Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/187 E. 2019/292 K. 28.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/187
KARAR NO : 2019/292

DAVA : Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 21/06/2019
KARAR TARİHİ : 28/06/2019

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinin mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydının yapıldığı, davanın 21.06.2019 tarihinde açıldığı, 18/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Kanun’un 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği anlaşılmakla dosya ele alındı, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin döşeme, koltuk kumaş malzemesi, seccade, halı tarzı ürünler üreterek satışa arz ettiğini, ürettiği kumaş ve ürünlerdeki desenleri de bizzat tasarlayan, alanında tanınan ve bilinen bir firma olduğunu, tasarım desenlerinin ayrı ayrı belirtilerek … tescil numaralı 05/03/2019 tarihli tasarım tescil başvurusu, … tescil numaralı ve Tescil Belgesi, … tescil numaralı 27/12/2018 tarihli Tasarım Tescil Başvurusu, … tescil numaralı 08/08/2016 tarihli Tasarım Tescil Belgesi, … tescil numaralı 14/07/2016 tarihli Tasarım Tescil Belgesi, … tescil numaralı, 04/06/2015 tarihli Tasarım Tescil Belgesi, … tescil numaralı, 30/03/2015 tarihli Tasarım Tescil Belgesi, … tescil numaralı 22/09/2015 tarihli Tasarım Tescil Belgesi, … tescil numaralı 20/01/2015 tarihli Tasarım Tescil Belgesi, … tescil numaralı Tasarım tescil Belgesi, … tescil numaralı Tasarım tescil Belgesi, … tescil numaralı 25/04/2014 tarihli Tasarım Tescil Belgesi, … tescil numaralı 29/08/2007 tarihli Tasarım Tescil Belgesi,… tescil numaralı 02/12/2004 tarihli Tasarım Tescil Belgesi ile TPE tarafından tescillendiğini, tescil edilen tasarımlardan … tescil numaralı tasarım ve … tescil numaralı tasarımlar yayımda iken; … tescil numaralı tasarım …’dan lisans sözleşmesi ile alındığını, müvekkilinin tescilli tasarımlarına sahip desenlerinin davalı firma tarafından başkaca ürünler üzerinde kullanılarak müşterilerine satıldığının tespit edildiğini, … 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Değişik İş sayılı dosyasında davalı şirket aleyhine yapılan tespite ilişkin bilirkişi raporunda ; müvekkile ait … tescil numaralı desen no 27.1 numaralı çoklu tasarımın; davalıya ait tasarımla ufak ayrıntılar dışında ayniyat derecesinde benzer olduğu, müvekkiline ait … desen no 31.1. numaralı çoklu tasarımın davalıya ait tasarımla bilgilenmiş kullanıcı nezdinde bıraktığı genel izlenimde belirgin farklılık taşımadığı, müvekkile ait … desen no 8.1 numaralı çoklu tasarımın davalıya ait tasarımla ayırt edicilik yönünden belirgin farklılık taşımadığı, ayniyat derecesinde benzer algılandıklarının, müvekkile ait … desen no 1.1 numaralı çoklu tasarımın davalıya ait tasarımla ayırt edicilik yönünden belirgin farklılık taşımadığının tespit edildiğini, benzer şekilde … 1.Fikri Ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Değişik İş sayılı dosyasında da davalının şubesinde yapılan tespit sonucunda sunulan bilirkişi raporunda, müvekkiline ait … tescilli 20 numaralı tasarımın davalıya ait “…” adlı ürün tasarımıyla arasında küçük ayrıntılar dışında farklılık olmadığından bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimin farklılık taşımadığı, müvekkiline ait … ile tescilli 20 numaralı tasarımın davalıya ait “…” adlı ürün tasarımıyla arasında küçük ayrıntılar dışında farklılık olmadığından bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimde farklılık taşımadığı, müvekkiline ait … ile tescilli 20 numaralı tasarımın davalıya ait “…” adlı ürün tasarımıyla arasında küçük ayrıntılar dışında farklılık olmadığından bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimde farklılık taşımadığı, müvekkiline ait … ile tescilli 23 numaralı tasarımın davalıya ait “…” adlı ürün tasarımıyla arasında küçük ayrıntılar dışında farklılık olmadığından bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimde farklılık taşımadığı hususlarının tespit edildiğini, müvekkili şirket ile davalı firmanın aynı alanlarda faaliyette bulunduğunu, hedef kitlenin aynı olması nedeniyle yaratılan bu ikili durum, müşteri kitlesi açısından kafa karışıklığı yarattığını ve davalının haksız kazanç elde ettiğini, davalının eylemlerinin müvekkilinin tasarım hakkına yönelik zarar verici ağır ihlal niteliğinde olduğundan bahisle, müvekkili şirket adına tescilli tasarım ürünlerinin davalı tarafından kullanılması sebebiyle; müvekkilinin tasarım hakkına tecavüz edildiğinin tespitine ve davalı üretiminin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine ve bu üretimin engellenmesine, üretimde kullanılan makine, kalıp ve cihazlara el konulmasına, haksız rekabet nedeni ile şimdilik 10.000- TL. maddi ve müvekkilin ticari itibarının zedelenmesi dolayısıyla uğramış olduğu manevi zararların karşılığı olarak, manevi zararının değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere, asgari 100.000-TL manevi tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
18/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Kanun “MADDE 20-13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“3.Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 5/A- (1)Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2)Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.”
MADDE 21- 6102 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 12- (1)Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.”
MADDE 26- (1)Bu Kanunun; a) 10, 20 ve 21 inci maddeleri 1/1/2019 tarihinde…yürürlüğe girer” şeklinde düzenlenmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 4. maddesine göre “(1)Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;…. d)Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,… öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.” hükümlerine amirdir.
Tüm dosya kapsamı yukarıda izahı yapılan mevzuat kapsamında değerlendirildiğinde 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile eklenen 6102 sayılı Kanun’un 5/A maddesi uyarınca “bu Kanunun (TTK) 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı” olarak düzenlendiği, söz konusu düzenlemenin dava şartı olması nedeniyle uygulamasının zorunlu olduğu, aynı yasanın 23. maddesi ile 6325 sayılı kanuna eklenen 18/A maddesi uyarınca dava şartı olan arabuluculukta davacının arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin tutanağın aslını ya da arabulucu tarafından onaylanmış örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olup, bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya son tutanağın bir haftalık kesin süre içerisinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddine karar verileceği ihtarını içeren davetiye gönderileceğinin düzenlendiği, söz konusu kanunun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği, davanın ise 21.06.2019 tarihinde açıldığı, ve arabulucuya başvurulmadan dava açıldığı, aynı yasanın 18/A-2 fıkrası son cümlesi uyarınca, arabulucuya başvurulmadan dava açılmadığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verileceğinin düzenlendiği görülmekle, davacı tarafından açılan davanın zorunlu arabuluculuk kapsamında kaldığı anlaşılmakla davanın tensiben usulden reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davacının davasının “davadan önce zorunlu arabulucuğa gidilmemiş olması nedeniyle” dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Peşin yatırılan 1.878,53TL harçtan alınması gereken 44.40 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 1.834,13 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren esas kararla birlikte 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi. 28/06/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır