Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/537 E. 2020/132 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/537
KARAR NO:2020/132

DAVA:Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:28/11/2018
KARAR TARİHİ:19/02/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 1929 yılında …’de kurulan ev temizlik sistemleri üzerine uzmanlaşmış bir şirket olduğunu, 1936 yılından bu yana “…” markası altında temizlik sistemleri üretmekte olduğunu, markanın 28 yıldır da TPE nezdinde tescilinin bulunduğunu, davalı tarafın TPMK nezdinde … numarasıyla tescil edilen “…” ibareli markanın iltibasa varacak derece benzer olduğunu, orta düzeydeki tüketicide bıraktığı izlenimlerin hemen hemen aynı olduğunu, markaların mal ve hizmet alanlarının her ne kadar farklı olduğu gözükse de Marka İnceleme Kılavuzunun mal ve hizmetlerinin benzerliğinin literatüre ve genel kabullere göre sınıflandırılması gerektiğini, bu nedenle davalı ve müvekkilinin markalarının mal ve hizmet alanlarının aynı olduğunu, davalı tarafın müvekkilinin yetkili distribütörü olmadığı halde yetkili distribütörü izlenimi yarattığını ve bu yolla tüketicinin güveninin kötüye kullanıldığını, müvekkilinin dava yoluna başvurmadan önce davalıya hukuka aykırı faaliyetlerinin durdurulması gerektiğini ihbar ettiğini, ancak ihtarın sonuçsuz kaldığını belirterek davalı markası “… numara ile tescilli “…” markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle, dava dilekçesinde davacı adresinin yazılmadığını, TPE’den alınan markanın hükümsüzlüğünün ve iptaline ilişkin talebin TPE’ye karşı yöneltilebileceğini, davalıya karşı bir davanın açılamayacağını, davacının Türkiye’de … markasını kullanıp bu markaya ilişkin başvuru haklarını kullanabilmesi ve davalar açabilmesi yetkisinin bulunmadığını, hükümsüzlüğü talep edilen markanın kendisi adına kayıtlı olduğunu, markanın taklit edildiğinin kabul edilemeyeceğini, markanın satılmadığı ve pazarlamasının yapılmadığını sadece servis hizmetine ilişkin bir marka bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YAPILAN YARGILAMA VE GEREKÇE
Dava 6769 sayılı SMK hükümlerine göre açılmış, Marka Hükümsüzlüğü Talepli davadır.
Dosyada tarafların bildirdikleri tüm deliller toplanmış, özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeni ile bir marka vekili, bir bilişim uzmanı ve bir ekonomist sektöründe uzman kişiden oluşan heyetten bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Dosyaya sunulan 02/12/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalıya ait internet sitelerinde, davacı tarafa ait sulu temizleme sistemiyle çalışan elektrikli süpürgenin servis ve orijinal yedek parça hizmeti sunulduğu, bu web sitelerinde davacıya ait internet sitelerinden görüntü alıntısı yapıldığı, her iki web sitesinde davacı tarafa ait tescilli … markalı elektrik süpürgesinin görüntülerinin kullanıldığı, bu durumun markanın kapsadığı mal ve hizmetlerin davacı tarafın tescile konu sınıf ile ilişkili ve bağlantılı türde olduğu, ortak tüketici nezdinde hitap ettikleri ve mal veya hizmetlerin genel kaynağı itibariyle benzer olduğunu, söz konusu mal veya hizmetlerin arasında benzerlik bulunduğu ve tüketici nezdinde iltibasa neden olacağı ve yeterli ayırt edicilikte olmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Davalı tarafın markası ile davacı tarafın markası ibare olarak aynı olduğu, görsel, işitsel, anlamsal olarak aynı olduğu, bir bütün olarak değerlendirildiğinde ise markalar arasında birbirinden ayırt edilmesini sağlayacak bir unsur içermediği bu haliyle ortalama tüketicilerin iki marka arasında bir bağlantı kuracakları, birinden gelen mal ve hizmetin diğerinden geldiğini düşünme yanılgısına düşecekleri, karıştırılma ihtimalinin mevcut olduğu sonucuna varılmıştır.
Ayrıca davalının markasının tescilli olduğu temizlik süpürgesi veya robotu onarımı hizmetinin konusunun bizatihi elektrikli süpürgenin kendisi olmasından dolayı herhangi bir elektrikli süpürge markası ile karıştırılmaya sebebiyet vereceği doğal olarak öngörülebileceğinden, davalının davacının markası ile aynı ibareli bir marka seçmekten kaçınmasının beklenen makul davranış olduğu, davalının buna aykırı olarak kendisinden önce tescil edilmiş ve bilinen bir süpürge markası ile iltibasa meydan verecek markayı seçmesinin dürüstlük kuralına da aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜNE, davalı adına kayıtlı … sayılı … ibareli markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 54,40 TL karar harcından peşin yatırılan 35,90 TL’nin mahsubu ile kalan 18,50 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına hesap olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan: 1.950,00 TL bilirkişi ücreti, 129,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.079,50 TL ve 71,80 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 2.151,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.19/02/2020

Katip …

Hakim …