Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/65 E. 2020/276 K. 23.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/65
KARAR NO : 2020/276

DAVA : Tasarım Hakkına Tecavüz ve Haksız Rekabetin Önlenmesi, Durdurulması, Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 08/02/2018
KARAR TARİHİ : 23/09/2020

Mahkememizde görülmekte bulunanTasarım Hakkına Tecavüz ve Haksız Rekabetin Önlenmesi, Durdurulması, Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava özetle: Müvekkilinin tekstil sektöründe “…” markası altında üretip satışa sunduğu özgün tasarımları ile bayan giyiminde öncü firmalardan olduğunu, yılda 450.000-500.000 adet üretim yaparak üretiminin bir kısımını da ihraç ettiğini, müvekkilinin 18/01/2017 tarihinde tescil edilen …numaralı Endüstriyel Tasarım Tescil Belgesi’nin 1 sıra numaralı, 23/10/2014 tarihinde tescil edilen … numaralı Endüstriyel Tasarım Tescil Belgesi’nin 33 sıra numaralı tasarımlarının aynısı ve/veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlerinin davalı tarafından izinsiz ve hukuka aykırı kullanıldığını, durumun öğrenilmesi üzerine davalının adresinde delil tespiti yapılması talep edildiğini ve … 1. FSHH Mahkemesi’nin …D.İş … K. sayılı dosyasında tespit işleminin gerçekleştirildiğini, keşif sonrası dosyaya sunulan bilirkişi raporunda söz konusu adreste “…” isimli satış yerinde tespit edilen ürünlerin müvekkilinin tasarım hakkını ihlal ettiğinin bildirildiğini, davalının hukuka aykırı eylemleri nedeni müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını, davalının müvekkili adına tescilli tasarımların ayırt edilemeyecek derecede benzer nitelikte sattığı ürünlerin bilgilenmiş kullanıcı nezdinde karışıklığa sebep olduğunu, 6769 sayılı SMK’na tecavüz teşkil ettiği gibi TK uyarınca haksız rekabet oluşturduğunu belirterek, davalının tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden fiilinin önlenmesine, durdurulmasına, tecavüz ve haksız rekabet konusu ürünlere, bunların yer aldığı kataloglara ve her türlü tanıtım vasıtasına, davalı tarafça ürünün üretimi varsa ürünün yapımında kullanılan kalıplara el konulmasına, muhafaza altına alınmasına mümkün olmazsa imhalarına, varsa ürün üretiminin imhasına, durdurulmasına, internet dahil olmak üzere satışının, satış için icapta bulunulmasının ve ihracatının durdurulmasına, maddi tazminatın tasarımdan doğan haklara tecavüz edenin rekabeti olmasaydı tasarım hakkı sahibinin tasarımı kullanması ile ilde edebileceği muhtemel gelire göre hesaplanarak şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın ve 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı tarafın tecavüz ve haksız fiilinin vuku bulduğu tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, kararın Türkiye’de yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına ve … 1. FSHHM’nin … Değişik İş sayılı dosyasında yapılanlar dahil giderlerin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 31/10/2018 tarihli beyan dilekçesinde özetle; müvekkilinin uzun yıllar sektörde faaliyet gösterdiğini, davanın tasarımlarını 2017 ve 2014 yıllarında yani yakın bir geçmişte tescil ettirdiğini, halbuki …etiketi ile satılan tasarımların anılan tarihlerden önce de müvekkili şirket bünyesinde hizmete sunulduğunu, müvekkilinin söz konusu tasarımlar üzerinde gerçek hak sahipliğinin bulunduğunu, tesettür giyimde elbise kalıplarının, kumaş çeşitlerinin ve boylarının çok ayırt edici olmadığından elbiselerin farklılıklarının da daha az belli olduğunu ve birbirine benzer göründüğünü, davacının patentli tasarımlarının gerek günümüzde gerekse önceki tarihlerden beri üretilip satılmakta olan elbise modellerinden olduğunu, ayrıca bilirkişi tarafından hazırlanan tespit raporuna katılmadıklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davada tarafların bildirdikleri tüm deliller toplanmış, özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi raporu aldırılmıştır.
… 1.FSHHM’nin … D.İş sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporunda özetle; davalı aleyhine tespit istenilenin işyerinde, davacı adına tescilli ürünlerin birebir aynısının bulunmadığı, davacı adına tescilli ürünlerin ayırt edilemeyecek kadar benzerlerinin bulunduğu, … ve … numaralı tasarımların benzerlerinin mağaza içinde … dokuma ve karton etiketleri ile fiyatlı olarak satışa sunulduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Mahkememize sunulan bilirkişi raporunda özetle; Endüstriyel Tasarım Tescil Belgesine sahip … ve … sıra numaralı tasarımlarının aynısı ve/veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlerinin davalı tarafça taklit edildiği, Tasarımdan doğan haklara tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, tasarım hskkı sahibinin tasarımı kullanması ile elde edebileceği en az muhtemel gelirin … numaralı tasarım için 3.191,04 TL … numaralı tasarım için 9.112,32 TL olmak üzere toplam 12.303,36 TL. olabileceğinin hesaplandığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Taraf vekilleri bilirkişi raporuna itirazları sunmuş, itiraz üzerine bilirkişi heyetinden ek rapor alınması istenmiştir.
Mahkememize sunulan bilirkişi ek raporunda da kök rapor ile sunulan görüş ve kanaat tekrar edilmiştir.
Davacı vekili 14/02/2020 tarihli talep artırım dilekçesi ile maddi tazminat talebini 11.303,36 TL artırarak, 12.303,36 TL’ye yükseltmiştir.
KANAAT VE GEREKÇE
Dava, tasarım hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi maddi manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Uyuşmazlığın özü, davalı eylemlerinin davacıya ait …. ve … numaralı tasarımlara tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı, tecavüz varsa davacının seçmiş olduğu tazminat seçim yöntemine göre ne kadar maddi tazminata hak kazandığı hususlarıdır
6769 sayılı SMK’nun 56. maddesi; “(1) Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur.
(4) Bir tasarımın aynısı;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir.
Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
(5) Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
(6) Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” hükmü amirdir.
6769 sayılı SMK’nun 58. maddesi göre; “(1) Tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabilir. (2) Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır. (3) Bu Kanun kapsamında sağlanan tasarım koruması, 5/12/1951 tarihli ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda aranan şartları taşıması hâlinde söz konusu Kanunla öngörülen korumaya halel getirmez.
6769 sayılı SMK’nun 59.maddesi göre “Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz” hükmü amirdir.
Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken buna, o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimle bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımlar dikkate alınır. Koruma kapsamının belirlenmesinde, kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarlama açısından seçenek özgürlüğüne sahip olduğu dikkate alınır.
6769 sayılı SMK’nun 81.maddesine göre “a) Tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak. b) Tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek. c) Tasarım hakkını gasp etmek. (2) Başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir. (3) Koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmaz. (4) Tescilsiz tasarımlar için, tasarım 57 nci maddeye göre kamuya sunulduğu takdirde, hak sahibi, tasarım hakkına yönelik ihlallerden dolayı dava açmaya yetkilidir” hükmü amirdir. Ancak “özel amaçla sınırlı kalan ve ticari amaç taşımayan fiiller; deneme amaçlı fiiller; ticari uygulamadaki dürüstlük kuralları ile bağdaşır olmak, tasarımın normal kullanımını gereksiz şekilde tehlikeye sokmamak ve kaynak göstermek şartları ile eğitim veya referans amaçlı çoğaltmalar” ile belirli koşullarda onarım amaçlı fiiller tasarım hakkının kapsamı dışında kalır. (6769 sayılı SMK madde 59/3- a, b, c)
6769 sayılı SMK’nun 149.maddesi; “(1) Sınai mülkiyet hakkı tecavüze uğrayan hak sahibi, mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir:
a) Fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti.
b) Muhtemel tecavüzün önlenmesi.
c) Tecavüz fiillerinin durdurulması.
ç) Tecavüzün kaldırılması ile maddi ve manevi zararın tazmini.
d) Tecavüz oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde elkonulması.
e) (d) bendi uyarınca elkonulan ürün, cihaz ve makineler üzerinde kendisine mülkiyet hakkının tanınması.
f) Tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin alınması, özellikle masraflar tecavüz edene ait olmak üzere (d) bendine göre elkonulan ürünler ile cihaz ve makine gibi araçların şekillerinin değiştirilmesi, üzerlerindeki markaların silinmesi veya sınai mülkiyet haklarına tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhası.
g) Haklı bir sebebin veya menfaatinin bulunması hâlinde, masrafları karşı tarafa ait olmak üzere kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya özet olarak ilan edilmesi veya ilgililere tebliğ edilmesi.
(2) Birinci fıkranın (e) bendinde belirtilen talebin kabulü durumunda, söz konusu ürün, cihaz ve makinelerin değeri, tazminat miktarından düşülür. Bu değerin kabul edilen tazminat miktarını aşması hâlinde, aşan kısım hak sahibince karşı tarafa ödenir.
(3) Birinci fıkranın (g) bendinde belirtilen talebin kabulü durumunda ilanın şeklî ve kapsamı kararda tespit edilir. İlan hakkı, kararın kesinleşmesinden sonra üç ay içinde talep edilmezse düşer.
(4) Coğrafi işaret ve geleneksel ürün adları bakımından manevi zararın tazmini talep edilemez.” hükmü amirdir.
6769 sayılı SMK’nun 151.maddesine göre; “(1) Hak sahibinin uğradığı zarar, fiili kaybı ve yoksun kalınan kazancı kapsar. (2) Yoksun kalınan kazanç, zarar gören hak sahibinin seçimine bağlı olarak, aşağıdaki değerlendirme usullerinden biri ile hesaplanır:
a) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelir.
b) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç.
c) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken lisans bedeli.
(3) Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, özellikle sınai mülkiyet hakkının ekonomik önemi veya tecavüz sırasında sınai mülkiyet hakkına ilişkin lisansların sayısı, süresi ve çeşidi, ihlalin nitelik ve boyutu gibi etkenler göz önünde tutulur.
(4) Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, ikinci fıkranın (a) veya (b) bentlerinde belirtilen değerlendirme usullerinden birinin seçilmiş olması hâlinde, mahkeme ürüne ilişkin talebin oluşmasında sınai mülkiyet hakkının belirleyici etken olduğu kanaatine varırsa, kazancın hesaplanmasında hakkaniyete uygun bir payın daha eklenmesine karar verir. ..” düzenmeleri 6769 sayılı yasada yer almaktadır.
Somut olayda … 1. FSHHM’nin… D.İş sayılı dosyasında 24/01/2018 tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği gibi davalı iş yerinde tespit yapıldığı, tespit edilen ürünlerin davacıya ait …ve … numaralı tasarımların aynısı ve/ veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlerinin olduğu anlaşılmıştır. D.İş doyasında tespit adresinden alınan görsellerle davacıya ait tescilli modellerin karşılaştırması yapıldığında modellerin aynı tür giysi olduğu, tüketici grubunun aynı olduğu, model kalıp özelliğinin ve model öğelerinin benzer şekilde uygulandığı, detaylardaki farklılıkların modelin tasarım özelliğine ayırt edici özellik katacak düzeyde olmadığı, renk ve kumaş cinsinin tasarımı farklı kılacak özellikte olmadığı tespit edilmiş, toplanan delilere göre davalının davacıya ait tescilli tasarımlara ( … ve … numaralı) tecavüzün tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, bu ürünleri üretmek için tespit edilen bir kalıp ve ya üretim aleti bulunmadığından, kalıplara el konulması ve imhası talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
TTK. 56 maddesi haksız rekabet, aldatıcı hareket veya hüsnüniyet kaidelerine aykırı sair suretlerde iktisadi rekabetin her türlü suistimalidir. 57. Madde de tahditi olmayıp örnek kabilinden haksız rekabet halleri sayılmıştır. 5. Bentte başkasının emtiası iş mahsülleri , faaliyeti veya ticari işletmesi ile iltibaslar meydana getirmeye çalışmak veya buna müsait bulunan tedbirlere başvurmak hususu ile başkasının haklı olarak kullandığı ad, unvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtası ile iltibasa meydan verebilecek suretle ad, unvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtaları kullanmak veyahut iltibasa meydan veren malları, durumunu bilerek veya bilmeyerek satışa arz etmek veya şahsi ihtiyaçtan başka her ne sebeple olursa olsun elinde bulundurmak haksız rekabet olarak düzenlenmiştir. Alınan bilirkişi raporlarında ürünler karşılaştırmalı olarak incelenmiş yukarıda bahsedildiği gibi modellerin aynı tür giysi olduğu, tüketici grubunun aynı olduğu, model kalıp özelliğinin ve model öğelerinin benzer şekilde uygulandığı, detaylardaki farklılıkların modelin tasarım özelliğine ayırt edici özellik katacak düzeyde olmadığı, renk ve kumaş cinsinin tasarımı farklı kılacak özellikte olmadığı anlaşılmış, hal böyle olunca tüketici nezdinde karıştırılma ihtimaline sebebiyet vereceği bu durumun haksız rekabete neden olacağı anlaşılmıştır.
Tazminat açısından yapılan değerlendirmede: Davacının talebinin 6769 sayılı kanunun 151/2-a maddesi uyarınca ” Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelir” yöntemine göre olduğu, bu doğrultuda mezkur madde uyarınca, somut olayın özelliklerine, tarafların mali kapatesine, tasarımın tescil,ilan ve kullanım tarihine göre ve TBK hükümlerine göre; tasarımın tescil tarihi, ele geçen ürün kapsamına ve tarafların aynı alanda çalışması nedeniyle hesaplanan maddi tazminatın, gelen mali kayıtlar ,tarafların ticari kapasitesi, tarafların salt bu tasarımı satarak ticari kazanç elde eden işletme olmadıkları, farklı bir çok ürün grubunda ticari faaliyet göstermeleri gözetildiğinde bilirkişi tarafından belirlenen 12.303,36 TL tutarın TBK hükümlerine göre hak ve nesafet ilkesine uygun bulunduğundan mahkememizce talep arttırım dilekçesi doğrultusunda bu bedele hükmedilmiştir.
Davalının eylemi haksız olduğundan, tasarıma tecavüzü sonucu, davacı tasarım sahibinin piyasada edindiği imaj ve güvenden oluşan manevi ticari varlığında meydana gelen kayıp ve zararlar ile uzun süren çabalarla yaratılan imajının zedelenmesi nedeniyle manevi tazminat isteminin yerinde olduğu, davalının basiretli tacir gibi davranmayarak, gerekli izni almaksızın davacı tasarımını kullanması davacı adına tescilli tasarımı ticari faaliyetlerinde kullanmaya devam etmesi kusurlu bir davranış olup, izinsiz olarak davacıya ait tasarımın kullanılması suretiyle oluşan haksız eylemin manevi tazminatı da gerektirdiği sonucuna ulaşılmış bu nedenle tarafların mali verilerinden dosyaya yansıyan ekonomik durumları,. manevi tazminatın sebepsiz zenginleşme aracı olamayacağı gözetilerek 3.000 TL Tazminata hükmedilmiş, fazlaya ilişkin kısım reddedilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, sunulan deliller, denetime elverişli bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davanın kısmen kabulü ile, davalı tarafça piyasaya sunulan ürünlerin TPMK nezdinde davacı adına … ve … numaraları ile tescilli çoklu tasarım belgesinde yer alan tasarımlara tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, maddi tazminat talebinin kabulü ile 12.303,36 TL maddi tazminatın ve 3.000,00 TL manevi tazminatın 14/02/2020 tarihli talep arttırım dilekçesinde belirtildiği üzere, HMK 26. Maddesi uyarınca talebe bağlı kalınarak dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar kesinleştiğinde hüküm özetinin tirajı en yüksek üç gazeteden birinde masrafı davalılara ait olmak üzere ilanına dair karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı kullanımlarının davacının TPMK nezdinde … numaralı tasarım tescil belgesinin 1 sıra numaralı, … numaralı tasarım tescil belgesinin 33 sıra numaralı tasarımlarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, tecavüz ve haksız rekabet niteliğindeki kullanımların durdurulmasına, önlenmesine, tecavüz kapsamında kalan ürünlere, bunların yer aldığı kataloglara ve her türlü tanıtım vasıtalarına el konulmasına, masrafı davalı tarafından karşılanmak üzere imhasına, Tecavüz teşkil edecek şekilde ürün üretiminin internet dahil olmak üzere satışının ve ihracının durdurulmasına,
2-Bu ürünleri üretmek için tespit edilen bir kalıp veya üretim aleti bulunmadığından kalıplara el konulmasına ve imhasına yönelik taleplerin reddine,
3-Davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile 12.303,36 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile takdiren 3.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
5-Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin masrafı davalıya ait olmak üzere tirajı en yüksek üç gazeteden birinde bir defaya mahsus olmak üzere ilanına,
6-İnfazda … 1.FSHHM’nin … D. İş sayılı dosyasına sunulan 24/01/2018 tarihli bilirkişi raporu ile işbu dosyaya sunulan 22/03/2019 tarihli bilirkişi raporlarının dikkate alınmasına, raporların hüküm eki sayılmasına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 1.045,37 TL karar harcından yatırılan (peşin+tamamlama) 230,90 TL’nin mahsubu ile kalan 814,47 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen tecavüz ve haksız rekabetin tespiti talepleri yönünden davacı vekili yararına hesap olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden davacı vekili yararına hesap olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden davacı vekili yararına hesap olunan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
11-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi m.10/2 uyarınca reddedilen manevi tazminat talebi yönünden davalı vekili yararına hesap olunan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
12-Davacı tarafından yapılan: 2.750,00 TL bilirkişi ücreti, 197,25 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.947,25 TL’den kabul ve ret oranına göre hesap olunan 1.396,11 TL ve 266,80 TL harç (peşin+başvuru+tamamlama) olmak üzere toplam 1.662,91 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
13-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.23/09/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸