtım ve promosyon araçlarına el konulmasına dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının … marketleri için … markası altında üretilen “…” ürünlerinin ürün ambalajı ve tanıtım materyalinin davacı taraf ürünlerine karşı haksız rekabet oluşturduğunun tespiti, durdurulması ve önlenmesini, davalının sözkonusu fiil ve işlemleri neticesi olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, davalı … ile tescilli “…” ürünlerinin SMK 6769 m.56 ve 57’de kapsamındaki yenilik ve ayırt edicilik şartlarının karşılamaması ve SMK 77 uyarınca kötü niyetle tescil edilmesi nedeniyle hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini, ilgili tescil belgesinin üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesi ve bu amaçla TPE’ye müzekkere yazılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap karşı dava dilekçesi ile aşamalardaki beyanlarında özetle; Davalı …Ltd.Şti.’nin 1982’den beri …, …, …, … ve … markalı ürünleriyle sektörde yer aldığını, dünyanın sayılı entegre tesisleri arasında gösterilen fabrikalarındaki üretimlerinin modern şartlarda gerçekleştirdiğini, Ar-Ge, üretim ve pazarlama faaliyetlerinde tüketici odaklı çalıştığını, sektörün diğer firmalarına yarı mamül ve mamul tedarikçisi olduğunu, 67 ülkeye gerçekleştirdiği ihracatla uluslararası arenada saygın konumda bulunduğunu, …Kalite Yönetim Sistemleri sertifikası ve bu sistemin gerektirdiğini şartları uygulayarak ürettiği kaliteli ürünleri tüketicilere ekonomik şartlarda sunduğunu, Ortadoğu’nun en büyük market zincirleri tedarikçisi olduğunu, davalının fikri ve sınai haklara önem verdiğini, marka-tasarım-patent ve uluslararası tesciller konularında titiz davrandığını, Türkiye’de tescilli 27 markası ile tescilli tasarımları ve patentleri bulunduğunu, herhangi bir ihlal yaşanmaması için üretime geçmeden önce dava konusu ürünle ilgili tasarıma yönelik araştırma yapıldığını ve TPE kayıtlarında benzer tasarım görülmediği için tescil başvurusunun yapıldığını, ilgili başvurunun altı ay yayında kaldığını, bu sürede itiraz gelmediği için tescilin alındığını, davalının basiretli bir tacir gibi hareket ederek 3 tasarım tescilini almadan üretime geçmediğini, tescil belgesi alındıktan iki sene sonra üretime başlandığını, ilk satış faturasının da iki sene içinde kesildiğini, davalı tarafın … başvuru tarihli …sayılı “…” tescil belgesinin alındığını, dava konusu tasarımların söz konusu tarihte ve davanın açıldığı tarihte resmi olarak TPE’de yayınlanmadığı için erişimin mümkün olmadığını, davalının tescilli tasarımını kullanmasının haksız rekabet teşkil etmediğini, tescil hukuken ortadan kalkmadığını sürece tecavüzün varlığının kabul edilemeyeceğinin emsal Yargıtay kararları ile gösterildiğini, doğrudan ihtiyati tedbir kararı verilmesinin Türkiye’deki sınai mülkiyet bilincinin gelişimine etkisinin sorgulandığını, davacının tescilindeki tasarımın küresel geometriye sahip olduğunu, geometrik şeklin tekele alınmasının hukuken mümkün olmadığını, davacının tescilindeki küresel topların üzerinde yer alan deliklerin şekillerinin davalının çiçek şekilli deliklerinden farklı olduğunu, araba lastiklerinde olduğu gibi desenlerin tasarımlara ayırt edicilik sağladığını, davalının tasarımının davacının tasarımına geometrik şekli dışında benzemediğini, davalının tasarımındaki çiçek motiflerinin tasarıma ayırt edicilik sağlayan en önemli unsurlardan biri olduğunu, davalının ürün ambalajındaki görsellerle davacı tarafın ambalajıyla benzer olduğu iddiasının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, ambalajların üzerindeki yazıların hiç bir firmanın tekelinde olmayan genel kullanımdaki yazılar olduklarını, bütünsel olarak bakıldığında ambalajların üzerindeki markaların ayırt edicilik sağladığını, bahsi geçen ambalajların …, …, … markalarına yani davalı tarafın müşterilerine ait olduklarını, … markalı ürünlerin tasarım tescilinin … zincirine-… A.Ş.’ye ait olduğunu, davalının ambalajlar üzerinde adı geçen zincir marketlere yalnızca “…” … üretimlerini yaptığını, ambalajların ilgili markalı ürünleri pazarlayan firmalara ait olduklarını, davalının ambalajlarla ilgili sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenle haksız rekabet iddiasının haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, dava dışı markalı koku giderici tuvalet blokları ve ambalajlarına ait örneklerle birlikte, farklı ülkelerde …, …, …, … gibi markaların top şeklindeki ürünlerin ve ambalajlarının bulunduğuna dair görsellerin dosyaya sunulduğunu, yabancı menşeli … markalı ürünlerin top şeklinde olduğunu ve davacı ürünleriyle benzer renklerde üretilmiş olduğunun görüldüğünü, bahsi geçen üründeki topların 5’li olduğunu, adet hususunun bir tasarım tesciline konu olamayacağını, davalının üretimlerinin tek pakette-tek renkle sınırlı olduğunu, aynı pakette-iki farklı renk kullanılmadığını, karma renkli paketlerin davalıya ait olmadığını, davalı tarafın … sayılı tescilinin davacının … tarihli … sayılı tescili ile … tarihli … sayılı tescilinin ikisine de benzediğini iddia etmesinin çelişkili olduğunu, bu durumda davacı tarafın 2013 yılına tarihli yalnızca askı kısmında küçük bir farklılığı bulunan tescilinin yenilik özelliğini kaybettiğinin kabul edilmesi ve hükümsüzlüğünün gerektiğini, davacının ilgili tasarımlarının TPE tarafından yayınlanmadığını, davalının karşı davacı olarak açtığı hükümsüzlük davası bulunduğunu, davalı tasarımının tescilli olduğunu, dava konusu tasarımların birbirinden farklı olduğunu, davalının merdivenaltı bir üretici olmadığını dikkate alınarak ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini, İhtiyati tedbir kararı sırasında hazır bulunan bilirkişinin teknik bilgiye sahip olmayan bir marka vekili olduğunu, bilirkişinin doğrudan yorum yapmak yerine teknik inceleme yapması gerektiğini, incelemenin bir endüstriyel tasarım uzmanı veya patent vekili tarafından yapılmasını, yapılan açıklamalardan dolayı ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini, davacının tasarım hakkına tecavüz nedeniyle açtığını davanın reddedilmesini, davalının karşı davasının kabulüne karar verilmesini, davacı tarafın yenilik ve ayırt edicilik özelliğini kaybeden tescilli tasarımının hükümsüzlüğüne karar verilmesini, ( Karşı dava dilekçesinde), davacı / karşı davalı … ve … tescil numaralı “…” tasarımlarının yenilik ve ayırt edicilik özelliklerini … numaralı Almanya menşeli patent başvurusundaki resimler nedeniyle kaybettiğini, bu gerekçesiyle hükümsüzlüğüne karar verilmesi ve TPE sicil kaydından terkini talep edildiğini, … tescil numaralı … tasarımının TPE nezdinde 16.12.2016 tarihinden beri tescilli olduğunu, Davacı/karşı Davalının … ve … numaralı tescil belgelerinin TPE web sitesi kayıtlarında halen yayınlanmadığını, bahsi geçen belgelere WIP0 kayıtlarından ulaşılabildiğini, Davacı/karşı Davalının WIP0 kanalıyla yaptığı diğer birçok başvurunun ise yayınlandığını, Davalı/karşı Davacı tasarımının TPE nezdinde tescilli olduğu ve tescil iptal edilmediği sürece tasarım tescilinden doğan hakların kullanılmasının haksız rekabet oluşturmayacağının bu konuya dair muhtelif hukuki örneklerle gösterildiğini, geometrik şekillerin kimsenin tekeline verilemeyeceğini, araba lastiklerinin aynı geometrik biçime sahip olduğu ancak her lastik üzerindeki desenlerin ayırt edicilik sağladığını ve tasarım olarak korunduğunu, dava konusu tasarımların da küresel top biçimlerine rağmen üzerindeki desenlerin farklı olduğunu, desenler bağlamında ayırt ediciliğin sağlandığını, öte yandan dava dışı firmaların TPE nezdinde … tasarımlarına ait tescillerinin bulunduğunu, bunlardan … firmasına ait tasarımın üretilmiş bulunduğunu, ürün ambalajlarına bütün olarak bakıldığında her firmanın markasının ambalajlara ayırt edicilik sağladığını, ambalajlardaki … markalarının Davalı/karşı Davacının müşterilerine yani market zincirlerine ait olduğunu ve ambalajlarla ilgili sorumluluklarının bulunmadığını, … marka ve ambalajının … ile … A.Ş.’ye olduğunu, ambalaj üzerindeki yazıların genel içerikte olduğunu ve kimsenin tekelinde bulunmadığını, dava konusu ürün tasarımının TPE başvuru ve yayın protokolü sürecinde bir itiraz olmadığını, tescil belgesi alındıktan sonra üretim kalıbı yaptırılarak yatırımda bulunulduğunu, üretimlerin Ekim 2018’de piyasaya sunulduğunu, davacı/karşı davalını TPE’de yayımlanmamış tasarımları da dikkate alındığında davalı/karşı davacını kötü niyetle itham edilmesinin kabul edilemeyeceğini, neticede, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini, davacı/karşı davalının tasarım hakkına tecavüz nedeniyle açılmış asıl davanın reddi, taraf tasarımlarının farklı olması nedeniyle davacı/karşı davalının hükümsüzlük talebinin reddini, karşı davanın kabulüne karar verilmesi ve davacı/karşı davalının patent başvurusundaki görsellerden/ dolayı yenilik ve ayırt edicilik özelliklerini kaybettiği gerekçesiyle hükümsüzlüklerine karar verilmesini ve TPE tesciilinden terkine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı/karşı davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davacı karşı davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; Davalı/karşı davacının, dava konusu ürünleri yalnızca marketler için ‘…’ olarak üretmediğini ve basiretli bir tacir gibi davranmadığını kendisine ait … markası altında da satışa sunduğunun Facebook sayfasından tespit edildiğini üzere … markalı ürünlerin …’da …’te satışa sunulduğunu ve ambalajın üzerinde üretici firma olarak davalı/karşı davacı … firmasının yer aldığını, basiretli bir tacir olduğunu belirten firmanın aynı sektörde lider konumundaki … markalı ürünleri ve tasarımlarını bilmeme ihtimali bulunmadığını, SMK m.l55’e göre marka-patent-tasarım hakkı sahibinin kendi hakkından önceki rüçhan veya başvuru tarihine sahip hak sahiplerinin açmış olduğunu tecavüz davasında, sahip olduğunu sınai mülkiyet hakkını savunma gerekçesi olarak gösteremeyeceği, davacı/karşı davalının dava konusu tasarımlara örnek gösterdiğini dava dışı ürünlerin varlığının kendi tescilli tasarımının yenilik ve ayırt edicilik vasfı taşımadığını gerçeğini değiştirmediğini, dosyaya örnek gösterilen ürünlerin davacı/karşı davalı ürünleriyle aynı raflarda, aynı renklerde ve neredeyse aynı ambalajlarda satışa sunulmadığını, dava konusu ürün tasarımların ortak özelliklerinin ağır basması nedeniyle kullanıcı üzerindeki genel izleniminin benzerlikler yönünde olacağını, dava konusu ürünerin ambalajları karşılaştırıldığında haksız rekabet unsurlarının mevcut olduğunu, … markalı ambalajın … markalı ambalajla birebir aynı olduğunu, … ambalaj üzerinde üretici olarak davalı/karşı davacı firma isminin yer aldığını, … marka sahibi … ile üretici davalı/karşı davacı firmanın ortak menfaat sağladıkları ve davacı/karşı davalı firmanın sektördeki konumundan yararlanmaya çalıştıklarını, davacı/karşı davalının ambalajlar yönünden esas beyanının genel görünüm-renk-kullanılan 6 görseller itibarıyla neredeyse birebir aynı olduklarını, öte yandan davalı/karşı davacının dosyaya örnek gösterdiği ambalaj tasarımlarını farklı olduklarını, davacı/karşı davalıya ait … numaralı patentin yayını 25.02.2010 tarihli olduğu, … numaralı tasarımın tescil başvurusu 01.02.2010 tarihinde gerçekleştiği için yenilik özelliğine sahip olduğunu, tasarımın gizlilik şartı kapsamında üçüncü kişilere açıklanmasının kamuya sunma sayılmayacağını, davacı/karşı davalıya ait …ile … tescillerindeki ürünlerin birbirlerinden teknik ve görsel farklılıkları bulunduğunu, …tescilindeki tuvalet bloklarının altında hazne olduğunu belirtmiş karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce, taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmış, özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi raporu alınmıştır.
TPMK kayıtlarının incelenmesinde,… tescil nolu, “…” başlıklı tasarımın 23,02. Locarno sınıflarda asıl davada davalı/karşı davacı …LTD.ŞTİ. adına tescilli olduğu ve 06/12/2016 tarihinde tescil edildiği, … tescil nolu, “…” ibareli tasarımın 23,02 locarno sınıflarda … adına tescilli olduğu ve 01.02.2010 tarihinde tescil edildiği, … tescil nolu, “…” ibareli tasarımın 23,02 locarno sınıflarda … adına tescilli olduğu ve 06.11.2013 tarihinde tescil edildiği anlaşılmıştır.
… adına TPE nezdinde … numaralı 2010 tarihli tescilin 01.02.2015 ‘te yenilendiğini, … numaralı 2013 tarihli tescilin 01.02.2018 ‘de yenilendiğini gösteren belgelerin dosyaya sunulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasında alınan 28/04/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dosya kapsamındaki bilgi, belgeler ve internet üzerindeki araştırmalarla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; asıl davada; davalı 16.12.2016 başvuru tarihli … sayılı tasarımın nihai kullanıcı nezdinde bütünsel yaklaşımda davacı 06.11.2013 başvuru tarihli … sayılı tasarımıyla iltibas yaratacak düzeyde benzer olduğu ve rüçhan tarihi itibarıyla davalı … sayılı tasarım açısından ayırt edicilik yoksunluğu sebebiyle hükümsüzlük şartlarının oluştuğu, asıl davada ; davalı … sayılı tasarımın ve kullanımdaki ambalajının davacı … VE … sayılı tasarım tescilleri ile davacı … ve … ambalaj tasarım tescillerine tecavüz şartlarının ortaya çıktığı, asıl davada ; davalı … sayılı tasarım ve …, …, … market markalı-ambalajlı ürünleriyle haksız rekabet şartlarının oluştuğu, Karşı davada ; Davacı … ve … sayılı tasarım tescillerinin yenilik ve ayırt edicilik niteliklerini korudukları görüş ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Davalı / karşı davacı vekilinin rapora yönelik itirazlarının değerlendirilmesi yönünden dosya tekrardan rapor sunan heyete tevdi olunmuş, aynı heyet tarafından sunulan 08/12/2020 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda; Dosya kapsamındaki bilgi, belgeler ve internet üzerindeki araştırmalarla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Asıl davada; Davalı 16.12.2016 başvuru tarihli … sayılı tasarımın nihai kullanıcı nezdinde bütünsel yaklaşımda Davacı 06.11.2013 başvuru tarihli … sayılı tasarımıyla iltibas yaratacak düzeyde benzer olduğu ve rüçhan tarihi itibarıyla Davalı … sayılı tasarım açısından ayırt edicilik yoksunluğu sebebiyle hükümsüzlük şartlarının oluştuğu, Asıl davada; Davalı … sayılı tasarımın ve kullanımdaki ambalajının Davacı … ve … sayılı tasarım tescilleri ile Davacı …ve … ambalaj tasarım tescillerine tecavüz şartlarının ortaya çıktığı, Asıl davada: Davalı … sayılı tasarımın dava tarihi itibarıyla, …, …, … market markalı-ambalajlı ürünleriyle haksız rekabet şartlarının oluştuğu, Karşı davada; Davacı … ve … sayılı tasarım tescillerinin yenilik ve ayırt edicilik niteliklerini korudukları, görüş ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Dava, 6769 sayılı SMK hükümleri uyarınca açılmış davalı/karşı davacı adına tescilli … sayılı “…” tasarımının hükümsüzlüğü ve sicilden terkini, tasarıma tecavüz ve haksız rekabetin tespiti durdurulması önlenmesi ortadan kaldırılması talepli asıl dava ve davacı/karşı davalı adına tescilli …ve …tescil numaralı “…” İsimli tasarımların hükümsüzlüğüne ilişkin karşı davadan ibarettir.
1-Asıl ve Karşı davadaki Tasarım hükümsüzlük talepleri yönünden değerlendirme;
6769 sayılı SMK’da tescilli tasarımların korunma şartları belirlenmiştir. Tasarım ve ürün; Madde 55- (1)Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Yenilik ve ayırt edicilik; Madde 56- (1)Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur. (4)Bir tasarımın aynısı; a)Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir. (5)Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; a)Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir. (6)Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır. Madde 57- (1)Kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz. (2)Koruma talep edilen bir tasarım, BAŞVURU TARİHİNDEN VEYA RÜÇHAN TALEBİ VARSA RÜÇHAN TARİHİNDEN ÖNCEKİ ON İKİ AY İÇİNDE tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez. Madde 58- (1)Tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabilir. (2)Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır… Madde 59- (1)Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz. (2)Tescilsiz tasarım, sahibine birinci fıkrada belirtilen fiilleri engelleme hakkını sadece korunan tasarımın aynısının veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kopyalanarak alınması hâlinde verir. Korunan tasarımın kendi tasarımından önce kamuya sunulduğunu makul yollarla bilmesi mümkün olmayan bir tasarımcı tarafından bağımsız olarak yapılan tasarımın koruma kapsamındaki tasarımdan kopyalanmış olduğu kabul edilmez. MADDE 77- (1)Aşağıdaki hâllerde tasarımın hükümsüz sayılmasına mahkeme tarafından karar verilir: a)55 inci maddenin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan tanımlara uygun olmadığı, 56 ncı ve 57 nci maddelerde belirtilen şartları taşımadığı, … başvurunun kötüniyetle yapıldığı ve bir fikri mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımını içerdiği ispat edilmişse. b)Hak sahipliğinin başka kişiye veya kişilere ait olduğu ispat edilmişse. c)Sonradan kamuya açıklanan aynı veya benzer nitelikteki bir tasarımın başvuru tarihi, tescilli bir tasarımın başvuru tarihinden önce ise…. Madde 79- (1)Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin karar geçmişe etkili olup, tasarıma bu Kanunla sağlanan koruma hiç doğmamış sayılır. 2)Tasarım sahibinin ağır ihmali veya kötüniyetli hareket etmesinden zarar görenlerin tazminat talepleri saklı kalmak üzere, hükümsüzlüğün geçmişe dönük etkisi aşağıdaki durumları etkilemez: a)Hükümsüzlüğe karar verilmeden önce tasarımın sağladığı haklara tecavüz nedeniyle verilen kesinleşmiş ve uygulanmış kararlar. b)Hükümsüzlüğe karar verilmeden önce yapılmış ve uygulanmış sözleşmeler. (3)İkinci fıkranın (b) bendinde belirtilen sözleşme uyarınca ödenmiş bedelin hakkaniyet gereğince kısmen veya tamamen iadesi talep edilebilir. (4)Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin kesinleşmiş karar herkese karşı hüküm doğurur.
Davaya konu … ürünlerinin tasarımları açısından yenilik ve ayırt edicilik incelemesi SMK m.55 ve m.56 çerçevesinde yapılacaktır. Ayırca bu ürünler açısından teknik zorunluluk ve tasarımcının sahip olduğu seçenek serbestisi de dikkate alınacaktır. Bu bağlamda bir tasarımın aynısı, başvuru veya rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilecektir .
Bir tasarımın önceki bir tasarımla aynı kabul edilmesi İçin birebir ayniyet göstermesi gerekli değildir. Birbiri ile karşılaştırılan iki tasarımın sadece küçük ayrıntılarda farklılık göstermesi halinde de iki tasarımın aynı olduğu kabul edilir . Şayet farklılık mevcut bir tasarım esas alınarak yapılmış, mevcut tasarımın bir versiyonu niteliğinde ise ve mevcut tasarımla aynı olmayı ortadan kaldırmıyorsa yenilik söz konusu olmaz .
Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
SMK m.56/f.6 gereği ayırt edici nitelik incelemesini gerçekleştirecek olan bilgilenmiş kullanıcı, bu değerlendirme sırasında “tasarımcının o tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesini” de dikkate almalıdır. Bu bağlamda seçenek özgürlüğü derecesinin yüksek olduğu ürünlerde küçük farklılıklar tasarımlara ayırt edici nitelik kazandıramazken, seçenek özgürlüğünün dar olduğu ürünlerde küçük farklılıklar ayırt edici nitelik için yeterli görülebilir. Ayrıca ayırt edicilik İncelemesinde tasarımcının ürüne ilişkin uymak mecburiyetinde kalacağı teknik zorunlulukların da (ör. tasarımın işlevini görebilmesi için belirli bir şekil ve boyutta olmasını gerektirecek teknik zorunlulukların) dikkate alınması şarttır. Somut olayda olduğu üzere, tuvalet bloğu ürünleri açısından tasarımcının geniş bir seçenek özgürlüğüne sahip olduğu hallerde, ayırt edicilik incelemesi yapılırken genel intiba testi uygulanacaktır.
Yargıtay da dış görünüş itibariyle asıl üründen gerek renk gerekse şekil açısından farklı seçenekleri seçme olasılığı varken ve böyle bir seçim fazla maliyete de yol açmayacakken asıl ürünün benzerinin üretilmesi durumunda taklit eden tarafın, ürünler arasındaki görünüş benzerliğini ortadan kaldırmaya yönelik herhangi bir çabası olmadığına hükmedilmiştir .
Raporda da tespit olunduğu üzere somut olayda farklı tasarım alternatifi sunan ürünler söz konusu olduğundan, … ürün tasarımı için gözetilebilecek bir form çeşitliliğinin varlığı kabul edilmelidir. Dolayısıyla ilgili pazarda alternatif tasarımların varlığı raporlarda değerlendirilmiştir.
Asıl dava yönünden;
Raporlardaki tespitlerde;
-Davacı … tescil görselleriyle, davacının kullanımdaki-dosyaya sunulmuş ürünün aynı olduğu; kullanımdaki ürünün birbirine bitişik küresel dörtlü sepetten oluşan formu ve spiral biçimli askısı bulunduğu, sepetler üzerindeki dairesel ve yatay-düz şeritler şeklindeki deliklerin ve lokasyonlarının tescildeki ile aynı olduğu,
-Davacı … sayılı tescildeki tasarımın birbirine bitişik küresel dörtlü sepetle bütünleşik prizmatik bir hazneden oluşan formu ve spiral biçimli askısı bulunduğu, sepetler üzerinde yarım daire ve yay biçimli şeritlerden İbaret delikler olduğu,
-Davalı … tescil görselleriyle davalının kullanımdaki-dosyaya sunulmuş ürünün bire bir aynı olmadığı; kullanımdaki ürünün birbirine bitişik küresel dörtlü sepet İle bütünleşik prizmatik bir hazneden oluşan formu ve spiral biçimli askısının tescildeki ile aynı olduğu; sepetler üzerindeki badem ve açılı şeritler şeklindeki deliklerin lokasyonlarının tescildekinden farklı olduğu; tescildeki çizimle kullanımdaki ürünün biçimsel olarak aynı, fakat deliklerin tescil üzerindeki yerleşimlerinin kullanımdaki üründe farklı olduğu,
-Taraf tasarımların-ürünlerin benzerlik unsurlarının; küresel sepetlerden oluşan forma sahip oldukları, sepetlerin aynı aks/eksen üzerinde dörtlü bitişik düzende ve yekpare olduğu, davacı … tescilindeki tasarımda ve davalı … tescilindeki tasarım+kullanımdaki üründe küresel sepetlerin prizmatik bir hazne ile bütünleşik olduğu, sepetlerde (muhtelif şekillerde ve yerleşimde) deliklerin bulunduğu, taşıyıcıların spiral formlu basit askıları bulunduğu, sepet ve taşıyıcı oranlarının benzer olduğu, sepet ve taşıyıcının yekpare (plastikten imal) olduğu, taraf ürünlerindeki küresel sepetler üzerinde bulunan delik şekillerinin ve lokasyonlarının farklı olduğu, davacı tarafın sepetleri üzerinde dairesel-yatay-düz şeritler ve yarım daire- yay biçimli delikler ile davalı tarafa ait sepetlerde badem-açılı şeritler şeklindeki delikler bulunduğu, delik şekillerindeki farklılıkların ayrıntı olarak görüldüğü, davacı … tescilindeki tasarımla Davalı … tescilindeki tasarım+kullanımdaki ürünün benzerlik unsurlarının davacı …tescilindeki tasarım+kullanımdaki üründen daha fazla bulunduğu, prizmatik hazne eklenmesiyle küresel sepetlerin biçimsel karakterinin kütleselleştiği ve küresel sepetlerin birbirini tekrar eden biçiminden farklılaştığı, nihaî kullanıcı nezdinde bütünsel yaklaşımda davalı … tescili+ürününün davacı … tescilindeki tasarımla iltibas yaratacak düzeyde benzer oldukları/davalının tasarımının ayırt edici vasfa sahip olmadığı tespit ve değerlendirmelerinde bulunulduğu anlaşılmıştır.
Sonuç olarak; bu tespit ve değerlendirmeler kapsamında davaya konu 16.12.2016 başvuru tarihli … sayılı tasarımın nihai kullanıcı nezdinde bütünsel yaklaşımda davacı 06.11.2013 başvuru tarihli … sayılı tasarımıyla iltibas yaratacak düzeyde benzer olduğu ve rüçhan tarihi itibarıyla davalı 2016/08358 sayılı tasarım açısından ayırt edicilik yoksunluğu sebebiyle hükümsüzlük şartlarının oluştuğu sonucuna ulaşılmış asıl davadaki hükümsüzlük talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Karşı dava yönünden ise;
Rapordaki tespitlerde;
-Davacı tescilli ürünleri ile dava dışı benzer ürünler kıyaslandığında dava dışı, ABD menşeli 1,974,955 sayılı patent görselinde koku giderici (kimyasal) tuvalet bloklarının davacı tarafın …sayılı tasarımındaki gibi küresel formda biçimlendirilmiş oldukları, küresel tuvalet bloklarına ait taşıyıcının ise patent görselinde spiral olarak bükülmüş tel kafesten oluştuğu ve askısının aynı telin devam ederek bükülmesiyle elde edildiği, davacı tarafa ait taşıyıcının ise küresel formlu-kapalı sepetlerden oluştuğu ve spiral formlu askısı ile yekpare olarak (plastikten) üretildiği, Patent görselinde spiral kafes telin iskeletimsi görünümü ile davacı taraf ürününün küresel formlu-yüzeyî delikli-kapalı sepet biçimindeki görünümlerinin ayırt edici nitelikte oldukları, bütünsel yaklaşımda nihai kullanıcı nezdinde taraf tasarımların farklı algılandıkları,
-Yine davacı tescilli ürünleri ve dava dışı … menşeli … sayılı patentteki görsel karşılaştırıldığında; davacı tarafın … sayılı tasarımının; küresel formlu taşıyıcı sepetlerinin bulunduğu, Patent görselindeki sepet askısının baklava formlu spiral, Davacı tarafa ait ürün askısının sade spiral formlu olduğu, aynı açıdan bakıldığında sepetler üzerinde yatay-düz şeritler şeklindeki deliklerin bulunduğu, taraf tasarımlarının küresel sepetlerinin benzer olduğu, öte yandan, patent görselindeki baklava formlu askının küresel sepetler kadar tasarımın ayırt edici unsurlarından biri olduğu, bütünsel yaklaşımda nihai kullanıcı nezdinde (rüçhan tarihi itibarıyla) davacı tarafın dava konusu tasarımının patent görselindeki tasarımın bir türevi olabileceği, taraf tasarımların bu yönde benzer algılandıkları, davacı … firmasına ait …sayılı patent başvurusunun 14.08.2008’de ve kamuya sunumunun 25.02.2010 tarihinde gerçekleştiği, davacı taraf … sayılı tasarım tescili başvurusunun 01.02.2010 tarihinde yapıldığı, tasarım tescil başvurusunun patentin kamuya sunum tarihinden 24 gün önce yapıldığı, bu bağlamda … sayılı tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine sahip olduğu , davacı tescilli ürünleri ve dava dışı tescilli ürünler kıyaslandığında dava dışı küresel formlu … tescilli tasarımlarının genel izlenimde, ürün ya da çizim olup olmadıkları, ürün İse isim markalarının ne olduğu, hangi pazarlara, hangi kanaldan sunulduklarının belirsizliği nedeniyle, bahsi geçen tasarımların fason üreticilere ait … market markalı ürünler olarak pazara sunulabilecekleri, sunulan tasarımların tescil haklarının davacı tarafın dava konusu tasarım tescillerinin rüçhan tarihi olan sonra alınmış olduğu, davalı tarafından sunulan davadışı yabancı menşeli ürünlerin davacı tarafın tescilli ürünlerine ayniyet derecesinde benzer oldukları, beşli ürünlerin de Davacı tarafın tescilli ürünlerini çağrıştırdığı, ayniyet derecesinde benzer İki markanın Davacı … firmasının üretimleri olduğunun görüldüğü, diğer iki markalı ambalajlı ürünlerinin ise kamuya sunuldukları ilk tarihlerin belirsizliği ve hangi coğrafyada, hangi kanallarda satışa sunulduğuna dair bilgilerin dosyada yer almaması nedeniyle nihai bir değerlendirme yapılamadığı,
Davacı …ve … nolu tasarımları yönünden davalı tarafından, davacı … sayılı tasarımının … sayılı tasarımla benzer olduğu iddiası bağlamında, … sayılı tasarımın SMK 56 kapsamında yenilik ve ayırt edicilik vasfı yönünden; davacı tarafın 01.02.2010 başvuru tarihlî … sayılı tasarımı ile 06.11.2013 başvuru tarihli … sayılı tasarımının benzer unsurlar barındırdığı, küresel formlu sepetler ve spiral askıların benzer bulunduğu, … sayılı tasarımın şekilsel yönden baskın unsurunun birbirini tekrar eden küresel sepetler olduğu, tekrar eden sepetlerden oluşan nihai formun bombeli, hafif bir yapı olarak görüldüğü, … sayılı tasarımın şekilsel yönden baskın unsurunun küresel sepetlerle bütünleşmiş prizmatik hazne olduğu, prizmatik haznenin birbirini tekrar eden küresel sepetlerin ortasında yer aldığı ve tekrarlardan oluşmuş bu düzeni kırdığı, nihai ürün formunu kütlesel bir yapıya dönüştürdüğü, genel olarak, küresel ve prizmatik geometrilerin birbirine zıt dairesel ve köşeli karakterde oldukları, zıtlıkların/zıt unsurların aynı üründe bir arada kullanımının dikkatleri çeken/odaklayan bir tasarım enstrümanı olduğu, bu bağlamda prizmatik bir haznenin küresel sepetlerle bütünleştirilerek oluşturulan … sayılı tasarımda ürünün nihai formunun …sayılı tasarımdan farklılaştığı ve görsel yönden ayırtedicilik kazandığı, Küresel sepetlerle bütünleşik prizmatik hazneden oluşan formun, yalnızca küresel sepetlerden oluşmuş form kadar baskın ve ayırt edici karakteri olduğu, Küresel sepetlerle bütünleşmiş prizmatik haznenin biçimsel farklılığının küçük ayrıntı olarak görülmediği, neticede, Davacı … sayılı tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine sahip olduğu tespitlerinde bulunulduğu anlaşılmıştır.
Sonuç olarak; bu tespit ve değerlendirmeler kapsamında davaya konu davacı karşı davalıya ait …ve … numaralı tasarım tescillerinin kamuya sunulmaya yönelik rapordaki tespitlerin mevzuata uygun olduğu davacının başvuru tarihinin baz alınması gerektiğine yönelik itirazlarının SMK 57/1 kapsamında dinlenilemeyeceği, dava konusu tasarım tescillerinin ayrıntılı teknik değerlendirmeler gözetildiğinde yenilik ve ayırt edicilik vasıflarının bulunduğu dikkate alındığında mevzuat kapsamında hükümsüzlük şartlarının oluşmadığına kanaat getirilmiş karşı davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Asıl davadaki tasarım tecavüzü ve haksız rekabet talepleri yönünden değerlendirme;
6769 sayılı SMK’da tescilli tasarımların korunma şartları belirlenmiştir.
Madde 58- (1)Tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabilir. (2)Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır… Madde 59- (1)Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz. (2)Tescilsiz tasarım, sahibine birinci fıkrada belirtilen fiilleri engelleme hakkını sadece korunan tasarımın aynısının veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kopyalanarak alınması hâlinde verir. Korunan tasarımın kendi tasarımından önce kamuya sunulduğunu makul yollarla bilmesi mümkün olmayan bir tasarımcı tarafından bağımsız olarak yapılan tasarımın koruma kapsamındaki tasarımdan kopyalanmış olduğu kabul edilmez.
Aynı yasanın “Tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiller” başlıklı 81. Maddesi; “(1)Aşağıda belirtilen fiiller tasarım hakkına tecavüz sayılır: a)Tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak. b)Tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek. c)Tasarım hakkını gasp etmek. (2)Başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir. (3)Koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmaz. (4)Tescilsiz tasarımlar için, tasarım 57 nci maddeye göre kamuya sunulduğu takdirde, hak sahibi, tasarım hakkına yönelik ihlallerden dolayı dava açmaya yetkilidir.” hükümlerine amirdir.
Kanunun 149.maddesinde “Sınai mülkiyet hakkı tecavüze uğrayan hak sahibi, mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir: a)Fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti. b)Muhtemel tecavüzün önlenmesi. c)Tecavüz fiillerinin durdurulması. ç)Tecavüzün kaldırılması ile maddi ve manevi zararın tazmini. d)Tecavüz oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde elkonulması. e)(d) bendi uyarınca elkonulan ürün, cihaz ve makineler üzerinde kendisine mülkiyet hakkının tanınması f)Tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin alınması, özellikle masraflar tecavüz edene ait olmak üzere (d) bendine göre elkonulan ürünler ile cihaz ve makine gibi araçların şekillerinin değiştirilmesi, üzerlerindeki markaların silinmesi veya sınai mülkiyet haklarına tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhası. g)Haklı bir sebebin veya menfaatinin bulunması hâlinde, masrafları karşı tarafa ait olmak üzere kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya özet olarak ilan edilmesi veya ilgililere tebliğ edilmesi” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Yine 6769 sayılı SMK’nın “Önceki tarihli hakların etkisi” başlıklı 155. Maddesine göre “Marka, patent veya tasarım hakkı sahibi, kendi hakkından daha önceki rüçhan veya başvuru tarihine sahip hak sahiplerinin açmış olduğu tecavüz davasında, sahip olduğu sınai mülkiyet hakkını savunma gerekçesi olarak ileri süremez.” hükümlerine amirdir.
6102 sayılı TTK’nın 54 vd maddeleri Haksız Rekabete ilişkindir.
Madde 54- “(1)Haksız rekabete ilişkin bu Kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. (2)Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.” hükümlerine amridir. Yine TTK Madde 55- (1)Aşağıda sayılan hâller haksız rekabet hâllerinin başlıcalarıdır: a)Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar ve özellikle;…. 4.Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak,… dürüstlüğe aykırı davranmış olur. Şeklinde düzenlenmiş Madde 56 da “Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse; a)Fiilin haksız olup olmadığının tespitini, b)Haksız rekabetin men’ini, c)Haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasını, d)Kusur varsa zarar ve zıyanın tazminini, e)Türk Borçlar Kanununun 58 inci maddesinde öngörülen şartların varlığında manevi tazminat verilmesini isteyebileceği düzenlenmiş kararların ilanının talep edebileceği öngörülmüştür.
Tasarımlar ayırt edici nitelik açısından birbirleriyle kıyaslanırken farklı bilgi ve tecrübeye sahip kişilerce değişik şekilde yorumlanabilmektedir. Söz konusu sektörde bilgi ve tecrübe sahibi olan bir kişinin yapacağı kıyaslama ile herhangi bir tüketicinin yapacağı kıyaslama farklı olacaktır. Ayırt edici niteliğin belirlenmesinde ve tasarımların karşılaştırılmasında, ne sıradan tüketici gibi basit ne de ilgili sektörde uzman kişi kadar derin bir değerlendirme gerektirmeyecek şekilde, ürün hakkında temel bilgilere sahip bir kişinin yapacağı değerlendirme anlaşılmalıdır. Söz konusu değerlendirmeyi yapabilecek kişi Kanunda bilgilenmiş kullanıcı olarak yer almıştır. Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcı ne kadar seçenek özgürlüğüne sahipse tasarımı o derece farklılaştırabilir. (Yasemin Şahinler Baykara, Levent Yavuz, Türkay Alıca)
Bilgilenmiş kullanıcı, kural olarak alanında uzman olan bir kişi değil aksine sıradan bir kullanıcının gözden kaçırabileceği ayrıntıları fark edebilecek düzeyde dikkatli ve deneyimli bir kullanıcı olup ürün hakkında önceden beri belli bir bilgi birikimi olan kimsedir. Bu sebeple bilgilenmiş kullanıcı olarak bu tür elbiselerin satıldığı mağazada çalışan satış elemanının ürünler üzerindeki bilgi seviyesinden bahsedilebilinir.
Ayrıca genel piyasa şartlarında tasarımcıların birbirlerinin tasarımlarından etkilenme durumu da söz konusudur. Tasarımcılar birbirlerinin tasarımlarından esinlenerek (ilham alarak) kendi tasarımlarında farklı görselliklere ulaşabilmektedirler. Bu sebeple, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların ayırt edici niteliklerinin değerlendirilmesinde ilke olarak farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğu göz önüne alınır.
Yargıtay’a göre iltibas/karıştırılma ihtimali incelemesinde: emtialarla ilgili olarak piyasanın anlayışı, benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları giderip gidermediği, birbirleri yerine ikame edilip edilemeyeceği, rekabet etme olanaklarının olup olmadığı, dağıtım kanallarının ortak olup olmadığı, kullanım yöntemleri, hedeflenen halk kesimleri, bu kesimdeki tüketicinin ortalama algılaması esas alınmalıdır.
Salt teknik işlevin zorunlu kıldığı ürün tasarımlarına veya tasarım unsurlara koruma sunulamamaktadır. Diğer bir ifade ile münhasıran teknik işlev gören, sadece teknik işlevin yerine getirilmesi için tasarımda uygulanması zorunluluk arz eden unsurların tescil korumasından yararlanması mümkün değildir. Ancak unsuru koruma dışına iten teknik işlev görmesi değil, unsurlarının münhasıran/salt teknik işleve hizmet etmesidir. Teknik işlevsellik, tasarımdaki sadece bir kısım unsurun koruma dışında kalmasına (SMK m.58/f.4/(b) bendi gereği) yol açabilir. Şayet tüm unsurlar salt teknik işlevsel mahiyetteyse tasarımın tümüyle korumadan mahrumiyeti/hükümsüzlüğü söz konusu olabilir.
Tasarım korumasından mahrum bırakılması talep edilen ürün görünüşünün, salt teknik işlevsel bir zorunluluk olup olmadığının nasıl tespit edileceği meselesi ve doktrinde benimsenen farklı inceleme metotları, son olarak Avrupa Birliği Adalet Divam’nın (ABAD’ın) 8 Mart 2018 tarihli, … sayılı “…” kararında ele alınmıştır .
ABAD’ın kararına göre, alternatif şekillerin varlığının veya yokluğunun yasağın uygulamasında yegâne kriter olduğu anlamını çıkarmamaktadır . Dolayısıyla alternatiflerin varlığı/yokluğu yegâne kriter olmayıp, yasağı tek başına bertaraf edemez. Karara göre tasarım tanımının ve korumasının temelinde ürün görünüşü bulunmaktadır . Ayrıca gerek koruma kapsamının gerekse ayırt ediciliğin tespitinde ürünün bıraktığı genel izlenimin benzerliğine atıfta bulunulmaktadır. O halde teknik işlevin görülmesi ihtiyacı tasarımcının seçimini etkileyen yegâne faktörse ve ürünün görselliği (estetik düşünce) bu seçimde tümüyle göz ardı ediliyorsa koruma ve tescil yasağı uygulanmalıdır . Sonuç olarak teknik işlev ve unsur bağlantısına odaklanılmak ve alternatiflerin varlığı tek belirleyici faktör olarak kabul edilmemelidir . ABAD bu gerekçelerle, kararında yasağın uygulamasında alternatif tasarımların var olup olmadığının irdelenmesine ve somut olayda inceleme konusu edilen tasarımdaki unsurlara şekil veren yegâne etkenin teknik işlev görme kaygısı olup olmadığının tespitine önem atfetmiştir .
Rapordaki tespitlerde;
-Taraf ambalajlarına ilişkin değerlendirmelerde; ambalajlar açısından iltibas/karıştırılma ihtimali, … ürünlerinin alıcısının, yani genel anlamda halkın almayı tasarladığı, bildiği veya duyduğu markalı bir ürünü aldığı zannı ile başka bir işletmenin aynı veya benzer ürününü alma ihtimali (tehlikesi) ile karşı karşıya olmasıdır. Burada “bir ambalajın benzerinin kullanılması suretiyle, alıcı zihninde gerek ürünlerin, gerekse müteşebbisin kaynağı açısından yanlış kanaatler uyandırılması ve böylece bunların aynı yerden piyasaya sürüldüklerinin düşündürülmesi, bu yönde çağrışımlar yaptırılması” söz konusudur. Karşılaştırmada, söz konusu ambalajlar üzerindeki tanıtıcı işaretlerin piyasaya sürülüş ve kullanım şekillerine bakılarak, tüketici nezdinde bırakmış olduğu toplu intiba nazara alınmalıdır.
-Bu bağlamda ambalajların üç boyutlu yapılarının dışında zemin rengi, logo/amblem, renk, fotoğraf veya diğer görsel öğelerin benzeşmesi veya tasarım yapısının (benzer tasarım dili) benzerliği tüketiciler için “seçici algının oluşmasında” yetersiz kalarak, ürünlerin karıştırılma ihtimalini arttırır. Konu bu yönden İrdelendiğinde ürün veya nesnelerin karıştırılmaması için tasarım bağlamında şu noktalar önemli algı eşikleri olarak görülmelidir, ürünlerin benzer tasarım biçimlerine (kütlesel yapılara) sahip olup olmadıkları, kurumsal kimlik bağlamında yakınlık derecesi (karakter nesneleri, kavramsal yakınlık), tasarım öğeleri yönünden yakınlık-uzaklık (logo, amblem, renk, kompozisyon, leke değeri vb), biçimin sözel ifadesi (marka ve markada fonetik yapı ile görsel yapının ilişkisi) ve diğer teknik girdiler . Ayrıca ambalajda ayırt edici unsuru ifade eden, kurumsal imge olarak kullanılan marka, firmanın genel kurumsal kimliği, ürün spekleri ve ambalaj morfolojisi de dikkate alınmalıdır.
Yargıtay’a göre birbirine şeklen benzeyen ürünlerde tamamen farklı markalar kullanılmış olmasına rağmen, ürünlerin ortalama tüketici nezdinde yeterince ayırt edilmesini sağlayacak tanıtıcı unsurların bulunmaması karışıklık olasılığını artmakta, markaların tamamen farklı olduğu bazı durumlarda sırf ürünlerin şekil benzerliği nedeniyle dahi karışıklık ortaya çıkabilmektedir. (Yargıtay 11. HD. T. 27.2.1996, 1995/8218-1196 sayılı kararı)
-Davacı … ve…sayılı … markalı ambalaj tescillerindeki görsellerle, davacının dosyaya sunduğu-kullanımdaki ambalajlarının aynı olduğu, ambalajların ön-arka yüzlerinde … logosu bulunduğu, davacı tarafın dosyaya sunduğu-kullanımdaki ambalajlarının tescillerinin bulunmadığı, ambalajların arka yüzlerinde “.. tarafından …adına üretilmiştir… ” yazılı olduğu, taraflara ait ambalaj tescilleri ve kullanımdaki ambalajları mukayese edildiklerinde ambalaj tasarımlarının benzer unsurlarının; köşeleri yumuşatılmış kareye yakın dikdörtgen karton üzerinde ürünü muhafaza eden şeffaf giydirme bulunduğu, ürünün ambalajın orta alanına çapraz-açılı yerleştirildiği, İsim+şekil markasının ambalajın üst alanında yer aldığı, dikdörten ambalajın grafiksel olarak: Üst alanda yatay-kalın-(kırmızı)renkli bant bulunduğu, Ambalajın merkezinde su hareketi (…) ya da çam ağacı- kozalak (…) bulunduğu (ürünlerin bu görsellerin üzerine gelecek şekilde ambalajlandığı), Sol-alt alanda kapağı açık bir klozet ve içine yerleştirilmiş ürün görselinin yer aldığı, Ambalaj fonu ile kontrast (kırmızı) rengin isim+şekil markasında ve bantlarda kullanıldığı, ambalajların fon renklerinin benzer olduğu ve benzer şekilde kullanıldığı (… Ferahlığı ambalajlarında merkezden ambalajın çeperlerine dönme hareketi ile yayılan mavi-beyaz renk kullanımı ve çam-kozalak içeren diğer ambalajda … renklerin ambalaj üzerinde diyagonal kullanımları), davacı tarafın isim+şekil markasının ambalajın tepe-orta alanında belirgin şekilde büyük kullanımının … markalı ambalaja ayırt edicilik kazandırdığı, ayrıca taraf ambalajlardaki ibarelerin İngilizce-Türkçe dil kullanımlarının farklılıklar oluşturduğu ancak bu unsurun küçük ayrıntı olarak görüldüğü, öte yandan taraf ambalajlarda benzer tasarım unsurlarının kullanımı ve kompozisyonlarındaki benzerlikler ile birlikte şeffaf ambalaj içindeki ürünlerin benzerliklerinin birbirini pekiştirdiği, bütünsel yaklaşımda nihai kullanıcı nezdinde tarafların ambalajlı ürünlerinin aynı markaya ait ürünlermiş gibi algılanabileceği, davalı … markalı ambalajlı ürünlerin bu yönde iltibas yaratacak düzeyde davacı … markalı ambalajlı ürünlerle benzer oldukları, ambalajlar üzerindeki bozuk para gibi diğer görsel unsurların dönemsel pazarlama faaliyetleriyle ilgili eklemeler olarak görüldüğü ve bu ayrıntının markasal unsurların önüne geçemeyeceği, öte yandan söz konusu ayrıntının benzer şekilde davacı taraf ambalajında da kullanılmış olmasının taraf markaların birbirinin pazardaki faaliyetlerini izlediklerinin bir göstergesi-delili olduğu ve bu ayrıntının aynı tarihlerde kullanılmış olması durumunda, taraf ambalajların benzerliklerini artırıcı bir unsur olduğu, … ambalajların arka yüzlerinde “… tarafından… A.Ş. adına üretilmiştir… “yazılı olduğu, … ambalajların arka yüzlerinde ‘‘… tarafından … A.Ş. adına üretilmiştir…” yazılı olduğu, köşeleri yumuşatılmış kareye yakın dikdörtgen karton üzerinde ürünü muhafaza eden şeffaf giydirme bulunduğu, ürünün ambalajın orta alanına çapraz-açılı yerleştirildiği, İsim+şekil markasının; … ambalajında tepe-ortada, … ambalajında tepe- sol alanda yer aldığı, Dikdörten ambalajın grafiksel olarak :
Ürünlerin ambalajın orta alanına çapraz/açılı yerleştirildiği, … ambalajında sol-alt alanda kapağı açık bir klozet ve içine yerleştirilmiş ürün görselinin yer aldığı, renk kullanımları: davacı taraf ve … ambalajlarında ambalajın …+şekil markaları ile ambalajın alt alanında kırmızı bir başka İbare kullanımı; tüm ambalajların (…) fon renklerinin benzerliği, markasal yönden; davalı … markasının kullanımdaki ambalajında çam ağacı yapraklarının fonda yer alması İle (…) iki rengin ambalaj fonunda yarı yarıya kullanımının davacı … markalı ambalajın markasal kullanımlarıyla benzer görülebileceği, davalı … markasının kullanımdaki ambalajında … gibi realistik fon ve diğer markasal unsurların kullanımı ile Davacı … ambalajındaki markasal unsurların kullanımlarındaki benzerliklerin güçlü olmadığı, öte yandan, tarafların ürün tasarımlarının iltibas yaratacak düzeyde benzer olması, davalı tarafın ürün tasarım tescili üzerinden … ve … market markalı üretimler yapması, tüm ürünlerin iltibas yaratacak düzeydeki benzerlikleri, ürünlerin şeffaf ambalajlarda açık-net görünür olmaları ve ambalajlar üzerindeki görünür-baskın yanları nedeniyle, bütünsel yaklaşımda nihai kullanıcı nezdinde … ve … markalı ambalajlı ürünlerin Davacı tarafın ambalajlı ürünleriyle aynı firmaya ait markalarmış gibi, ya da aynı firma tarafından üretilmişler gibi algılanabilecekleri, ambalajlı ürünlerin bu yönde iltibas yaratacak düzeyde benzer oldukları, davacı … ve Davalı … markalı ambalajlı ürünü incelendiğinde, davalının … markalı “…” ürün görselinin … sayfasında 09.11.2018 tarihinde yer aldığı, ambalajdaki ürünün birbirine bitişik küresel dörtlü sepetten oluşan formunun dava konusu ürünle ayniyete yakın benzer özellikleri bulunduğu, speed ürün ambalajının en baskın unsurlarından birinin ürünün kendisi olduğu ve davacı … markalı ambalajın grafiksel unsurlarıyla benzerlikleri nedeniyle, bütünsel yaklaşımda nihai kullanıcı nezdinde genel izlenimde … markalı ambalajlı ürünlerin davacı tarafın ambalajlı ürünleriyle aynı firmaya ait markalarmış gibi, ya da aynı firma tarafından üretilmişler gibi algılanabilecekleri, ambalajlı ürünlerin bu yönde İltibas yaratacak düzeyde benzer oldukları, … markalı ürün ambalajındaki ibarelerin ve Facebook sayfasındaki tanıtım formatının yabancı dilde olması nedeniyle İlgili marka île yurtdışı pazar satışının hedeflendiği, piyasadaki örnekler üzerinden değerlendirme yapıldığında … sepet tasarımlarının ayırt edici niteliklerinin sepet formu olduğu görüldüğü, sepetlerin altıgen, yarım daire, damla, çiçek, üçgen, dairesel vd formlarda tasarım seçenekleri bulunduğu ve ambalajlara genel olarak açılı yerleştirildiği, tüm ürünlerde ambalajların şeffaf olduğu, bundan kaynaklı olarak ürünün-tuvalet bloğu sepeti formunun ambalajın ayırt edici unsurlarından biri haline geldiği, ambalajların grafiksel unsurları ile kompozisyonlarının farklı olduğu, söz konusu farklılıklarıyla tüm ürünlerin markasal olarak ayrıştığı açık ve net olarak görüldüğü, tespitlerinde bulunulmuştur.
Sonuç olarak davalı karşı davalının piyasaya sunmuş olduğu ürünlerin davacıya ait tescilli tasarımlarla iltibasa sebebiyet verdiği, davalı … sayılı tasarımın ve kullanımdaki ambalajının davacının … sayılı tasarım tescilleri ile Davacı …ve … ambalaj tasarım tescillerine tecavüz şartlarının oluştuğu, SMK 155 kapsamında davalının tescil savunmasında bulunamayacağı, TTK 55/4 kapsamında davalı eylemlerinin aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiği, esasen TTK 18/2 kapsamında basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü olan davalı karşı davacının piyasada tanınmış haldeki davacı karşı davalı markasını ve davaya konu tasarımları bildiği yahut bilmesi gerektiği, kendinden beklenen özeni göstermeksizin iltibasa sebebiyet veren ürünleri piyasaya sunmakla basiretli davranmadığı gibi dosyaya sunulan emsal ürünlerdeki tasarımlar gözetildiğinde kötü niyetli hareket ettiğinin izaha muhtaç olmadığı, harcı alem herkesin kullanımına açıklığa yönelik savunmaların dürüstlük kuralına aykırılık teşkil edeceği gibi hakkın kötüye kullanılması manasına geleceği anlaşılmakla asıl davadaki tasarım tecavüzü ve haksız rekabete dayalı taleplerin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı sunulan bilirkişi heyet raporları ve izahı yapılan mevzuat kapsamında kapsamında değerlendirildiğinde asıl dava ve karşı davaya ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklanacağı üzere,
ASIL DAVADA;
1-Davacının tasarım tecavüzüne ve haksız rekabete yönelik açmış olduğu davanın kabulü ile; davalı kullanımlarının davacıya ait tasarım tescillerine tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin TESPİTİNE, DURDURULMASINA, ÖNLENMESİNE, ORTADAN KALDIRILMASINA,
-Bu kapsamda tasarım tecavüzü haksız rekabet teşkil ettiği değerlendirilen davalıya tarafından piyasaya sunulan ( dava dışı firmalar adına üretilenler de dahil olmak üzere ) ” …” isimli ürünlerin üretim ve satışının, ithal ve ihracının durdurulmasına, önlenmesine,
-Davalı uhdesinde olmak kaydıyla bu ürünleri üretime yarayan ( başkaca üretimde kullanılmamak kaydıyla) makine, araç, kalıp, ambalaj, etiket, kutu vs her türlü tanıtım ve promosyon araçlara el konulmasına, karar kesinleştiğinde imhasına, infazda 28/04/2020 tarihli bilirkişi heyet raporu ve 08/12/2020 tarihli heyet ek raporunun dikkate alınmasına,
2-Davalı/Karşı Davacı adına TPMK nezdinde … no ile tescilli ” … ” başlıklı tasarımın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 59,30 TL karar harcından peşin yatırılan 44,40 TL’nin mahsubu ile kalan 14,90 TL bakiye karar harcının davalı/karşı davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen tasarım tecavüzü / haksız rekabet talebine ilişkin 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacı/karşı davalıya verilmesine,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen tasarım hükümsüzlük talebine ilişkin 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacı/karşı davalıya verilmesine,
8-Davacı/karşı davalı tarafından yapılan: 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 521,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.521,00 TL’nin ve 88,80 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 2.609,80 TL yargılama giderinin davalı/karşı davacıdan alınarak davacı/karşı davalıya verilmesine,
9-Davalı/karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
KARŞI DAVADA;
1-Davalı/Karşı Davacı tarafından açılan (Davacı/Karşı Davalı adına tescilli … ve …nolu ” …” isimli tasarımların hükümsüzlüğüne yönelik ) hükümsüzlüğe yönelik karşı davanın reddine,
2-Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin masrafları davalı tarafa ait olmak üzere tirajı en yüksek üç gazeteden birinden bir defaya mahsus olmak üzere ilanına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 59,30 TL karar harcından peşin yatırılan 44,40 TL’nin mahsubu ile kalan 14,90 TL bakiye karar harcının davalı/karşı davacı tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalı/karşı davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacı/karşı davalıya verilmesine,
5-Asıl davada davacı/karşı davalı yönünden yargılama giderleri değerlendirilmiş olduğundan; karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı/Karşı Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/04/2021

Katip
¸

Hakim
¸
Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İmza ile imzalanmıştır.