Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/21 E. 2020/136 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/21
KARAR NO:2020/136

DAVA:Tazminat, Endüstriyel Tasarım(Manevi Tazminat İstemli)
ASIL DAVA TARİHİ:12/07/2011
KARŞI DAVA TARİHİ:11/08/2011
KARAR TARİHİ:19/02/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıya ait katalogda ve bazı dergilerdeki tanıtımlarda kendisine ait tescilli tasarımların ayırt edilemeyecek derecede benzerlerinin satışa sunulduğunu, … yılında … Fuarı’nda …. Şti.’nin tescilli ürünlerinin ayırt edilemeyecek derecede benzerini veya aynısını satışa sunduğu yönünde bir istihbarat alındığını, bunun üzerine T.C. …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.iş sayılı dosyasında tespit yapıldığı, ancak müvekkil firmaya ait tescilli ürünlerin aynısı veya benzerinin bulunmadığı fakat tasarımlarının …, …. Şti …. Ltd. Şti …. Ltd. Şti. tarafından taklit tasarımlar olarak üretilip … fuarında sergileneceği iddiası üzerine delil tespiti yaptırdığı, yapılan keşifte, tespit isteyene ait … sayıyla tescilli tasarımların … fuarında …. Şti.ve … firmalarının standlarında görülmediğinin belirtildiği, davalının katalogunda yer alan ürünlerden … numarayı verdiği ürünün müvekkilin … no’lu çoklu tasarım tescilinde yer alan … ve … no’lu ürüne, … numarayı verdiği ürünün müvekkilin … no’lu çoklu tasarım tescilinde yer alan … no’lu ürüne, … numarayı verdiği ürünün müvekkilin … no’lu çoklu tasarım tescilinde yer alan … no’lu ürüne, … numarayı verdiği ürünün müvekkilin … no’lu çoklu tasarım tescilinde yer alan … ve … no’lu ürüne ayırt edilemeyecek derecede benzediğini, toplanacak delillerle müvekkil şirketin tescil aldığı ürünlerin … yılında başlanılan bir çalışmanın ve bu çalışma sonucu oluşturulan konsepte uygun, ancak her biri diğerinden tasarım olarak farklılıklar arz eden ürünler olduğunu, oluşturulan farklı tasarımların da farklı yıllarda tescil ettirildiğini, müvekkilin tescilini aldığı bu davaya konu tasarımların aynısının veya ayırt edilemeyecek şekildeki benzerlerinin piyasada yer almadığının saptanabileceği, tecavüzün tesptini, men’ini, 10.000Tl maddi 10.000TL manevi tazminat talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE KARŞI DAVA /
Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; Davanın haksız açıldığını karşı dava ile tasarımlarının hükümsüzlüğünü talep ettiklerini, davacının tasarımları ile benzerlik taşıdığını iddia ettiği müvekkile ait tasarımların müvekkilin 2009 yılı şubat ayında hazırlattığı katalogda yer aldığını belirterek davacı/karşı davalının davasının reddi, davacı/karşı davalının … no’lu endüstriyel tasarım tescilinin hükümsüzlüğüne karar verilmesi, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda;”…Asıl davada davacı …tarafından davalı … aleyhine açılan tasarım hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti durdurulması önlenmesi maddi ve manevi tazminat talepli davanın reddine, Karşı davada davacı … tarafından davalı …aleyhine açılan hükümsüzlük davasının reddine…” dair karar verildiği, verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 25.01.2017 tarih ve 2015/12243 esas, 2017/501 sayılı kararı ile “…Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı/karşı davacı vekilinin tüm, davacı/karşı davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Asıl dava, davacının tescilli çoklu tasarımına davalının tecavüzünün tespiti meni ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, 17.04.2015 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmış ve davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamında alınan ilk bilirkişi raporunda ve aynı heyetten alınan ek raporda, davalıya ait katalogda …/web sitesinde … olarak kodlanan yüzük ile davacıya ait … çoklu tasarım belgesindeki … tescil numaralı tasarıma bilgilenmiş kullanıcı gözüyle bakıldığında aralarında genel izlenim olarak belirgin derecede bir benzerliğin mevcut olduğu, bu itibarla davacının mezkur tescilli tasarımına tecavüzün gerçekleştiği yönünde tespitlerde bulunulmuşken, ikinci bilirkişi heyetinden alınan raporda ise, davalıya ait katalogda …/web sitesinde … olarak kodlanan yüzük ile davacıya ait … çoklu tasarım belgesindeki … tescil numaralı tasarım arasında tasarımı meydana getiren kütlesel formun bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu ve farklı algılandığı kanaatine varılmıştır. Bu haliyle bilirkişi raporları arasında çelişki doğmuştur. Alınan son rapora davacı taraf da itiraz etmiş ve tasarımdan doğan haklarına tecavüzün gerçekleştiğini ileri sürmüştür. O halde, mahkemece bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeden ve davacı tarafın itirazları karşılanmadan hüküm kurulması doğru olmamıştır. Bu itibarla, içinde tasarım konusunda uzman bir bilirkişinin de bulunduğu yeni bir bilirkişi kurulundan, her iki rapor arasındaki çelişkiyi gideren yeni bir rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı/karşı davacı vekilinin tüm, davacı/karşı davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı/karşı davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile asıl davada verilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA…” dair karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce bozmaya uyularak yargılamaya devam olunmuş alınan 30.10.2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle:”…Davacının … dosya numaralı çoklu tasarım dosyasındaki … numaralı tasarımla, davalı kataloğundaki …, web sitesindeki … kod numaralı ürün karşılaştırılması sonucunda, her iki ürün, sektör ve bilgi sahibi tüketici, tasarımı yaratmadaki özgürlük ve genel izlenim itibariyle tasarım ve tasarımı oluşturan figüratif unsurların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yaratacağı etkinin farklı olduğu kanaatine varılmıştır.
Tüketicinin davaya konu olan ürünlerin benzerlikler taşımasına rağmen tarz ve tasarım yönünden farklı koleksiyonlar olarak değerlendirebilmesi sebebiyle, davacı tarafın tasarımdan doğan haklarına tecavüz ve bu doğrultuda haksız bir rekabet durumu oluşturmadığı görülmektedir.
Bilirkişi heyetimize tevdi edilen dosyanın iddia ve talep çerçevesinde değerlendirilmesi sonucunda davaya konu olan tasarım ürünlerinin, iş mahsulleri, faaliyeti veya ticari işletmesiyle ilgili benzerlik yaratarak karışıklığa ve yanılmaya sebep olunan bir durum oluşturmadığı …” sonuç ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır.
GEREKÇE
Asıl dava 554 sayılı KHK hükümleri uyarınca açılmış tasarım hakkına tecavüzün tespitii, durdurulması maddi ve manevi tazminat davası olup açılan karşı dava ile davacı tescilli tasarımının hükümsüzlüğü ve maddi manevi tazminat talep edilmiştir.
Asıl davada davacı davalının katalogunda yayınladığı ve reklam amaçlı olarak dergide yayımladığı bazı modellerin davacı tasarımlarının ayırt edilemeyecek şekilde benzerliği nedeniyle tasarım hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması ve önlenmesi ile tecavüze konu ürünlere el konularak imhası ve verilecek hükmün ilamını ayrıca maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı vekiline maddi tazminat talebini 554 sayılı KHK nın 52.maddesindeki seçimlik hakkını bildirilmesi istenilmiş, davacı vekili davalı yanın elde etmiş olduğu karı talep etmiştir.
Tarafların dosyada bildirdikleri tüm deliller toplanmış özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi incelemesi yaptırılarak heyet raporu alınmıştır.
….FSHHM … D.iş sayılı dosyası ve ….Sulh hukuk mahkemesinin … D.iş dosyaları dosya arasına alınmıştır.
TPE’den gelen marka tescil belgeleri incelendiğinde davacı şirkete ait … numaralı çoklu tasarımlar incelendiğinde yüzükler, küpeler, broş ve kolye uçlarında bir araya getirilen parçalar şu şekildedir; tırnaklı zemin üzerinde taşlar, mineli hayvansal ve bitkisel figürler, papatya, deniz yıldızı, arı, kelebek, balık, uğur böceği, kuş, kurbağa, kaplumbağa, yusufçuk, çiçek, ördek, deniz kabuğu, ceylan, çınar yaprağı, minesiz ortası incili çiçek formu verilmiş yarı değerli taşlar,kadın figürlü cameo, inci, üzeri taşlarla süslenmiş yüzeyi tırnaklı küre form,kelebek görünümlü kız,çiçek tohumlan,damla şekilli taşlar, kabaşon şeklinde yarı değerli taşlar, kesimli boncuk yarı değerli taşlar, çiçek formu verilmiş yarı değerli taşlardır.
…. Şti.’ne ait … tasarım tescili numaralı ürünler incelendiğinde yüzükler ve kolye uçlarında bir araya getirilen parçalar şu şekildedir; mineli hayvansal ve bitkisel figürler; deniz yıldızı, kelebek, uğur böceği, kurbağa, dört-beş- altı yapraklı çiçek, ceylan, fil, yarı değerli taşlardır. Her iki firmanın çıkarttığı koleksiyon da aynı temadadır.Tasarımlarda doğadan esinlenilmiş, hayvansal ve bitkisel motifler kullanılmış, bunlar minelenerek belli bir form üzerinde bir araya getirilmiş, taşlarla süslenerek çeşitli takılar oluşturulmuştur. Ancak her iki firmanın da tasarım tescilli ürünlerine bakıldığında motiflerin gerek dizilişleri gerek minelenme tarzlarında farklılıklar vardır.
…. Ltd. Şti.’ne ait ürünlerde motifler çok fazla sayıda, bir simetri dahilinde değil, daha çok üst üste binecek şekilde sıklıkla, dağınık şekilde kullanılmış, daha dolu bir kompozisyon oluşturulmuştur.
Tasarım, bir ürünün tamamının veya bir parçasının çizgi, şekil, renk, biçim, doku, malzemenin esnekliği veya süslemesi gibi insan duyuları ile algılanabilen çeşitli unsur veya özelliklerin oluşturduğu görünümdür. EndTasKHK’nin 48.maddesinde; tasarım hakkına tecavüz eden fiiller sayılmıştır.EndTasKHK m. 50’ye göre, 48. maddede sayılan fiilleri işleyen kusurlu kişiler tasarım hakkı sahibinin zararını tazmin etmekle yükümlüdür.
Tescil edilmiş bir endüstriyel tasarım, KHK m.43 gereği a)Tasarımın yeni ve ayırt edici niteliklere sahip olmaması; tasarımın teknik bir fonksiyondan kaynaklanması; tasarımın kamu düzenine veya genel ahlaka aykırı olması, b) Tasarım üzerindeki gerçek hak sahibinin, tescilde hak sahibi olarak görülen kişiden başka bir kişi olması c)Tescile konu tasarım ile aynı veya benzer olan bir başka tasarımın, tescile konu tasarımdan sonrasından sonra kamuya açıklanmış olmakla beraber, tescilli tasarımdan daha önceki bir tarihte tescil başvurusu yapılmışsa tasarımın hükümsüzlüğü yetkili mahkemeden talep edilebilir. Hükümsüzlük kararı, geriye etkili bir karardır. Hükümsüzlüğüne karar verilen bir tasarımdan doğan hak hiç doğmamış kabul edilir.
Hükümsüzlük taleplerinde tasarımlara ilişkin tarifnameler ve tescil belgeleri ile taraflara ait ürünler birebir karşılaştırılmalı olarak incelenip ayırtedicilik ve yenilik unsurlarının bulunup bulunmadığı belirlenip, sonuca göre karar verilir.
Somut olayda kuyumculuk sektöründe faaliyet gösteren her iki şirketin tasarımları ürünler ve toplanan deliller ışığında alınan son bilirkişi raporunun çelişkileri giderici, ayrıntılı ve tekniğe uygun olduğu , taraflara ait her iki ürünün, sektör ve bilgi sahibi tüketici, tasarımı yaratmadaki özgürlük ve genel izlenim itibariyle tasarım ve tasarımı oluşturan figüratif unsurların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yaratacağı etkinin farklı olduğu dolayısıyla tasarıma tecavüzün mevcut olmadığı kanaatine varılmıştır.
Karşı Dava Yönünden ise ; Davacı/Karşı davalı tarafa ait … no’lu çoklu tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 06.07.2009 tarihi itibarı ile yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olduğu dolayısıyla hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı sonucuna varılmıştır.
Tüm bu sebeplerle asıl ve karşı davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Asıl Davanın REDDİNE,
2-Karşı davanın REDDİNE,
3-Asıl dava yönünden;
a-Alınması gereken 54,40 TL TL karar harcının peşin yatırılan 297,00TL’den mahsubu ile kalan 242,60 TL bakiye karar harcının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
b-Davacı-karşı davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c-Davalı-karşı davacı yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan maddi tazminat talebi yönünden AAÜT’sine göre tespit olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
d-Davalı-karşı davacı yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan manevi tazminat talebi yönünden AAÜT’sine göre tespit olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
4-Karşı dava yönünden;
a-Alınması gereken 54,40 TL TL karar harcının peşin yatırılan 148,50 TL’den mahsubu ile kalan 94,10 TL bakiye karar harcının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
b-Davalı-karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c-Davacı-karşı davalı yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan maddi tazminat talebi yönünden AAÜT’sine göre tespit olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine,
d-Davacı-karşı davalı yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan manevi tazminat talebi yönünden AAÜT’sine göre tespit olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine,
5-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/02/2020

Katip …

Hakim …