Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/296 E. 2020/454 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/296
KARAR NO : 2020/454

DAVA : FSEK-Tazminat
DAVA TARİHİ : 09/03/2015
KARAR TARİHİ : 10/12/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan FSEK-Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davalı şirket ile müvekkili arasında 06/02/2008 tarihinde bir sözleşme imzalandığını, bu sözleşmeye göre … (…) isimli sanatçının … adlı albümün prodüktörlüğü konusunda tarafların anlaştıklarını, buna göre albüm satışından elde edilecek vergi sonrası karın %80’inin müvekkiline verileceğini, geri kalan %20′ lik payın ise davalıya ait olacağını, ilk etapta 1000 adet üretim yapılacağını, tüm masrafların müvekkili tarafından karşılanacağını, davalının ise albümün satış ve dağıtımı ile ilgili organizasyonu yapacağını, sözleşme gereği müvekkilinin davalıya 10.620 USD ve 3.000 TL ödeme yaptığını, davalının ise sözleşmedeki yükümlülüklerin hiçbirisini yerine getirmediğini, bundan dolayı müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını iddia ederek 10.000 TL maddi tazminatın ve mali hak ihlali nedeniyle FSEK 68. madde gereğince 3 kat hesabı yapılarak şimdilik 3.000 TL’lik kısmının 31/12/2008 tarihinden itibaren hesaplanacak reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davanın dayanağı olan sözleşmenin 31/12/2008 tarihinde sona erdiğini bu nedenle davanın zamanaşımına uğradığını, albüm için zaten 1000 adet bandrol alındığını, neredeyse hiç satış yapılamadığından başka bandrol alınmadığını, 2008 yılı sonu itibariyle hiç talep gelmediğinden satış olmadığını, satışların toplam 49 adet olduğunu, sözleşme gereği müvekkilinin albüm için kayıt tescil belgesi çıkardığını, 1000 adet cd üretimi yaptırdığını, 10.620 USD harcama yapıldığını, …’de toplam 100 gösterim yayınlandığını, dolayısıyla müvekkilinin sözleşme gereklerini fazlasıyla yerine getirdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
YARGITAY BOZMA İLAMI:
… 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda 22/03/2016 tarih … esas … karar sayılı karar ile “Davanın kısmen kabulü ile … adlı sanatçının … adlı albümünün yapımı ile ilgili taraflar arasındaki 06/02/2008 tarihli sözleşme gereği takdiren 155,99 TL alacağın 31/12/2008 tarihinden itibaren hesaplanacak reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat ve alacak talepleri ile koşulları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddine, ” dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 21/05/2019 tarihli 2018/2326 esas, 2019/3982 karar sayılı ilamı ile “2-Dava, eserden doğan çoğaltma ve yayma hakkının devrine dair sözleşmenin ihlal edildiği iddiasına dayalı tazminat davasıdır. Davaya konu müzik eseri için 1000 adet bandrol alınmış olup, davalının elinde 391 adet CD olduğuna göre, kalan kısmının davalı tarafından satılmış olduğu kabul edilerek hesaplama yapılmış olması gerekirken, mahkemece, kabul edilen tazminat hesabı doğru olmamıştır. Ayrıca, Sözleşmede, sanatçıya yada davacı prodüktöre veya icra sanatçıya promosyon olarak müzik CD’si verileceğine dair bir hüküm bulunmamakta ise de, böyle bir ticari teamül olup olmadığının araştırılarak, şayet teamül var ise işin çapı itibariyle teamülen verilecek CD adedinin tespiti ile bu miktar CD’nin davacıya verildiğinin kabulüne, davalının bandrollü olarak ürettiğini ispat edemediği 500 adet CD’yi bandrolsüz olarak ürettiği kabul edilerek, teamülen verilebilecek CD’leri bu miktardan düşülerek bu miktar CD için de tazminat hesabı yapılması gerekirken yazılı gerekçeyle bandrolü ürettiği ispat edilemeyen CD’ler yönden davanın tamamen reddi de doğru olmamıştır. 1000 adet çoğaltılan müzik CD’sinin ücretsiz ve promosyon olarak kaç adedinin prodüktör veya sanatçıya verilebileceğinin tespit edilmesi, bu miktar düşüldükten sonra geriye kalan ve bandrollü olduğu davalı tarafça ispat edilememiş olan müzik CD’lerinin bandrolsüz olarak icracı sanatçıya verildiği kabul edilerek bu miktar müzik CD’si yönünden ayrıca tazminat hesabı yapılması gerekirken, bu yönde değerlendirme yapılmamış olması doğru olmamış, hükmün bu sebeplerle davacı yararına bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozularak dosya … 4. FSHHM’nin kapatılması ve dava dosyalarının mahkememize devri sebebiyle mahkememize tevzi olunmuş olup ve mevcut esasa kaydolunmuştur.
12/12/2019 tarihli celsede davacı vekili bozma ilamına uyularak promosyon olarak verildiği iddia olunan cd ler yönünden de hesaplama yapılarak taleplerinin kabulünü talep etmiş, aynı celsede davalı şirket temsilcisi bozma ilamını kabul etmediklerini önceki kararda direnilmesini talep etmiş, mahkememizce bozma ilamına uyulmak suretiyle yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı vekili bozma sonrası sunmuş olduğu beyan dilekçesinde özetle;taraflar arasındaki sözleşmede üretimi yapılan cd lerin 500 adedinin ücretsiz promosyon olarak dağıtılacağına ilişkin bir hükmün bulunmadığını,1000 adet üretilen cd nin yarısının promosyon olarak dağıtılmasının hayatın olağan akışına ve ticari mantığa uymadığını, dolayısıyla promosyon olarak verildiği iddia olunan 500 adet cd nin de hesaplamaya dahil edilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket yetkilisi bozma sonrası sunduğu beyan dilekçesinde özetle; dosyaya gelen müzekkere cevaplarında 1000 adet cd üretildiğinin ispatlanmış olduğunu aksini iddia edenin bunu ispatlaması gerektiğini, yasal mevzuat gereği promosyon olarak dağıtılan cd nin de bandrolsüz üretilmesinin mümkün olmadığını, promosyon olarak dağıtılacak cd lerin üretilebilmesi için de gerekli bildirimlerin yapılması gerektiğini, beyaz bandrol alınmak suretiyle üretim yapılması gerektiğini, davaya konu hisset albümü için promosyon bandrolü alınmadığını, sözleşmeye uygun olarak 1000 adet bandrol alındığını ve satış noktalarına dağıtım yapıldığını, ancak albümün ilgi görmemesi sebebiyle hedeflenen satışa ulaşılmadığını, satış gerçekleşmeyince cd tanıtımı yapmak amacıyla davacı ve dava dışı …ye üretilen bandrollü 1000 adet cd nin 500 adedinin ücretsiz olarak teslim edildiğini, promosyon cd yönünden başvuru yapılıp yapılmadığı araştırılması gerektiğini tanığın bu durumu açık bir dille ifade ettiğini, davalının masraf üstlenmesine rağmen eksik ödeme yaptığını, cd satışı yapılmadığı için gelir elde edemediği gibi zarar da ettiğini, bandrollü cd ücretsiz dağıtılmış olması sebebiyle alacaklı olanın davalı şirket olduğunu belirmiş davanın reddini talep etmiştir.
10/09/2020 tarihli celsede davalının daha önceden dinlenmiş olan tanık …’yi hazır ettiği görülmüş, önceki beyanlarının net olmaması dikkate alınarak hazır edilen tanık tekrardan dinlenmiş, tanık mahkememiz huzurundaki yeminli beyanlarında özetle; bahse konu CD’lerin kendisine ait albüme ilişkin olduğunu, bu CD’lerden toplamda 1.000 adet bandrol alındığını, daha sonra davalı şirkete giderek menajeri olan davacı … ile birlikte normal satış için çıkartılmış olan bandrollü CD’leri ücretsiz olarak dağıtmak için aldıklarını, bu CD’lerin üzerinde Kültür Bakanlığından satış için alınan bandroller olduğunu, herhangi bir suretle bandrolsüz ya da promosyon bandrollü CD olmadığını, toplamda basılan tüm CD adedi 1.000 olduğunu, bunun 500 adedini kendilerinin aldığını, 250’ye yakınını kendisinin dağıttığını, davalının da kalan 500 adetten bir kısmını satabildiğini, miktarının ne olduğunu tam olarak bilmediklerini, ancak almış oldukları CD’lerin satış için bandrollü CD’ler olduğunu başkalarının ne şekilde anlaşmaları olduğunu bilmediğini promosyon için ayrıca bir CD yaptırmadıklarını beyan etmiştir.
Mahkememizce alınan raporda bilirkişilerin, davacının 06/02/2008 tarihli sözleşmeye göre talep edebileceği bedelin 2.103,22 TL olduğu, albüm yapımında eksik ödenen 217,43 TL’nin davacının alacaklarından düşülmesi gerektiğinde davacının net alacağının 1.884,79 TL olduğu, davalının promosyon CD bastırdığına ilişkin bir tespitin veya bilginin bulunmadığı, promosyon CD basılması halinde bu bilginin Kültür Bakanlığı ve … kayıtlarında bulunduğu, dosyadaki bu kurumlardan gelen yazılarda promosyon CD basıldığına ilişkin bilgi bulunmadığı dolayısıyla dosya kapsamındaki albüm ile ilgili promosyon CD basılmamış olduğu, hususlarında tespit ve görüşlerini bildirdikleri anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasındaki 06/02/2008 tarihli sözleşme gereğince davalının, davacının mali haklarının ihlal edip etmediği, davacının FSEK hükümlerine göre telif tazminatı talep hakkının bulunup bulunmadığını, manevi hak ihlalinin söz konusu olup olmadığı, varsa davacının talep edebileceği bedelin ne olduğu hususlarına ilişkindir.
Bozma sonrası değerlendirilmesi gereken husus ilamda da belirtildiği üzere davalı tarafından satılan cd adedinde toplanmaktadır.
Raporda da değerlendirildiği üzere; Promosyon CD; yeni müzik albümlerinin satışa sunulmadan önce ya da devamında, kaliteli müzik dükkânlarına, radyolara, yayınevlerine, etkin kişilere v.s. gönderilen tanıtım CD’lerine verilen isimdir.
Promosyon CD müzik sektöründe, müzik albümlerinin tanıtımında olmazsa olmaz uygulamalarındandır. Promosyon CD’nin amacı, çıkan yeni albümlerin tanıtımına olumlu katkı sağlayacak kurum ya da kişilerle temasa geçilip albümün yayınına ve çoğaltımının tesir edecek tanıtımı kolaylaştırmak için yapılan çalışmalardaki ana materyaldir.
Promosyon CD’ler için Kültür ve Turizm Bakanlığı, Telif Hakları Genel Müdürlüğünden ayrıca bandrol alınması gerekse de, ticari amaçlı satışa sunulan müzik albümlerinin bir kısmı alınarak promosyon amaçlı ilgili yerlere de dağıtımı mümkündür.
Dosyanın tevdii ile dosya kapsamı tanık beyanları ve sektör uygulamaları dikkate alınarak Söz konusu davadaki müzik albümünde 1.000 adet satış amaçlı CD basılmıştır.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Telif Hakları Genel Müdürlüğü, İstanbul Telif Hakları ve Sinema Müdürlüğünün cevap yazısında; Kültür ve Turizm Bakanlığı, Telif Hakları Genel Müdürlüğü kurumunun albümün yasal onayını ve denetimini yapan kuruluştur. Resmi onayı olmadan resmi yoldan albüm müzik sektörüne sunulamaz. Bu onay ile albüm yapılmıştır. Dosya kapsamında bandrol teslim tutanağı mevcuttur.
… (…), 28/02/2020 tarihli yazısında; Kültür ve Turizm Bakanlığı, Telif Hakları Genel Müdürlüğü piyasaya sürülecek müzik albümündeki telif onaylarını resmi açıdan görebilmesi için … ya da … gibi Meslek birliklerinden alınan eser onay yazılarından (muvafakatnameler) yola çıkarak albüm yayınlanması karar verir. Albümde yayınlanan müzik eserlerinin telif onayları (muvafakatnameler) eser sahiplerinden alınmazsa albüm yayına giremez. Söz konusu müzik albümü … onay yazısı ve telif ücretleri tahakkuk fişi dosyada bulunmaktadır. Buna göre; tahakkuk fişi 1.000 adet üzerinden işlem görmüştür.
Promosyon cd basımı konusunda sektörel değerlendirilmelerde albümün prodüktörü, sanatçısı ve menajerinin hedefleri ve bütçesine bağlı oranda gelişen bir beklenti ve sonuç olduğu, bir müzik albümünün normal şartlarda Türkiye müzik sektöründe iyi ve kalıcı noktaya gelmesi için promosyon CD’leri basıldığı ve dağıtıldığı, hatta bazı durumlar promosyon CD’sinin hiç basılmayıp satış için üretilmiş CD’ler promosyon olarak dağıtıldığı promosyon CD basılması halinde bu durum Kültür Bakanlığı ve … kayıtlarına da yansıdığı, iki kurumun dosya kapsamındaki yazıları incelendiğinde dava konusu ürün ile ilgili olarak promosyon CD basılmamış olduğu raporda tespit olunmuştur.
Tarafların anlaşmasına göre davacı taraf albüm yapımı ile ilgili olarak, cd üretimi, matbaa giderleri, klip, tv yayın giderleri, meslek birliklerine yapılacak ödemeler, Kültür Bakanlığına yapılacak ödemeler gibi tüm harcamaları yapacak ve bunun karşılığında albüm satışlarından elde edilen toplam gelirin %80’ini alacaktır. Davalı ise albümün üretim, satış ve dağıtımı ile ilgili organizasyonu yapacak ve satışlardan elde edilecek toplam gelirin %20’sini alacaktır.
Sözleşme uyarınca davacının davalıya USD ve TL olarak yaptığı ödemeler, 14/03/2008 tarihinde öngörülen 3.500 TL masrafa mahsuben 1.000 TL, 08/04/2008 tarihinde öngörülen 3.500 TL masrafa mahsuben 1.000 TL, 24/03/2008 tarihinde öngörülen 3.500 TL masrafa mahsuben 1.000 TL olmak üzere toplam 3.000 TL, 08/04/2008 tarihinde T… Bedeli 10.620,00 TL’dir. Yapılan ödeme 08/04/2008 tarihindeki TCMB Efektif Alış Kuru ile TL’ye çevrildiğinde, TL karşılığı = 10.620,00 USD X 1,2823- TL karşılığı = 13.168,03 TL, Toplam ödeme = Klip ödemesi + diğer ödemeler olmak üzere 13.168,03 + 3.000,00 = 16.168,03 TL olduğu, buna karşın davalının katlandığı klip maliyetleri ve diğer maliyetler ise, 05/04/2008 tarihinde taşoda klip bedeli olarak 6.802,00 TL, 07/04/2008 taşoda klip bedeli 6.800,00 TL olmak üzere 13.602,00 TL olduğu, 10/03/2008 tarihli duyum kartonet bedeli 932,20 TL, 28/03/2008 … 50,00 TL, 31/03/2008 tarihli Kültür Bakanlığı 247,43 TL, 03/04/2008 … Çoğaltma Bedeli 471,43 TL, 03/04/2008 … 175,58 TL, 09/04/2008 … CD Replika (1.000 adet) 708,00 TL, 09/04/2008 Noter Mk. 110,08 TL 15/04/2008 Noter Mk. 88,74 TL olmak üzere toplam 2.783,46 TL olduğu, Toplam Maliyet = Klip Maliyeti + Diğer Maliyetler olmak üzere = 13.602,00 + 2.783,46 – 16.385,46 TL olduğu, davalı yan CD toplam maliyeti için davacıdan 16.168,03 TL almakla birlikte toplam harcaması 16.385,46 TL olduğu, davacının eksik ödediği bedel = Maliyet – Ödeme Tutarı = 16.385,46 -16.168,03 olmak üzere 217,43 TL olduğu, satılan albümler incelendiğinde 2008 yılında ortalama 4,3220 TL/adet olarak satıldığı raporda tespit olunmuştur.
Yine raporda … Ltd. Şti. nezdinde yapılan incelemede a)Davalı firma yetkilisi dava konusu albüm ile ilgili 1.000 adet üretim yaptıklarını beyan etmiştir. Kültür Bakanlığından ve …’dan gelen yazılarda 1.000 adet albüm yapıldığı anlaşıldığı, b)Davalı kayıtlarına göre de dava dışı … Ltd. Şti’ye net 49 adet ürün satıldığı teyit edildiği, c)Bu durumda davalı stoklarında 951 adet albüm kaldığı, inceleme günü davalı elinde kaç albüm kaldığı konusunda sayım yapılamadığı, sonrasında elindeki albümleri sayan davalı 391 adet albüm bulunduğunu beyan ettiği, 1 tanesinin de davalı tarafından dosyaya sunulduğu, aradaki fark olan 559 adet albümün yokluğu, dava dışı sanatçı …’den aldığı 500 adetini ücretsiz promosyon olarak dağıtıldığı şeklinde açıklamış olsa da Yargıtay tarafından verilen kararda sözleşmede bu konuda hüküm bulunmaması nedeniyle tamamının satış olarak kabul edilmesine yönündeki değerlendirme dikkate alındığında ; 500 adetlik albümün promosyon verildiğinin kabul edilmemesi nedeniyle; toplam Satılan Albüm = Fiili Satış Miktarı + Satıldığı Kabul Edilen Miktar 49 + 559 olmak üzere toplam 608 adet olduğu, Toplam Satışlar = Toplam Satılan Albüm x Birim Fiyat 608 x 4,3220 olmak üzere 2.627,78 TL olduğu, davacı Payı = Toplam Kar x % 80 üzerinden yapılan hesaplama sonucunda 2.627,78 x %80 olmak üzere 2.102,22 TL olarak hesap edildiği, davalının ödemesi gereken 2.102,22 TL’den albümün yapım aşamasında davacının albüm maliyeti için ödemesi gereken ve yukarıda hesaplanan 217,43 TL’nin çıkarılması halinde davacı payının = 2.102,22 – 217,43 – 1.884,79 TL olarak hesaplandığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bozma ilamı doğrultusunda alınan bilirkişi raporu dikkate alınarak değerlendirildiğinde; davalı şirketin … (…) isimli sanatçının … adlı albümün prodüktörlüğünü yaptığı, taraflar arasındaki sözleşmeye göre albüm satışından elde edilecek vergi sonrası karın %80’inin davacıya ödenmesinin, yine sözleşme gereği tüm masrafların davacı tarafından karşılanmasının kararlaştırıldığı, toplamda 1000 adet CD üretildiği, davalının elinde kalan cd adedi üzerinden yapılan hesaplamaya göre davacının 2.102,22 TL alacaklı olduğu sözleşme gereği ödemesi gereken 217,43 TL’nin mahsubu sonrasında davacının 1.884,79 TL bakiye alacağının kaldığı, her ne kadar bozma ilamında davacı tarafından verilen 500 adet cd bondrolsüz olduğunun kabulü ile sektör teamülleri gereği verilmesi gerekenin mahsubu ile bakiye miktar yönünden de hesaplama yapılması gerektiği belirtilmiş ise de tekrar dinlenen tanık beyanları, bandrolsüz cd üretildiğinin ispatlanmaması – bu noktada ispat yükünün bodrollü cd üretilmesinin hayatın olağan akışına uygun olduğu aksi ispatın iddia eden davalıda olması gerektiği kanaatiyle- dikkate alınarak hesaplamaya dahil edilmeksizin, her ne kadar davacı taraf mali hak ihlali nedeniyle 3 kat telif bedeli hesaplaması yapılmasını talep etmiş ise de, dava konusu uyuşmazlığın eser sahipliğinden ya da bağlantılı hak sahipliğinden kaynaklanan herhangi bir hakkın ihlali niteliğinde olmadığı, uyuşmazlığın sözleşmeye dayalı alacak talebi niteliğinde bulunduğu gözetilerek sözleşme gereği hesaplanan miktar üzerinden, bozma dışında kalan hususlara dokunmaksızın davanın kısmen kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın kısmen kabulü ile … adlı sanatçının … adlı albümünün yapımı ile ilgili taraflar arasındaki 06/02/2008 tarihli sözleşme gereği takdiren 1.884,79 TL alacağın 31/12/2008 tarihinden itibaren hesaplanacak reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat ve alacak talepleri ile koşulları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca peşin yatırılan 222,01 TL’den karar harcı olarak hesaplanan 128,75 TL’nin düşülmesine, kalanı 93,26 TL’nin karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden 1.884,79 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan: 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 360,90 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.760,90 TL’nin -ret ve kabule göre hesaplanan- 255,30 TL’si ve 249,71 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 505,01 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan: 55,50 TL posta gideri ve 50,00 TL tanık gideri olmak üzere toplam 105,50 TL’nin -ret ve kabule göre hesaplanan- 90,20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı şirket temsilcisinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 10/12/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır