Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/345 E. 2019/205 K. 21.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/345
KARAR NO : 2019/205

DAVA : Marka Tecavüzünden Kaynaklanan Manevi ve İtibar Tazminatı
DAVA TARİHİ : 05/07/2018
KARAR TARİHİ : 21/05/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan marka tecavüzünden kaynaklanan manevi ve itibar tazminatı davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin bünyesine topladığı ve halen de yenilerini eklemeye devam ettiği üretici ve gönlünü çizgi filme kaptırmış usta yeteneklerle birlikte büyük mücadeleler ve emek sonucunda 2008 yılında … Stüdyosunu kurarak sektöre adım attığını, Türkiye’de de çizgi film yapılabileceğini Türk halkına göstererek, en çok seyredilen çizgi film olmayı amaçlayan ve yarattığı karakterlerle adını Dünya çapında duyurabilmeyi hedefleyen bir şirket olduğunu, ilk projesi … karakterini yaratarak, çizgi film sektörüne kazandırdıklarını, … karakterinin ardından “…” ve “…” adındaki iki çocuk karakterin hikayesini anlatan “…” ve Türkiye’nin ilk çizgi sinema filmi olma özelliği taşıyan “…” çizgi filmleriyle başarısını sürdürdüğünü, davacının “…” ve “…” markalarının yazı ve/veya şekil markası ve tasarımlar olarak Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli olarak koruma altında bulunduğunu, marka ve tasarımların üretim ve lisans verme yetkisinin de münhasıran davacı şirkete ait olduğu halde davalının hukuka aykırı olarak üretilmiş olan taklit ürünleri satışa sunduğunu, bu hususun … 2. Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi(nin … esas ve… karar sayılı dosyasında yargılama yapılarak, davalının suçunun sabit görüldüğünü ve hakkında mahkumiyet kararı verildiğini, davalının düşük kalite ve düşük fiyattaki ürünleri satışa arz ederek, yaptıkları eylemin suç olduğu bilinciyle genellikle faturasız satış yaparak, davacı şirket ile iyi niyet ve dürüstlük kurallarına aykırı şekilde TTK 54 vd.hükümleri kapsamında haksız rekabet içine girdiğini, aynı zamanda faturasız satışları ile devleti de ciddi derecede vergi kaybına uğrattığını, davacının kendi lisanslı satış mağazalarında belirlenen konseptten uzak, farklı müşteri portföyleriyle mütecavizler aracılığıyla ticari ağı da bozduğunu, davacının marka hakkına karşı yapılan bu tecavüzün manevi tazminatı gerektirdiğini, yapılan bilirkişi incelemesi ile ürünlerin taklit olduğunun ceza yargılamasında görülen ve sonuçlanan davada alınan raporlarla da sabit olduğunu, düşük kaliteli ürünlerin marka sahibi açısından markanın haksız sömürüsü ve bir yandan da itibar kaybı anlamına geldiğini, bu türden ürünlerin yaygınlaştırılması markanın imajını zedelemekte ve itibar kaybına yol açmakta olduğunu, ürün veya hizmetlerin, tecavüz eden tarafından kötü şekilde kullanılması veya üretilmesi, bu şekilde üretilen ürünlerin temin edilmesi yahut uygun olmayan bir tarzda piyasaya sürülmesi sonucunda sınai mülkiyet hakkının itibarı zarara uğrarsa, bu nedenle ayrıca tazminat istenebilir düzenlemesi karşısında davacının itibar tazminatına da hak kazandığını belirterek, 4.000,00 TL manevi, 1.000,00 TL itibar tazminatının 28/05/2015 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanmak suretiyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle, 2015 yılı başında işlerinin kötü gitmesinden dolayı eşini de yanına alarak nikah şekerleri süsleme işine girdiklerini, dükkana genç bir çiftin geldiğini ve işlerinin bozulduğunu, ellerinde bir miktar mal kaldığını, bunları evde kullanabilecekleri bir şeylerle takat edebileceklerini, üstünü de para olarak alabileceklerini söylediler, zor durumda oldukları ve ısrar etmeleri sonucu aldığını, aldığı ürünlerin içinde 2 adet değeri 10 TL ile 15 TL olan karton … baskılı ürün olduğunu, bunun farkında olmadığı, aksi halde almayacağını, sonrasında eşinin vefat ettiğini, işi bilen kişinin eşi olduğunu, vefatı nedeniyle işlerin gün geçtikçe düştüğünü ve maddi sıkıntılar yaşadığını beyan etmiştir.
Dava, 6769 sayılı SMK hükümleri uyarınca açılmış marka tecavüzünden kaynaklanan manevi ve itibar tazminatı talebine ilişkindir.
Davacı vekilinin 20/05/2019 havale tarihli dilekçesi ekinde sulh ve feragat protokolünü sunduğu, davalı ile aralarında sulh sağlanmış olduğu bu nedenle davadan feragat ettiğini beyan ettiği, sunulan sulh sözleşmesinde tarafların yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin mahkememizce yapılan 21/05/2019 tarihli oturumda, davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
HMK.nun 307 ve devamı maddelerinde davadan feragat ve şekli açıkça belirtilmiştir. HMK 307. maddesi düzenlemesine göre feragat davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
Feragat beyanı dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır, hüküm ifade etmesi için karşı tarafın veya mahkemenin muvafakatine bağlı değildir (HMK 309. madde). Feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir (HMK 310. Madde).
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde davanın vaki feragat nedeniyle REDDİNE karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın vaki feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca peşin yatırılan 85,39 TL’den 44,40 TL karar harcının mahsubu ile fazladan yatırıldığı anlaşılan 40,99 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/05/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır