Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/300 E. 2023/55 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/300
KARAR NO : 2023/55

DAVA : Marka (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 03/10/2019
KARAR TARİHİ : 10/10/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesi : Davacı vekilinin Mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; Kanunun 154. Maddesinin bir/son fıkrasına göre ihtarname çekilmesi dava ön şartı olmadığını ve müvekkili şirket veya bağlı şirketler aleyhine açılmış herhangi bir tecavüz davası mevcut olmadığını, müvekkili … Tic. Ltd. Şti. 50 yıla yakın zamandır makina ve parça üretimi yaptığını, uzmanlık konusu ise kazık çakma makinaları olduğunu,… modelleriyle ekskavatöre monte hidrolik vibrasyonlu çekiç üretimi yaptığını, bu makinaları ürettiği ve yurtiçinde ve yurtdışında satışa sunduğunu, müvekkili şirketin mevcut yatırımlarının korunmasını, planladığı yeni yatırımların yapılabilmesi, ihracat edilecek ürünlerin diğer ülkelerde patent ihlali iddiaları ile karşılaşmaması için davalıların sınai mülkiyet haklarına tecavüz oluşturmadığından emin olmak istediklerini, bu itibarla Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 154. Maddesi kapsamında patente tecavüz olmadığının tespiti davası açmak zarureti doğduğunu, … Patent numaralı …- TPMK Tescil no:…: Patent Bilgileri, … Nolu …, Başvuru Tarihi:…, Başvuru Sahibi: …, …, … nolu …, … rüçhanlı olarak başvurulmuş bir patent olduğunu ve Türkiye’de korunduğunu, Türkiye’ye … ve … (…) adlarına kayıtlı olduğunu, söz konusu patentte temel olarak korunan unsurların ikisi bağımsız olmak üzere toplam 11 istemden oluşan istemler bölümünde belirtildiğini, buna göre patentin koruma alanı sıkıştırma makinasının çenelerine vidalarla bağlanan değiştirilebilir çene yapısı olduğunu, … nolu … kazık sıkma tertibatında çenelere montaj yapılan sıkıştırma aparatları alından vida ile doğrudan bağlantı yapılarak gerçekleştiğini, Sadıkoğlunda ise çeneye bağlanan sıkıştırma aparatlarının bir biri ile örtüşen ve dikey kuvvetleri taşıyan eğimli (girintili) yüzeylerin kama sistemi ile (vida kullanılmadan) bağlantısı ile yapıldığını, her iki konstrüksiyonun bir birinden çok farklı ve patent ihlali olmadığının görüldüğünü, Sadıkoğlu üretiminin konusu kazık çakma sistemi ile amaçlanan, yüksek baskı kuvvetlerine dayanıklı bir birleştirme yüzeyi içeren, kolay sökülebilir ve takılabilir bir montaj konstrüksiyonu içeren pabuçlara sahip hareketli çene yapılandırması elde etmek olduğunu, … üretiminin konusunun kazık çakma sisteminde çenelere takılan pabuçlar ile çene arasındaki birleşim yüzeyleri aynı zamanda çakma kuvvetine (bu kuvvetin yere dikey bir kuvvet olduğu farz edildiğini, ama ille de dik bir kuvvet olması gerekmediğini), karşı oluşturulan bir mukavemet alanları olduğunu, böylece pabuçların çenelere montajı için çok sayıda delik veya bağlantı elemanına gerek duyulmadığını, izah edilen menfi tespit edilen patentte çenelere montaj edilen pabucun bağlanması için dikey kuvvetleri karşılayan ve aynı zamanda çakılacak parça ile birlikte pabucu da sıkı olarak tutmak için bir kuvvet gerekli olduğunu, bu kuvvetleri karşılayabilmesi için hem kendisine gelecek kesme kuvvetlerini karşılayabilecek, hem de pabucun çene üzerindeki rijit kalmasını sağlayacak çok sayıdaki bağlantı elemanına ihtiyaç duyulduğunu, … üretiminin konusu bu sistemde bundan tamamıyla kurtulunduğunu ve esaslı bir değişiklik söz konusu olduğunu, Sadıkoğlu üretiminin konusu kazık çakma sisteminde bir birine yaklaşarak çakılacak kazığı sıkan ve bir birinden uzaklaştırılarak bu kazığı bırakan, menfi tespite konu patentten farklı arka taraftan hidrolik piston ile hareketlenen kerpeden sistemi kullanıldığını, hareketli kolların uç kısmındaki çenelerde bir montaj alanı oluşturularak buraya çakılacak kazığın profiline uygun olarak dizayn edildiğini ve hazır bulundurulan pabuçların yerleştirildiğini, bu pabuçların kolay yerleşmesi için çıkıntı ve yuvalar oluşturulduğunu, pabuçların rijit olarak çenelerde bağlanması için dikey bir pim kullanıldığını, böyle bir dizayn ile normal bir işçi kazık çakma sisteminin ucundaki çeneleri kolayca değiştirebilindiğini, … üretiminin konusu kazık çakma makinası ile hareketli kolların ucundaki çenelere kolayca takılıp sökülebilen, istenilen kazık profil yapısına uygun pabuçlar içeren bir sistem elde edildiğini, böylece çene ve pabuç arasında sadece bir dayanma yüzeyi değil dikey kuvvetleri taşıyan, bunun yanında montaj kolaylığı sağlayan bir birleştirme yüzey yapısı elde edildiğini, böylece dikey çakma kuvvetine (baskı kuvvetine) karşı çok sayıda dayanıklı montaj elemanına gerek kalmadığını, bu montaj elemanları olmadan bir bağlantı sağlandığını, pabucun çene bağlı kalması sadece dikey konumlandırılan bir montaj pimi ile yeterli olduğunu, bu özellik ile menfi tespit talep edilen patentten farklı olarak çeneye montaj edilen pabucun bağlanması ve sökülmesi için karmaşık sistemler ve yüksek mukavemetli bağlantı elemanlarına ihtiyaç bırakmadığını, EK-1 olarak sundukları teknik resimler üzerinde müvekkil üretiminin konusu kazık çakma makinası ve sisteminin özellikleri ayrıntılı olarak verildiği, bu açıklamalar ile … nolu menfi tespit talep edilen patent konusu kazık çakma makinası ile farklılıklarının ortaya çıkması amaçlandığını, ayrıca devamında Ek-2 olarak … ve … Ofisinde daha evvel patentlenmiş birçok benzer patentin de örneklemeleri yapıldığını, böylelikle müvekkili şirketin üretiminin farklılığının daha net anlaşılacağını, davalılar adına kayıtlı TPMK … Nolu Patent tescil numaralı (… … Numarası rüçhanlı) patent ile karşılaştırılmasına, müvekkili şirketin üretimini yaptığı “titreşimli yandan tutmalı kazık çakma makine sisteminin” farklılıkları değerlendirilmek sureti ile patent hakkına tecavüz oluşturmadığının tespitine (menfi tespit), tescil numaralı patentlere ilişkin olarak müvekkili şirketin üretim tesislerinde veya nihai makine üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile söz konusu patente karşı ihlalinin olmadığının tespit edilmesine ve bu tespitin hüküm altına alınmasına, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap dilekçesi : Davalılara dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalıların cevap dilekçesi sunmadığı ve HMK gereğince davayı inkar ettiği anlaşılmıştır.
Deliller :
TPMK kayıtları : Davalıların TPMK kayıtları istenmiş, buna ilişkin kayıtlar dosya arasına alınmıştır. … isimli patent sahibinin 31/05/2008 tarihinden itibaren 20 yıl süre ile patent aldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu : Bilirkişiler …, … ve …’ın müşterek sundukları raporlarında özetle Davacı Tarafından yapılan kazık çakma sistemi; hem hareketli çene kollarına (8) hem de pabuç gövdesi (9) üzerindeki yüzeyleri üçgen testere dişi profili olarak işlenmesi ile düz olmayan bir yüzey oluşturularak birbirine kenetlenmesi ve kazık çakma esnasında oluşan dikey kuvvetin üçgen testere dişleri arasında sürtünme yüzeyleri arttırılarak dikey kaymanın engellenmesi ile blokaj sağlanması ve aynı zamanda merkezleme pimi (10) vasıtasıyla çene kolları (8) ile pabuç gövdesine (9) daha kolay bağlantı sağlandığı, diğer taraftan … Nolu Patentten farklı olarak birçok bağlantı elemanı ile bağlanmadığı için çakılacak kazık geometrik şekline göre (daire kesitli boru, dörtgen kesitli veya I, L profiller gibi) kullanılması halinde; toprağa çakılacak kazıklardaki yüzey şekillerindeki farklılıktan dolayı hareketli çenelere montajlı pabuçların daha iyi kavrayabilmesi için değiştirilmesi zorunluluğu doğduğunda; sadece pim bağlantıları sökülüp takılmasındaki kolaylıktan ötürü, … Nolu Patente nazaran farklı tip profil çakılması durumunda kullanıcı açısından sökme-takma açısından montaj kolaylığı sağlayacağı ve tüm bu durumlar değerlendirildiğinde; çene kollarının (8), pabuç gövdesi (9) üzerine bağlantı farklılığından dolayı konstrüksiyon açısından farklılık bulunduğu; Davacı şirket tarafından piyasaya sunulan ürünün sahip olduğu unsurlar bakımından davalılara ait ürünün patentle koruma kapsamında girmediği, bu sebeple SMK 141/1 (a) kapsamında değerlendirilmeyeceği yönünde görüş ve kanaate ulaştıkları anlaşılmıştır.
Dava ve uyuşmazlık : Taraflar arasındaki dava davacı tarafından üretilen “titreşimli yandan tutmalı kazık çakma makine sistemi”nin davalı adına tescilli bulunan TPMK … patent tescil numaralı ( … … numarası rüçhanlı) patente tecavüz teşkil etmediğinin tespitine ilişkindir.
Yasal hükümler ve mevzuat : 6769 sayılı SMK “Patent hakkının kapsamı ve sınırları” başlıklı mülga 551 sayılı KHK’nın 73. Vd Maddelerine paralel olarak düzenlenen MADDE 85- “(1) Patent sahibi, buluşun yeri, teknoloji alanı ve ürünlerin ithal veya yerli üretim olup olmadığı konusunda herhangi bir ayrım yapmaksızın patent hakkından yararlanır. (2) Patent sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır:a) Patent konusu ürünün üretilmesi, satılması, kullanılması veya ithal edilmesi veya bu amaçlar için kişisel ihtiyaçtan başka herhangi bir nedenle elde bulundurulması. b) Patent konusu olan bir usulün kullanılması. c) Kullanılmasının yasak olduğu bilinen veya bilinmesi gereken usul patentinin kullanılmasının başkalarına teklif edilmesi. ç) Patent konusu usul ile doğrudan doğruya elde edilen ürünlerin satılması, kullanılması, ithal edilmesi veya bu amaçlar için kişisel ihtiyaçtan başka herhangi bir nedenle elde bulundurulması.(3) Aşağıda sayılan fiiller patentin sağladığı hakkın kapsamı dışındadır: a) Sınai veya ticari bir amaç taşımayan ve özel maksatla sınırlı kalan fiiller. b) Patent konusu buluşu içeren deneme amaçlı fiiller. c) İlaçların ruhsatlandırılması ve bunun için gerekli test ve deneyler de dâhil olmak üzere, patent konusu buluşu içeren deneme amaçlı fiiller. ç) Sadece bir reçetenin oluşturulması için eczanelerde yapılan ilaçların seri üretim olmadan hazırlanarak kullanılması ve bu şekilde hazırlanan ilaçlara ilişkin fiiller. d) Patent konusu buluşun Paris Sözleşmesine taraf devletlerin gemi, uzay aracı, uçak veya kara nakil araçlarının yapımında veya çalıştırılmasında veya bu araçların ihtiyaçlarının karşılanmasında, söz konusu araçların geçici veya tesadüfi olarak Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde bulunması şartıyla kullanılması…..” hükümlerine amirdir.
Yine aynı yasanın “Korumanın kapsamı” başlıklı MADDE 89- (1) Patent başvurusu veya patentin sağladığı korumanın kapsamı istemlerle belirlenir. Bununla birlikte istemlerin yorumlanmasında tarifname ve resimler kullanılır.(2) İstemler, kullanılan kelimelerin verdiği anlamla sınırlı olarak yorumlanamaz. Ancak istemler, koruma kapsamının tespitinde, buluşu yapan tarafından düşünülen fakat istemlerde talep edilmeyen, buna karşılık ilgili teknik alanda uzman bir kişi tarafından tarifname ve resimlerin yorumlanması ile ortaya çıkacak özellikleri kapsayacak şekilde genişletilemez. (3) İstemler, başvuru veya patent sahibine hakkı olan korumayı sağlayacak ve üçüncü kişilere de korumanın kapsamı açısından makul bir düzeyde kesinlik ifade edecek şekilde yorumlanır. (4) Patent başvurusunun sağladığı korumanın kapsamı, patentin verilmesine kadar geçen süre için başvurunun yayımlanmış olan istemleri ile belirlenir. Ancak patentin verildiği hâli veya itiraz veya hükümsüzlük işlemleri sonucunda değiştirilmiş hâli, koruma alanının genişletilmemiş olması şartıyla başvurunun sağladığı korumayı geçmişe dönük olarak belirler. (5) Patent başvurusunun veya patentin sağladığı koruma kapsamının belirlenmesinde,üz sayılır: a) Patent veya faydalı model sahibinin izni olmaksızın buluş konusu ürünü kısmen veya tamamen üretme sonucu taklit etmek. b) Kısmen veya tamamen taklit suretiyle meydana getirildiğini bildiği ya da bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla üretilen buluş konusu ürünleri satmak, dağıtmak veya başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak ya da bu amaçlar için ithal etmek, ticari amaçla elde bulundurmak, uygulamaya koymak suretiyle kullanmak veya bu ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunmak. c) Patent sahibinin izni olmaksızın buluş konusu usulü kullanmak veya bu usulün izinsiz olarak kullanıldığını bildiği ya da bilmesi gerektiği hâlde buluş konusu usulle doğrudan doğruya elde edilen ürünleri satmak, dağıtmak veya başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak ya da bu amaçlar için ithal etmek, ticari amaçla elde bulundurmak, uygulamaya koymak suretiyle kullanmak veya bu ürünlerle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunmak. ç) Patent veya faydalı model hakkını gasp etmek. d) Patent veya faydalı model sahibi tarafından sözleşmeye dayalı lisans veya zorunlu lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek. (2) Patent konusunun, bir ürün veya maddenin elde edilmesine ilişkin bir usul olması hâlinde mahkeme, aynı ürün veya maddeyi elde etme usulünün patent konusu usulden farklı olduğunu ispat etmesini davalıdan isteyebilir. Patent konusu usulle elde edilen ürün veya maddenin yeni olması hâlinde, patent sahibinin izni olmadan üretilen aynı her ürün veya maddenin, patent konusu usulle elde edilmiş olduğu kabul edilir. Aksini iddia eden kişi bunu ispat etmekle yükümlüdür. Bu durumda, davalının üretim ve işletme sırlarının korunmasındaki haklı menfaati göz önünde tutulur. (3) Patent başvurusunun veya faydalı model başvurusunun 97 nci maddeye göre yayımlandığı tarihten itibaren, patent başvurusu veya faydalı model başvurusu sahibi, buluşa vaki tecavüzlerden dolayı dava açmaya yetkilidir. Tecavüz eden, başvurudan veya kapsamından haberdar edilmiş ise başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa, yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir. (4) Mahkeme, 99 uncu maddenin üçüncü veya yedinci fıkrası ile 143 üncü maddenin onuncu veya onikinci fıkrası uyarınca yapılan yayımdan önce, öne sürülen iddiaların geçerliliğine ilişkin olarak karar veremez.” hükümlerine amirdir.
Yine 6769 sayılı SMK’nın “Tecavüzün mevcut olmadığına ilişkin dava ve şartları” başlıklı MADDE 154- (1) Menfaati olan herkes, Türkiye’de giriştiği veya girişeceği ticari veya sınai faaliyetin ya da bu amaçla yapmış olduğu ciddi ve fiili girişimlerin sınai mülkiyet hakkına tecavüz teşkil edip etmediği hususunda, hak sahibinden görüşlerini bildirmesini talep edebilir. Bu talebin tebliğinden itibaren bir ay içinde cevap verilmemesi veya verilen cevabın menfaat sahibi tarafından kabul edilmemesi hâlinde, menfaat sahibi, hak sahibine karşı fiillerinin tecavüz teşkil etmediğine karar verilmesi talebiyle dava açabilir. Bildirimin yapılmış olması, açılacak davada dava şartı olarak aranmaz. Bu dava, kendisine karşı tecavüz davası açılmış bir kişi tarafından açılamaz. (2) Birinci fıkra uyarınca açılan dava, sicile kayıtlı tüm hak sahiplerine tebliğ edilir. (3) Birinci fıkra uyarınca açılan dava, hükümsüzlük davasıyla birlikte de açılabilir. ” hükümlerine amirdir.
Bilirkişi raporlarının değerlendirilmesi : Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda davalı adına tescilli patent ile davacı tarafından üretilen ürünün teknik ve mesleki olarak karşılaştırılması yapılmış, alınan rapor dikkate alındığında Davacı Tarafından yapılan kazık çakma sistemi; hem hareketli çene kollarına (8) hem de pabuç gövdesi (9) üzerindeki yüzeyleri üçgen testere dişi profili olarak işlenmesi ile düz olmayan bir yüzey oluşturularak birbirine kenetlenmesi ve kazık çakma esnasında oluşan dikey kuvvetin üçgen testere dişleri arasında sürtünme yüzeyleri arttırılarak dikey kaymanın engellenmesi ile blokaj sağlanması ve aynı zamanda merkezleme pimi (10) vasıtasıyla çene kolları (8) ile pabuç gövdesine (9) daha kolay bağlantı sağlandığı, diğer taraftan … Nolu Patentten farklı olarak birçok bağlantı elemanı ile bağlanmadığı için çakılacak kazık geometrik şekline göre (daire kesitli boru, dörtgen kesitli veya I, L profiller gibi) kullanılması halinde; toprağa çakılacak kazıklardaki yüzey şekillerindeki farklılıktan dolayı hareketli çenelere montajlı pabuçların daha iyi kavrayabilmesi için değiştirilmesi zorunluluğu doğduğunda; sadece pim bağlantıları sökülüp takılmasındaki kolaylıktan ötürü, … Nolu Patente nazaran farklı tip profil çakılması durumunda kullanıcı açısından sökme-takma açısından montaj kolaylığı sağlayacağı ve tüm bu durumlar değerlendirildiğinde; çene kollarının (8), pabuç gövdesi (9) üzerine bağlantı farklılığından dolayı konstrüksiyon açısından farklılık bulunduğu; Davacı şirket tarafından piyasaya sunulan ürünün sahip olduğu unsurlar bakımından davalılara ait ürünün patentle koruma kapsamında girmediği, bu sebeple SMK 141/1 (a) kapsamında değerlendirilmeyeceği kanaati bildirilmiş, alınan raporun dosya kapsamına uygun olduğu ve denetime el verişli olduğu kanaatine varılarak, raporun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Gerekçe : Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak dikkate alındığında davacının 6769 sayılı SMK gereğince dava açmakta menfaatinin olduğu, alınan bilirkişi raporunda davacı tarafından üretimi yapılan “titreşimli yandan tutmalı kazık çakma makine sistemi”nin davalı adına tescilli bulunan TPMK … patent tescil numaralı patentinde koruma altına alınan patentten çene kolları, pabuç gövdesi ve bağlantılar yönünden patente konu üründen farklı olduğunu ve davalının patentine birebir veya eş değer tecavüzünün söz konusu olmadığı anlaşılmakla davanın kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur. Ayrıca davalının dava açılmasına sebebiyet vermediği, davalı adına tescilli patentin olması nedeniyle bir anlamda davalının yasal hasım niteliğinde olduğu gözetilerek davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemiştir. ( benzer nitelikte Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2013/15439 esas 2014/6469 karar sayılı ilamı ile ilk derece mahkemesi tarafından aynı nitelikte verilen kararın onanmasına karar verilmiştir. )
HÜKÜM: Açıklanan sebeplerle;
1-Davanın kabulü ile davacı şirket tarafından üretimi yapılan “titreşimli yandan tutmalı kazık çakma makine sistemi”nin davalı adına tescilli bulunan TPMK … patent tescil numaralı ( … … numarası rüçhanlı) patente tecavüz teşkil etmediğinin tespitine,
2-Yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına,
3-Yatırılan peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 225,45 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davanın niteliği gereği davacı üzerinde bırakılmasına
5-Davanın niteliği gereği davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan gider avansı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/10/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır