Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/558 E. 2019/483 K. 21.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/558
KARAR NO : 2019/483

DAVA : FSEK-İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 31/10/2016
KARAR TARİHİ : 21/11/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan FSEK-İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin 5846 sayılı FSEK’in 42. Maddesi gereği kurulmuş bir meslek birliği olduğunu, taraflar arasında 01/07/2009 tarihli Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmesi imzalanarak tarafların karşılıklı edemlerinin hüküm altına alındığını, sözleşmenin Mali Şartlar başlıklı 5.maddesi gereği davalının mali hak bedeli ödemeyi, faturalara KDV eklenebileceğini, damga vergisi de dahil olmak üzere açıkça hükme bağlanmış olduğunu, sözleşmenin 10.ve 11.maddelerinde sözleşmenin süresi ve feshinin düzenlendiğini, davalı borçlunun müvekkili şirkete yazılı bildirimde bulunmadığını, bu nedenle sözleşmenin ilgili maddesi uyarınca sözleşmenin aynı şartlarda yıldan yıla yenilenerek devam ettiğini, davalının açıkça kötü niyetli olduğunu, müvekkiline hangi oranda borcu olduğunu bildiği halde ödeme yapmadığı ve bakiye borcunu da ödememiş olduğunu, alacak tahsiline yönelik davalı şirkete karşı … 36.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını belirterek, davalı tarafından icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen cevap vermemiş, delil sunmamış ve delil de bildirmemiştir.
Mahkememizce verilen yetkisizlik kararı üzerine davacı vekilince İstinaf kanun yoluna başvurulduğu ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 26/11/2018 tarihli, 2017/4246 esas, 2018/2543 karar sayılı ilamıyla, “Her ne kadar ilk derece mahkemesince yazılı şekilde yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş ise de, sözleşmenin sonunda davalı şirketin kaşesinin ve yetkisinin imzasının bulunduğu, taraflar arasında uygulanan sözleşmenin 8.maddesinin olduğu sayfada imza bulunmadığına dair gereğince eser sahipleri ve bağlantılı hak sahipleri gibi meslek birliklerinin de kendi ikamet haklarında dava açabilecekleri icra takibi sırasında, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise de, borcun para borcu olup, götürülecek borçlardan oluşu nedeniyle, davacı meslek birliğinin kendi ikametgahında takip yapmasında da bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesinin yanılgıya dayalı değerlendirme ile verdiği kararın kaldırılmasına ve yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.” gerekçesiyle mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verildiği dava dosyasının tekrardan bu esasa kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan 07/11/2018 tarihli bilirkişi raporunda; “Dosya kapsamındaki sözleşmenin dört meslek birliğinden oluştuğu ve sözleşmeye konu bedelin dağılımının … payı %25, … payı %25,… payı %32,5, … payı %17,5 olarak düzenlendiği, sözleşme kapsamında mali hak bedelinin KDV hariç 4.661,97 TL olarak tanzim edildiği, … payının %32,5 olduğu, mahkemece kabulü halinde 2009 yılı mali hak bedelinin 1.690,59 TL olarak hesaplandığı, (4.661,97 x %32,5) ve sözleşme gereği tanzim edilen faturaların ÜFE+TÜFE/2 oranında artış yapıldığı, faturaların sözleşme kapsamında usulüne uygun düzenlendiği, işlemiş faiz yönünden sözleşme kapsamında ‘ödemesi gereken mali hak bedellerini sözleşmede belirlenen vadelerde ödemediği takdirde TL üzerinden yıllık olarak yasal ve ticari faizin ortalaması oranında faiz ödeyecektir.’ şeklinde tanzim edilmiş olduğu, davacı şirketin 6.492,71 TL’lik asıl alacağa 719,74 TL faiz talep edebileceği ” hususlarında görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
İş bu dava taraflar arasında akdedilen Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmesine dayalı yapılan takibe vaki itirazın İİK.’nın 67. Maddesine dayalı iptali istemine ilişkindir.
Anılan maddede “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 mad.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibin de haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare: 02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükümlerine amirdir.
… 36. İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasına ilişkin takip talebinde, alacaklı … Birliği tarafından, borçlu … Yayıncılık AŞ (…) aleyhine toplam 7.720,57 TL tutarında icra takibi başlatıldığı, borçlunun itirazını 7 günlük yasal süre içinde yaptığı, davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 01/07/2009 tarihli Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeye istinaden davacı tarafça düzenlenen faturaların ödenmemesi üzerine … 36. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibinin başlatıldığı, davalıya çıkartılan ödeme emrinin tebliği üzerine davalı tarafından süresi içerisinde itiraz edildiği ve yine davacı tarafından itiraz üzerine süresi içerisinde itirazın iptali davasının açıldığı, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve borcun para borcu olması sebebiyle davalı borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazının yerinde olmadığı, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda (ayrıntısı bilirkişi raporunda gösterildiği şekilde taraflar arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre) davacının takip tarihi itibariyle 6.492,71 TL asıl alacak, 719,74 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.212,45 TL davalıdan alacaklı olduğu, davacının fazlaya ilişkin talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, davacının davasının kısmen kabulü ile … 36. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin rapordaki tespit edilen miktarlar üzerinden devamına, davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılmakla takip miktarının %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmolunarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile, davalı tarafından … 36. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, takibin 6.492,71 TL asıl alacak ile takip tarihine kadar işlemiş 719,74 TL faiz olmak üzere toplam 7.212,45 TL üzerinden, asıl alacağın takip tarihinden itibaren takip talebinde belirtilen faiz oranları üzerinden işleyecek faiziyle birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca 7.212,45 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 492,68 TL karar harcından peşin yatırılan 93,25 TL’nin mahsubu ile kalan 399,43 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap olunan 3.931,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan: 650,00 TL bilirkişi ücreti, 165,40 TL posta gideri olmak üzere toplam 815,40 TL’nin -ret ve kabule göre hesaplanan- 761,73 TL’si ve 122,45 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 884,18 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/11/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır