Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/240 E. 2019/339 K. 16.08.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/240
KARAR NO : 2019/339

DAVA : Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 31/07/2019
KARAR TARİHİ : 16/08/2019

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinin mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydının yapıldığı, davanın 31/07/2019 tarihinde açıldığı, 18/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Kanun’un 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği anlaşılmakla dosya ele alındı, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin “…” annesi … ve 3 kız kardeşiyle birlikte işlettiğini, işletmenin Moda Evi sektöründe önde gelen 30 yıllık tecrübe ve marka bilirliği ile oldukça tanınmış, ulusal gazeteler de ve magazin bültenlerinde de başarıları ile gündem oluşturan, kişiye özel tasarımlarıyla ünlenmiş Gelinlik sektörünün öncü markalarından olduğunu, müvekkilinin tasarımı kendisine ait olan GELİNLİĞİN (… ) tescili için 21.01.2019 tarihinde Türk Patent Enstitüsüne müracaat ederek … Tasarım Tescil Numarası ile tescil belgesini aldığını, öncesinde müvekkilinin yanında terzi olarak yaklaşık 3 yıl çalışan davalılardan …’ün işten ayrıldıktan sonra müvekkil işyerine çok yakın mesafede bulunan diğer davalı …’e ait “…” mağazasında işe başladığını, işten ayrılırken müvekkili tarafından daha evvel çıkarılmış gelinlik kalıplarını izinsiz alarak, tasarım tescili müvekkiline ait olan gelinliği, işe başladığı diğer davalı … ait … taklit ederek birebir aynısını üretmeye başladığını ve satışa sunduklarını, buna ilişkin olarak … 5. Noterliğinin … tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle davalı … ve …’e söz konusu ürünün TPEye kendi adına kayıtlı olduğunun, tasarımının da kendisine ait olduğununun belirtilerek, ürünün vitrinden kaldırarak satışa arz edilmemesinin istendiğini, ancak davalılarca bu eylemin devam ettirildiğini, davalıların tasarım tescili müvekkiline ait olan … Gelinliğinin aynısını veya benzerini üretmek, kendi tasarımıymış gibi göstermek, sosyal medya hesaplarında yayınlamak, piyasaya sürmek ve piyasa değerinin altında satarak müvekkiline ait tasarım hakkına tecavüz ettiklerini, hedef kitlenin aynı olması nedeni ile davalılarca üretilip satışa sunulan ürünlerin kalitesinin düşüklüğünün müvekkilinin ticari itibarını zedelediğini, davalıların bu şekilde haksız kazanç sağladıklarından bahisle 20.000,00 TL manevi ve şimdilik 1.000,00TL belirsiz alacak niteliğindeki maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
18/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Kanun “MADDE 20-13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“3.Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 5/A- (1)Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2)Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.”
MADDE 21- 6102 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 12- (1)Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.”
MADDE 26- (1)Bu Kanunun; a) 10, 20 ve 21 inci maddeleri 1/1/2019 tarihinde…yürürlüğe girer” şeklinde düzenlenmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 4. maddesine göre “(1)Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;…. d)Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,… öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.” hükümlerine amirdir.
Tüm dosya kapsamı yukarıda izahı yapılan mevzuat kapsamında değerlendirildiğinde 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile eklenen 6102 sayılı Kanun’un 5/A maddesi uyarınca “bu Kanunun (TTK) 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı” olarak düzenlendiği, söz konusu düzenlemenin dava şartı olması nedeniyle uygulamasının zorunlu olduğu, aynı yasanın 23. maddesi ile 6325 sayılı kanuna eklenen 18/A maddesi uyarınca dava şartı olan arabuluculukta davacının arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin tutanağın aslını ya da arabulucu tarafından onaylanmış örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olup, bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya son tutanağın bir haftalık kesin süre içerisinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddine karar verileceği ihtarını içeren davetiye gönderileceğinin düzenlendiği, söz konusu kanunun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği, davanın ise 31.07.2019 tarihinde açıldığı, ve arabulucuya başvurulmadan dava açıldığı, aynı yasanın 18/A-2 fıkrası son cümlesi uyarınca, arabulucuya başvurulmadan dava açılmadığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verileceğinin düzenlendiği görülmekle, davacı tarafından açılan davanın zorunlu arabuluculuk kapsamında kaldığı anlaşılmakla davanın tensiben usulden reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçeleri ayrıntılı kararda açıklanacağı üzere;
1-Davacının davasının “davadan önce zorunlu arabulucuğa gidilmemiş olması nedeniyle” dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Peşin yatırılan 358,63 TL harçtan, alınması gereken 44.40 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 314,23 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren esas kararla birlikte 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi. 16/08/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır