Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/255 E. 2018/263 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/255
KARAR NO : 2018/263

DAVA : Tasarıma Tecavüzün Tespiti Önlenmesi & Tasarım Hükümsüzlük
DAVA TARİHİ : 27/03/2012
KARAR TARİHİ : 13/12/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan endüstriyel tasarım tecavüzünün tespiti, önlenmesi davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve sonraki dilekçelerinde özetle; müvekkili adına tescilli bulunan … no ile tescilli “… isimli ve … nolu ile tescilli “…” isimli endüstriyel tasarımların ayırt edilemeyecek kadar aynılarının ve/veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlerinin taklit edilmek suretiyle …’in cam bölmelerinde kullanıldığını, bu durumun haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitini, durdurulmasını, önlenmesini ve tecavüzün giderilmesini, taklit ve tecavüz mahsulü cam işlemelerin bulunduğu yerden indirilerek kaldırılmasını, cam işlemelerin yer aldığı reklam ve tanıtım metaryallerinin silinmesini silinmemesi durumunda ise imhasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Tic. A.Ş vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin hiçbir tüzel veya gerçek kişiliği bulunmayan …’in mal sahibi olduğunu, nihai tüketici konumunda olduğunu, otelin iç dekorasyonunu diğer davalının yaptığını, müvekkilinin bu tasarımların benzerini yapmadığını, piyasaya sunmadığını, ithal etmediğini, …’in hasım gösterilemeyeceğini, davacının tasarımlarının yenilik ve ayırt edici özelliklere sahip olmadığını beyan etmekte TPMK’da davacı adına kayıtlı … tescil nolu endüstriyel tasarımların tescillerinin hükümsüzlüğüne karar verilmesini, davanın esastan reddini, karşı davanın bekletici mesele yapılmasını talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; TPMK nezdinde davacı adına kayıtlı tasarımlardan … tescil numarası ile kayıtlı tasarımla ilgili benzer ürüne rastlanmadığının tespit raporu ile de sabit olduğunu, bu tasarım yönünden derhal reddine karar verilmesi gerektiğini, diğer çoklu tasarımlar açısından da tecavüz şartlarının gerçekleşmediğini, dava konusu tasarımların yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşımadığını, ilk çağdan beri kullanılan ve herkesçe bilinen motif ve desenlerin fikri hak sayılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle davanın reddini ve … ve … tescil nolu tasarımların tescillerin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
Yargılama esnasında davalı yanında davaya fer’i müdahil olarak katılmak isteyen … vekili dilekçesinde özetle; …inin ismi olan … markasının sahibi olan müvekkilinin davanın sonucundan doğrudan etkileneceğini, bu nedenle öncelikle fer’i müdahale talep ettiği, davacının amacının haksız olduğu … tescil numarası ile kayıtlı tasarımla ilgili benzer ürüne rastlanmadığının bilirkişi raporuyla da sabit olduğunu diğer çoklu tasarımların da harcı alem olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkememizce yargılama yapılmış ve asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen karar, tarafların temyizi üzerine Yargıtay 11.HD’nin 09/05/2017 tarih ve 2015/13144 esas, 2017/2723 sayılı kararı ile onanmış, tarafların karar düzeltme talepleri üzerine yeniden Yargıtay’a gönderilmiş ancak karar düzeltme aşamasında tarafların davadan feragat etmeleri nedeniyle Yargıtay 11.HD’nin 19/02/2018 tarihli, 2017/3112 esas, 2018/1214 sayılı kararı ile “Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olup davadan feragat hüküm kesinleşinceye değin yapılabilir ve karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı gibi yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğurur. Taraf vekillerinin asıl ve karşı dava bakımından davadan feragate ilişkin beyanlarının, HMK’nın 74. maddesi de gözetildiğinde, HMK’nın 307 vd. maddeleri uyarınca sonuç doğurucu nitelikte olduğu anlaşılmış, Yargıtay İBK’nın 11.04.1940 gün ve 70 sayılı ve HGK’nın 21.11.1981 gün ve 1981/2-551 sayılı kararları uyarınca, öncelikle asıl ve karşı davadan feragate ilişkin bir hüküm verilmesini teminen Dairemizin yerel mahkemece verilen hükmün onanmasına ilişkin ilamının kaldırılmasına, asıl ve karşı dava bakımından verilen mahkeme kararının açıklanan nedenle bozulmasına, bozma sebep ve şekline göre davalı-karşı davacı vekilleri ile fer’i müdahil vekilinin karar düzeltme istemlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir” gerekçesiyle bozulmasına karar verilerek dosya mahkememize iade edilmiştir. Mahkememizce yargılama yapılarak bitirilmiştir.
Dava 554 sayılı KHK hükümleri uyarınca açılmış tasarım hakkına tecavüzün tesbiti ve önlenmesi talepli asıl dava ile davacıya ait tescilli tasarımların hükümsüzlüğü ve sicilden terkini talepli karşı davadır.
Taraf vekilleri 29/01/2018 tarihli ortak imzalı sundukları dilekçe ile davadan feragat ettiklerini bildirmişler, karşılıklı yargılama gideri ve vekalet ücreti istemlerinden de vazgeçtiklerini ve feragat doğrultusunda karar verilmesini talep etmişlerdir.
Tarafların vekaletnamelerinin incelenmesinde, feragat yetkilerinin olduğu anlaşıldı.
Davadan feragat 6100 sayılı HMK’nın 307. maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran davacı işlemi ve yine HMK 311. maddesine göre kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan feragat nedeniyle davanın ve karşı davanın reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Asıl ve karşı davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Asıl davada, karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 35,90 TL karar harcından peşin yatırılan 21,15 TL’nin mahsubu ile kalan 14,75 TL bakiye karar harcının davacıdan tahsiline,
3-Davalı-karşı davacı Makyol İnşaat’a ilişkin karşı davada, karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 35,90 TL karar harcından peşin yatırılan 21,15 TL’nin mahsubu ile kalan 14,75 TL bakiye karar harcının davacıdan tahsiline,
4-Davalı-karşı davacı …’a ilişkin karşı davada, karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 35,90 TL karar harcından peşin yatırılan 21,15 TL’nin mahsubu ile kalan 14,75 TL bakiye karar harcının davacıdan tahsiline,
5-Taraflar birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davalı karşı davacı vekillerinin yüzüne karşı davacı karşı davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 13/12/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır