Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/400 E. 2020/257 K. 10.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/400
KARAR NO : 2020/257

DAVA : İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/08/2018
KARAR TARİHİ : 10/09/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkil ile davalı borçlu arasında imzalanan 22/08/2008 tarihli LİSANS SÖZLEŞMESİ tarafların karşılıklı edimlerini hüküm altına alındığını, bu sözleşmeye göre davalı şirketin, sözleşmenin ‘MALİ ŞARTLAR’ başlıklı 7. Maddesinde mali hak bedeli ödemeyi, akdedilen sözleşme gereği ‘Ödemeler için kesilen faturalara KDV ekleneceğini, damga vergisi de dahil olmak üzere işbu sözleşmeden doğan her türlü vergi, resim ve harçlardan sorumlu olduğunu açıkça hükme bağlanmış olup iş bu madde ile damga vergisi ve ödemeler için kesilen faturalara KDV ödemeyi kabul ve taahüt ettiğini, müvekkil ile davalı arasında yapılan 22.08.2008 tarihli sözleşmenin 8.Maddesinde sözleşmenin süresi ve feshi açık bir şekilde düzenlendiğini, taraflardan her biri sözleşme ile belirlenen hükümlere aykırılık ile oluşacak haklı bir nedenin varlığı halinde sözleşmenin devamı boyunca her yıl sonunda hitamından en az 1 ay öncesine kadar iş bu sözleşmenin feshedildiğini karsı tarafa noter vasıtası ile bildirerek sözleşmeyi fesih edebileceğini, sözleşme belirtilen koşul ile fesih edilmediği müddetçe sözleşme aynı şartlarda yıldan yıla yenilenerek devam edeceğini, yapılan sözleşmeye istinaden müvekkil meslek birliğine hangi oranda borcu olduğunu bildiği halde ödemesini yapmayarak bakiye borcunu da ödemediğini, alacaklarının tahsiline yönelik davalı şirkete karşı … 35. İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyası ile ilamsız takip edildiğini, müvekkilimiz şirketin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, dava giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davacı … ile müvekkil şirket arasında 22.08.2008 tarihinde lisans sözleşmesi imzalandığını, müvekkil şirkete ait… turizm sezonunun içinde bulunduğu kriz durumu nedeniyle, 2016 sezonunda açılamadığını, 2017 sezonunda ise otelde müzik yayını yapılmayacağı içinde davacı … birliğinin de yer aldığı meslek birliklerine (…, …., ….ve …) bildirdiğini, müvekkil şirket taralından tüm meslek birliklerine ayrı ayrı mail ve fax yoluyla bildirim yapıldığını, 22.08.2008 tarihinde lisans sözleşmesi 4 meslek birliği ile ortak imzalandığından, yapılacak bildirimlerin de yalnızca birine yapılması yeterli olduğunu, müvekkili şirketin turizm sezonundaki krizden sonra müzik yayını yaparak meslek birliklerine ödeme yapmayı düşündüğünden, imzalanması uzun bir süreç alan lisans sözleşmesini feshetmediğini, otelin 2016 yılında kapalı olduğunu, 2017 yılında ise müzik yayını yapmayacağını davacı tarafa bildirerek, ödeme yapmayacağını belirttiklerini, müzik yayını yapmayan, otel odalarındaki televizyonlarda müzik kanallarını kaldıran müvekkil şirkete davacı … tarafından faturalar gönderilmeye devam edildiğini, bu faturalar müvekkil şirket tarafından davacı … birliğine iade edildiğini, …, .. ve … ile anlaşıldığını ve müvekkil şirket bu meslek birliklerine herhangi bir ödeme yapmadığını, … tarafından müvekkil şirket aleyhine arasındaki 22.08.2008 tarihli lisans sözleşmesine dayanılarak … 35. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosya ile takip başlatıldığını, müvekkili şirketin karşı tarafa sözleşmeden kaynaklanan herhangi bir borcu bulunmaması sebebiyle 14.09.2017 tarihinde tarafımızca borca itiraz edildiğini, davacı … birliğinin, ülkemizdeki ekonomik olarak en sıkıntılı sektör olan turizm sektörünün lokomotifi olan otelleri bir gelir kapısı olarak görmesi, tek bir çatı altında birleşmeyip müzik yayını yapmayan otellerden ayrı ayrı tahsilatlar yapması, müvekkil şirkete ait otelde müzik yayını yapılmadığının bildirilmesine rağmen ısrarla faturalar göndermeye devam etmesi üzerine davacı … ve diğer meslek birlikleri ile ile akdedilmiş olan 22.08.2008 tarihli lisans sözleşmesi … tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile feshedildiğini, davacının dava dilekçesinde belirttiği gibi taraflar arasındaki sözleşmede sözleşmeyi sona erdirmek isteyen tarafın sona erdirme isteğini karşı tarafa bildirmesi halinde sözleşmenin yenilenmeyeceği belirtildiğini, otelin kapalı olduğu ve otelde müzik yayını yapılmadığının karşı tarafa bildirildiğini ve bu nedenle … ve diğer meslek birliklerine ödeme yapılmayacağı belirtilerek …’in müvekkil şirkete göndermiş olduğu fatura yasal süresi içerisinde iade edildiğini, davacı tarafın sunmuş olduğu dava dilekçesinde, iddia etmiş olduğu hususlar yasal dayanaktan yoksun, somut delile dayanmayan iddialardan ibaret olduğunu, takibe dayanak sözleşme müvekkil şirket taralından feshedildiğinden yenilenmediğini, bu sebeple müvekkil şirket sözleşme yenilenmediğinden davacı tarafa borcu olmadığını, davacı tarafından başlatılan takip ve işbu dava tamamen kötüniyetli olup iddia edilenlerin gerçekliği bulunmadığını, itirazın iptali davasının ve icra inkar tazminatı talebinin reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Talimat Mahkemesi aracılığı ile alınan raporda, davalının ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu, uyuşmazlık konusu 2017 yılı için …’in …’a düzenlediği KDV dahil 4.432,66 TL’lik faturanın taraflar arasında yapılan sözleşmeye uygun düzenlendiği, … uyuşmazlıkkonusu 4.432,66 TL’lik fatura tutarının yarısı için 15 Temmuz 2017’den ve diğer yarısı için 31 Ağustos 2017’den itibaren ödemede geciktiği her ay için %2 gecikme faizi ödemekle yükümlü olduğu, hususlarında görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan 18.04.2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “davacı tarafın ticari defterlerinin sahipleri lehine delil vasfına haiz olduğu, davacı tarafın, davalı ile olan ticari ilişkisini takip ettiği cari (açık) hesabın 31.07.2017 (son işlem tarihi) tarihi itibariyle borç/alacak bakiyesi vermediği, davacı tarafın kendi ticari defter-kayıtlarındaki hesaba göre dava tarihi tarihi itibariyle davalı taraftan cari (açık) hesap nezdinde alacağının bulunmadığı, davalı tarafın, sözleşme fesih bildirimini … 30. Noteri aracılığıyla, … tarihinde yaptığı, söz konusu fesih talebinin 2018 yılı için geçerli olacağı, taraflar arasında imzalanan 20.08.2008 tarihli Lisans Sözleşmesi kapsamında, davacı tarafın 2017 yılı için, mali hak bedeli karşılığında davalı taraftan 3.756,49 TL.’ sı alacaklı olduğu, davacı tarafından, 15.07.2017 ve 31.07.2017 tarihlerinde düzenlenen faturalar karşılığında, davalı tarafından aynı ay içerisinde iade faturaları düzenlendiği, bu nedenle davacı tarafın KDV yönünden alacağının bulunmadığı, davacı tarafın, icra takibinde işlemiş faiz talebinde bulunmadığı, bununla birlikte, asıl alacağı için, icra takip tarihinden, dava tarihine kadar geçen süre için 837,34 TL.’ sı işlemiş faiz talep edebileceği” sonuç ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır.
İş bu dava taraflar arasında akdedilen lisans sözleşmesine dayalı yapılan takibe vaki itirazın İİK.’nın 67. Maddesine dayalı iptali istemine ilişkindir.
Anılan maddede “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 mad.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibin de haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve
hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare: 02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. “hükümlerine amirdir.
Uyap üzerinden celp olunan … 35.İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasına ilişkin takip talebinde, alacaklı … tarafından, borçlu … Aleyhine 4432,66 TL asıl alacak üzerinden 2017 yılı sözleşme bedeline ilişkin icra takibi başlatıldığı, borçlunun itirazını 7 günlük yasal süre içinde yaptığı, davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan sözleşme incelendiğinde; sözleşme taraflarının … – …, … – …, …- …, …- … ve … olduğu, sözleşmenin Madde 8 de sözleşmenin 2008-2009 yılı için imzalandığı, belirtilen koşullarla fesih edilmediği müddetçe kendiliğinden l’er (birer) yıllık dönemler halinde uzayacağı, sözleşmenin bu şekilde yenilendiği her döneme ait minimum yıllık bedelinin bir önceki yıl için TÜİK tarafından açıklanacak olan ÜFE ve TÜFE oranlarının ortalaması kadar arttırılacağı (madde 7.3) hususlarının taahhüt edildiği ve imza altına alındığı görülmüştür.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 22/08/2008 tarihli Meslek Birlikleri Lisans Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin geçerli olduğu, sözleşmeye istinaden davacı tarafça düzenlenen faturaların ödenmemesi üzerine … 35. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibinin başlatıldığı, davalıya çıkartılan ödeme emrinin tebliği üzerine davalı tarafından süresi içerisinde itiraz edildiği ve yine açılan davanın da süresi içerisinde olduğu, davalı tarafın, sözleşme fesih bildirimini Ankara 30. Noteri aracılığıyla, 01.11.2017 tarihinde yaptığı, söz konusu fesih talebinin 2018 yılı için geçerli olacağı, davalının işletmenin 2016 yılında kapalı olduğuna yönelik savunmalarının taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve TTK 18/2 gereği basiretli tacir yükümlülüğü dikkate alınarak dinlenemeyeceği, alınan denetime elverişli bilirkişi raporlarına göre sözleşme hükümleri kapsamında yapılan hesaplamaya göre davacı tarafın 2017 yılı için mali hak bedeli karşılığında davalı taraftan 3.756,49 TL alacaklı olduğu, davacı tarafından, 15.07.2017 ve 31.07.2017 tarihlerinde düzenlenen faturalar karşılığında, davalı tarafından aynı ay içerisinde iade faturaları düzenlendiği, bu nedenle davacı tarafın 676,17 TL KDV yönünden alacağının bulunmadığı anlaşılmakla, davacının davasının asıl alacak yönünden kısmen kabulü ile … 35. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin takip tarihinden itibaren takip talebinde belirtilen faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu göz önünde bulundurularak, İcra İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının (3.756,49 TL) %20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair miktar yönünden kesin olmak üzere aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklanacağı üzere,
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile, davalı tarafından … 35. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, takibin 3.756,49 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren takip talebinde belirtilen faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının (3.756,49 TL) %20.’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 256,60 TL karar harcından peşin yatırılan 53,54 TL’nin mahsubu ile kalan 203,06 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen talep üzerinden hesaplanan 3.756,49 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ret edilen miktar üzerinden hesaplanan 676,17 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan: 1.350,00 TL bilirkişi ücreti, 289,58 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.639,58 TL’nin -ret ve kabule göre hesaplanan- 1.389,47 TL’si ve 89,44 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 1.478,91 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
8-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/09/2020

Kâtip …
¸

Hâkim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır