Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/293 E. 2021/97 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/293
KARAR NO : 2021/97

DAVA : Patent (Buluşun İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli), Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/06/2018
KARAR TARİHİ : 02/03/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Patent (Buluşun İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli), Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … Makineleri, doldurma-tapalama ve kapatma makineleri, etiketleme makineleri, tasnifleme makineleri ve bu makinelerle aynı işleve sahip robotlar ve robotik mekanizmalar alanlarında en iyi hizmeti sunmak için yıllardır yırt içi e yurt dışında hizmet verdiğini, sektörün önde gelen firmalarından olduğunu, davalılar …’nın ustabaşı, …’nın Elektrik teknisyeni, …’ın tornacı, …’ın tornacı, …’nın montajcı sıfatı ile uzun yıllar boyunca müvekkili şirketin bordrolu çalışanı olarak hizmet verdiklerini,19.11.2017 tarihinde müvekkili şirket içerisinde yaşanan hırsızlık akabinde davalıların sırası ile ihbar sürelerine riayet etmeksizin işten ayrılma isteklerini beyan ederek istifa ettiklerini, tornacı olarak görev yapan davalı …’ın işten ayrılırken kendisine emanet edilen imalat projeleri, teknik bilgiler, imalat modelleri makinelerin yapımına ilişkin özel ölçülerin bulunduğu, tescilli ve ticari sır niteliğindeki şirket defterini yanında götürdüğünü, bu durumun fark edilmesi üzerine kendisine kendisine şifahen sorulduğunda söz konusu defteri yırttığını ifade ettiğini, defterde bulunan ölçülerin müvekkili şirketin uzun seneler boyunca büyük emeklerle ortaya çıkardığı makinelere ait ölçüler olduğunu, bu ölçülere dayalı olarak yapılan makinelerin Türk Patent Enstitüsü tarafından müvekkili şirket adına …, … ile … tescil no.lu Faydalı Modeller olarak 24.07.2009 tarihinden itibaren 10 yıl süre ile tescil edildiğini, davalılardan …’nın işten ayrıldıktan sonra 26.04.2018 tarihinde … Ltd. Şti. adı altında aynı faaliyet alanı ile işletme kurduğunu ve diğer davalıları da yanında çalıştırdığını, kurulan şirkette müvekkili şirketten elde edilen özel defterdeki ölçüleri haksız ve kötü niyetli olarak kullanarak aynı teknolojinin üretiminin yapıldığını, davalıların ticari sır niteliğinde olan müvekkiline ait özel ölçüleri kendi menfaatleri doğrultusunda kullandıklarını, davalıların müvekkili şirket bünyesinde çalışmış oldukları süreç içerisinde söz konusu yeni işlerinin planlarını yaptıklarını, ortak plan ve program çerçevesinde kötü niyetle hareket ettiklerini beyanla; müvekkilinin Sınai hakkına tecavüz teşkil eden fiillerin önlenmesi ve durdurulmasını, Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edilerek üretilen veya ithal edilen tecavüze konu ürünlere, bunların üretiminde münhasıran kullanılan vasıtalara ya da patenti verilmiş usulün icrasında kullanılan vasıtalara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde, Türkiye sınırları içinde veya gümrük ve serbest liman veya bölge gibi alanlar dahil, bulundukları her yerde el konulmasına ve bunların saklanmasına ve herhangi bir zararın tazmini bakımından davalılardan teminat alınması yönünde teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesine, muhtemel tecavüzün önlenmesi ve tecavüz fiillerinin durdurulmasına, tecavüzün kaldırılarak, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile iş bu tecavüz neticesinde doğan şimdilik 10.000,00TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, tecavüz oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde el konulmasına, özellikle masraflar tecavüz edene ait olmak üzere elkonulan ürünler ile cihaz ve makine gibi araçların şekillerinin değiştirilmesi, üzerlerindeki markaların silinmesi veya sınai mülkiyet haklarına tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhasına ve verilecek hükmün gazetede ilanına karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalılar …, …, …, …,…, … Tic. Ltd.Şti vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesindeki iddialarının doğru olmadığını, müvekkillerinin davacı şirkette uzun yıllar çalışan ve davacı işveren tarafından hizmet akitleri sonlandırılmış olan işçiler olduğunu, davalı … ‘in davalı … tarafından kurulan bir şirket olduğunu, 26.04.2018 tarihinde kurulduğunu, davanın açıldığı tarihten 1 ay 14 gün önce tescilinin yapıldığını, bu şirket ile ilgisi olan tek kişinin … olduğunu, diğer müvekkillerinin şirket ile hiçbir ilişkilerinin bulunmadığını, bu şirkette çalışmadıklarını, işveren olan davacının muhtelif tarihlerde işten çıkardığı davalı işçilerinin tümüne karşı açmış olduğu bu davayı torba dava haline dönüştürdüğünü, davalıların her birinin davadan önceki çalışma hayatlarının ve dava açıldığı tarihteki konumlarının birbirinden farklı olduğunu, iş bu davanın müvekkillerine karşı açılmasının mümkün olmadığını, davalı … tarafından kurulan diğer davalı … Şirketinin dava tarihine kadar ve halen, teknik servis hizmeti sunmanın dışında, hiçbir makine ya da parça imalatı gerçekleştirmediğini, şirketin kurulduğu tarihten itibaren kesmiş olduğu tüm faturalar incelendiğinde, davacı şirketin iddia ettiği gibi, davacı adına tescil edilmiş üç adet ürünün davalılar tarafından imali, satışı, ihracı, ithalatı, bulundurulması ve taklit edilmesi gibi bir işlem ve eylemlerin olmadığının anlaşılacağını, davanın açıldığı tarihte şirketin faaliyetinin henüz başladığını ve şirketin davacı adına tescilli olan hiçbir ürünün imalatını yapmadığını, satışını ve satışına aracılığı yapmadığını, davacı yanın dilekçesinde davalıların birlikte çalıştıklarını ve adına tescil ettirdiğini beyan ettiği üç adet faydalı modeli ürettiklerine ilişkin herhangi bir delil sunmadığını, iddialarının soyut ve genel ve delil ile desteklenmeyen beyanlardan ibaret olduğunu, tam tersine davalıların birlikte çalışmadıklarının resmi sigorta kayıtları ile sabit olduğunu, bu nedenle davanın pasif husumet ehliyeti nedeni ile reddinin gerektiğini, dava dilekçesinde belirtilen ürünlerin hiçbirinin davalılar tarafından üretilmediğini, kısmen veya tamamen taklit edilmediğini, satılışının ve dağıtımının yapılmadığını, müvekkillerinin 6769 Sayılı Yasanın 141.maddesinde belirtilen tecavüz teşkil eden hiçbir fiili işlemediklerini, haksız rekabete sebebiyet verecek bir eylemlerinin bulunmadığını dolayısıyla davacının da herhangi bir zararının söz konusu olmadığını, davacının iddia ettiği … tarafından “…”a ilişkin sosyal medyada hiçbir hesap açılmadığını, davacı şirkete ait imal edilmiş makinalara ilişkin bir video paylaşımı yapılmadığını, davacının tüm iddialarını kanıtlayacak herhangi bir delil sunmadığını, davacının sosyal medya hesabının … isimli bir davalı şirket çalışanı tarafından açıldığını ve videoların oluşturulduğunu iddia ettiğini, ancak davalı şirket ya da davalılar nezdinde böyle bir kişinin kesinlikle çalışmadığını, davalıların bu isimde bir kişiyi de tanımadıklarını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Birleşen … 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … esas-… karar sayılı dosyasında davacı … Ticaret Ltd. Şti. vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı adına tescilli …, …, … tescil numaralı “..” konulu üç adet faydalı model belgesinin, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Yasasının 144.maddesi uyarınca yeni olmadığından hükümsüzlüğüne karar verilerek tescil kayıtlarının terkinini, bu anlamda mevcut durumun muhafazası ile davanın etkinliğini temin etmek üzere, karşı yanın faydalı model belgesinin olası devrinin önlenmesi için dava sonuna kadar 6769 sayılı yasanın 159 mad. ve HMfC 389 ve devamı maddeleri gözetilerek sicil kaydına ihtiyati tedbir konmasını, davaya konu faydalı model belgesinden doğan haklarının üçüncü kişilere karşı kullanımının durdurulması yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalı …Şti. Vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket yetkilisi …’nın ustabaşı olarak uzun yıllar müvekkili şirket bünyesinde hizmet verdiği, müvekkil ile aynı alanda hizmet vermekte olan …Tic. Ltd. Şti.’ni kurup ve hiçbir sebep belirtmeden 01.02.2018 tarihinde işten ayrıldığını, işten ayrılmalarının ardından kısa bir süre içerisinde müvekkil şirketin uzun seneler boyunca büyük emeklerle ortaya çıkardığı ve Türk Patent Enstitüsü tarafından davalı müvekkil şirket adına …, … ile … tescil no,lu Faydalı Modellerin davacı şirket bünyesinde yapımına başlandığı bilgisi alındığını, … 2.FSHHM … Esas sayılı dosyası ile Patent ve Faydalı Model Hakkına Tecavüzün tespiti, önlenmesi ve tazminat talepli olarak dava açılmış olup, davanınhenüz derdest olduğunu, davacı tarafın kötü niyetli olduğunu, talep etmiş olduğu tüm ihtiyati tedbir taleplerinin reddini, davanın reddi ile, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Dava 6769 Sayılı SMK uyarınca açılmış faydalı modele tecavüzün tespiti önlenmesi ve maddi ve manevi tazminat taleplerine, birleşen dava faydalı modelin hükümsüzlük talebine ilişkindir.
Dosyada tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, TPMK kayıtları getirtilmiş, özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi heyeti oluşturularak raporları alınmıştır.
Dosyaya sunulan 13.01.2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle”…Davacı-karşı davalı … adına tescil edilmiş …, … ile … tescil no.lu Faydalı Modellerin yenilik içermediği, Davalı-Karşı davacı … Limited Şirketi’nin faaliyet gösterdiği … adresindeki işyerinde yapılan incelemede; herhangi bir üretim yapılmadığı ve üretim yapılabilmesi için gerekli takım tezgahlarının olmaması nedeniyle işyerinin mevcut durumu ile herhangi bir shrink ambalajlama makinesi üretiminin yapılmasının mümkün olamayacağı…” sonuç ve kanaatinin bildirildiği,
28.08.2020 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle”…Davacı-karşı davalı … adına tescil edilmiş …, … ile …tescil no.lu Faydalı Modellerin yenilik içermediği, Davalı-Karşı davacı …İmalat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin faaliyet gösterdiği … adresindeki işyerinde yapılan incelemede; herhangi bir üretim yapılmadığı ve üretim yapılabilmesi için gerekli takım tezgahlarının olmaması nedeniyle işyerinin mevcut durumu ile herhangi bir üretim yapılmasının mümkün olmadığı, şeklindeki KÖK Rapor sonuç ve kanaatinin aynen devam ettiği, değiştirilecek herhangi bir husus bulunmadığı…” sonuç ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişilerce; … tarafından üretiminin yapıldığı dava konusu … Makinelerinin bulunduğu … adresinde yapılan incelemelerde, üretimi yapılan overlap tipi tam otomatik shrinkleme makinesinde dava konusu Faydalı Model Belgeleri alınmış bulunan ünitelerin kullanılmakta olduğunun tespit edildiği, … Limited Şirketi’nin faaliyet gösterdiği … adresindeki işyerinde yapılan incelemede herhangi bir üretim yapılmadığının, üretim tezgahının bulunmadığının boş bir atölye olduğunun tespit edildiği, … ve … adreslerinde gerçekleştirilen keşifte, … firmasının üretmiş bulunduğu overlap tipi tam otomatik shrink ambalajlama makinesinde yapılan inceleme sonucunda 2005 yılında imal edilmiş bu makinadaki naylon verme ünitesinin, … tarafından üretilmiş bulunan makinedeki naylon verme ünitesi ile birebir aynı olduğu, …makinelerdeki şişe vb gruplama üniteleri ile … gruplama ünitelerinin benzer olduğu, … marka makinedeki … Ünitesi ile …. marka makinedeki … ünitesinin aynı olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
DEĞERLENDİRME
Dava 551 Sayılı KHK uyarınca açılmış faydalı modele tecavüzün tespiti önlenmesi ve maddi ve manevi tazminat taleplerine, birleşen dava faydalı modelin hükümsüzlük talebine ilişkindir.
TPMK kayıtlarının incelenmesinde; davacı- birleşen davada davalı …, …, … ile … tescil no.lu Faydalı Modellerin 24.07.2009 tarihinden itibaren 10 yıl süre ile Türk Patent Enstitüsü tarafından mezkur şirket adına tescil edildiği görülmüştür.
Her ne kadar 551 sayılı KHK 22/12/2016 tarihli ve 6769 Sayılı Kanunun 191. Maddesi ile yürürlükten kaldırılmış ise de dava konusunun, Faydalı Model başvuru tarihi itibariyle 551 sayılı KHK hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerekmektedir (6769 sayılı Kanun GEÇİCİ MADDE -1- (2) Bu Kanunun yayımı tarihinden önce yapılmış ulusal patent başvuruları ve faydalı model başvuruları, başvuru tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre sonuçlandırdın Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra yapdan ek patent başvurularının sonuçlandırılmasında, ek patent başvurusu veya ek patentin bağımsız patent başvurusu ya da patente dönüştürülmesinde, asıl patent başvurusunun başvuru tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümleri uygulanır….).
551 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, Sınai hakkın tesisine uygun buluşlara patent veya faydalı model belgesi verilerek bunların korunması ile ilgili esasları, kuralları ve şartları kapsar.
Tekniğin Bilinen Durumunun Aşılması; Madde 9. Buluş, ilgili olduğu teknik alandaki bir uzman tarafindan, tekniğin bilinen durumundan aşikar bir şekilde çıkarılamayan bir faaliyet sonucu gerçekleşmiş ise, tekniğin bilinen durumunun aşıldığı kabul edilir.
Sanayiye Uygulanabilir Olma; Madde 10. Buluş, tarım dahil sanayinin herhangi bir dalında üretilebilir veya kullanılabilir nitelikte ise, sanayiye uygulanabilir olduğu kabul edilir.
Faydalı Model Belgesi Verilerek Korunan Buluşlar; Madde 154. Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 156 ncı maddesi hükmüne göre yeni olan ve 10 uncu madde anlamında sanayiye uygulanabilen buluşlar, faydalı model belgesi verilerek korunur.
Yenilik; Madde 156. Faydalı model belgesi başvurusuna konu olan buluş başvuru tarihinden önce, Türkiye içinde veya dünyada herkesin ulaşabileceği şekilde yazdı olarak veya bir başka yolla açıklanmış veya yöresel veya ülke çapında kullanılmış ise, yeni değildir.
Faydalı Model Belgesinin Hükümsüzlük Halleri; Madde 165. Aşağıdaki hallerde faydalı model belgesinin hükümsüz sayılmasına yetkili mahkeme tarafindan karar verilir.
a-Faydalı model belgesi konusunun, bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 154 üncü, 155 inci ve 156. maddelerinde belirtilen, hükümlere aykırılığı ispat edilmişse,
KANAAT VE GEREKÇE
Asıl dava 551 Sayılı KHK uyarınca açılmış faydalı modele tecavüzün tespiti önlenmesi ve maddi ve manevi tazminat taleplerine, birleşen dava ise faydalı modelin hükümsüzlük talebine ilişkin olup, asıl davayı etkilemesi bakımından öncelikli olarak hükümsüzlük talebinin değerlendirilmesi gerekecektir.
Birleşen … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … Esas sayılı dosyası yönünden hükümsüzlük iddialarının incelenmesi
551 sayılı KHK’nın 165. maddesine göre, “a) Faydalı model belgesi konusunun, bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 154 üncü, 155 inci ve 156 ncı maddelerinde belirtilen, hükümlere aykırılığı ispat edilmişse; b) Faydalı model belgesi konusu buluşun, buluş konusunun ilgili olduğu teknik alandaki bir uzmanın onu uygulamaya koyabilmesini mümkün kılacak yeterlikte, açık ve tam olarak tanımlanmadığı ispat edilmişse; c) Faydalı model belgesi konusunun, faydalı model belgesi verilmesi için yapılmış olan başvurunun kapsamı dışına çıktığı veya faydalı model belgesi 45 inci maddeye göre ayrılmış olan bir başvuruya veya 12 nci maddeye göre yapılan başvuruya dayandığı ve onların kapsamlarını aştığı ispat edilmişse; d) Faydalı model belgesi sahibinin, 157 nci maddeye göre faydalı model belgesi isteme hakkına sahip bulunmadığı ispat edilmişse,” faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne yetkili mahkeme tarafından karar verilir.
Hükümsüzlük, koruma süresinin devamınca talep edilebilir. Hükümsüzlük nedenleri faydalı model belgesinin sadece bir bölümüne ilişkin bulunuyorsa, sadece o bölümü etkileyen istem veya istemlerin iptali suretiyle, kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Bir istemin kısmen hükümsüzlüğüne karar verilemez. Kısmi hükümsüzlük sonucu, faydalı model belgesinin iptal edilmeyen istem veya istemleri, 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci ila 7 nci maddesi hükümlerine uygun olması halinde, faydalı model belgesi, bu istem veya istemler için geçerli kalır.
Faydalı model başvurusu yönünden hangi hallerde buluşun yeni olmadığı KHK’nin 156. maddesinde belirlenmiştir. Buna göre “Faydalı model belgesi başvurusuna konu olan buluş, başvuru tarihinden önce, Türkiye içinde veya Dünya’da herkesin ulaşabileceği şekilde yazılı olarak veya bir başka yolla açıklanmış veya yöresel veya ülke çapında kullanılmış ise yeni değildir”.
551 sayılı KHK’nin Faydalı Model Belgesi Verilerek Korunan Buluşlar başlıklı 154. maddesinde “Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 156 ncı maddesi hükmüne göre yeni olan ve 10 uncu madde anlamında sanayiye uygulanabilen buluşlar, faydalı model belgesi verilerek korunur.” Denilmiştir. “Yenilik” başlıklı 156. Maddesinde de Faydalı model belgesi başvurusuna konu olan buluş başvuru tarihinden önce, Türkiye içinde veya dünyada herkesin ulaşabileceği şekilde yazılı olarak veya bir başka yolla açıklanmış veya yöresel veya ülke çapında kullanılmış ise, yeni değildir.” Şeklinde tarif edilmiştir. Yine aynı KHK’ nin Faydalı Model Belgesinin Hükümsüzlük Halleri başlıklı 165. Maddesinde de “Faydalı model belgesi konusunun, bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 154 üncü, 155 inci ve 156. maddelerinde belirtilen, hükümlere aykırılığı ispat edilmişse faydalı model belgesinin hükümsüz sayılmasına yetkili mahkeme tarafından karar verilir.” Denilmiştir.
Somut olaya dönüldüğünde; mahkememizce 27/06/2019 tarihli duruşmada verilen ara karar mucibince Makine Yüksek Mühendisleri ve Endüstri Yüksek Mühendisinden oluşan bilirkişi heyeti tarafından yerinde inceleme yetkisi verilmek sureti ile mahallinde yapılan keşif sonrası oluşturulan rapor nazara alındığında; dava konusu …, … ile …tescil no.lu Faydalı Modellerde belirtilen sistemlerin benzerlerinin 2003 tanhinde imal edilmiş olan makinede kullanılmakta olduğu, bu nedenlerle davacı- karşı davalı … adına tescil edilmiş …, … ile … tescil no.lu Faydalı Modellerin yenilik içermediği tespit olunmuştur. Hal böyle olunca davalı adına tescilli, …, … ve …numaralı faydalı model belgelerinin 551 sayılı KHK’nin 154, 156 ve 165. Maddeleri uyarınca hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar vermek gerekmiştir.
Asıl dava yönünden faydalı modele tecavüzün tespiti önlenmesi ve maddi ve manevi tazminat taleplerine yönelik inceleme
Faydalı model tecavüzü, KHK’da tecavüz teşkil ettiği belirtilen fiillerin işlenmesi demektir. KHK’da tecavüz teşkil ettiği belirtilen fiiller, özetle, faydalı model belgesi sahibinin izni olmaksızın, faydalı modelin kullanılması; faydalı modelin taklit edilmesi; taklit ürünlerin ticaret alanına çıkarılması veya bu amaçla stoklanmasıdır. Ayrıca, taklit ürünlerin nereden sağlandığının bildirilmemesi; lisans veya zorunlu lisans sayesinde faydalı model üzerinde elde edilen hakların, anlaşmaya aykırı olarak genişletilmesi; anılan fiillere iştirak veya yardım edilmesi fiilleri de, faydalı model tecavüzü sayılmaktadır.
551 sayılı KHK’nın 166.maddesi uyarınca “Faydalı model belgelerine ilişkin açık bir hüküm bulunmadığı ve faydalı model belgelerinin özelliği ile çelişmediği takdirde, patentler için öngörülen hükümler, faydalı model belgeleri için de uygulanır.” Faydalı modele tecavüz de KHK’da ayrıca düzenlenmiş değildir. KHK’nın 164/I hükmü “Patent sahibine tanınan korumanın faydalı model belgesi sahibine de aynen tanınacağını” amirdir. Dolayısıyla KHK’nın 136.vd. maddeleri faydalı modeller için de uygulanır.
Buna göre KHK’nın 136. Maddesinde hangi fiillerin patentten doğan hakka tecavüz oluşturacağı belirlenmiş olup faydalı modelin özelliği ile çelişmediği sürece somut olayda uygulanacaktır. Şu halde “faydalı model sahibinin izni olmaksızın buluş konusu ürünü kısmen veya tamamen üretme sonucu taklit etmek; kısmen veya tamamen taklit suretiyle meydana getirildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde, tecavüz yoluyla üretilen ürünleri satmak, dağıtmak veya bir başka şekilde ticaret alanına çıkarmak veya bu amaçlar için ithal etmek veya ticari amaçla elde bulundurmakveya uygulamaya koymaksuretiyle kullanmak;” faydalı modelden doğan haklara tecavüz oluştur.
Tecavüz halinde patent ve faydalı model sahibinin talepleri KHK’nın 137. Maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre patentten doğan hakkı tecavüze uğrayan patent sahibi, mahkemeden, özellikle “Patentten (ve FM’den) doğan haklara tecavüz fiillerinin durdurulması; tecavüzün giderilmesi ve maddi ve manevi zararın tazmini tecavüz suretiyle üretilen veya ithal edilen ürünlere, bunların üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araçlara el konulması; el konulan ürün ve araçlar üzerinde kendisine mülkiyet hakkının tanınması; haklara tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin alınması, özellikle el konulan ürünlerin ve araçların şekillerinin değiştirilmesi veya tecavüzün önlenmesi için, kaçınılmaz ise, imhas; haklara tecavüz eden kişi aleyhine verilen mahkeme kararının, masrafları tecavüz eden tarafından karşılanarak, ilgililere tebliğ edilmesi ve kamuya ilan yoluyla duyurulması” nı talep edebilir.
Somut olaya dönüldüğünde; birleşen dava yönünden yukarıda ayrıntıları ile açıklandığı üzere, …, … ile … tescil no.lu Faydalı Modellerin yenilik içermediği tespit olunmuş ve hükümsüzlük koşullarının somut olay bakımından gerçekleştiği kanaatine varılmış idi. Faydalı modelin hükümsüzlüğü halinde bu durum geçmişe etkili sonuç doğuracak ve faydalı model koruması hiç ortaya çıkmamış olacaktır. Hal böyle olunca tecavüz ve buna bağlı maddi ve manevi zarar taleplerinin de gerçekleşmeyeceği izahtan varestedir.
Diğer davalılar …, …, … ve … yönünden pasif husumet itirazına ilişkin yapılan değerlendirme
6100 sayılı HMK’nin 114. maddesi uyarınca, aktif husumet ehliyeti dava şartı olup, aynı Kanunun 115. maddesi uyarınca, dava şartı noksanlığını taraflar her zaman ileri sürebilecekleri gibi, mahkemelerin de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının mevcut olup olmadığını araştırması gereklidir.
6100 sayılı HMK’nın 114. maddesinde açıkça sayılmamakla birlikte taraf teşkilinin dava şartlarından olduğu hususunda öğreti ve uygulamada duraksama bulunmamaktadır.
Bu yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, davacının dava açtığı tarihte, davalılar …, …, … ve …’nın davalı/birleşen davacı …’ya ait iş yerinde çalışmadıkları, davalı şirketin 26/04/2018 tarihinde kurulduğu, söz konusu şirketin tek ortağı ve çalışanının diğer davalı … olduğu bu nedenle öncelikli olarak diğer davalılar yönünden pasif husumet yokluğu nedeni ile davanın reddi istenilmiştir. Mahkememizce Ticaret Sicil Müdürlüğüne ve SGK’ya yazılan müzekkere cevaplarında gerçekten de davalı birleşen davacı … Tic. Ltd. Şti’nin tek kurucu ortağı ve çalışanının … olduğu, SGK kayıtlarında davalıların mezkur iş yerinde çalışmadıkları anlaşılmıştır. Bu nedenle yukarıda anılan mevzuat uyarınca diğer davalılar, …, …, … ve …’nın pasif husumet yokluğu nedeni ile kendileri yönünden açılan davanın taraf sıfatı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, sunulan deliller, hükme esas alınan bilirkişi raporları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, birleşen … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … Esas sayılı dosyasında davaya konu …, … ve … numaralı faydalı model belgelerinin hükümsüzlüğüne ve sicilden terkine, faydalı modellerin hükümsüzlüğüne karar verilmiş olması karşısında faydalı model tecavüzüne dayalı taleplerin dinlenilme ihtimalinin kalmadığı anlaşılmakla davacının faydalı modele tecavüz ve buna dayalı tazminat davalarının reddine, diğer davalılar …, …, … ve … yönünedn davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Asıl davada;
a)Davalılardan … Tic. Ltd. Şti yönünden davanın ESASTAN REDDİNE,
b)Diğer davalılar …, …, … ve … yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
c-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar harcının peşin yatırılan 683,10 TL’den mahsubu ile bakiye kalan 623,80 TL’nin talep halinde yatırana iadesine,
ç-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddolunan faydalı model hakkına tecavüzün tespiti, durdurulması talepleri yönünden davalılar vekili yararına hesap olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
d-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddolunan maddi tazminat talebi yönünden davalılar vekili yararına hesap olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
e-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddolunan manevi tazminat talebi yönünden davalılar vekili yararına hesap olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
f-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca; davalılar …, …, … ve … yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle davalılar vekili yararına hesap olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
g- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
ğ-Davalı … tarafından yapılan: 3.159,85 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …’ne verilmesine,
h-Davalı … tarafından yapılan: 2.000,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …’ya verilmesine,
2-Birleşen … 1.FSHHM’nin … Esas,… Karar sayılı davası yönünden davanın KABULÜ İLE, davalı adına tescilli …, … ve … numaralı faydalı model belgelerinin hükümsüzlüğüne ve sicilden terkine,
a-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar harcından peşin yatırılan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 14,90TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
b-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
c-Davacı tarafından yapılan 200,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
3-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/03/2021

Katip …

Hakim …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İmza ile imzalanmıştır.