Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/438 E. 2022/206 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/438 Esas
KARAR NO : 2022/206

DAVA : Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 20/09/2018
KARAR TARİHİ : 15/11/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Karşı Davalı vekilinin ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle: Müvekkilinin tekstil sanayisinde tasarım faaliyetinde bulunduğunu, tasarımlarının Türk Patent ve Marka Kurumu Enstitüsü’ne 20.02.2018 tarihinden itibaren … tescil numarasıyla kayıtlı olduğunu, davalılar tarafından Endüstriyel Tasarım hakkının müvekkiline ait olan Endüstriyel Tasarım Tescil Formundaki 2 numaralı tasarımın taklit olarak “…” markası adı altında üretildiğini ve piyasaya satıldığını, müvekkiline ait Ek:2’deki ürünün davalılara ait iş yerinde üretildiğini ve dağıtımının yapıldığını, taklit Ürünün …’e ait “…” unvanlı mağazadan satın alınarak delil tespiti için mahkemeye sunulduğunu, davaya konu taklit ürünler için yapmış oldukları başvuru üzerinde … 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı kararı ile davalıların iş yerlerinde delil tespiti yapıldığını, Ek 6’da yer alan bilirkişi raporunda sonuç olarak iş yerlerinde tespit edilen 8’er adet “…” markalı elbise ile “…” alındığı beyan edilen ve fişi sunulan “…” markalı 1 adet elbise üzerinde, tespit isteyen firmaya ait … sıra nolu 2 numaralı elbise tasarımının iltibas yaratacak derecede benzerinin kullanıldığının tespit edildiğini belirterek bilirkişinin yapmış olduğu tespit ve değerlendirmeye göre davalıların iş yerlerinde tasarımı müvekkiline ait olan ürünün ayırt edilemeyecek derecedeki benzerlerinin üretilip satılarak müvekkilinin tasarım hakkına tecavüz eyleminin gerçekleştiğini, davalılar tarafından taklit edilerek üretilen ve satılan tasarımların “…” markası adı altında etiketlenerek satıldığını, davalıların kaç adet üretim yaptığının belirlenmesi gerektiğini, ürün başına kâr ile 3000 üretim adedinin çarpılması halinde mahrum kalınan kârın bulunacağını beyan ederek davalıya ait taklit ürünlerin başta …’a ait “…” unvanlı iş yerinde ve …’e ait “…” unvanlı iş yerinde olmak üzere, diğer mağazalarda üretim ve satışının durdurulmasına, görüldüğü yerde toplatılmasına, davanın kabulüne, davalıların tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine, tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesine, belirsiz alacak davası hükümlerine göre alacak miktarı tam ve kesin olarak belirlendiğinde taleplerini arttırmak ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000 TL maddi tazminatın delil tespitinin yapıldığı 03.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek değişken oranlardaki ticari faiziyle bitlikte davalılardan alınarak taraflarına verilmesine, 10.000 TL manevi tazminatın delil tespiğinin yapıldığı 03.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek değişken oranlardaki ticari faiziyle birlikte davalılardan alınarak taraflarına verilmesine, davalılar aleyhine verilecek Mahkeme kararının masrafı davalılara ait olmak üzere kamuya duyurulması için ülke çapındaki gazetelerden birer tanesinde yayınlanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Karşı Davacı vekilinin cevap dilekçesinde özetle: Davacı-Karşı Davalıya ait tescilli tasarımın çok önceden beri üretildiğini ve satıldığını, harcıalem olduğunu ve yeni olmayan bir tasarım olduğunu, Davacı-Karşı Davalının TPE nezdinde … sayı ile 20.02.2018 tarihinde tasarımın tescili için başvuruda bulunduğunu, 05.03.2018 tarihinde tescil ve karar yazısının yazıldığını, 31.07.2018 tarihinde ise tescil belgesinin düzenlendiğini, Davacı-Karşı Davalının delil tespiti ile ilgili … 2. Fikri Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası üzerinden 31.07.2018 tarihli karar ile bilirkişiye yerinde inceleme yetkisinin verildiğini, bilirkişinin davalı iş yerine 03.08.2018 tarihinde tespit için gittiğini, Davacı-Karşı Davalının tasarım tescil belgesi düzenleme tarihinden önce delil tespiti için başvuruda bulunduğunun anlaşıldığını, TPE nezdinde …sayı ile tescil edilen endüstriyel tasarımın ülkemizde ve dünyada Davacı-Karşı Davalının tescil tarihinden önce kamuya sunulduğunu, bilinen ve tanınan harcıalem bir tasarım olduğunu, http://…/ adlı yabancı menşeli alışveriş sitesinde dava konusu ürünün neredeyse aynısının Davacı-Karşı Davalının tescilinden önce satışa arz edildiğini, ünlü web satış mağazası olan … adlı web sitesinde dava konusu ürünün neredeyse aynısının Davacı-Karşı Davalının tescilinden önce satışa arz edildiğini, … adlı instagram hesabında da birebir aynısı olan ürün görselinin bulunduğunu, … ve … firmalarına ait sanal ortamlarda da tescilli ürünlerin aynısı veya birebir benzerinin daha önceden satışa arz edildiğinin tespit edildiğini, … adresli web satış mağazasında da tescilli ürün ile birebir aynı olan ürün görselinin bulunduğunu, davacı adına tescilli tasarımın ile davalıların kullandığı tasarımın birbirinden farklı olduğunu ve iltibas yaratmadığını, müvekkilleri nezdinde bulunan ürünlerin Davacı-Karşı Davalının tasarımından farklı bir ürün olduğunu, yenilik ve ayırt edicilik özelliğine sahip olduğunu, ürünlerin farklı müşteri kitlesine hitap ettiğini, Davacı-Karşı Davalının kendi adlarına tescilli olan … sayılı … numaralı tasarımına müvekkili …’in tecavüz ettiğinden bahisle hakkında … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile hakkında tazminat davası açıldığını iddia ettiğini ancak huzurdaki davanın tasarım ile ilgisi olmayan dava dosyasının incelendiğinde müvekkilinin davalı değil ihbar olunan konumda olduğunu, davanın 3. şahıs davalıya yönelik olarak halen derdest olduğunu, Davacı-Karşı Davalının maddi ve manevi tazminat taleplerinin haksız ve yersiz olduğunu, talebinin tamamen varsayım ve tahmine dayalı, somut delillerle örtüşmeyen bir istem olduğunu beyan ederek asıl davanın reddine, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, karşı davanın kabulüne, asıl ve karşı davadaki yargılama giderleri ve vekalet ücretinin Davacı-Karşı Davalıya yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Karşı Davacı vekilinin karşı dava dilekçesinde özetle: Davacı-Karşı Davalının adına tescilli olan … numaralı … sıra nolu elbiseye ilişkin tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfına haiz olmadığını, Sınai Mülkiyet Yasasının 55-56 vd. Maddelerinde yer alan şartlara sahip olmadığını, … numaralı … sıra nolu elbiseye ilişkin tasarımın ülkemizde ve dünyanın değişik bölgelerinde aynısı veya birebir benzerinin tescilden önce kamuya sunulduğunu, bu hususun resen araştırma ilkesine tabi olarak Mahkemece tetkik edilecek olmakla birlikte asıl davaya cevaplarının 1.1. bölümünde belirtilen https://…/, …, https://… ve … firmalarına ait sanal ortamlarda, … isimli firmanın web sitesinde Davacı-Karşı Davalının firmaya ait tasarımlıların daha önce kamuya sunulmuş olduğunu, TPE kayıtlarında …locarno sınıfında Davacı-Karşı Davalıya ait tescilden önce benzerlerinin tescil edildiğini, tasarımların da bilirkişi marifetiyle tespiti ile hükümsüzlük şartlarının mevcudiyetinin sabit olacağını beyan ederek asıl davanın reddini, ihtiyati tedbir kararına itiraz etmekle ihtiuati tedbir kararının kaldırılmasını, yasada aranan şartları vuku bulmayan maddi ile manevi tazminat ve tüm taleplerin reddini, karşı davanın kabulünü, davaya konu tasarım tescil belgesinin 3. kişilere devrinin ve tasarım tescil belgesinden doğan hakların 3. kişilere karşı kullanımının engellenmesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Davacı-Karşı Davalıya ait TPE nezdinde … numara ile tescilli … sıra nolu elbiseye ilişkin tasarımın 6769 Sayılı yasanın 77. maddesi uyarınca hükümsüzlüğünü ve geriye yönelik olarak sicilden terkinini, gideri Davacı-Karşı Davalının tarafından karşılanmak üzere Mahkemece verilecek kararın ülke çapında yayın yapan ve tirajı 50.000’in üzerinde olan gazetelerden birinde ilanını, asıl ve karşı davadaki yargılama giderleri ve vekalet ücretinin Davacı-Karşı Davalının yüklenmesini talep etmiştir.
Davacı Karşı Davalı vekilinin asıl davaya karşı cevaba cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin uzun yıllardır bayan giyim tekstili alanında faaliyet gösteren bir firma olduğunu, tüm marka ve tasarımlarını mevzuatın öngördüğü şekilde Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescil ettirdiğini, Türk Patent ve Marka Kurumu nezdindeki 20.02.2018 tescil tarihi ve…tescil numarası ile tescilli abiye ürünlerin tasarımında tescilli münhasır hak sahibi olduğunu, davalı tarafın davaya karşı geliştirdiği cevapların dayanaktan yoksun, haksız ve hukuka aykırı olduğunu, delil olarak sunulan fotoğrafların kabulünün mümkün olmadığını, tasarım tescil belgesi düzenleme tarihinden önce delil tespiti için başvuruda bulunulduğu iddiasının anlamsız olduğunu ve tasarımın korunmasının başvuru tarihinin kesinleştiği tarih olduğunu, 6769 sayılı Kanunun 64/3 fikrasında yer alan “Tasarımın koruması başvuru tarihinin kesinleştiği tarihten itibaren başlar” ifadesi uyarınca Davalı Karşı Davacının iddiasının hiçbir şey ifade etmediğini, tasarım tescil tarihinden önce kamuya sunulan, bilinen ve tanınan, harcıalem bir tasarım olmadığını, Davalı Karşı Davacının cevap dilekçesinin Ek -2,3,4,5,6’da sunmuş olduğu fotoğrafların tasarımın korunduğu süreçte satışa sunulan ürünler olduğunu, 6769 sayılı kanunun 57/2 fıkrasında belirtildiği üzere “Koruma talep edilen bir endüsttiyel tasarım, Türkiye’de ki endüstriyel tasarım tescil başvuru tarihinden önceki oniki ay içerisinde veya rüçhan talebi varsa, rüçhan tarihinden itibaren oniki ay içerisinde tasarımcı veya halefi veya bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından kamuya sunulur…” uyarınca dava konusu ürünlerde müvekkili tarafından daha önce kamuya sunulduğunu ve piyasanın nabzına göre tescile konu ettiğini, Davalı Karşı Davacının dosyasında sunmuş olduğu fotoğrafların tümünün incelendiğinde 6769 sayılı kanunun 57/2 fıkrasında betirtilen 12 ay öncesine ait görsellerin mevcut olmadığınI, Davalı Karşı Davacının delil tespit sonrası alınan bilirkişi raporuna dair yapmış oldukları tüm itirazların dayanaksız ve haksız olduğuna, tasarım hakkının ihlalinin belirlenmesinde, kıyaslanan tasarımların farklılıklarımdan çok ortak noktalarına ağırlık verileceğini, ürünler arasında benzerlik bulunmadığı iddiasının tamamen gerçek dışı olduğunu, haksız rekabetin söz konusu olduğunu, müvekkili firma tarafından tasarlanan modellerin müvekkili için ciddi maliyetlere mâl olduğunu, Davalı Karşı Davacının müvekkilinin ürünlerine benzer ürünleri üreterek müvekkilini zarara uğrattığını, kendilerinin sadece 20 adet numunelik ürettiğini söyleyerek bu hususu ikrar ettiğini ancak Davalı Karşı Davacının seri üretim yapan bir firma olduğunu, Davalı Karşı Davacının tekstil sektöründe seri üretim yapan bir firma olduğunu beyan ederek asıl davanın kabulüne, karşı davanın esastan reddine, davalıların tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, davalılar aleyhine verilecek Mahkeme kararının masrafı davalılara ait olmak üzere kamuya duyurulması için ülke çapındaki gazetelerden birer tanesinde yayınlanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı Karşı Davalı vekilinin karşı davaya sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davalı Karşı Davacının sunmuş olduğu görsellerin hiçbirinin tescil tarihinden bir yıl önceki tarihe ait resim örneklerinin olmadığını, müvekkilinin üretmiş olduğu ürünü piyasaya kendisinin sunduğunu, bu ürünün piyasa tarafından tutulması üzerine tescil başvurusunun yapıldığını, Davalı Karşı Davacının sunmuş olduğu internet çıktılarının nazara alınarak tescilli bir ürünün hükümsüz kılınmasının mümkün olmadığını, Davalı Karşı Davacının sunmuş olduğu internet çıktılarının referans olarak kullanılamayacağını, davaya konu müvekkilinin tasarımı ile Davalı Karşı Davacının instagram sitesi ve diğer sitelerden aldığı tasarım görsellerinin aynı tasarım olmadığını, Davalı Karşı Davacının instagram sitesi ve diğer sitelerden aldığı tasarımlarda bu ayırt edici özelliklerin birebir benzerinin bulunmadığını, bilirkişi raporunda da bu hususun ayrıntılı olarak belirtildiğini, dolayısıyla davalının dava konusu tasarımın yeni olmadığı, harcıalem olduğu yönündeki iddialarının gerçeğe aykırı olduğunu beyan ederek hukuki dayanaktan yoksun karşı davanın esastan reddine, Davalı Karşı Davacının tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine, durdurulmasına, belirsiz alacak davası hükümlerine göre alacak miktarı tam ve kesin olarak belirlendiğinde taleplerini arttırmak ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000 TL maddi tazminatın delil tespitinin yapıldığı 03.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek değişken oranlardaki ticari faiziyle birlikte davalılardan alınarak taraflarına verilmesine, 10.000 TL manevi tazminatın delil tespitinin yapıldığı 03.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek değişken oranlardaki ticari faiziyle birlikte davalılardan alınarak taraflarına verilmesine, Davalı Karşı Davacılar aleyhine verilecek Mahkeme kararının masrafı Davalı Karşı Davacıya ait olmak üzere kamuya duyurulması için ülke çapındaki gazetelerden birer tanesinde yayınlanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Karşı Davacı vekilinin asıl davaya sunmuş olduğu ikinci cevap dilekçesinde özetle: Davacı Karşı Davalıya ait tescilli tasarımın çok önceden beri üretilip satılan, harcıalem olan, yeni olmayan bir tasarım olduğunu, TPE nezdinde …say ile tescil edilen endüstriyel tasarımın, ülkemizde ve dünyada daha Davacı Karşı Davalının tescil tarihinden önce kamuya sunulan harcıalem bir tasarım olduğunu, Davacı Karşı Davalı yanın tasarıma konu ürünlerinin tescilden önce ürettiğini, piyasanın teveccühünü gördükten sonra ürünü tescile tabi tuttuklarını beyan etmiş ise de bu konuda somut ve kabul edilebilir nitelikte bir delil sunmadıklarını, taraflarınca dosyaya sunulan fotoğrafların ise tescil tarihinden 12 ay öncesine ait görsellerin olmadığının iddia edildiğini ancak sunulan deliller içerisinde 12 ay ve daha öncesine ait olan piyasaya sürülen örneklerle sınırlı olmadığını, toplanacak delillere göre tasarımın yenilik doğuran bir ürün olmadığının ortaya çıkacağını, dosyaya sunulan internet çıktılarının delil olamayacağına dair iddianın mesnetsiz olduğunu, Davacı Karşı Davalı adına tescilli tasarım ile müvekkillerinin kullandığı tasarımların birbirinden farklı olduğunu ve iltibas yaratmadığını, taklit ürün olduğu iddia edilen ürünlerin Davacı Karşı Davalının tasarımından farklı bir ürün olduğunu, yenilik ve ayırt edicilik özelliğine sahip olduğunu, ürünlerin farklı müşteri kitlesine hitap ettiğini, … D.İş sayılı dosyası üzerinden alınan bilirkişi raporuna itiraz ettiklerini, Davacı Karşı Davalının maddi tazminat talebinin haksız ve yetersiz olduğunu, Davacı Karşı Davalının maddi tazminata dair talebinin tamamen varsayım ve tahmine dayalı, somut delillerle örtüşmeyen nitelikte olduğunu, dava konusu ürünlerin numune olarak üretildiğini, seri üretimin söz konusu olmadığını, Davacı Karşı Davalı maddi tazminat hesaplanmasına dair Mahkemeye sunduğu formülün tamamen varsayım ve tahmine dayalı ticari uygulamalarda yeri olmayan, somut delillerle taban tabana tezat bir talep olduğunu ve kabul edilmeyeceğini beyan ederek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Karşı Davacı vekilinin karşı davada sunmuş olduğu cevaba cevap dilekçesinde özetle: Dilekçelerinde belirtikleri üzere Davacı Karşı Davalı adına tescilli … numaralı… sıra nolu elbiseye ilişkin tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfına haiz olmadığını, Sınai Mülkiyet Yasasının 55-56 vd. maddelerinde yer alan şartlara sahip olmadığını, ülkemizde ve dünyanın değişik bölgelerinde aynısı veya birebir benzerinin tescilden önce kamuya sunulduğunu, bu hususun resen araştırma ilkesine tabi olarak Mahkemece tetkik edilecek olmakla birlikte asıl davaya cevaplarının 1.1. bölümünde belirtilen https://…/, …, https://… ve … firmalarına ait sanal ortamlarda, … isimli firmanın web sitesinde Davacı-Karşı Davalının firmaya ait tasarımlıların daha önce kamuya sunulmuş olduğunu, TPE kayıtlarında … locarno sınıfında Davacı-Karşı Davalıya ait tescilden önce benzerlerinin tescil edildiğini, tasarımların da bilirkişi marifetiyle tespiti ile hükümsüzlük şartlarının mevcudiyetinin sabit olacağını beyan ederek asıl davanın reddini, ihtiyati tedbir kararına itiraz etmekle ihtiuati tedbir kararının kaldırılmasını, yasada aranan şartları vuku bulmayan maddi ile manevi tazminat ve tüm taleplerin reddini, karşı davanın kabulünü, davaya konu tasarım tescil belgesinin 3. kişilere devrinin ve tasarım tescil belgesinden doğan hakların 3. kişilere karşı kullanımının engellenmesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Davacı-Karşı Davalıya ait TPE nezdinde … numara ile tescilli 2 sıra nolu elbiseye ilişkin tasarımın 6769 Sayılı yasanın 77. maddesi uyarınca hükümsüzlüğünü ve geriye yönelik olarak sicilden terkinini, gideri Davacı-Karşı Davalının tarafından karşılanmak üzere Mahkemece verilecek kararın ülke çapında yayın yapan ve tirajı 50.000’in üzerinde olan gazetelerden birinde ilanını, asıl ve karşı davadaki yargılama giderleri ve vekalet ücretinin Davacı-Karşı Davalının yüklenmesini talep etmiştir.
Dilekçeler teatisi aşaması tamamlanmış olmakla Mahkememizin 08/10/2018 tarihli Tensip Zaptının 14. Maddesi uyarınca; ”…Mahkememiz 2018/145 D.İŞ dosyasından verilen ihtiyati tedbir kararının aynen devamına…” yönünde karar verilmiştir. Yine Mahkememizin 08/10/2018 tarihli Tensip Zaptının 13. Maddesi uyarınca; ”…Mahkememiz 2018/145 D.İş sayılı dosyasının işbu dosya arasına alınmasına…” yönünde karar verilmiş olup Mahkememizin 2018/145 D.İş sayılı dosyası üzerinden alınan 06/08/2018 Tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; Tespit istenen “… adresinde “…” ünvanlı işyeri bulunduğu, işyerinde bulunan yetkililere göre, işyerinin “…” olduğu, işyerinin toptan elbise, tunik vb. giyim eşyaları satan işyeri olduğu, tespit istenen”…” unvalı işyeri bulunduğu, işyerinde vergi levhasına rastlanılmadığı işyerinin perakende elbise, tunik etek vb. gibi bayan giyim eşyaları satan işyeri olduğu, işyerlerinde tespit edilen 8’er adet … markalı elbise ve … giyimden alındığı beyan edilen ve fişi sunulan … mardkalı 1 adet elbise üzerinde, tespit isteyen firmaya ait … sıra nolu … numaralı elbise tasarımının iltibas yaratacak derecede benzerinin kullanıldığının tespit edildiği yönünde görüş ve kanaate ulaştıkları bildirilmiştir.
Toplanan deliller ve belgeler kapsamında Mahkememizin 30/04/2019 tarihli duruşmasının 5 numaralı ara kararı uyarınca; ”…Ara kararlar yerine getirildiğinde dosyanın Mahkememizce resen seçilecek bir tasarım vekili, bir moda tasarım alanında uzman akademisyen ve bir bilişim uzmanı bilirkişiye tevdiine, tarafları arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden özellikle karşı davadaki iddiaların değerlendirilmesi yönünden SMK 57/2 maddesi göz önünde bulundurularak hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı, davalı karşı davacı kullanımlarının tescilli tasarıma tecavüz ve haksız rekabet teşkil edip etmediği hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli bilirkişi raporu alınmasına…” yönünde karar verilmiş olup sunulan 03/07/2019 tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; Asıl dava yönünden; Davacı Karşı Davalı adına tescilli… dosya numaralı çoklu tasarım başvurusuna ait …nolu tasarımın, Davalı Karşı Davacı … (…) ve Davalı Karşı Davacı … (…)’ya ait tasarımla, bilinçli tüketiciler nezdinde farklı olarak algılanacağına ve Davalılar Karşı Davacıların ürünlerinin iltibas yaratmadığına, Karşı dava yönünden; https://… web sitesi üzerinden yapılan teknik incelemede dava konusu tasarımla ilgili görsellerin bulunduğunu fakat resimlerin jpgl formatına dönüştürülmüş olmasından dolayı tarih bilgilerinin tespit edilemediğini, … web sitesi üzerinden yapılan teknik incelemede dava konusu tasarımla ilgili herhangi bir görselin tespit edilemediğini, …, …, …, … web siteleri üzerinden yapılan teknik incelemede dava konusu tasarımla ilgili görsellerin yayın tarihlerinin, görsellerin yayınlandığı tarihin göz önüne alındığında Davacı Karşı Davalı ürününün tescil başvurusunun daha eski (20.02.2018) olması sebebi ile yenilik kriteri barındırdığını, Davacı Karşı Davalı tarafa ait … dosya numaralı çoklu tasarım başvurusuna ait … nolu tasarımın, yenilik kriteri barındırmasından dolayı hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı yönünde görüş ve kanaate ulaştıkları anlaşılmıştır.
Davacı Karşı Davalı vekilinin sunmuş olduğu 19/07/2019 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesinde özetle; Asıl dava yönünden; Bilirkişi raporunun incelenmesinden müvekkilinin tasarımı ile Davalı Karşı Davacı ürünü arasındaki benzerliklerin tespit edilmiş olmasına karşın benzerlik bulunmadığı yönündeki görüş bildirilmesinin hatalı olduğunu, Bilirkişi Raporunda tespit edilen söz konusu benzerliklere rağmen ayrıntıdaki farklılıklara yoğunlaşılarak benzerlik bulunulmadığı yönünde görüş bildirildiğini, Bilirkişi Raporunda anılan yasa hükmü doğrultusunda ayrıntıdaki farklılıklardan ziyade ortak noktalara yoğunlaşarak kanaat bildirilmesi gerekirken, aksi yönde görüş bildirilmesinin kanuna aykırılık teşkil ettiğini, Davalı Karşı Davacının sınırsız seçenek özgürlüğüne rağmen Davalı Karşı Davacının müvekkilinin tasarımının en ayırt edici özelliklerini ürününde uygulamasının Davalı Karşı Davacının tasarım hakkına tecavüz ettiğini gösterdiğini, Davalı Karşı Davacının eylemini gizlemek adına tasarım üzerinde yaptığı ufak değişikliklerin ürünü farklılaştırdığından bahsedilmesinin mümkün olmadığını, bu bakımdan bilirkişi raporundaki ortak noktaların tespit edildikten sonra davalının eylemini gizleme adına yapmış olduğu ufak değişikliklere dayanılarak benzerliğin bulunulmadığının iddia edilmesinin mümkün olmadığını, delil tespit dosyasından alınan bilirkişi raporunda Davalı Karşı Davacının eylemini gizlemek adına yapmış olduğu ayırıntıdaki ufak değişikliklerin ürünü farklılaştırmadığının belirtildiğini, Bilirkişi Raporunun incelenmesinden delil dosyasının ekinde yer alan ürün örnekleri üzerinde inceleme ve değerlendirmenin yapılmadığını, Karşı dava yönünden; Karşı dava yönünden yapılan inceleme ile müvekkilinin tasarımının yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına haiz olduğu, hükümsüzlük şartlarının oluşmadığının açıklığa kavuştuğunu beyan ederek bilirkişi raporu doğrultusunda karşı davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Karşı Davacı vekilinin sunmuş olduğu 22/07/2019 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesinde özetle; Asıl dava yönünden; Davacı adına tescilli … nolu çoklu tasarım başvurusuna ait…nolu tasarımın müvekkillerine ait tasarımla bilinçli tüketiciler nezdinde faklı olarak algılanacağına ve davalı-karşı davacılara ait karşı ürünlerinin iltibas yaratmadığına dair görüşlerin cevapları doğruladığını, dava konusu tasarımın arka kısmının tescil edilmediğinden ürünün arka kısmı açısından, tasarım hakkına tecavüz davasıyla ilintili olarak karşılaştırma yapılmasının mümkün olmadığına dair tespitin isabetli olduğunu, itiraz üzerine aldırılan 03.07.2019 tarihli bilirkişi raporunun asıl dava yönünden hüküm kurmaya elverişli olduğunu beyan ederek asıl davanın reddinin gerektiğini, Karşı dava yönünden; Bilirkişi Raporunda taraflarınca sunulan örnek görseller ile bağlı kalınarak resen araştırma ilkesinin tatbikinin gerektiği davada sınırlı ve yüzeysel bir inceleme yapıldığını, karşı dava yönünden yeniden değerlendirme yapılmasını, 03.07.2019 tarihli bilirkişi raporuna karşı dava yönünden itiraz ettiklerini, …nolu tasarımın tescilinden önce dünyaca ünlü ABD şirketi… tarafından ve ülkemizde de …Şirketi tarafından piyasaya sunulduğunu, dilekçeye ekli görseller ve yapılacak yazışmalar sonucu resen araştırma ilkesi gereği düzenlenecek yeni bir bilirkişi raporu ile belirleneceğinden karşı davanın kabulüne, Davacı-karşı Davalıya ait TPE nezdinde … numara ile tescilli … sıra nolu elbiseye ilişkin tasarımın 6769 Sayılı yasanın 77. maddesi uyarınca hükümsüzlüğüne ve geriye yönelik olarak sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 10/10/2019 tarihli duruşmasının … numaralı ara kararı uyarınca; ”…Dosyanın rapor sunan heyete tevdii ile tarafları itirazlarının değerlendirilmesi yönünden (davacının fiziki incelemeye yönelik itirazları ve davalının hükümsüzlüğe ilişkin iddialarına ilişkin sunduğu site kayıtları ve başkaca tespit olunabilecek davaya konu ürünün tescil tarihinden önce kamuya sunulup sunulmadığı hususlarında resen araştırılmak yapılarak) ek rapor tanziminin istenilmesine…” yönünde karar verilmiş olup sunulan 23/12/2019 tarihli Bilirkişi Ek Raporunda özetle; … adlı sosyal medya hesabı üzerinde yapılan inceleme: Dava konusu tasarımla ilgili olarak 2017 yılında; 23 Haziran 2017, 22 Kasım 2017 ve 19 Aralık 2017 tarihlerinde görsellerin yayınlandığının tespit edildiğini, dava konusu tasarımla ilgili olarak 2018 yılında; 05 Ocak 2018, 28 Ocak 2018, 05 Şubat 2018, 12 Şubat 2018, 09 Mart 2018, 10 Nisan 2018 ve 23 Nisan 2018 tarihlerinde görsellerin yayınlandığının tespit edildiğini, dava konusu tasarımla ilgili olarak 2019 yılında; 08 Ocak 2019 ve 16 Ocak 2019 tarihlerinde görsellerin yayınlandığının tespit edildiğini, …adlı sosyal medya hesabı üzerinde yapılan incelemede: Dava konusu tasarımla ilgili olarak 27 Ağustos 2018 tarihinde görselin yayınlandığının tespit edildiğini,… adlı site üzerinde yapılan incelemede: Dava konusu tasarımla ilgili olarak Ağustos 2018 tarihinde görselin yayınlandığının tespit edildiğini, Asıl dava yönünden; Hem dosya kapsamında hem de Mahkeme salonunda incelenen Davacı Karşı Davalı adına tescilli …nolu tasarımın (…), Davalı Karşı Davacı … (…) tasarımı ile bilinçli tüketiciler nezdinde farklı algılanacağına, Karşı dava yönünden; … adlı sosyal medya hesabı üzerinde yapılan incelemeler neticesinde yayınlanan görsellerde bluz ve etek olarak iki parçadan oluşan giysi şeklinde tasarlandığını, görseldeki giysi, ön bedeni altı parçalı, V yakası çapraz bağcıklarla tutturulmuş olan kol üstünde yarı daire iki katlı volan detayı bulunan bel üstü kısa bluz ve kloş uzun etek olmak üzere iki parçadan oluştuğu, Davacı Karşı Davalıya ait … tescilli tasarım V yakalı, balık etek formlu, kol üstü tam daire iki katlı volan detayı bulunan astarlı uzun elbise şeklinde karakterize edildiği bu yönleriyle ürünler arasında bilinçli tüketiciler nezdinde farklı olarak algılanacağına, … sitelerinde yayınlanan ürünlerin yayın tarihinin, Davacı Karşı Davalı tarafın başvuru/tescil tarihi olan 20.02.2018 tarihinden sonra yayınlanması sebebi ile yenilik ve ayırt edicilik kriterini etkilemeyeceği yönünde görüş ve kanaate ulaştıkları anlaşılmıştır.
Davacı Karşı Davalı vekilinin sunmuş olduğu 22/07/2019 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesinde özetle; Hükme elverişli rapor hazırlanabilmesi için dosyanın tasarım konusunda uzman bilirkişinin de bulunduğu bir bilirkişi heyetine tevdiinin gerektiğini, müvekkilinin tasarımı ile davalı ürünü arasındaki benzerliklerin tespitinin ancak tasarımcı bilirkişi tarafından saptanabileceğini, Asıl dava yönünden; Bilirkişi Raporunda müvekkilinin tasarımı ile davalı ürünü arasındaki benzerlik bulunmadığı yönündeki değerlendirmelerin gerekçelerinin belirtilmediğini, bilirkişi heyetince ”benzerlik bulunmadığı” yönündeki görüşün dayanaksız ve hukuken kabulünün mümkün olmayan bir görüş olduğunu, Bilirkişi Raporunun kamuoyunu aydınlatma şartlarını ve denetlenebilirlik şartlarını sağlamadığını, bilirkişiler tarafından yapılan incelemenin bilimsellikten uzak olduğunu, bilimsel görüşler yerine kişisel kanaatlerini belirttiklerini, bilirkişilerin ayrıntıdaki farklılıklardan ziyade ortak noktalara yoğunlaşarak kanaat bildirmeleri gerekirken, aksi yönde görüş bildirmelerinin kanuna aykırılık teşkil ettiğini, delil dosyasının ekinde yer alan ürün örnekleri üzerinde inceleme ve değerlendirmenin yapılmadığını, delil tespit dosyasından alınan bilirkişi raporundaki görsellere dayanılarak inceleme ve değerlendirme yapıldığını, Karşı dava yönünden; Karşı dava yönünden yapılan inceleme ile müvekkilinin tasarımının yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına haiz olduğu, hükümsüzlük şartlarının oluşmadığının açıklığa kavuştuğunu beyan ederek bilirkişi raporu doğrultusunda karşı davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Karşı Davacı vekilinin sunmuş olduğu 22/07/2019 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesinde özetle; Asıl dava yönünden; 23.12.2019 tarihli bilirkişi raporunun asıl dava yönünden beyan ve taleplerini doğruladığını beyan ederek asıl davanın reddine karar verilmesini, Karşı dava yönünden; Bilirkişi raporunda resen araştırma ilkesine tabi olarak müteaddit defalar incelenmesi talep edilen bir kısım delillerin sunulduğu halde bu hususta hiçbir değerlendirme yapılmadığını, dosyaya sunulan görseller hakkında incelemelerin yetersiz olduğunu, ürünlerin piyasaya sunulmadan çok daha önce tasarlandığı da giyim sektörünün bir gerçeği olduğundan “…” isimli moda tasarım firmasının instagram hesabında yayınlandıktan sonra Davacı Karşı Davalının tescil başvurusu yaptığının belirtildiği halde bu hususta kapsamlı değerlendirme yapılmadığını, dava konusu tasarım ile birebir aynı olan bir kısım modellerin bilinçli tüketiciler nezdinde farklı algılanacağına dair görüşe ve bir kısım ürünlerin de tescil tarihinden sonra yayınlandığına dair görüşlere de itiraz ettiklerini beyan ederek yeniden incelenmek üzere ek bilirkişi raporu alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizin 06/02/2020 tarihli duruşmasının 2 numaralı ara kararı uyarınca; ”…Müzekkere cevabı geldiğinde tarafların raporlara yönelik itirazlarının değerlendirilmesi yönünden dosyanın Mahkememizce resen seçilecek biri akademisyen olmak üzere üç kişilik moda tasarım uzmanı ve bir bilişim uzmanı bilirkişiye tevdiine, tarafları arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden özellikle karşı davadaki hükümsüzlük iddiaları yönünden değerlendirme yapılarak mevzuat kapsamında davacıya ait tescilli tasarımın hükümsüzlük şartlarının bulunup bulunmadığı, hükümsüzlük şartlarının bulunmadığının kabulü halinde davalı karşı davacı tarafça piyasaya sürülen ürünün davacı karşı davalıya ait tescilli tasarıma tecavüz ve haksız rekabet teşkil edip etmediği hususlarında tarafların iddia ve savunmaları ayrıntılı olarak değerlendirilmek ve daha önceden dosyaya sunulmuş olan raporlardan farklı kanaate ulaşılması halinde bu husus gerekçelendirmek suretiyle düzenlenecek olan bilirkişi raporunun dosyaya sunulmasının istenilmesine…” yönünde karar verilmiş olup sunulan 04/07/2022 tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; Davaya konu olan elbise modelinin ve özellikle de “en ayırt edici olan bölümünün” sektörde birçok tasarımcı ve bilinçli tüketiciler tarafından özellikle takip edilen “…” markasının, Instagram adresinde 23/06/2017, 22/11/2017, 19/12/2017, 05/01/2018, 06/02/2018, 12/02/2018 tarihlerinde dava konusu olan tasarımın birebir aynı kalıp tasarımına sahip örneklerinin, davacının tescil başvuru ve kabul tarihi olan 20/02/2018 tarihinden önce yayınlandığının tespit edildiğini, tescil tarihinden önce üçüncü kişiler tarafından oluşturulmuş örnekleri tespit edilen sunulan tasarımın yenilik içermemesi, daha önce aynısının başkaları tarafından üretildiğinin ve satıldığının varlığı nedeniyle tescilinin hükümsüz olmasının hukuki bir konu olması nedeniyle takdirinin Mahkemeye ait olacağını, Davacı Karşı Davalının adına tescili öncesi aynı tasarımın varlığı sübuta erdiğinin tespit edildiğinden, Davacı Karşı Davalının tarafından, Davalı Karşı Davacının tasarımına tecavüz iddiasının yerinde olamayacağı yönünde görüş ve kanaate ulaştıkları anlaşılmıştır.
Asıl Dava; Tasarıma Tecavüz ile Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi, Ortadan Kaldırılması, Maddi ve Manevi Tazminat taleplerine, karşı dava ise tasarım hükümsüzlüğüne ilişkindir.
Öncelikle karşı davadaki tasarım hükümsüzlik şartlarının ele alınması sonrasında ise hükümsüzlük şartlarının oluşmadığının kabulü halinde tecavüz iddiasının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Karşı davadaki tasarım hükümsüzlük talebi yönünden değerlendirme;
6769 sayılı SMK’da tescilli tasarımların korunma şartları belirlenmiştir.
Tasarım ve ürün; Madde 55- (1)Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Yenilik ve ayırt edicilik; Madde 56- (1)Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur. (4)Bir tasarımın aynısı; a)Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir. (5)Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; a)Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir. (6)Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır. Madde 57- (1)Kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz. (2)Koruma talep edilen bir tasarım, BAŞVURU TARİHİNDEN VEYA RÜÇHAN TALEBİ VARSA RÜÇHAN TARİHİNDEN ÖNCEKİ ON İKİ AY İÇİNDE tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez. Madde 58- (1)Tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabilir. (2)Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır… Madde 59- (1)Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz. (2)Tescilsiz tasarım, sahibine birinci fıkrada belirtilen fiilleri engelleme hakkını sadece korunan tasarımın aynısının veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kopyalanarak alınması hâlinde verir. Korunan tasarımın kendi tasarımından önce kamuya sunulduğunu makul yollarla bilmesi mümkün olmayan bir tasarımcı tarafından bağımsız olarak yapılan tasarımın koruma kapsamındaki tasarımdan kopyalanmış olduğu kabul edilmez.
Madde 77- (1)Aşağıdaki hâllerde tasarımın hükümsüz sayılmasına mahkeme tarafından karar verilir: a)55 inci maddenin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan tanımlara uygun olmadığı, 56 ncı ve 57 nci maddelerde belirtilen şartları taşımadığı, … başvurunun kötüniyetle yapıldığı ve bir fikri mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımını içerdiği ispat edilmişse. b)Hak sahipliğinin başka kişiye veya kişilere ait olduğu ispat edilmişse. c)Sonradan kamuya açıklanan aynı veya benzer nitelikteki bir tasarımın başvuru tarihi, tescilli bir tasarımın başvuru tarihinden önce ise…. Madde 79- (1)Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin karar geçmişe etkili olup, tasarıma bu Kanunla sağlanan koruma hiç doğmamış sayılır. 2)Tasarım sahibinin ağır ihmali veya kötüniyetli hareket etmesinden zarar görenlerin tazminat talepleri saklı kalmak üzere, hükümsüzlüğün geçmişe dönük etkisi aşağıdaki durumları etkilemez: a)Hükümsüzlüğe karar verilmeden önce tasarımın sağladığı haklara tecavüz nedeniyle verilen kesinleşmiş ve uygulanmış kararlar. b)Hükümsüzlüğe karar verilmeden önce yapılmış ve uygulanmış sözleşmeler. (3)İkinci fıkranın (b) bendinde belirtilen sözleşme uyarınca ödenmiş bedelin hakkaniyet gereğince kısmen veya tamamen iadesi talep edilebilir. (4)Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin kesinleşmiş karar herkese karşı hüküm doğurur.
Somut olaya dönüldüğünde; Alınan denetime elverişli son heyet raporunda davaya konu olan elbise modelinin ve özellikle de “en ayırt edici olan bölümünün” sektörde birçok tasarımcı ve bilinçli tüketiciler tarafından özellikle takip edilen “…” markasının, Instagram adresinde 23/06/2017, 22/11/2017, 19/12/2017, 05/01/2018, 06/02/2018, 12/02/2018 tarihlerinde dava konusu olan tasarımın birebir aynı kalıp tasarımına sahip örneklerinin, davacının tescil başvuru ve kabul tarihi olan 20/02/2018 tarihinden önce yayınlandığının tespit edildiğini, tescil tarihinden önce üçüncü kişiler tarafından oluşturulmuş örnekleri tespit edilen sunulan tasarımın yenilik içermediği, daha önce aynısının başkaları tarafından üretildiği ve satıldığı tespit ve değerlendirmeleri kapsamında tasarım hükümsüzlüğüne yönelik karşı davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Asıl davadaki tasarıma tecavüz iddiası yönünden;
6769 sayılı yasanın “Tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiller” başlıklı 81. Maddesi; “(1)Aşağıda belirtilen fiiller tasarım hakkına tecavüz sayılır: a)Tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak. b)Tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek. c)Tasarım hakkını gasp etmek. (2)Başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir. (3)Koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmaz. (4)Tescilsiz tasarımlar için, tasarım 57 nci maddeye göre kamuya sunulduğu takdirde, hak sahibi, tasarım hakkına yönelik ihlallerden dolayı dava açmaya yetkilidir.” hükümlerine amirdir.
Somut olaya dönüldüğünde; Davacı karşı davalıya ait davaya dayanak tasarımın hükümsüzlüğüne karar verildiği hükümsüzlüğün baştan itibaren sonuç doğuracağı dikkate alınarak tecavüze yönelik davanın ve buna dayalı açılan maddi manevi tazminat davalarının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
Tüm dosya kapsamı sunulan bilirkişi heyet raporları ve izahı yapılan mevzuat kapsamında kapsamında değerlendirildiğinde hükümsüzlüğe yönelik karşı davanın kabulüne, tecavüze yönelik asıl dava yönünden ise tecavüze konu tasarımlar hükümsüz kılınmış olması sebebiyle yasal şartları oluşmayan asıl davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davada davacının açmış olduğu tasarım tecavüzü ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat davalarının REDDİNE,
Asıl dava yönünden;
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 80,70 TL karar harcından peşin yatırılan harcın mahsubu ile fazladan yatırıldığı anlaşılan 107,16 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddolunan tasarım tecavüzüne yönelik talepler yönünden hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddolunan maddi tazminat yönelik talepler yönünden hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddolunan tasarım tecavüzüne yönelik talepler yönünden hesaplanan 10.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
2-Karşı davanın KABULÜ ile davacı-karşı davalı adına TPMK nezdinde … tasarımın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 80,70 TL karar harcından peşin yatırılan harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL karar harcının karşı davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
-Karşı davacı tarafından yapılan: 5.372,00 TL bilirkişi + posta gideri ve 71,80 TL harç (vekalet+peşin+başvuru) olmak üzere toplam 5.443,80 TL yargılama giderinin karşı davalıdan alınarak karşı davacılara verilmesine,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen tasarım hükümsüzlüğe yönelik talepler yönünden hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin karşı davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren karşı davacılara verilmesine,
3-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.15/11/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸