Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/461 E. 2019/37 K. 24.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/461
KARAR NO : 2019/37

DAVA : FSEK-Tecavüzün Ref’i, Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/09/2014
KARAR TARİHİ : 24/01/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan FSEK-tecavüzün ref’i, maddi ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin ressam olduğunu ve “…” ve “…” adı altında birçok eser meydana getirip, sergiler açtığını … isimli markayı adına tescil ettirmiş olduğunu, davalı şirketin, “…” isimli eseri, müvekkil bilgi ve izni dışında; tüm reklam afişlerinde, fabrika satış mağazalarında, satış mağazalarında, internet ortamında kullanmakta olduğunu, eserde müvekkilinin izni olmaksızın değişiklik yapıldığını, 30 cm x 40 cm boyuttaki yağlı boya eserin, 1991 yılında yapılmış olduğunu, dava konusu eserin ilk olarak 1994 yılında ilk kez İstanbul’da sergilendiğini, şu anda eserin … isimli şahsın koleksiyonunda bulunduğunu, eserin geçmişle günümüz arasında bağ kurduğunu, ancak davalı şirketçe ticari hayatına katkı veren bir reklam afişine dönüştüğünü, davalının resmi izinsiz kullanması yanında, resim üzerinde müvekkilinin izni olmaksızın değişiklik yapıldığını, bu suretle müvekkili ile resim arasında bağın da zedelenmiş olduğunu, tüm bu eylemlerin müvekkilinin mali ve manevi haklarını ihlal ettiğini FSEK md. 68 doğrultusunda davalının eylemlerinin şimdilik oluşturduğu maddi zarar karşılığı 5.000 TL, FSEK. md. 70 /1 uyarınca, manevi haklar ihlali nedeniyle 15,000 TL’nin ayrıca, davalı tarafından kullanılan resmin kopya olduğunun tespiti ve tecavüzün ref’ini, mahkeme hükmünün ilanını talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkil şirketin reklam logosunu dava dışı … Tic. Ltd. Şti. tarafından tasarlanarak hazırlandığını davalı marka tescilinin 09/10/2013 olmasına karşı, reklam afişinin önceki tarihte 2010 yılında dava dışı şirketçe yapıldığını, davacıya ait resmin zaten var olan … Çarşısı olarak adlandırılan “…” bir kesiti olduğu, bunun ise “…” sayıldığını, davacının eserinin kendi hayalinin bir ürünü olmadığını, dolayısıyla ortada bir “eser” olmadığını, logo ve dava konusu resmin aynı olmadığını, kasap sucuğu markasının tanıtımı için … eski et halinin bir kısmının logoda kullanılmasının doğal olduğunu, dava konusu resimde ön planda “…” ibaresi ve markasının olduğunu, diğer görselin destekleyici olduğunu belirterek dava konusu resmin dava dışı şirketçe tasarlandığını, kaldı ki, davacının eserinin mülkiyetini bir başkasına devrettiği için, husumet itirazında bulunmak suretiyle, davanın reddini talep etmiştir.
YARGITAY BOZMA İLAMI:
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11.HD’nin 30/05/2017 tarihli 2015/14042 esas, 2017/1973 sayılı kararı ile hükmün taraflar lehine bozulmasına karar verilmiş, davacı vekilinin karar düzeltme talebinde bulunduğu ancak bu aşamada 05/06/2018 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirir dilekçe sunduğu anlaşılmış ve Yargıtay 11.HD’nin 11/07/2018 tarihli 2017/3951 esas, 2018/5053 sayılı kararı ile “Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olup davadan feragat hüküm kesinleşinceye değin yapılabilir ve karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı gibi yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğurur. Davacı yan vekilinin açtıkları davadan feragate ilişkin beyanının, usulen tevsik olunduğu gözetilerek HMK’nın 307 vd. maddeleri uyarınca sonuç doğurucu nitelikte olduğu anlaşılmış, Yargıtay İBK’nun 11.04.1940 gün ve 70 sayılı ve HGK’nun 21.11.1981 gün ve 1981/2-551 sayılı kararları uyarınca, öncelikle davadan feragate ilişkin bir hüküm verilmesini teminen Dairemizin yerel mahkeme kararının bozulmasına yönelik 30.05.2017 tarihli ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının açıklanan gerekçe ile bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle bozularak dosya mahkememize iade edilmiş ve yargılama yapılarak bitirilmiştir.
Dava 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında açılmış, tecavüzün ref’i, maddi ve manevi tazminat talepli davadır.
Taraflar arasındaki ihtilaf davacıya ait eserin izinsiz bir şekilde davalı tarafından kullanılıp kullanılmadığı, mali ve manevi hak ihlalinin bulunmadığı ve buna ilişkin tazminat talep edemeyeceği hususlarındadır.
Davacı vekilinin sunduğu 05/06/2018 tarihli dilekçe ile açmış oldukları davadan feragat ettiklerini bildirdiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin sunduğu … 25.Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye nolu vekaletnamesinin incelenmesinde davadan feragate yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin sunduğu, 23/01/2019 havale tarihli dilekçesinde yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirdiği anlaşılmıştır.
HMK.nun 307 ve devamı maddelerinde davadan feragat ve şekli açıkça belirtilmiştir. HMK 307. maddesi düzenlemesine göre feragat davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
Feragat beyanı dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır, hüküm ifade etmesi için karşı tarafın veya mahkemenin muvafakatine bağlı değildir (HMK 309. madde). Feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir (HMK 310. Madde).
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde davanın vaki feragat nedeniyle REDDİNE karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın vaki feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca peşin yatırılan 341,55 TL’den 44,40 TL karar harcının düşülmesine, kalanı 297,15 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yanın yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/01/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır